son beğenilen tanımları genel istatistikler
1913 yılında lionel martin ve robert bamford tarafından kurulan şirket.. 2006 yılı dolaylarında ford motor company bu şirketin sahibidir.. ve aynı yılın eylül ayında şirketin tüm hisseleri için 2 milyar dolar istemiştir.. * ayrıca markanın en sıkı fanatiği için (bkz: james bond)
(bkz: bond kızları) (bkz: aston martin)
evvel zaman içinde bu ülkede; şövalyeler kılıclarını, ciritlerini veya her ne savaş aleti kullanıyorlarsa, sağ ellerinde taşırlardı * ve savaşırken atlarının üstünde birbirilerine sağdan yaklaşırlardı doğal olarak.. * binaenaleyh trafik soldan ilerlerdi.. bu gelenek motorlu araçların icadından sonra da bozulmamış ve trafik soldan ilerlemeye devam etmişti.. tabii ki soldan ilerleyen trafikte sağdan direksiyonlu araçların kullanımı, hayati tehlikeler taşıyordu.. (yol kontrolü, araç hakimiyeti ve diğer faktörler...) işte bu nedenle ingilizler, direksiyonlarını da sağa koyarak bu akımda son noktaya ulaşmışlardır.. bu ekolün en dikkat çeken takipçisi çağımız şövalyelerinden james bond'dur.. ve filmlerinde kullandığı araçları, ki genelde en iyi ingiliz otomobili olan aston martin 'i, her zaman sağdan direksiyonludur.. *
şu an ulaşabileceğiniz en güzel yorumlar; uğur arslan, orhan hakalmaz, müslüm gürses... altın hızma mülayim seni hak'tan dileyim yaz günü temmuzda sen terle ben sileyim gün gördüm, günler gördüm seni gördüm şad'oldum altın hızma incidir gömleği narincidir benim lâl olmuş dilim ne dedim yar incinir gün gördüm, günler gördüm seni gördüm şad'oldum altın hızma tumağa yanaşıp al yanağa güzel gel görüşelim men gidirem ırağa gün gördüm, günler gördüm seni gördüm şad'oldum derleyenler: abdurrahman kızılay - nida tüfekçi ve bazı yorumlarda araya şöyle bir şiir girer: * yıldız bir gökte güzel, bir de ayyukta, ay bir yıldızla güzel, bir de bayrakta, düşman pusuda güzel, dost yanımda, kan damarda güzel, intikam yakında. aşk yürekte güzel, dua dudakta, kavga ayakta güzel, ölüm yatakta, çay bardakta, su ırmakta, sevda ırak'ta, testi ürgüp'te güzel, gönül kerkük'te. her yol bağdat'a çıkar, her dert fizan'a, yağlı kurşun azdır güloğul haddi aşıp azana, ihanet yalan ötede güzel, doğru beride, yiğit gider bir gün, ismi kalır geride..
* * *
başlangıçta kendini herhangi birşeyle sınırlamayan; doğaya, hayata meydan okumayı seven... ara kademede istisnasız tum bu mücadelenin önlenemez bir yenilgiyle sonuçlandığının farkına varan... finalde ise herşeye rağmen doğayla, hayatla mücadele etmenin bile başlıbaşına hayatın en güzel kısmı olduğunu anlayanların sporu... kimi zaman bir tepenin üstünden aşarken askıda kalir aracınız.. kimi zaman bir su birikintisine saplanıp kalırsınız.. coğu zaman da insanın kendi eliyle yaptığı engellerin hiçbiri engel olmaz da, sadece doğanın önünüze çıkardıgı engeller kapatabilir yolunuzu.. ve son olarak da bu sporda * maharet bir yere ulaşmakta değil, düşsen de kalksan da koşmaktadir..
içindeki ateş, saman alevi gibi olmayanlara, yakılan ateşi bir türlü söndüremeyenlere yıkıcı etkisi büyük olabilir.. *... binaenaleyh unutmakla ilgili sorunu olanlara.. sen beni, sen, sen unutmuş gibisin ben hâlâ deliyim hala sevdalı sen, sen beni unutmuş gibisin ben hâlâ deliyim hâlâ sevdalı yaktığın ateşi söndüremedim sen hâlâ çılgınsın hâlâ belalı oof hâlâ belalı... çekmeye razıyım kaprislerini ıstersen zincire vur ellerimi ne olur birtanem anla halimi ben hâlâ deliyim hâlâ sevdalı ben hâlâ deliyim hâlâ sevdalı sen benden, sen vazgeçmiş gibisin ben hâlâ tutkunum hâlâ yaralı sen benden, sen vazgeçmiş gibisin ben hâlâ tutkunum hâlâ yaralı yaktığın ateşi söndüremedim sen hâlâ çılgınsın hâlâ belalı hâlâ belalı... bu sevda bir anda bitebilir mi gerçekler yalana dönebilir mi ne olur bir tanem anla halimi ben hâlâ deliyim hâlâ sevdalı ben hâlâ deliyim hâlâ sevdalı
en ünlü roma imparatorlarındandır.. M.Ö. 1. yüzyılda yaşamış ve hüküm sürmüştür.. askeri dehası da zamanının siyaset adamları arasında öne çıkmasını sağlamıştır.. büyük iskender ile beraber antik çağın en başarılı komutanı olarak kabul edilir.. kendisinin epilepsi hastası olduğu rivayet edilir.. ayrıca sezar doğarken ölen annesinin karnı kesilip alınmıştır diye bir diğer rivayete göre de bugünkü sezaryen operasyonunun adının nereden geldiğine dair ipuçları sunar bize.. veni vidi vici sözü en ünlü sözüdür.. yani geldim gördüm yendim.. * ayrıca sende mi brutus sözü zaten deyimleşerek dilimize dahi geçmiştir.. bu sözü ise manevi oğlu olan brutus'un de aralarında bulduğu bir grup suikastçı tarafından hançerlenerek öldürülmesinin hemen ardından son sözleri olarak kayıtlara geçmiştir.. ve o gün bugündür, her beklenmedik ihanetin ardından söylenir olmuştur.. zaten beklenen ihanet değil, beklenmeyeni öldürür insanı... nitekim suikast sırasında aralarında güvendiği insanlardan biri olan brutus olmasaydı, caesar gibi ünlü bir askeri deha belki önlemini çoktan alırdı.. ayrıca William Shakespeare 'in yukarıdaki bahsedilen süreci anlatan çok ünlü bir eseri vardır.. aslında bir tiyatro oyunu olarak kurgulanmıştır.. oyunun ilk oynanışı 1599 yılıdır.. dahası kitap versiyonu da insanı düşüncelere hapsetmeye yeterlidir.. kitabın arkasındaki açıklamayı aynen aktarırsak: "Julius Caesar oyununun odak noktasında, oyunun önde gelen kişileri Caesar ile Brutus?un paralel trajedileri, acı sonları yer alır. Büyük lider Caesar, üçüncü perdede katledilir, kısmen Stoa felsefesini benimsemiş, kendine hakim olmayı, felaketler karşısında yılmamayı ilke edinmiş olan Brutus ise, oyunun sonunda, yenik düşen şerefli bir Romalı komutan olarak düşman tarafından esir alınmaktansa intiharı seçer." ve bülent bozkurt 'un kitabı takdiminden bir alıntı: "Doğru insanlar eğri işlere karışıyor; kötü amaç peşinde koşanlar, belli alanlardaki konuşmalarıyla, tutum ve davranışlarıyla derinlik kazanıyor, yüceliyorlar; kişiler neyi neden yaptıklarını bilmeden, bildiklerini sanarak, bilip bilmediklerini düşünmeden, büyük davalar peşine düşüyorlar; kusurlarıyla yükseliyor, erdemleri yüzünden felakete sürükleniyor, bir anlık yanılgılarıyla tarihin akışını değiştiriyorlar." son olarak caesar 'ın mükemmel bir sözüyle bitirmek istiyorum: "Korkaklar, ölmeden önce defalarca ölür; Cesur insan ölümü bir kere tadar."
ünlü imparator julius caesar 'ın ardından imparator olan augustus, kendinden önceki imparatorun kendi ismini bir aya vermesine özenerek, bu işi kendine vazife edinmiş ve ağustos ayına da kendi ismini vermiştir.. ve 31 gün olan temmuz ayının yanında kendi ayının kısa kalmaması için ağustos ayını da 31 gün yaptırmıştır.. zaten dikkat edilirse temmuza kadar 30 - 31 gün olarak sırasıyla takip eden aylar, temmuz ve ağustosta ardarda 31 olarak zirve yapıyor.. ve bu da bu rivayetin gerçek olma ihtimalini bir hayli yükseltiyor..
gregoryen takviminden önce kullanılan julyen takvimi ünlü imparator julius caesar tarafından yaptırılmıştır.. ve imparator kendisinden asırlar sonra dahi isminin yaşaması için bir aya kendi ismini vermiştir.. julius => july = temmuz neden başka bir ay değil de temmuz derseniz, verilecek çok kesin bir cevabım olmamakla birlikte, en uzun aylardan biri olan (31 gün) temmuzun seçilmesi bir nebze durum açıklıyor.. ve diğer ayların o zaman ki dildeki karşılıklarına bakıldığında, yine kendi isminizi vermek isteyeceğiniz en doğru ay temmuz olurdu.. ayrıca temmuz 'u kim sevmez ki.. okul yok.. ders yok.. kar yok, kış yok... tatil, eğlence, deniz, kum, güneş.. ayrıca benzer bir hikaye için (bkz: august) yani ağustos
en rağbet gören versiyonu için (bkz: quake 3 arena)
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz. sözlük sistemi ile geliştirilmiştir. |