istifa edip giden ve sonra geri dönen siyasetçiler gibi hareketlerde bulunan bir arkadaş.
geri gelmesine karşı düşüncem katiyyen nötraldır. hatta hoşgeldin diyorum, ama kendisine nacizane bir kaç önerim de var;
birilerinin saygı duyduklarına, kendi mantığınca lütfen yorumlar yapma, herşey materyalist bir havada değildir bu dünyada. ***
tamam inanmıyorsun, ve buna kesinlikle lafımız olamaz, laf eden de densizdir, burda bir çok ateist yakın arkadaşımın olduğunun bilinmesini isterim, ama saygıyı ve konumlanman gereken noktayı lütfen unutma.
birilerinin kutsal bulduğu şeyleri, hakaret düzeyinde eleştirme, herşeyi bağnazlıkla, anlamsız düz mantıkla yorumlama.
gelir gelmez, açık yürekliğiyle, cesaretiyle ve samimiyetiyle tanıdığım, bana verdiği bir (+) sayesinde başlığına tanım girmemi sağlamış yazar * ama hakkında hiç iyi şeyler duymadığım, ilk ve tek eksimin sahibidir kendisi... *
asabidir, kabul. ama nazik ve duyarlı bir adamdır. hem zaten insan bunca nazik ve duyarlı olmasa o kadar asabi olamaz ki... çünkü ince iştir adil olmak ve denge sağlamak, sinir bırakmaz insanda...
diyara renk katan şahsiyetlerden birisidir. görüşlerinin bir damlasıyla uyuşmuyorum o ayrı mesele.
bunun yanında, şikayet ettiği konuları keşke direkt sağ üst köşedeki mesaj butonundan yollasaydı da, elaleme rezil olmasaydık, hani ben kaba saba bir tipim ve kendisi bunu deşifre etti.
teessüflerimi bildirir, saygılarımı da sunarım ** beni hiç bir şekilde tınlamadığı halde, nickimin altına o kadar uzun uzadıya tanım girip beni onore etmesi, ve yorumlarımı kaale almayıp, yoluna devam etmesi de takdire şayandır.
tanımlarının devamını bekliyoruz, hepsi süzgecimden geçecektir. beğenmezsem, ya da beğenirsem* yorumlarım da devam edecektir.
*****
çok efendi, aklı başında, mantıklı düşünme yetisine sahip nadir insanlardan. üstelik kendisini edepli biçimde yazılı ifade etme yetisi de hayli gelişmiş. insanlara insan olduğu için değer verebilen, körü körüne taraftar olmamış, soru soran, sorgulayan, sorgularken hayal kırıklığına uğramaktan korkmayan bir insandır.
diyarın küfüre olan bakış açısına ait hepimizin bir tecrübesi var mutlaka. bu arkadaşımızın da olmuş. küfür yediği için ceza alan, adına küfürlü başlıklar açılanlar bile oldu bu diyarda, üstelik adamlar geçitte küfür ettiklerini dahi kabul ettiler. yine de, o an için küfür kazandı. ama merak etmesin huylu huyundan vazgeçmiyor, sonunda parçalar birer birer yerine oturuyor, büyük resim sonunda ortaya çıkıyor. iknowthepiecesfit'i tahriklere kapılmaksızın efendi tutumunu ve objektif bakış açısını korumayı başardığı için tebrik ediyorum.
siz onu sevmek zorunda olmadığınız gibi o da sizi sevmek zorunda değildir.
buradaki misyonu, bildiğini en iyi şekilde anlatmak ve kendi doğrularını savunmaksa, ona kızmakta haksızsınız. çünkü bunu ister istemez hepimiz yapıyoruz. herkese yaşama hakkı, herkese oksijen, her görüşün ifadesine izin var ise dünyada, iknowthepiecesfit'e yüklenmek neden?
o bu diyar'ın en güzel, en canlı, en heyecanlı ve en göz alıcı renklerinden biri. zaman zaman bu renkleri koruma uğruna kalp kırıyor olabilir, ki bunu zamanında geçit'te ben de yaşadım kendisiyle. ama siz bir adım atın, on adım attığını görürsünüz.
ben "iknowthepiecesfit" kodlu bu diyar rengini seviyorum. ona destek çıkma çabam bile saçma gerçi. buna hiç ihtiyacı yok.
ve herkese küçük bir hatırlatma notu: dengeler dünyanın her köşesinde böyle sağlanır. karşıt fikirler çatıştıkça, doğrulara ve gerçeklere ulaşılır. ama kırıp dökmeden, hakaretten uzak bir dille ve insanı isyan ettirmeden...
karşılıklı atıştığı arkadaşlarından ne daha kaba ne daha kırıcı ne de daha önyargılıdır. onun yaptığı iddia edilen kırıcılık, keskinlik vs. emin olun ki tartıştığı, birbirlerine idealarını ispatlamaya ve/veya haklı olduğunu anlatmaya çalıştığı kişilerde de vardır. bu zaten karşılıklı kabaran bir uzvudur insan egosunun. bir taraf söndürürse diğeri de söndürür genelde.
lord olduğum için tepeden görüyorum herşeyi objektifçe, karma/mesaj şikayetlerini, konu başlıklarını vs. yi...
herkes kendi toprağını gagalayan horoz gibi solucan peşinde ise, bu solucanları biriniz gagasıyla diğerinize ötelesin, paylaşmaya başladığınız ilk keyifli eleştiri veya bilgide nasıl birbirinize saygı duyacaksınız görün.
iknow ateşli bir çocuk evet. ama sadece kendisini yakacak bir isyan/ifrit ateşiyle yanan birisi değil. ben atıştığım kişilerle bir zaman sonra "oohh canıma değsin" tadını yakaladım çeşitli durumlarda ve gayet kavgasız gürültüsüz bir şekilde fikir paylaştık.
yapması zor değil. iknow da bunu bilir. herkes de bilir. ama uygulanmaz nedense. uygulayın da biz de süpersonik atışmalarınızı huzurla okuyalım.
ne söylersem bir eksik kalacak kendisi ve tanımları için. o nedenle ancak sabredip okunması ve öylece değerlendirilmesi gereken dolu dolu vampirdir.
kendi görüşüne aykırı birkaç yazısından hareketle ona atıp tutanlar, aynı muameleyi gözlerine kestirdikleri herkese yapıyorlar. bunları bülent ersoy ve ebru gündeş'ten oluşan jüriden başka bir şeye benzetemiyorum. **
her fırsatta toplumundan şikayet eden ve toplumunu aşağılayan tanımlar yazan, pire için yorgan yakmayı kendisine düstur edinmiş, bir ömür dilinden çekecek olan lümpen vampir kişisidir.
çok akıllı bir "karadenuz uşağu"... çok dik kafalı gelebilir size... bana göre olması gerektiği gibi... bu hali "gençlikten kaynaklanan gelip geçici bir duruş" değil. ben şundan yüzde bir milyon eminim ki, yaşlandığında, mesela benim yaşıma geldiğinde bile bilgi birikimi, deneyimleri, gözlemleri artmış olarak fakat bir yandan da "doğrularına" daha bir sarılmış olarak yaşamaya devam edecek. bilmiyorsanız, onu da söylemekte fayda var ki sadece konuşmuyor bu adam... boş konuşanlara karşı, "eylem planı" temeli olabilecek adımların da eğitimini alıyor yavaş yavaş.
şimdi... bayram değil seyran değil hazeyame niye iknowthepiecesfit'in başlığına birşeyler yazma ihtiyacı duydu acaba? hay allah... aslında bayram ve seyran... 23 nisan'ı çocukluğunda çocuk bayramı olarak kutlayıp, bu tarihin tbmm'nin açılış günü olduğunu, bu yüzden "ulusal egemenlik"in önemini, haydi onu da boşverin değerini unutmayı seçenler için zaten her gün bayram... onları bir kenara bırakalım.
bugün * iknowthepiecesfit nam bu adam için ayrıca önemli. bugün o'nun doğum günü...
buraya yazmak istediklerimin onda birini bile yazamayacağımı bile bile oturdum bu tanımın başına ama deneyelim bakalım...
iknowthepiecesfit, sevgili kardeşim... öncelikle nice nice yıllara... ve bir hatırlatma... umutsuzluğa kapıldığın her an, kendi sağduyunun sesini dinle. kalabalık gibi görünenler, o kadar kalabalık olmayabilirler. yolunu aydınlatacak tek ışık ise iki ayrı yerde saklı. aklındaki pırıldarken, yüreğindeki de pırıldıyor senin. sen inansan da böyle inanmasan da...
bu ülkenin senin gibilere ihtiyacı her zaman vardı ve hep de olacak. o yüzden, şu iki klişe cümle çok önemli ya zaten:
iyi ki doğdun iknowthepiecesfit... kendine iyi bak... zor ama bütün bu koşullar altında aklına da mukayyet ol!
bugün benim küçük oğlumunda doğum günü.
ve bizim oğlan iknowthepiecesfit abisi ile aynı günde doğmuş. eyvah eyvah bizim oğlanda buna benzeyecek.
eheh! yok yok benzesin benzesin. birilerinin gidişata başkaldırması lazım, herkes illa benim gibi uyaroğlu olacak değil ya.
sevgili kardeşim iyiki doğmuşsun ve iyiki seni tanımışız. rabbim nice uzun ve mutlu seneler geçirmeni nasip etsin.
doğumgünü vampiriymiş, öğrenmiş olduk... hayırlı, bereketli ömürler diliyorum... şu an dünyada 23 nisan'ı kutlayan bütün çocukların tüm coşkuları yüreğinize dolsun efendim...
sözlüğün en açık sözlü, en dobra kalemlerinden. fikirlerini içinden geldiği gibi kimeseye yamanmadan veya pohpohlanma beklemeden olduğu gibi yansıtmasına hayranım. sözlükte hem en çok sevilen, hem en nefret edilen adam olmayı başaran nadir vampir. sanırım ismi üzerine en çok prim yapılan kişidir. iknow bir tanım yapar kendi doğruları veya olaya kendi bakış açısıdır bu tanım ardından eksi manyağı yapılır, yetmez nick'i altına taşar bunlar. aslında hoşgörülü ve anlayışlı her insan bilir ki iknow o tanımı kendi bildiği doğrularda yazmıştır. tutupta bu adama çemkirmek yersiz ve daha açık olmak gerekirse ahmaklıktır. iknow'un bir sevdiğim yanı daha ise sabrıdır. taş gibi mübarek. bir insan üzerine bu kadar gelinmesine rahmen inatla direnmeye devam ediyor. bundan daha azına maruz kalanlar diyardan çoktan uçtu gitti. düşünüyorumda onun yerinde ben olsam ya katil olurdum ya katil olurdum alternatifi yok yani. yürüdüğü yolda aynen devam et demiyeceğim zaten onun bu yoldan şaşma gibi bir niyeti yok.
yazdığınız en iyi niyetli, en uzlaşılabilir, en özenle seçilmiş kelimelerin kullanıldığı yarasaya bile hakaretle cevap verebilen, uzlaşılması mümkün olmayan, zaten uzlaşmak gibi bir derdi de olmayan vampir. allah sabırlar versin yakınlarına...
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
