günü ertesi güne bağlayan geceyi uykusuz geçirme eylemi. pek çok amaca hizmet edebilir en makbulü geceyi diğer güne yetişecek işleri hazırlamak için feda etmektir.
öğrenci taifesinin sınav zamanı geceleri geçirme biçimi. iyi midir, yararlı mıdır tartışılır. bi de şu eğlenerek yapılanı vardır ki, esas doktrien tezi nunu üzerine yazılmalıdır:
(bkz: aman sabahlar olmasın)
eğer amaç ertesi günki sınava hazırlanmaksa güneşin doğuşunun bile insana mutluluk veremeyeceği eylemdir..ayrıca nescafe eylemin vazgeçilmez parçasıdır..
iki tür sabahlama vardır:
birincisinde uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. çünkü yarına kadar tamamlanması gereken işler vardır( ödev, sınav,rapor, iş)
istemdışı sabahlama olayı üzüntüden yada mutluluktan kaynaklanabilir.
mutluluktan uyuyamıyorsanız sürekli hayaller kurar,mutluluğunuz düşünür,tekrar düşünür, tekrar düşünürsünüz....
ve sabahın ilk ışıklarıyla yüzde bir tebessüm ışıldar şekilde uykuya dalarsınız.
eğer sebebi üzüntüyse uykusuzluğun. o vakit geçmez zaman. duvarlar üstünüze üstünüze gelir. korkarsınız yanlızlıktan, unutmak istedikleriniz gelir aklınza. unutulmuş hatıralar gelir akla. belki her kötü hatıraya birde gözyaşı damlası eşlik eder.gün aydınlanırken uyumuş olurmusunuz bilinmez bu sefer ama gerçekten sabahlar olmamıştır....
isteyerek uykusuz kalmak ise tamamen eğlence amaçlıdır**
ertesi gün okul, iş vb. mecburi gidilen yerler varsa işkenceye dönüşebilecek hadisedir. bol bol sigara ve kahve tüketimiyle vucüt harab olur. ertesi gün için uyku vaktidir.
iyi, kötü, heyecanlı, eğlenceli birçok fiile mekân olabilir sabahlamak.
çocukken pamuğa koyulan fasülyeyi beklemek,
ya da yıldızların nasıl kaybolup güneşin nasıl çıkacağını beklemektir.
bazen bir arkadaştan ayrılamamak, bazen sohbete doyamamaktır.
bazen gitmek istememek, bazen de sadece ortaya sunulan bir güç gösterisidir.
bazıları için aklına gelen cümleleri yazmak üzere ilham,
bazıları için bir canın kurtulmasını, bazısı içinse bir canın dünyaya gelmesini beklemek olabilir.
bazen bir eşin eve gelmesini, bazen de çocuğun öksürüğünün geçip ateşinin düşmesini beklemektir.
Tamamen bünye meselesidir.Zorunlu olmayıp gönüllü yapıldıkca zevki bi başka olur.Gece yarısı balkona çıkıp şehrin sessizliğini dinlemek ve aklından bir sürü düşünce geçerken bir sigara yakıp esen hafif rüzgara doğru üflemek ve yeni bir nefes daha çekmek.Sokaklar bomboştur.Bazen devriyelerin geçtiğini görürsünüz onun dışında Dolunayın aydınlattığı karanlık dışında her yer bomboştur.Şöyle etrafınıza bir göz gezdirirsiniz ve belki ışıkları yanan bir ev denk gelebilir.Aklınızdan geçen düşüncelere net yanıtlar ararken artık cep telefonuzda şarj sinyali vermekten vazgeçer ve kapanır.Yıldızlara baktıkca derin bir hayal alemine dalarsın nerden geldik nereye gidiyoruz düşünceleri şimşek gibi çakar kafanda.Düşünceler dağınık halde gelir bi ara içinden bir kaçını seçer ona odaklanırsın.Belki bu sevgiliyi içeren bi düşüncedir ki artık sabah'ı beklemek kaçınılmaz olur.
genelde üniversite öğrencilerinde rastlanan, çalışmak, eğlenmek, muhabbet etmek, gezmek vs vs vs şeyleri geceye sığdırıp ertesi günü* hayalet gibi geçirme sebebi...
sabahında caddede yürüyen insanların yeni uyandığını, yüzlerini yıkayıp yeni güne başladıklarını düşündürürken kendi halinize bakıp, hala aynı güne devam ettiğiniz gerçeğini yüzünüze vuran eylem.
öncesinde gündüz uykusuyla desteklenirse yıpratıcılık seviyesi düşer. ama bir hafta boyunca aynı şekilde yaşarsanız bir yerde beyin kısa devre yapar benden söylemesi.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
