adam sandler ve drew barrymore'un başrollerini paylaştığı romantik bir film.. türkçe adı 50 ilk öpücük olarak geçmekte.. bir kere izledikten sonra kendini bir daha izlettiren bir hikayeye sahip.. güzel bir senaryoya adam sandler'ın gülüşü ve drew barrymore'un tatlı yüzü de eklenince işte böyle izlenesi bir film çıkıyor ortaya..
romantik komedinin mukemmel örneklerinden biri. adam sandler gene iyi performansıyla, kendini bir kez daha kanıtlıyor. gercekten ilginc bir konuya sahip; gecirdigi bir kaza sonucu bir gun öncesini hatırlamayan bir kıza kendini her gun tekrar asık etmeye calısan bir adam ve kızın asklarını anlatıyor.
babasının doğum gününün olduğu gün, bir trafik kazası sonucu başından ağır yaralanan ve uzun süreli hafıza oluşturma yetisini kaybeden bir kıza*, aynı kasabada yaşayan bir kadın avcısının* bu kez gerçekten aşık olması sonucu gelişen olayları anlatan, sıcak ve huzurlu filmin adıdır.
kız, her gün normal bir şekilde yaşamakta ve babasının doğum gününü kutlamaktadır. fakat bunları hafızasına kaydedememektedir. uyuyup uyandığı zaman, yine aynı güne uyandığını zannetmekte ve tekrar babasının doğum gününe hazırlanmaktadır. adam ise, bu duruma karşılık, kızı her gün kendine yeniden aşık etmek zorunda kalmaktadır.
rob schneider i "ula" olarak görmek için bile izlenir. zira filmi komik yapan bu adam, o minik penguen, deniz aygırları vs. vs. ve bu komikliğin etrafında dönen romantizm. lotr un masum yüzlü sean astin ini de o halde görünce insanın bi an dibi düşmüyor değil.
yani öyle böyle zevkle izlenecek bir filmdir. zaten böyle bi filmden başka ne bekler ki insan?
çeşitli sahnelerde arka planda çalan şarkılar ile daha da müthiş olan filmdir efem. hele adam sandler'ın tekne ile denize açılmışken beach boys şarkılarına gözyaşları ile eşlik etmesi yok mudur, beni benden alır. albümü dinle, dolaş dünyayı. o derece.
ne filmdeki aşk,ne adamın kız için çabaları ne başka bişey.. bu filmde beni en çok drew'in babası etkilemiştir. kızı hafızayı kaybettiğini öğrenip acı çekmesin diye her gün aynı sahneleri tekrar tekrar hazırlaması,aynı yemekleri yapması, her gün aynı duvarı aynı renklere boyaması, aynı tarihli gazeteyi her gün posta kutusuna koyması, şampuan kutusunu aynı dolulukta bırakması ve daha fazlası.. kanal d boşta kaldıkça verir bu filmi,en son babamla izlerken sormuştum sen böyle uğraşır mıydın kızın için hı? diye. salak salak konuşma demişti.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.