masumiyet

  1. kirletilmemişlik, kirlenmemişlik,suçsuzluk, saflık, temizlik anlamlarını çağırıştırır.
    (mantis 01.05.2007 09:15)
  2. filmde haluk bilginer'in güven kıraç'a hayat hikayesini anlattığı sahne, tam bir oyunculuk dersidir, hafızada kalıcı bir yer edinir.
    (bachmaninov 01.05.2007 11:30)
  3. (bkz: masum)
    (alelade 01.05.2007 11:35)
  4. genellikle beyazla, veya ona yakın açık pastel renklerle ifade edilen, sakinliğin ve huzurun yansıması olarak saflığı beraberinde getiren insanlık hali. nedense beyaz tenli sarışın kişilerde, gençlerde veya çocuklarda daha çok görüldüğü konusunda genel kanı bulunan haldir. bunun yanlış olduğunu biliyorum ama benim de aklımda böyle birer portre canlanıyor gerçekten, belki de oldum olası etraftaki melek figürlerinin sarışın çocuk veya genç kızlar olmasından dolayı zihnimde bu şekilde yerleştiğindendir.

    sakinlik ve huzur dedik ya, masumiyet en güzel uyku halinde incelenebilir bu yüzden, çok parlak olmayan bir ışıkta hem de, ama karanlıklarda değil kesinlikle. hayal edin bir, bembeyaz bir kanepede uyuyakalmış bir ufak çocuk/genç kız. penceredeki krem rengi perdelerden sızan güneş ışığı hafif, çok hafif, sabahın erken saatleri çünkü.

    hava ılık, yakıcı sıcak veya donduran soğuk yok. rahatlatıcı bir esinti geliyor pencereden. dalgalı sarı saçlarını hareket ettiriyor masum bireyimizin. uzun kirpikleri kapalı, açılmıyor da. açılmayacak da uzun süre, öyle huzurlu ki o an, sessizliği bozmaya çalışan dal-yaprak hışırtıları bile uyandıramaz onu, yanağına konan kelebek de uyandıramaz. ufacık burun delikleri esintiyle gelen havayı içine çekerken pespembe dudakları aralanıyor, minicik dişleri açığa çıkıyor, uykusunda mırıldanıyor biraz, sesi yumuşacık. hiçbir şey olmamış gibi devam ediyor uykusuna, elleri yumuk yumuk, hatta bir eli yuvarlak yanağının altında kalmış. üzerinde çok açık sarı, hanımelleri gibi açık sarı kıyafetler var, içinde kaybolmuş nedeyse kıyafetlerin.

    perde havalanıyor yeniden, ve muhteşem parlaklıktaki gözler açılıyor, gamzeli bir gülücük yerleşiyor sevimli yüzüne. dünyanın en güzel sesiyle günaydın diyor, çınlıyor ses kulaklarınızda, hiç gitmeyecek gibi asılı kalıyor havada sanki, gitmesini de istemiyorsunuz zaten, hep etrafta olsun istiyorsunuz o ve ona ait her şey.


    hiç bozulmasın istiyorsunuz. orda sizi seven biri olduğunu bilmek, size inandığını ve size güvendiğini bilmek istiyorsunuz. ellerinizle büyütüyorsunuz ama istemiyorsunuz aslında büyümesini. büyüyünce değişeceğini ve bozulacağını biliyorsunuz. yine de umut var içinizde, belki hep böyle masum kalacağına dair. hep böyle melek gibi kalacağına dair.


    kim bilir.. belki kalacaktır da. en masumlar en önce bozulacak diye düşünürken, tek bozulanın bizden önceki kuşaklar olduğunu öğreneceğiz belki de, belki biz büyüyeceğiz ve dünya kirlenecek, ama biz kirlenmeyeceğiz.

    kim bilir...
    (queen tinorfithiel 10.05.2007 18:31)
  5. "orrospuyummm ulannnnn!!!!!" uğur un çığlıkları film bittikten sonra dahi kulaklarınızda çınlıyor. neresinden tutarsanız tutun; oyunculuk, yönetim, senaryo her açıdan unutulmaz bir film var karşınızda. hayranlıkla izlediğim ender türk filmlerinden. devam niteliğinde fakat yaşananların öncesinin anlatıldığı kader ise son derece etkileyici, ilk filmin ruhunu yaşatan ve saygı duruşunda bulunan başarılı bir devam filmi. uğur ve bekir mutlaka tanınması gereken karakterler. zeki demirkubuz türk sineması nın içene su serpmiştir..
    (dawsonscreek 21.06.2007 00:12)
  6. ruhlarda cocukluktan uzaklastikca kaybolan kacip giden sey.
    (catlakzombie 21.06.2007 00:47)
  7. bahsedilen kır sahnesi, filmin ilk düşünülen yeridir. demirkubuz, hikaye olarak yazmaya başladığı metni senaryoya fönüştürmüş ve filmi öyle çekmiştir. kır sahnesi de filmin çekilmiş ilk sahnesidir.
    (genco 21.06.2007 02:49)
  8. senaryosu ve yönetmenliği zeki demirkubuz'a ait 1997 yapımı türk filmi. öncelik ve bütünlüklü anlaşılması bakımından ilk olarak (bkz: kader). masumiyet her ne kadar 9 sene öncesinden çekilmiş olsa da senaryo bakımından kaderin devamı niteliğini taşıyor.
    (mistaneek 04.12.2007 10:54)
  9. kadınları kandırma sanatından biri. ehe ehe ehe
    (mterranean 04.12.2007 12:04)
  10. gerçekten böyle bir yaşantı olabilir mi, böyle insanlar gerçekten var mı sorularını sormaya korkarak izlediğim, insanın ruhuna çizik atıveren filmlerden bir tanesi.

    zeki demirkubuz gerçekten güzel bir iş çıkartmış.

    güven kıraç'ın bakışları, üstü başı, konuşması efendilik taşıyorsa, haluk bilginer'in duruşu, saçı sakalı aynı şekilde piçlik timsalidir. bu kadar bambaşka iki tipi yanyana görüp yadırgamamak da sanırım bizim işimiz.

    derya alabora için hiçbir şey diyemiyorum, artık gözümde o filmdeki hali silinemez herhalde.

    ayrıca film 1997 yapımıdır.
    filmin vcd'sini kapağı için:




    wikipedia'da konusu şu sekilde tarif edilmiştir:

    Güçlü bir hayat kadını(Derya Alabora), hayat kadınına saplantılı bir adam (Haluk Bilginer) ve hapisten yeni çıkmış amaçsız biri (Güven Kıraç) ve annesinin hamileyken yediği dayaktan dolayı sağır ve dilsiz doğan Çilem (Melis Tuna) etrafında gelişen sıradan olaylar...

    Filmdeki "kır sahnesi" en öne çıkan sahnedir. 2006 yılı itibariyle yönetmen Zeki Demirkubuz, Masumiyet`in devamı sayılabilecek bir film çekmiştir. Masumiyet filminin en öne çıkan kır sahnesinde anlatılan Bekir , Uğur'un gençlik yılları işlenmiştir...
    (tulkas 17.01.2008 18:12 ~ 17.01.2008 18:18)
  11. savaşta ilk kaybedilen.
    (breegadoon 06.02.2009 19:35)


  12. --! spoiler !--

    gel istersen, güzel film var. çay da demledim.

    --! spoiler !--

    (merlin 15.06.2011 00:45)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.