emre kongar

  1. sosyoloji profesörü. 13 ekim 1941 doğumludur. federal almanya devleti tarafından üstün hizmet liyakat haçıyla , italya devleti commandatore madalyasıyla, polonya devleti commandor nişanıyla ödüllendirilmiş, kültür bakanlıgı müsteşarlıgı yapmış, hacettepe üniversitesi sosyal çalışma yüksek okulunu kurmuştur. yıldız teknik üniversite'nde kadrolu ve tam zamanlı, istanbul üniversitesi'nde saat başı görevli ve müjdat gezen sanat merkezinde fahri olarak hocalık yapmakta,ayrıca cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlıgını sürdürmektedir.yıldız teknik üniversitesi'nde sosyoloji ve türkiye'nin toplumsal yapısı derslerini vermektedir.

    tüm bunların dışında, hocanız oldugu için kendinizi şanslı sayabileceginiz nadir insanlardan.karşılıklı oturup kantinde sigara içersiniz.o, sigara izmaritini yanlışlıkla yanar halde çöp kutusuna attıgı için yıldız iktisat kantininin ortasında tüm şaşkın gözler üzerindeyken çöpü en dibine kadar karıştırıp izmariti bulup söndürür. feodal kelimesine karşı takıntısı vardır,ne gelmişse başımıza şu feodaliteden gelmiştir zira. aman giydiginiz tişörtlere dikkat edin, dikkat etmiyosunuz faklı maklı tişörtler giyiyosunuz,hayır o bişey degil de bazılarında you, bazılarında me yazıyo der ve sizi uyarır. üniversiteye gelene kadar egitim hayatınız boyunca ne türlü dayatmaları ögrenmeye zorlandıgınızın farkına varmanızı saglar. aydınlanma nedir,yaşayarak öğrenirsiniz...
    (chihiro 30.04.2006 17:05)
  2. mehmet barlas'la ntv de yorum farkı adlı programda büyük bir zevkle izlediğim şahıs. birbirlerine inceden inceye naif bir şekilde laf atmaları takdir edilesi bir hadise. ikiside tonton şeker insan.
    (babil 30.04.2006 17:50)
  3. aydın sorumluluğu ve tutarlılığı konusunda duruş sahibi, fikirlerine katılmasam da bu duruşun ardındaki niyetinden ve samimiyetinden kuşku duymadığım kişi.

    ancak batı aydınlanma düşüncesinin içinde ikincil, türk düşünce tarihinde ise başat bir rol oynayan pozitivist geleneğin dar hareket alanında marksist kavramlardan alınan sathi destekle oluşturulmaya çalışılan türk aydınlanmasının referanslarının dışına çıkamamakla maluldur kendileri. bu yüzdendir ki yakın türk tarihi ve güncel siyaset ile ilişkili analizleri, bir sosyolog olmasına rağmen anlama çabasına değil tümdengelimli bir şekilciliğe dayanır.*
    (solarisdengelenadam 02.06.2006 21:15)
  4. milleti 'aydınlatmayı' kafasına takmış güneş tanrısı.
    (sceptical dreamer 10.06.2006 03:41)
  5. vahşi bir kapitalizm aracı olarak gördüğü medyadan çok umutlu. ahşap bulmaca, kalem ve baston koleksiyonu var. evinin duvarında süleyman saim tokcan, mehmet güler gibi sanatçıların orijinal tabloları asılı. şiiri çok seviyor. yahya kemal'in "vuslat" şiirini sınavdan önce hocası olduğu yıldız teknik üniversitesi öğrencilerine okuyor. "duyguların en güzeli sevgi ve aşktır" diyor ve onlara hayatın bilimden ibaret olmadığını anlatıyor. eleştirilmekten korkmuyor. kendini ömür boyu öğrenci olarak tanımlıyor. futboldan anlıyor ama fanatik değil. galatasaray taraftarı. sabahları kahvaltıdan önce bir saat asker adımlarla yürüyüş yapıyor. "anti aging"le alakası yok. o bunu 50 yıldır yapıyor. yürürken elinde sydney'den, melbourne'dan, mağosa'dan, sevilla'dan getirdiği taşları sıkıyor. avuçiçlerinde nasır var bu yüzden. makul bir adam. mütevazi. pina bausch'u çok beğenmiş. moby dinliyor. müzik konusunda yeteneksiz olduğuna üzülüyor. işi, okumak, yazmak, öğrenmek ve öğrendiklerini aktarmak.
    (kandan adam 21.07.2006 10:02)
  6. tarihimizle yüzleşmek isimli kitabında, türklerin müslümanlığı kılıç zoru ile kabul ettiğini iddia eden yazar. bu yalan yanlış verilmeye çalışılan tarihsel bilgi, islam'dan hazzetmeyen bünyelere ilaç gibi gelmiştir, zira müslüman olmayı kendilerine yakıştırmayan insanlar bütün türk toplumunun müslüman oluşuna bir şekilde yorum getirmek zorunda hissetmişti kendisini. yorumu da bu şekilde getirmeliydi ki hem türklüğüyle övünsün hem de müslüman olmayışıyla.
    türkler bağımsızlığa olan düşkünlükleriyle bilinirler ve tarihte zorluklara karşı verdikleri inanılmaz mücedele ile kendilerine saygın bir yer edinmişlerdir. buna gerçekten inananlar yani atalarının bir dini, kılıçla * *kabul ettiğini düşünen insanlar yarın öbür gün türkiye'ye modern kılıçlarla yapılacak bir saldırıda inandıkları ataları gibi davranabilirler, benim bütün korkum bundan.
    islam haricinde şamanizm,budizm, hristiyanlık, musevilik * gibi daha bir çok dine mensub olan türk boyları olmuştur. ama hepsi kültürlerin dinleri ile uyum sağlamayışı ve hiçbirinin doğru din olmaması nedeniyle benliklerini yitirmiş ve tarihten silinmişlerdir. islam'ın öngördükleri vekendi kültürlerine yakınlığı türklerin hem kitleler halinde müslüman olmalarını hemde günümüze kadar benliklerini koruyarak gelmelerini sağlamıştır.
    (agacsakal 12.11.2006 20:37)
  7. asıl adı "reşit emre kongar" olan toplumbilimci-yazar. siyasal bilgiler fakültesi mezunlarındandır.
    (diefabelhafteweltderamelie 23.11.2006 18:16)
  8. cumhuriyet'le tanıdığım, bütün insanları çok seven, daha çok da gençleri seven ama en çok da okurlarını ve öğrencilerini seven; resmi sitesi olan www.kongar.org'un ana sayfasında, bugün eklenmiş bir yazısında şöyle diyen ülkemin aydın siması:

    milli eğitim bakanlığı'nı dini eğitim bakanlığı yapalım.

    son günlerde, ilkokul çocuklarını tesettüre sokarak ilahiler okutturulması, kutlu doğum haftası etkinlikleri, okullardaki namaz uygulamaları bir gerçeği iyice ortaya çıkardı:

    okullarımızdaki eğitimin artık tümüyle din eksenli uygulamaya kaymış olduğu, bir anlamda, tüm eğitim sisteminin İmam-hatip kavramına göre uyarlandığı anlaşılıyor.

    diyorum ki, milli eğitim bakanlığı'nın adını da dini eğitim bakanlığı olarak değiştirelim, böylece bu işin adını da doğru koymuş olalım.

    (poetisa 04.06.2007 17:07)
  9. türkiye'nin en meşhur sosyoloğudur. kendisine toplum bilmi öğrencisi der, profosör demez, pek çok kere sesini duyurmaya çalışmış ve başarmıştır sonunda, takdir edilesi davranıştır, sosyolojinin önemi kavranır insanın sosyolog olası gelir lakin o gözlük camlarını ilk gördüğünde öğrenci kişisi sosyoloji bölümünden koşarak uzaklaşmak ister, panik ataklar geçirir çevre sakinleri bireyi sakinleştirir. * * seviyoruz kendisini, popularitesi düşerse kendisini yalnız hissetmesin diye bi çayını içmeye gideceğiz.
    (dawn 04.06.2007 17:44)
  10. hoca efendinin sandukası diye bir romanı vardır.

    başlangıçta bu romanı nasıl yazdığını anlatır;
    kendisinin sürekli gittiği bir safaha uğrar gene bir gün, orda bir yabancı ile genç bir delikanlının olduğunu görür, ikiside birkaç eser alırlar, kendiside birşeyler alır, sonra o yabancı aldığı notlardan yola çıkarak gülün adı diye bir kitap yazar, *, o gençte beyaz kale isimli bir roman yazarak çok ünlenecektir, * *

    emre bey'de kendi aldığı notlardan bu romanı yazar.

    roman fatih döneminde, gizli bir teşkilat kuran ve ebced hesabı ile ilgilenen medrese öğrencilerinin maceralarını anlatmaktadır, osmanlı sarayında iki farklı felsefi görüşün kıyasıya mücadelesi vardır, ve fatih bu görüşleri sarayda temsilcilerine tartıştırır. kitabın sonunda okuyucu yorumları vardır, hatta bir tanesi kitapta bahsi geçen bir ebced hesabı ile ilgili ağır eleştiri yapar, o dönemdeki bir medrese öğrencisinin bu hatayı asla yapmayacağından bahseder ve kongar'ı suçlar.

    ah unutmuşum;

    romanı nasıl yazdığını anlattığı bölümden sonra yani tam roman başlamadan önceki notunda şöyle de kongar;

    "bu kitapta anlatılanların hepsi hayal ürünüdür, hatta bu kelimeler bile" * * *
    bu notu, kitabı okuyup bitirince farkettiğim de yaşadığım hayal kırıklığı ise anlatılamaz
    (sirma sacli pastirma 12.06.2007 03:37 ~ 12.06.2007 04:00)
  11. fikr-i sabitin resm-i sabiti.
    (gonuladami 12.06.2007 14:23)
  12. 29 kasım 2007 internethaber


    --- alıntı ---
    bizi '11 milyon cahil' kurtardı
    emre kongar ile yazar mehmet barlas’ın ntv’deki 'yorum farkı' programında "11 milyon cahil" sözü yüzünden fena halde kapıştı.

    programın dün akşam yayınlanan bölümünde ikili arasında tansiyon "tarih" konusu açılınca bir hayli gerildi. emre kongar kurtuluş savaşı'nı anlatırken, o dönemde nüfusun 11 milyon olduğunu ve bunlardan sadece yüzde 10'unun okuma yazma bildiğini söyledi.

    barlas sinirlendi ve "o cahil 11 milyon mustafa kemal ile birlikte kurtuluş mücadelesi verdi" dedi.

    kongar'ın yanıtı da "o yurt sevgisiydi, tabii ki millet kültürünü bilmeyen, okuma yazması olmayan cahil insanlardı" oldu.
    --- alıntı ---

    eğer cahil kelimesini salt okuma yazma bilmiyen anlamında kullandı ise ne ala ama cahil kelimesi çok daha farklı ve bence ciddi anlamlar taşıyor.
    eğer ki sen kadını erkeği çoluğu çocuğu ile yetişmiş düşman askerini dize getirmiş bir millete cahil diyorsan sayın prof. emre kongar gel durup bir daha düşünelim.
    millet bilincine sahip olmadıklarından dem vurmuş. bu gün millet bilincimiz olunca ne oluyor sizce. hangi çarpılmış bakış açısından bakıyor mevzuya sizce?
    bu gün türklük kürtlük çerkezlik bilinci var herkesinde ne oldu. o gün millet değil ama toprak ve allah bilinci vardı tek yürekti herkes bu gün millet bilincimizle birbirimizi yiyoruz ancak. leş kargalarıda bizim savaş meydanlarımıza bıraktığımız ve ardından ağladığımız şehitlerimizden besleniyor.
    cahil dediğimiz o 11 milyon insanın ilme irfana saygısı vardı. dinlemeyi bilirdi komşusunu severdi hakiki düşmanını ayırd edebilirdi bayrağı ve dini için canını verirdi, verdi de zaten. bu gün okumayı bilip kendini bilmekten aciz kimselere rağmen o 11 milyon osmanlı evladına sen cahil diyorsan ben bu günki 70 milyon okumuş türk evladına "zır cahil" diyorum.
    (anarsi nerede anarsist orada 30.11.2007 01:11)
  13. tarihimizle yüzleşmek kitabı, herkesin okuması gereken bir kitap.çünkü okullarda okutulan tarih bilgisi hem yüzeysel,hemde çarpıtmalarla dolu,tarihe meraklı olanlar bilirler,öğrenilecek okadar çok şey vardırki,sınırları yok.türk tarihini müslümanlığı kabulüyle başladığını göstermeye çalışılır,öncesini yok saymaya yada inkara çalışırlar, oysa dünya üzerinde müslüman olmayan türklerin nüfusu, türkiye nüfusunun iki üç katı kadardır... emre kongarın tarihimizle yüzleşmek kitabı, sadece bir bölümünün özetidir.
    demokrasimizle yüzleşme kitabı da,ülkemizdeki demokrasi anlayışını,eksikliklerini tahlil ederek,herkesin anlayacağı bir dilde yazmıştır.okunasıdır...
    (kozmoz 30.11.2007 13:28)
  14. yalan söyleyen tarihçilerin utanacağı yok bari yalan söyleyen tarih utansın.

    savaş yıllarındaki, olağanüstü koşullardaki eğitim durumunu diline dolayan emre kongar'ın biraz resmi ideolojinin dümen suyundan çıkmaya ihtiyacı var. gözlüklerini de çıkarsın bi zahmet, hiç yakışmıyor.

    mesala şunu düşünsün; arap alfabesini kullanan bir devletin hızlı bir şekilde latin alfabesine dönerek, okumuş yazmış olan halkın bile cahil bırakılmasına ne demeli. ha, evet size dediklerine göre arap alfabesi çok ama çok zormuş ama benim gibi biri bile bir hafta da öğrenebilmiştir. denemesi de bedava buyurun deneyin, çarpılmazsınız; http://ismek.ibb.gov.tr/portal/brans.asp?branscode=54

    ya da şöyle düşünsün; yarın bir gün kiril alfabesine dönersek ne olacak? neden olmasın bütün ortaasya türkleri kiril alfabesi kullanıyor. bütünlük babında böyle bir teşebüs vaki olursa acep halimiz nice olur?

    ama dümen suyunda giden ulama için bu soruları sorabilmek dönemin nevi şahsına münhasır çekincelerinden dolayı imkansızdır. eee, ne yapacak o zaman; vurun osmanlıya.
    (mancene 30.11.2007 14:16 ~ 30.11.2007 14:39)
  15. kimseye cahil dememiş adam. "kurtuluş savaşında halkın sadece %10 u okuma yazma biliyordu" demiş, bu laf mehmet barlas tarafından "cahil dediğiniz bu halk..." formatında kullanılmıştır.

    bakıp görmeden ahkam kesmeyelim.
    (argus wishingwell 30.11.2007 14:26)
  16. tanımıma yazık olacak ama, bazı fikirleri bilimin ucuna değen, itici, zip düşünceli ve -lektüel bakış açısını zorlama tavırlarla ezen, önce söyleyip sonra kıvırmaya mehil vermeden başkasına kıvırtan sos-yolog.

    bu arada ayarı barlasa verip kendiside ayar olan, yorum parkı programınnı arada sırada izlerken, barlası aradaki en trip bakışlarına bayılıyorum..kongardan aldığı ayarı nasıl püskürkürüm diye düşünürken, kongarın gevelemelerini sabırla dinlemesi taktire şayandır..
    (enris 05.02.2008 15:07 ~ 18.04.2008 02:00)
  17. hitap ettiği kitle kıt akıllılar değildir, olmamıştır hiç bir zaman.. o yüzdendir ki onlarca eleştirilmesi abestir. fikirlerini belirtir, dayanağını söyler, gayet de objektif tartışmayı becerebilen yurtdışı değeri de olan bir akademisyendir.
    (vampiricaura 05.02.2008 23:25)
  18. ntv'de, o kadar laf söyledikten sonra mehmet barlas'ın sabrının ve hoşgörüsünün ne kadar yüce olduğunu ispatlamış insan. aslında programın adı yorum farkı değil, nezaket farkı falan olmalı, diye düşünüyorum. gözlükleri en çok aklımda kalan parçası.
    (poorfect 05.02.2008 23:40)
  19. sözlükte adından sıradan bir sosyologmuşçasına fütürsuzca tanım girilen bilim adamı. oysa azıcık sosyoloji kitabı karıştıran birisi bile emre kongar ismini duyunca saygıyla hocadan ne alabilirim diye dinler. çünkü emre kongar sadece türkiyede değil avrupa ve abd de de bilim çevrelerinde saygıyla anılan bir akademisyendir. hocanın değerlendirmeleri sırf benim dünya görüşüme uymadı diye laf söylemek en azından cehalettir.
    (goodboyum 06.02.2008 00:08)
  20. karıştırdığımız sosyoloji kitaplarında şunları görüyoruz..bir ton doğru bir ton insana göre yayılıyor..ama anlam veremediğimiz durum, tv karşısında sesi zevadı çok çıkanın sosyoloji gurusu ilan edilmesi...dünyaya sosyolog kalmadı tek doğruyu kongar biliyor...tanrım! şu gerçeği görebilmek erdem işidir. bilimsellik bin insana doğruların karşısında dikta yetisi vermez...analiz süper bir güçtür ammaaaaaa tarafsız analız...ben kongarın bir sosyolog olarak o kadar çok genellemesi ile karşılaştım ki..hımms tepkisi çekiyorum...

    sakallarını kestirmesini istediği ve ibreğinden su içtiği sistemi eleştiren ama bir baskası için kılını kıpırdartmayan sosyolog...evet bu daha iyi oldu...doğru yaaa özgürlük bedensel bir kavram..
    (enris 06.02.2008 15:12 ~ 06.02.2008 15:13)
  21. kendince özgürlükçü bir sosyolog. tipik bir kemalist.
    (krgym 06.02.2008 15:22)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.