kendisi klasik bir türk erkeğidir efendim. hatta aslandır, kaplandır. tanışmaktan pek keyif aldığım yayınlarını kaçırmadan takip ettiğim vampir kişisidir.* .
aynı okulda okuduğumuzu öğrendiğim ve böyle bir durumda ilk defa sevinebildiğim *; diyarımızın dj lerinden biridir. Çok konuşkan, neşe dolu ve enerjik başarılı bir bilgisayar kurdu vampir arkadaşımdır. yazıma bir sohbetle son veriyorum..
tanımda odun sözcüğünü kullanmamayı kararlaştırmıştım ama insanın eli gidiyor ister istemez*. neyse, mc amca iyi bir dj, iyi bir şövalye, iyi bir yazardır. imla kuralları konusunda birkaç anlaşmazlığımız olmuştur ama o rahat ve mutlu bir insandır.
mc amca qt'nin hangi şarkıları sevdiğini bilir, başarılı dj olmanın tüm özelliklerini göstererek ona sevdiği şarkıları çalar. rengi hep şu okre ve fallow kahverengisi karışımı renktir radyoda. odun dediğimize bakmayın kibar biridir, şaka kaldırabilen bir kişidir ayrıca.
bildiğin odun... derdim ama bir odunluğunu göremedim. * geceleri oturup sabahları uyuduğunu keşfetmiş bulunmaktayım. pasaklıymış bu zat ayrıca. güvenilir kaynaktan aldım bu bilgiyi. *
alkolik olduğu yönündeki söylentileri onaylıyorum. lakin sarhoş olamamaktan şikayetçi kendisi. burdan ona bir şarkı gönderiyorum. (bkz: öyle sarhoş olsam ki) ayrıca her ne kadar yayınına iştirak etmekte bu aralar sorun yaşasam da en sevdiğim programın sahibidir.
mcleod ya da acilen beslenmesi gereken vampir. beslenmemesi halinde kan bağışı yerine tıp fakültelerinde iskelet sisteminin anlatıldığı derslere canlı konu mankeni olarak katılabilecek vampir. iyi vampir, kardeş vampir, özverili vampir. zor yolun yolcusu vampir ha bir de aşık vampir!!!
aynı tanım altında benimle buluşmak istemeyen kişiymiş.
böyle bir takıntım olmadığına göre yazdığı bütün başlıkları teker teker inceleyip benim yazdığım başlıklardaki yazılarını silmek zorunda kalacaktır. bundan sonra kim ilk yazarsa o başlık onun olacaktır. kolay gelsin, iyi olan kazansın*
saf genç kızları kandıran kötü adam tiplemesiyle ünlenmiş aktör. en son vampircik radyo'da rol aldı. şeref konuğu olması beklenen zirveye gelemeyebileceğini söyleyerek hayranlarını üzüntüye boğmuştur, izmirli, özellikle alsancak tarafındaki kızlar "izmir'de köprü olsa atlayacağız, o derece yıkıldık" diye ağlaşmaktadır. yeni dizi projelerine olumlu baktığını söyleyen genç oyuncuyu yakın zamanda bir tatil paketi için hazırlanmış televizyon reklamında göreceğiz.
tuhaf bir tip. "ee mc anlat bakalım siz istanbul'daki zirvelerde ne yaparsınız?" türü sorularımızla zora soktuğumuz ve konu bulabilmek için çırpınan; yalnız çok hızlı ve kısık sesli konuştuğu için bir de yakındaki caddeden otobüsler geçtiği için kendisine sık sık "neeaa?" dediğim zat.
durmadan istanbul'dan, kadıköy'den*, istanbul'daki zirvelerin tadından, keyfinden(tamam abarttım itiraf ediyorum tamam ya) bahsedip bir de izmir için "yaşanmaz" deyince sinirlerimi zıplattıran ama "yaşlanıp emekli olunca gelinebilecek bir yer" diyerek durumu kurtaran, boyoz yüzü görmemiş zavallı insan. umarım kuzeni ona boyoz almıştır. acıdım garibana ya. boyoz nedir bilinmez mi?...
(ama özellikle "gevrekçi" dedim, "o nedir" diye sormadı, gevreği biliyor sanırım, çaktırmayın*)
Öyle bir hayat yaşıyorumki,
cenneti de gördüm cehennnemi de,
Öyle bir aşk yaşadım ki tutkuyu da gördüm pes etmeyi de.
bazıları seyrederken hayatı en önden,
kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki,
okudum okudum anlamadım.
kendi kendime konuştum bazen evimde,
hem kızdım hem güldüm halime,
sonra dedim ki:'' söz ver kendine'',
denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin,
sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin,
uçmayı seviyorsan düşmeyi de bileceksin.
korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredersin.
Öyle bir hayat yaşadımki,
son yolculukları erken tanıdım.
Öyle çok değerliymiş ki zaman,
hep acele etmem bundan,
anladım..
bir garip* insan. ben kendisi için sadece radyoda konuşurken sesi az geliyor sanıyordum ama bunu volümü*hep kısıkmış. içerdeki dirençte bi sorun var sanırım. bi dahaki geldiğimde ayar çekecem, söz. iki gün boyunca bana katlanabilmek gibi mucizeyi gerçekleştirerek etrafındaki herkesi hayretler içerisinde bırakmıştır. espri yapmıyorum, yanlış anlaşılmasın. hellraiser ile bir araya geldiğimizde harikalar yaratmış olmamız* onun bizden soğumasına asla neden olmadı. ayrıca benden çok daha iyi kahve falı baktığı da gözlerden kaçmamıştır. en güzel köfteleri ise mcleod yakar. *
radyoda beni güzel güzel misafir etmiş vampir.iyi bir konuk sever kendisi anladığım kadarıyla.radyonun sessizleştiği bir anda canım sılıyor diye benimle oyun oynamıştır kendisi.
yolda görsem kuzenim sanacağım vampir. o derece benziyor yani. gördüm gerçi, kuzenim falan sanmadım, abarttım galiba. ama hakkaten benziyor. tabi bundan size ne değil mi?
messerschmidt ile katıldığımız bir zirve sonunda ayrılıp başka bir semtte bir büfede karşılaşmıştık mcleod ve hellraiser ile. sanki kader birleştirmek istemişti 2 grubu. tabi biz 4 dallama sap olduğumuz için bu tip duygusallıklara girmeyip "hadi görüşürüz hacılar" diyerek yine 2 ayrı grup halinde alkol alımına uzamıştık.
not to be: bir daha ararken doğru numara çevir ama bak darılıyorum mc.
akılla bir konuşmam oldu dün gece;
sana soracaklarım var, dedim;
sen ki her bilginin temelisin,
bana yol göstermelisin.
yaşamaktan bezdim, ne yapsam?
birkaç yıl daha katlan, dedi.
nedir; dedim bu yaşamak?
bir düş, dedi; birkaç görüntü.
evi barkı olmak nedir? dedim;
biraz keyfetmek için
yıllar yılı dert çekmek, dedi.
bu zorbalar ne biçim adamlar? dedim;
kurt, köpek, çakal, makal, dedi.
ne dersin bu adamlara, dedim;
yüreksizler, kafasızlar, soysuzlar, dedi.
benim bu deli gönlüm, dedim;
ne zaman akıllanacak?
biraz daha kulağı burkulunca, dedi.
hayyam' ın bu sözlerine ne dersin, dedim;
dizmiş alt alta sözleri,
hoşbeş etmiş derim, dedi
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.