ülke vatandaşlarının egemenliği kendi ellerinde tuttugu, ve yönetimi belli aralıklarla, belli süreler için kendileri seçtiği vekiller aracılıgıyla sagladıgı devlet biçimi.
yunus nadi öldükten sonra yerine oglu nadir nadi'nin gectigi ve 1923ten beri yayinlarini basariyla sürdüren gazete.
türkiye'nin en iyi gazetesidir. sadece haber degeri olan yazilar yayinladigi icin tiraji düsüktür. kitap gibi gazete ! gercekten okunmasi gereken gazete !
durusunu herkes tartisabilir, ama o durusundan taviz vermedigi icin takdir edilmelidir.
muhabirlerinin haberlerinin icerikleri tartisilabilir ama hicbir gazetenin yayimlamadigi bir cok ayrintiyi atlamadiklari icin takdir edilmelidir.
kose yazarlarinin dunya gorusleri ve yazilari tartisilabiir ama, tumunun kalemine hakimiyeti ve bahsettikleri konu hakkindaki derin bilgileri takdir edilmelidir.
turkiye'nin hali hazirda en iyi, en okunasi gazetesidir.
"medya"ya karşı "basın"ın hala var olduğunu gösterebilen, holding patronlarının değil; yönetim kurulunda gazete yazarlarının bulunduğu cumhuriyet vakfı'nca yönetilen gazetenin adı.
hâla yapıyorlar mı bilmiyorum ama bir zamanlar devlet dairelerine zorla aldırılan gazete. cumhurbaşkanımız'ın* bu gazeteyi okuyarak hareketlerine yön verdiği iddia edilir. 60.000 satınca tiraj patlaması yaptık diye sevinen bir gazete cumhurun görüşlerini ne kadar yansıtır, tartışılır.
"tehlikenin farkında mısınız?" yazısını tam zamanında yazmış, duyarlı gazetedir. aslında vakit'in tam tersidir, onun sahip olamadığı tüm özelliklere sahiptir. tirajlarını da çok önemsediklerini sanmıyorum.
taraflı yayınları ile sadece bir zümrenin gazetesi olabilmiştir. gazeteciliğin objektif ve tarafsız olması gerektiğini anlayamamış diğer gazetelerden bir farkı yoktur. sözde demokrasinin savunucularıdır ama köşe yazarları sık sık rejimin tehlikede olduğunu yazıp orduyu göreve çağırmaktadır. *
tehlikede olduklarını düşündükleri rejimin demokrasi olduğu düşünüldüğünde demokrasiyi diğer gazetelerden daha fazla savundukları görülebilir... demokrasinin bir bakıma "düşünce özgürlüğü" ve özgürlüğün sınırlarının da belli olduğu dikkate alınacak olursa da demokrasiye karşı olan düşünce tarzının demokrasinin içinde kendine yer bulamayacağı, bu yüzden de bu düşünce tarzına karşı demokrasinin kullanılamayacağı apaçık ortadadır.
bütün bunlar göz önüne alındığında bu gazetenin aslında ülkenin cumhuriyet ve demokrasiyi en fazla seven gazetesi olduğu ortaya çıkacaktır. üslupları eleştirilebilir, bunun da onların tarzı olduğunu düşünmekteyim.
fevkaladenin fevkinde, sözleriyle olsun melodisi ile olsun insanı kendine meftun etmekte başarılı bir yalın şarkısı, herşey sensin albümünden;
aşktanadam misali bu acıdan nefes alamazken
önümde günler geçiyor sen hala aynı yerde
sarılmak anlamlaştı
ne gündüzün gecenin farkında
şimdi hepsini geri verin bana
kalbimin orta yerinde bu nasıl bir cumhuriyet seninki
nasıl bir hakimiyet ben anlamadım
sustum sustum sonunda dayanamadım
aşk mısın dert misin yoksa canına susamak mı benimki
hayatı kovalamak mı dört nala bu evden
uyudum uyandım hala anlamadım.
tek başına kullanıldığında maalesef artık en iyi yönetim şekli değildir. en iyi yönetim şekli olabilmesi için olmaz ise olmaz özellik; demokrasidir. bazı cumhuriyet örnekleri için ;
cumhur = halk
cumhuriyet = halkın yönettiği.
yani tam olarak, halkın (tabiki yönetilen de hal olduğuna göre) ;kendi kendini yönettiği devlet idare biçimidir.
biz türkiye halkı içinse, önemi farklıdır ki, çok emek harcayarak, yoktan var etmişizdir bu cumhuriyetimiz'i.
demokrasi ise bambaşka bir kavramdır. ilkokuldan beri ezber ettiğimiz bilgilerin ışığında düşündüğümüz gibi, cumhuriyetin siyam ikizi değildir. örneğin ingiltere'de cumhuriyet değil monarşi hüküm sürer, ancak demokratik bir ülkedir. iran ise cumhuriyettir fakat demokratikliği şüphe götürür.
içinde ne olduğunu tam olarak bilmeden, ata yadigarı olduğu için başucumuzda özenle sakladığımız bir sandık gibidir bu ülkede cumhuriyet.
şayet savunmak istediğimiz şey "demokratik cumhuriyet"se, bunun halkın iradesiyle kendini dönüştürebilecek bir sistem olduğunu unutmamak gerekir. halkın isteklerine "cumhuriyet elden gidiyor" diye sırt çevirmek, "cumhuriyet mitingleri"yle feryat figan etmek, e tipi muhtıralar göndermek düpedüz ne istediğini bilmemektir.
(ikili tekrar 24.07.2007 11:36 ~ 24.07.2007 11:37)
cumhuriyet tarzı bir yönetim biçimine sahip olan ama halkların kendi kendini yönetemediği ülkeler mevcuttur. ozaman cumhuriyet ya anlamını kaybetmiştir yada cumhuriyetin "halkın kendi kendini yönetmesi" şeklindeki tanımı yanlıştır.
halkın kendi kendini yönetmesi demokrasidir ve demokrasi, bir yaşam biçimidir. cumhuriyet ise devlet biçimidir. cumhuriyetlerde yöneticiler seçimle iş başına gelir ama seçenlerin-seçtirenlerin kim olduğu tartışılır. eğerki cumhuriyet halkın kendi kendini yönetmesi ise, bir ülkede cumhuriyet ve demokrasi bir arada olmalıdır. aksi örnek çok olduğu için bu tanım cumhuriyet için doğru değildir.
bir devletin "cumhuriyet" oluşu biçimsel açıdan, "başında bulunan kişinin halkın bütününü temsil etmek üzere; ya doğrudan doğruya halk tarafından seçilen ya da halkça seçilmiş kişilerin oyuyla işbaşına gelen bir kimse oluşu"yla tanımlanmış sayılabilir. hatta bazen devlet başkanının yalnızca hanedandan gelen bir hükümdar olmayışı bile, kendisi gerçekten seçilmiş olsun olmasın, devletin cumhuriyet sayılması için yeterli görülmüştür. böylece, iç yapıları ve işleyişleri son derece demokratik olduğu hâlde sırf başlarında bir hükümdar bulunduğu için "cumhuriyet"; sayılmayan meşrutî krallıkların yanında, başlarındaki kişi "cumhurbaşkanı" sıfatı taşıdığı için cumhuriyet sayılan bir yığın devlet ortaya çıkmıştır.
oysa, gerçek bir cumhuriyette yalnızca baştaki kişinin "cumhurbaşkanı" sıfatını taşıması yetmez; devlet başkanı da dâhil olmak üzere devletteki bütün organların, doğrudan doğruya ya da vasıtalı bir tarzda, seçimden çıkmış olmaları ya da seçimden çıkmış kişilerce atanmaları gerekir. cumhuriyet, bu genel kuralın, devlet başkanını da içine alarak istisnasız uygulandığı devlet biçimidir. seçim ve temsil ilkesinin devlet başkanına uygulanmayışı ve devletin başında, hem devleti hem halkı değil, yalnızca devleti temsil eden bir hükümdarın bulunuşu, devletin "demokratik" olma netliğini ortadan kaldırmaz; yalnızca adının "cumhuriyet"ten başka bir şey olmasını gerektirir. daha doğrusu, biçimsellikten uzaklaşılırsa görülür ki, "demokratik" olmak ille de "cumhuriyet" olmayı gerektirmez; ama, "cumhuriyet" olmanın birinci koşulu "demokratik devlet" olmaktır.
Her satırını keyifle okuyabildiğiniz muhteşem gazete. Ele alındığında bir kelimesini okumadan bırakmak imkansızdır. Her satırında insanı mutlu eder,kendisini okumaya teşvik eder. Verdiği ekler de çok kalitelidir. Eklerini okumak ayrı bir zevktir, bir gününü sadece Cumhuriyet eklerini okumaya ayıranlar vardır. Spor bölümü tarafsız,gerçekçi,asparagas haber yapmayan ender köşelerden biridir.Duruşuyla,kalitesiyle,köşe yazarlarıyla gurur duyulan gazetedir. Fiyatı Türkiye'de 1 TL,KKTC'de 1.5 TL'dir. Bir çok yazarı Ergenekon Tertibi'nde gözaltına alınmıştır.Herkesin bildiği,çoğu kişinin okuduğu gazetelerden sıkılanların aradığı kandır. Candır,sevgimiz vardır.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.