üniversitelerin yıl sonu sınavlarının bütününe verilen ad.
genellikle haziran başı başlayıp ortasına kadar devam ederler ve bahar yarıyılı öğrencisi için bir tarafında cennet, diğerinde cehennem bulunan bir milat niteliği taşırlar; hayat finallerden önce ve finallerden sonra şeklinde ikiye ayrılır. ortalamaya yüksek katkısından ötürü finaller yılın en önemli öğrencilik olayıdır, iki vizeden de çaksanız bile finalden 100 alarak geçebilirsiniz.*
nescafe ile doğrudan ilişkisi olan dönemdir. o yüzden final zamanının dışında nescafe içtiğim zaman içimi bir sıkıntı kaplar. yılın en kötü dönemidir final. vizede alınmış düşük notları toparlamak için çalışılıp duran, öğrenciyi insanlıktan çıkaran dönemdir.
fırat üniversitesinde uygulanan eski sisteme göre en az 60 alınması gerekmektedir. 60 altında alanlar ise finaller ardından bütünleme sınavına girerek dönemi tamamlarlar.
bölümün zorluğuyla orantılı olarak öğrencinin yaşam fonksiyonlarını kısıtlayan sınavlar bütünüdür. bir de vizeler pek takılmamışsa bir nevi işkence haline gelir. *
bu kelimenin sonundaki "ler" eki yalnızca çoğulluk ifade etmez, aynı zamanda, 2 haftaya sıkışan 6-7 tane sınavı da anlatır bu yüzdendir ki final haftası ölümcül, depresyon kaynağı, ömür törpüsüdür. ayrıca öğrencilerde bu dönemde görülen etkileri, ders çalışmamak için, tv izleme, internete girme, oda toplama, yemek yapma gibi olmaktadır bunların kapalı mekan aktiviteleri olmaları tamamen dışarı çıkılınca oluşan vicdan azabını önlemek içindir.*
vizelerden sonra gelen sınav buketidir. final haftası olarak da söylenir ve bu özel ve disiplinli hafta için özel olarak plan yapılır fakat o plana hiç uyulmaz. kısaca finaller bir çok sınavın bulunduğu bir haftadır.
insanlarin stresten etrafindakilerin basinin etini yedigi donemdir. bu donemde ciddi bir bicimde ders calismak neredeyse imkansizdir. lakin ders calisabilenler de yok degildir. zaten finallerde mucizevi kurtuluslara sahit olunmasinin sebebi bu bir avuc insandir. stres konsantrasyon bozuklugunu tetikler. bu sebeple yapilabilecek en guzel sey kendinizi kasmayip rahat birakmaktir.
planlar yapılır, notlar hazırlanır, fotokopiciye küfredilir, herşey hazırlanır ancak ders için geliştirilmiş sıkışınca verimli ders çalışılmıyor felsefesi ile yaya yaya ders çalışılmaya bşlanır, şimdiki gibi sözlükte tanım girilir, sık aralıklarla yemek yenir, ne bileyim normalde yapılmayacak herşey yapılır... ancak sınav gecesi yumurtanın gelmesi nedeni ile sabaha kadar kasılır, yaya yaya çalışılmış parçalar birleştirilir, sınavda elden ne geliyorsa yapılır.
ayrıca unutmadan, bu hafta, finallerden önceki hafta ve sınavların olduğu haftalar traş olunmaz, zira zaman kaybıdır... bunun yerine sakallı dolaşmak tercih edilir, en azından ben hayatım boyunca bunu kendime presip edindim. *
okula gitmeyip notları başkalrından toplayanlar için kabus gibi bir dönemdir. bir hafta öncesinden not toplama bahanesiyle okula gidilir ve fakat sürekli okula gitmediğiniz için tanıdığınız kişi sayısı da az olduğundan bir kaç kişiden not alınır, bir güzel son gün beklenir,* ancak alınan not okunamadığı için gecenizin çoğu o notu çözmekle geçer tam çözdüm çalışayım dediğiniz sırada uyku bastırır aman nasıl olsa sınav öğleden sonra denilerek bir güzel yatılır, eh tabii uykuyu almadan sınava girmek olmaz, sonra sabah kalkılır yatakta yarı uyur vaziyette kağıtlara bakılır ama nedense hep aynı sayfaya baktığınızı uzun bir süre sonra anlarsınız, akabinde sayfayı çevirir biraz da öteki yüzüne bakarsınız, bir de bakmışsınız ki sınav saati iyice yaklaşmış neyse hazırlanıp evden çıkarsınız. okula geldiğinizde arkadaşlarınızın konuşmalarını uzaylıymışsınız gibi dinler, tüm algılama organlarınızı açarak bir iki şey kapmaya çalışırsınız, sınav sırasında ise üstün efor sarfederek arkadaşlarınızdan duyduklarınıza biraz da hayal gücü katarak sayfalarca yazarsınız, tüm bunları yaptıktan sonra gözler sağa sola kaymaya başlar, bir iki sağdan bir iki soldan derken bir sınav daha başarıyla atlatılır. darısı yarınkinin başınadır.
bütünlemesi olan okullarda sonun başlangıcı anlamındadır ama çoğu zaman finaller geçmiş olsada son gelmemektedir***. insanların kahve*, sigara, çay gibi uyarıcı etkisi yüksek olan ürünlere daha fazla yöneldikleri dönemdir.
anlamı adında saklıdır zaten*, sınav stresının ya da kendının bıttıgı andır hele bird e tek ve en zor dersın sınavıysa *.
vizelerden yuksek alınmışsa sallanılmayan nasıl olsa gecerım modunda gırılen sınavlardır.
eger vızeler kotuyse arkdaslardan ne var ne yok butun notlar toplanır ınek modunda harıl harıl calısılmaya baslanır. gerekırse * sabahlanır.
etrafınızda ne kadar şahsiyetsiz adam varsa alayının farkına varmanızı sağlayan olaylar silsilesi. şöyle ki;
okulda size selam vermeyen, iki laf etmeyen, hal hatır sormayan ve büyük ihtimalle de size uzaktan uzaktan gıcık kapan kişiler nereden bulurlarsa bulurlar bir yerden numaranızı, ararlar vakitli vakitsiz..."ehehe abi yaaa, vergi dersinden not var mıydı sende ya? sen girmişin derslere heralde. ehehee, ben girmedim de şimdi de not yok biliyon mu? arıyim dedim bi.." şeklinde monologlara şahit olursunuz. bu şahsiyetsizlerin sizinle muhattap olmasından bile tiksinirsiniz.
benim icin...son iki gunu sadece 4 saat uykuyla, 3 sinavla gecen;bu bir sey degil... sinavlarin bittigi gunun ertesine yine uykusuz girerek , hava alaninda sabah saat 6ya kadar uyumadigim ucaga binip guzel vatanimdan norvec e gittigim, sosyal ortam degisikliginden de kaynaklanan stresin etkisiyle araliksiz uyumadigim saatlerin 38 i gectigi , ondan sonraki saatleri suurumu kaybettigim icin hatirlamadigim, zaman kavramini yitirdigim ,(bkz: erasmus) macerasina basladigim haftadir.final haftasi hayat memat haftasidir.
bu hafta yapılmaması gereken en önemli şeylerden biride, uyumamak için enerji içeceği, bol miktarda hazır kahve ve çay içip bunun üstünede gene uykunun gelip yatılmasıdır. ertesi gün sınavda nedense büyük bir başağrısı yapıyor, mide kalmıyor. finaller insanın ruhuna ve bedenine zarar veren bir dönemdir. mazosiştler için bayram haftasıdır.
anadolu universitesi hazirlik siniflarinda sinifin gecilebilmesi icin minimum 70 alinmasi gereken ve gorunen o ki kasim kasim kastiracak sinavlardir. 4 vize 1 final fiyuvvv...
istanbul üniversitesi'nde bir dersi geçmeniz için en az 50 (/100) almanız gereken* ve haftaya başlayacak olan, tembel öğrencileri gitgide daha fazla strese sokan, hayatın anlamını sorgulatan, insanı kendilerinden ve -birkaç haftalığına da olsa- hayattan nefret ettiren, şu anda bu tanımı girmemin nedeni olan sınavlar.
öğrenci kısmının sinirlerinin lime lime olduğu, kapı gıcırdasa öfkeden kudurmuş vampirlere dönüştüğü zaman dilimidir. ne kadar kısa sürerse o kadar iyidir.
gece 3'e kadar çalışıp, sabah 10'da kalkıp çalışmaya devam etmektir. hesap makinasının insanın bir uzvu haline geldiği dönemdir ayrıca. bir de insan bu dönemde çok küfreder. mazur görmek gereklidir.
universuteden mezun olduktan sonra gelen ilk ocak doneminde hissedilen eksikliginden dolayi kisi metabolizmasinda bozukluklar gorulmesine sebep olan sinav donemleridir. yeni mezunlar bu donemde durup dururken sabahlara kadar uyuyamaz hale gelir, kahve tuketimini arttirir, okulu bitirememis olan arkadaslara moral verme ihtiyaci duyar ama icten ice onlara imrenirler. okulun devam ettigi sure boyunca cekilmez olarak nitelendirilen bu donemler, daha sonralari yasattigi heyecan dusunuldugunde ozlemle hatirlanabilir. "aman gecsin de, ozlersem adam degilim" denmemelidir finaller icin, zira kazin ayagi gorundugu gibi degildir ve esas bunaltici donem tum sinavlar bitip de mezun olduktan sonra baslamaktadir. ayrica her final sinavinin malum dersi gectikten sonra insana ne kadar kolay gorundugu diger final donemlerinde motivasyon araci olarak kullanilabilir.
iyice yaklaştığında vampircik'e girip tanım yazma, evi silme, süpürme, tuvalet-banyo temizleme, dikiş nakışla uğraşma, dolap toplama, gazete okuma, pasta yapma ve benzeri pek çok alakasız eylemle uğraşma isteği doğuran hafta *
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.