hayal kırıklığı

    aslında en başından hatalı olduğumuz bir durumdur hayal kırıklığı yaşamak. hayaller, adı da üstünde, hayaldirler, "olacak" diye beklentimiz yoktur. hersey hayal edilebilir. ancak ne zamanki biz insanlar bu hayallerimize umutlar yükleriz, işte o zaman bunlar zaten hayal olmaktan çıkar, hedef olurlar, beklenti olurlar, amaç olurlar gerçekleşmediklerinde de işte, hayal kırıklığı olurlar...
    (27.04.2006 19:17)

marka sembolü

her şey sende gizli

    herşeyin, insanın kendi içindekinden başka birşey olmadığını anlatan, dünyamızı aslında kişisel algılarımız üstüne kurduğumuz ve kişisel değerlerimizin, yargılarımızın bizi yönlendirdiğini vurgulayan ve hayran olunası can yücel eseri.
    (26.04.2006 20:50)

marka

    pek az kimse kullanıyor olsa da eskiden marka ile çay alma adetleri vardı. mesela devlet dairelerinin çay ocakları çayı bedava dağıtmazdı, herkes peşinen parasıyla markalarını alır, sonra çay istendiğinde bunlarla öderlerdi, nakit para dönmesi kafa karıştırırdı o koşuşturmacada.bunların üstünde de çay resimleri olurdu ve bazı kişiler bunları büyük-küçük diye ikiye ayırıyordu. sabah elinizde simitle varmışsanız odanıza, ya da ofise, çaycıya seslenilir, büyük bardakta demli bir çay gelir önünüze, siz de hemen çekmeceden ya da ceket cebinden çıkan bir markayla ödersiniz bunu. tabi marka ile çayocağı işleten az yer kaldı.

    ayrıca kumarhanelerde görebileceğiniz, farklı renkli yuvarlak tabletlere de marka denir. bunların herbirinin ayrı bir para değeri vardır. bazı hobi dükkanlarında da amatör oyuncular için bu marka setleri satılmaktadır.
    (26.04.2006 20:47)

ayrılık

    birşeylerden uzaklaşmak, vazgeçmek, farklı zaman ve yer dilimlerinde varolmaktır ayrılık.
    hayat denen şey zaten ayrılıklar üstüne kuruludur. bir dönüp bakın hayatınıza, daha doğmadan önce ne kadar rahat ve güvenli bir yerdeydiniz, anne karnında...ama o rahatlıktan, güvenden vazgeçmek zorunda kalırsınız, orası yoktur doğduğunuz anda, ayrılırsınız ordan...daha sonra anne kucağına verirler sizi...başka bir güven ortamında bulur insan kendini...ama buna da alışmamak gerek, çünkü yine ayrılık vardır kapıda...bekler insanı...anne kucağından da ayrıldığınız bir zaman gelir, adım attığınız...ya sonra??başka nelerden ayrılır insan bir düşünsenize...biberondan ayrılır zorla...çıngıraklardan ayrılır, beşikten...sonraları?ilkokula başlar...birkaç yıl içinde ondan da ayrılacaktır, ondan ve içindeki, artık anıya dönüşecek olan kişilerden, olaylardan, tatlardan...
    hasretler ayrılıkla başlar....ve hayatı anlamlı kılan da bunlardır...her bir adım, bir ayrılıktır...
    sevgililer olur insanların hayatlarında...nasıl anne kucagindan ayrilirken ağlarsa insan...bazen sevgiliden de ayrılır...ağlar...acı hisseder bu ayrılıklarda...hüzün...keder...
    ölüm allah'ın emri, ayrılık olmasaydı...der bir şarkının dizelerinde...ölüm de ayrılıktır...ama çok da farklı değildir diğer ayrılıklardan...sadece biliriz dönüşü olmayan ayrılıklardan olduğunu...
    görüyorsunuz ya, ayrılık her anında vardır hayatın...her an, her yaşta ayrılır insan...
    bazen güvenden ayrılır, bazen mutluluktan...bazen hüzün terkeder insanı, üzüntülerinden ayrılır ve sevinir buna...her ayrılık üzüntü verecek değil ya...ameliyat olur, bir kist aldırır...ayrılmıştır vücudundan bi parça ama mutludur insan, sevinir bu ayrılığa...ayrılığı anlamak kolaydır da kabul etmek zordur insan için...her ayrılık bir duygu kümesi şeklinde iner insanın kalbine...
    sonuçta,
    ayrılıkla başlar hayat...ve bitişi de bir ayrılıktır...
    (26.04.2006 04:17)

müren

    türkiye kıyılarında görebileceğimiz türünün adı akdeniz mürenidir. ege ve akdeniz kıyılarında görülür sebebi de mürenin çok soğuk sularda yaşamamasıdır. genellikle yaşam alanları kovuklardır. normalde yüzen bir insana zararı dokunmayan bu canlılar dalgıçların görmekten ve izlemekten zevk aldıkları canlıların başında gelir. yaklaşılıp herhangi bir şekilde huzursuz edilmedikçe kovuklarının ağzında ya da içinde bekler bu canlılar. genellikle geceleri avlanmayı tercih ederler.
    amerika bölgesinde bu canlıya "morray eel", yani "müren yılan balığı" denir. ince ve uzun vücut yapısıyla yılan balığına benzemektedirler ancak boyları 2 metreye varabilir, dev yeşil müren gibi.
    normalde eti yenmeyen bir balıktır ancak akdeniz müreninin çorbası yapılabilir. yine de çok nadir ve hassas olan bu sualtı canlısını seyretmek, inanın ki onu yiyecek olmayı düşünmekten onlarca kez iyidir.
    genellikle kovuklarını terketmez bu canlılar. bir sene bir bölgeye daldınız ve ertesi sene aynı yere gittiniz, önceki sene müreni gördüğünüz kovuğa gidin bakın, oralarda biryerde gezmekte ya da kovukta beklemektedir. akdeniz müreni en çok 1-1.20 metre uzunluğunda olmaktadır.
    kızıldeniz'deki türleri daha büyük ve yaşanmış anılardan bilinir ki daha korkusuzdur.
    bodrum'da kargı bölgesinde birçok sayıda müreni izleyebilirsiniz. bir kovukta 2-3 tane müreni gördüğünüzde ve onların vücutlarının denizdeki salınışını, renkli mercanların ortasındaki dalgalanmalarini, seyretmeye doyamazsınız.
    (26.04.2006 01:13)

seks

    ayni zamanda cinsiyet ile karistirilan bir kavramdir. canli organizmalar icin kullanilan bu terim, canlinin dogustan, biyolojik "disi" ya da "erkek" olma durumu icin kullanilir. seks, biyolojik bir tanim oldugu icin ve tanimlamalara kolaylik sagladigi icin, "disi" ve "erkek" kelimeleri tartisilmamalidir ama tersine cinsiyet konusu tartismaya aciktir.
    (26.04.2006 00:42)

biyomedikal

    değişik mühendislik dallarının özelliklerini tıpta kullanmayı sağlayan bilim ve teknoloji dalıdır. biyomedikal, mr cihazlarindan en basit protez bacağı kapsayan geniş bir daldır. ülkemizde herhangi bir yatırım yoktur ancak yurtdışında birçok firma bu alana büyük bütçelerle girmiştir. günlük hayatımıza giren elektronik tansiyon ölçme cihazlarından hastahanelerdeki devasa boyutlardaki mr ya da ultrason cihazlari bu bilimin kapsamindadirlar.
    biyomedikal dalının öncü firmaları, draeger, siemens ve general electric' tir. daha birçok firmanın da ar-ge çalışmaları vardır.
    (25.04.2006 22:28)

sezercik küçük mücahit

    sezercik denince aklima gelen 2 filmden biridir. film 1974 yapimidir ve konusu itibariyle de bu tarihi yansitir. konuya deginmeden önce, oyunculardan söz etmek gerekirse, sezer inanoğlu, erol taş ve perihan savaş benim hatırladıklarım ancak diğer oyuncular da orçun sonat, turgur özatay, şükriye atav ve nedret güvenç 'tir.
    filmin konusu murat üstteğmen bir pilottur ve uçuş sırasında çakılır ancak geride hamile karısını bırakmıştır. acılı karısı da sezercik'i teyzesiyle eniştesinin yanına verir ancak onlar da kıbrıstaki eoka militanlarınca öldürülürler ve çocuksuz bir çift sezercik'e sahip çıkar. annesi ise bundan habersiz olduğu için oğlunun da öldürüldüğünü düşünür ve delirir. bu sırada sezercik'i evlat edinen ailenin de köyü basılır, sezercik tek kurtulandır. kaçarak bir sonraki köye haber verir. köye baskın yapmayı planlayan eoka militanları tuzağa düşürülür ve sezercik kahraman ilan edilir. daha sonra askere de kaydolan sezercik'i iyi bir askeri kariyer beklemektedir.
    filmde unutamadığım sahnelerden biri, sezercik'in onbaşı rütbesi olan bir asker olmasıdır. resmi kıyafetle 10 yaşında bir çocuk komutana tekmil verir, emir alir. bir diger sahnede de albaya sorar, ben rütbeli olduguma gore sizden türkiye'ye dönmemi ve anacığımı ziyaret etmeyi emredebilir miyim?...
    film konu olarak, işlenişi olarak savaşı sonuna kadar destekleyen, açıkçası biraz manipülasyon yaratması amaçlanmış bir filmdir. evet, bir çocuğun kahramanlığı göz yaşartsa da yunanlılara karşı ya da sonuçta başka bir millete karşı aşılanan kini de açıkça görmekteyiz.
    (25.04.2006 21:43)

ekmek

    bir zamanlar 300 gr bile oldugunu hatirladigim, özellikle bizim kültürümüze yer etmiş, buğday ve maya kullanılarak hazırlanan hamurun pişirilmesiyle yapılan yiyecek. çoğu insan için karın açlığını bastıracak olan gıda, zira alım gücü yüksek olmayan aileler mümkün olduğunca ekmek alırlardı ki doyarak sofradan kalkılsın, ancak günümüzde hem fiyat artışı hem de 200 gr' a düşen ağırlığı ile bu gıda şartları zorlamaktadır. bir zaman, naylon paketler içinde de satılmaya çalışılmıştır ancak ekmeğin en güzel yanı sıcaklığı ve tazeliğidir, fırına gittiğiniz anda pişen ekmeklerin kokusu girer kolunuza, tuttuğunuzda onu, çıtır çıtır eder ve küçüksek, ki ben hala yaparim, ucunu koparırsınız ve ufak bir duman tüter ekmeğin içinden, eve varana kadar da afiyetle yenir kopan parça.
    (24.04.2006 10:38)

endoskopi

    endoskopi içi boşluklu organların bir aletle, ki gunumuzdeki mikro-fiber kameralar oluyor bunlar, incelenmesidir. gem görüntülenme sağlanır hem de gerekiyorsa cerrahi müdahale yapılabilir. normalde çoğumuz bunu mide ve bağırsak gibi sindirim bölgemizde kullanılan bir tanı aracı olarak bilse de tatsız bir olay sonucu şunu öğrendim ki beyine de endoskopi yöntemi yapılarak girilebilir ve ameliyat bu yöntemle sürdürülebilir.
    sindirim sistemindeki bir endoskopi öncesinde hastanın ilaç ya da sprey sayesinde kusması engellenir, bu his ortadan kaldırılır ve tetkik yapılır.
    beyin ameliyatında ise, kafatasının tamamının açılması yerine bir parça kaldırılarak içeri girilip hastaya daha az zarar verilmesi sağlanır aynı zamanda enfeksiyonlara karşı daha güvenli bir operasyon yapılmış olur. endoskopi bir kamera ile izleyerek yön bulma, hedefe ulaşma şekli olduğu için bazı durumlarda bu kameranın önü kapanabilir. bu durumda açık ameliyata dönülür.
    (24.04.2006 10:33)

tylolhot

    parasetemol ağırlıklı, işe yarar bir ilacımsıdır. çoğunlukla toz halinde, 10'lu paketlerde satılmaktadır. yarım bardak sıcak suya dökülerek yapılır. soğuk algınlığına, gribal enfeksiyonlara çok iyi gelen bu madde ne yazık ki fazla tüketiminde diğer her madde gibi zararli bir hal almaktadır. gerçekten limonlu oralet tadına* sahiptir ancak fazla tüketiminin zarar olacağının bilincinde olmayan toplumumuzda bu maddeyi hızla ve sıkça tüketildiginden ileride sorunlar çıkabilir.ateş düşürücü etkisinin yanında uyku da vermektedir.
    (20.04.2006 05:47)

manga

    gerek kliplerinin farklılığı ve güzelliği gerekse şarkılarının melodileri ve sözleri ile fazlasıyla iyi adımlar atan türk rock gurubu. grubun en bilindik şarkılarından "bir kadın çizeceksin", fifa06 oyunundaki 39 parçadan biri oldu.
    efe yılmaz, özgür can öney, cem bahtiyar, yağmur sarıgül ve ferman akgülden oluşan genç grup, internet sitelerinde bile farklılıklarını sonuna kadar konuşturmuştur http://www.manga.web.tr/base.html

    grup özellikle animasyonlara yer vermektedir, bunun sebebi ise manga kelimesinin içerdiği anlamdır.

    manga, japon veya genellikle uzakdoğu yapımı animasyonlara ve çizgiromanlara verilen isimdir. bu çizimlerde genellikle abartılı özellikler kullanılır, gözlerin büyük yapılması, vücut hatlarındaki netlik ve kesinlik, bazı durumlarda el ya da ayakların büyük çizilerek konuya abartı katılması gibi.

    başka bir manga tanımı ise 10 (on) kişilik asker topluluğudur. yani askeriyedeki birimlerin en küçüğünü oluşturur.

    (20.04.2006 04:05)

yalan

    manga isimli türk rock grubunun parçalarından biridir. çok anlamlı olan sözleri ile aşkın, terkedilişin ve elde kalanların neler olduğunu biraz düşündürür insana.
    şarkının sözleri:

    elimde saç tokan
    güneş misali mis kokan
    bıraktığın tek parçan
    bir de kocaman bir yalan
    affedilmek istemedin
    nefretimi bekledin
    seni senden başka
    kimse, kimse, kimse affedemez
    bazı şeyler için
    iyi olmak yetmiyormuş
    sevilmek için, aşk için
    iyi olmak yetmiyormuş
    aşk biraz palavradır
    biraz da aşna, aşna fişna
    biraz da yalandandır
    sevmek birisini ömür boyu
    platonik olma, değmez ona, yazık sana
    aslında hepsi yalan, yalan dolan, herşey yalan
    aşk sevmek değil yalan, yalan dolan her şey, yalan, yalan dolan
    (20.04.2006 03:53)

tanım

    diyardaki yazarlarin yaptigi en onemli aktivitedir.
    herhangi bir seyin, aciklanmasi ve o seyin insan zihninde bir fikir yaratacak boyuta getirilmesidir. bir tanim yapildiktan sonra, olusan fikri guclendirmek adina örneklendirme yöntemine de gidilebilir.
    acikcasi bu diyarin temellerini olusturur tanimlar, diyarin amacidir tanimlar.
    bir tanim guzel ise insana konu hakkinda fikir verebildigi gibi, kotu ise, insanlarda yanlis gorusler olusturabilir, ya da hic bir fikir vermeyebilir. tanimlara dikkat edilmesi gerekir.
    (20.04.2006 03:22)

sayfa: 1...-18-19-20-21-22

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.