"Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılâplarına ve lâik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi TARAFSIZLIKLA yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine andiçerim."
1982 anayasası 3. Kısım II. Bölümde yer alan ve içeriği yukardaki gibi olan yemindir.
Hakkında türlü teorilerin dolaştığı bir nevi twitter fenomeni. Hükümet ve ona yakın kişi/kurumlar hakkında verdiği bilgiler ile tanıdık. Yapılacak operasyonları, algı kampanyalarını ve iç çekişmeleri daha olmadan önce kamuoyu ile paylaşıyor. Genel kanı hükümete yakın bir şahıs olduğu. Cemaat hükümet çekişmesinden sonra Pensilvanya'ya bağlı çalıştığı dedikoduları çıkarttılar. Hatta pek çok ismi o olmak ile suçladılar ama henüz gerçek kimliğini bulabilmiş değiller. İnsan merak ediyor ama tabi hükümet sıkı ve kapalı bir organizasyon, önemli kritik kararları aldığı ekipleri üç beş kişi muhtemelen bu kadar korunaklı bir ortamda bu denli büyük sırlar nasıl ifşa oluyor.* Her türlü dinleme ve casusluğa karşı her dakika kontrol ediliyor üstelik.
Bülent Arınç için bile fuat avni diyorlardı bir ara. En hoşuma giden iddia aslında tyler durden gibi alt ego olduğu Tayyip Erdoğan'nın. En son zift medyası olarak adlandırdığı hükümet yanlısı yayın yapan gazetelerin* beklenenin aşağısında tirajları olduğunu ve güvenilirliklerini kaybetmesinden morallerinin bozulduğunu söylemiş zat-ı muhterem. Ha bir de recep tayyip erdoğan'dan sürekli yezit diye bahseder kendileri.
Şiirden anlamam etmem ama turgut uyar öyle bir yazmış ki etkilenmemek elde değil. Hele ki osman sonat yorumu ile dinleyince alıp götürüyor. Hatta muhtemelen osman abinin performansından dolayı bu kadar hoşuma gitti.
Netekim 98 yaşında nihai sona erişti kendileri. Türkiye tarihinin belki en elem dolu yıllarının mimarı, arkasında bir nesil üzerinde unutulmayacak yaralar açarak son nefesini verdi.
İnternet üzerinden form doldururken veya bir siteye üye olurken doğum yılı kutucuğunda ki sekmeyi aşağı doğru baya bir kaydırmaya başladığında gayet net anlıyorsun mesela.
Dönüp operasyon ilk başladığında girdiğim-girilen tanımları okudum da o günden beri çoğumuz zaten sonunu görmüşüz. Sırf kendi iktidarını güçlendirmek, muhalif sesleri oluşmadan önleyip kendine zemin hazırlamak için çoğu suçsuz günahsız insanların hayatlarını karartılar. Bugün gelinen sonuç tüm delillerin sahte olduğu, operasyonu başlatan ve o dönemde kimsede olmayan yetkilerle donatılan savcıların şu anda bir numaralı hain sayıldığı, gizli denilen tanıkların olaylardan bir haber olduğu garip saçma olaylar. Tam anlamıyla itibarsızlaştırma operasyonu idi bu. Belki bu kadar uzun süreceğini kendileri bile tahmin edemediler. İşin komik yanı bu operasyonlarda görev alan yargı, emniyet, mit vs. elemanlarının neredeyse hepsi şu anda başka bir hükumete darbe operasyonundan yargılanıyorlar.
sosyal medyanın algı üzerindeki etkisini görüp kendi çıkarlarına uygun şekilde manipüle etmeye çalışan hükümetin neferleri. Bu iş için para aldıkları ve organize olarak çalıştıkları bilinen gerçekler arasında.
biraz geç fark ettik gerçi ama muhteşem yayınları olan devlet radyosu. gün boyu blues, jazz, klasik rock, klasik pop müzikleri ve daha güzeli klasik müzik yayını yapılmakta. etnik müzik, dünya ezgileri de diyebiliriz aslında. hafta boyunca çok farklı programlar yayınlanmakta. benim küçüklüğümden beri süre gelen müzik ile uyuma alışkanlığım var. bu yüzdendir ki senelerdir özellikle joy fm çalar radyom yatağa yattığımda. ne hikmetse son bir iki haftadır frekanslarında mı sorun bilmiyorum çekmiyor canına yandığım radyo. bundan sebep alternatif slow ama kaliteli müzik yapan kanal arayışına giriştik. arama motorlarında yabancı slow, jazz, blues, klasik müzik diye arama yaparken tamamen alakasız bir sitede radyo 3 frekansına denk geldik 88.2. ilk açtığımda beethoven- 7. senfonisi çalıyordu. sofistike bir adam değilim aslında ama yatağıma uzandığımda ruhumu rahatlatan müzik arayışımın nirvanası oldu bu radyo. derken gün içinde de internet üzerinden denemeler yaptık ki radyo eksen'den sonra gün boyu dinlenecek radyolar arasına girdi benim için. örnek veriyorum gün içinde queen'nin birbirinden güzel şarkılarını arka arkaya dinleyebiliyorsunuz yayınlarında. beatles çaldılar mesela öğle vakitlerinde arka arkaya 8-9 parçalarını. janis joplin, tom waits, nick cave ve daha benim bile yeni keşfettiğim enfes yorumlar, şarkılar, müzisyenler cabası. gece'den sabaha kesintisiz klasik müzik yayını yapılmakta. şarkı başlarında bestecinin kim olduğu, hangi yılda yazıldığı veya hangi orkestranın icra ettiğini anons eden yayıncı sayesinde de genel kültür sahibi olmanız cabası. arabada ve gece yattığımda radyo dinleyen bir adam olarak süper bir keşif oldu bu radyo benim için. bir güzelliği daha sanırım devlet radyosu olmasından reklamsız salt müzik yayınlanmakta. yani dinleniyormuyuz acaba kaygısı taşımadan kaliteli ve mükemmel bir yayın akışına sahip kısacası.
izleyiciyi ters köşeye yatıran filmlere bir tanesi daha eklendi benim için. spoiler vermemek adına pek deşmeyelim konuyu. çünkü gerçekten tahminleri ters köşe yapabiliyor. tamam kabul zilyon tane sonunda hikayenin aslında farklı olduğu filmler mevcut. ama burada gerçekten hikaye sizi alıyor içine. kurgu, oyunculuk on numara. filmden sonra tekrar bakmak istiyorsunuz sahnelere gerçeği öğrendikten sonra. ki asıl güzelliği orada ufak detaylar var yakalanabilinecek. eğer ilk defa izleyecek olan varsa sadece hikayeye bıraksın kendini. zaten ister istemez akıl yürütmeye, olayları çözmeye çalışacaksınız. kısacası oyunculuğu, kurgusu, hikayesi on numara güzel bir gerilim filmi.
ideoloji olarak pek tasvip etmem mhp'yi gerçi ama bu kongrede helal olsun dediğim nokta bahçeli posterlerinin olmaması idi salonda. bu kimilerine göre küçük veya önemsiz gelebilir ama güzel bir detay. parti başkanı da olsa seçimlere katıldığı için eşitlik adı altında yapıldıysa eğer gerçekten takdir edilesi bir davranış idi.
pek çok konuya harika yaklaşımlarda bulunan güzel bir film. ergenlik dönemleri, aile ilişkileri, sosyal ortamdan uzaklaşıp sanallaşan toplum ilişkileri hepsi süper bir kurgu ile izleyiciye aktarılıyor. filmde ergenliğe adım atan dominik'in ailesi tarafından sevgi görmek yerine sadece onun isteklerini yerine getirmek ve kendi statülerine uygun bir eğitim sonrasında iş hayatı atılması yönünde baskı görmektedir. okul arkadaşları arasında masum sayılacak bir oyun sonucu yakın arkadaşı aleksi ile öpüşür. böylelikle ilişkileri konusunda kendini keşfetmeye başlar veya öyle hisseder ama okul arkadaşları arasında bu olay alay konusu olunca içine kapanmaya başlar. gerçeklikten uzaklaşıp sanal alemde sims benzeri kendi karakterini yaratıp sosyal ortam oluşturulabilinir bir site ile tanışır. bundan sonrası gerçeklikten uzaklaşıp sanal alemde yaşaması ile film devam etmekte. yer yer animasyon ile sanallık ve gerçeklik birbirinden ayrılıyor film boyunca. şahsen benim oldukça hoşuma gitti film. keyifli vakit geçirilebilecek etkili bir film.
bir askere verilebilecek en etkili cezalar listesinde ilk beşte yer alır. bu sadece bireysel sebeplerden değil başka birinin hatası yüzünden de olabilir. askerlikte bölük/birlik mantığı olduğundan tek bir kişinin hatası tüm bölüğü de etkileyebilir bazen. batı kesimlerinde askerlik yapanlar çoğu zaman cezalandırılmak için iptal edilir çarşı izinleri. ama ülkenin doğu kesimlerinde çarşı izni iptalleri daha çok bölgenin tehlikeli olmasından dolayı olur. yani genelde sebep merkezde olay çıkması veya bunun duyumu alınmasıdır. hatta çoğu doğu ilinde, ilçelerinde veya kırsalındaki birliklerde görev yapan askerlerin hiç çarşı izni olmaz.
showtime'da yayınlanan ajanlı, komplolu, entrikalı dizi. bana böyle dedi bir kaç arkadaşım. burun kıvırıp durdum. tamamen can sıkıntısından "aman vakit geçsin" diyerek başladığım dizinin ilk sezonu o akşamın sabahına bitmişti. olay günümüzden sekiz yıl önce ırak'ta esir düşen abd askeri nicholas brody'nin farklı bir operasyonda şans eseri kurtarılması ve cia ajanı olan carrie mathison'nın esir düşen bir abd askerinin taraf değiştirdiği istihbaratını alması ile de hikayemiz başlıyor. ondan sonra olaylar olaylar. hikaye çok sağlam, gerilim ve gizem canlı tutuluyor sürekli. şu anda ikinci sezon devam etmekte. lost'un yapımcılarının elinden çıkma bu arada dizi onuda belirteyim. ki lost'tan alışık olduğumuz bölüm sonu gerilim müziği burada da mevcut. güzel dizi kısacası heyecanlı tavsiye edilir.
nip/tuck'ın yaratıcılarından ryan murphy - brad falchuk'ın 2011'de başlayan serisi. ikinci sezonu ile devam etmekte şu anda. güzel bir gerilim serisi. ilk sezon boston'a taşınan ve sorunlu bir evlilikleri olan çiftin yeni evlerinin eski ve ölü sahiplerince taciz edilmesini konu alıyordu. her bölüm farklı bir hikaye ve gerilim barındırıyor. ikinci sezon ise beklediğimin aksine tamamen farklı bir hikaye ile devam ediyor. bu sefer 1950 sonlarında bir akıl hastahanesinde geçiyor hikaye. tımarhanenin başında peder ve baş rahibe, birbirinden değişik ve garip hastalar ilerliyor şimdilik. aslında böyle anlatınca olmadı ama aslında güzel dizi.* tamamen klişeler ile dolu aşina olduğumuz ama çok güzel izlettiriyor kendini. bolca kan, şiddet, cinsellik barındırıyor ama alışa gelmiş korku öğlelerini de bir güzel izlettiriyor. gerilim, korku severim aga ben diyorsanız oturun izleyin.
ios ve android işletim sistemli akıllı telefonlarda kullanabileceğiniz bir uygulama. modern zaman msn'i kısacası. "bizim zamanımızda icq vardı azizim" geyiğini yapmak bile istemiyorum gerçi ama zaman çok değişti azizim. hadi icq'u geçelim. msn denilen illetin tahtı düştü. kaldı ki benimde içimde olduğum "eve gideyim de msn'e gireyim" adamları vardı etrafta. şimdi eskiden bizim icq'u savunduğumuz gibi üç beş kişi kaldılar. whatsapp'a gelelim olay basit tamamen msn mantığı. telefon rehberinizdeki kişinin numarası üzerinden ama internet paketinizi kullanarak ücretsiz olarak chatleşiyorsunuz anlık iletiler ile. sadece mesaj yollamak ile kalmayıp dosya ve resim paylaşımlarınızı da yapabiliyorsunuz. veya bir grup oluşturarak topluca geyik çevirme imkanıda sağlıyor. güzel bir uygulama. kısa mesajlarla boğuşmaktansa bu daha mantıklı.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
(11.05.2015 22:00)