iskender pala

  1. türkiye'ye divan edebiyatını sevdiren adam.* ayrıca, prof. dr., eski asker*, ıstanbul kültür Ãœniversitesi türk dili ve edebiyatı bölüm başkanı.

    allah gönlüne ve kalemine kuvvet versin.*
    (herseyemaydanoz 31.08.2006 18:01)
  2. 1958 uşak doğumludur. divan edebiyatı dalında profesördür.divan edebiyatının halk tarafından anlaşılabilmesi için klasik şiirden ilham alan makaleler, denemeler, hikayeler ve gazete yazıları yazdı.şu an trt 2 de hilmi yavuz' la beraber ' şairane' isimli programı yapmaktadır. 'divan şiirini sevdiren adam' olarak tanınan iskender pala hemşehrileri tarafından uşak halk kahramanı seçilmiştir. 2003 de yayımladığı ' babil' de ölüm istanbul' da aşk' adlı eseri pek çok dernek (türk eğitim-sen, türkiye yazarlar birliği, polis akademisi) tarafından yılın romanı seçilmiştir. bu romanıyla divan edebiyatı meraklıları için bir kaynak kitap, okurlar için de fantastik sayılabilecek bir roman hediye etmiştir.

    eserleri:
    hayriyye (1989)
    ansiklopedik divan şiiri sözlüğü(1989)
    hilye-i saadet (1991)
    divan edebiyatı (1992)
    güldeste (1993)
    kronolojik divan şiiri antolojisi(1995)
    müstesna güzeller (1995)
    şairlerin dilinden (1996)
    şiirler şairler meclisler (1997)
    şi'r-i kadim (1997)
    aşina güzeller (1998)
    ah mine'l aşk (1999)
    leyla ile mecnun (1999)
    ayine (2000)
    iki dirhem bir çekirdek (2000)
    ... ve gazel yeniden (2001)
    atasözleri sözlüğü (2002)
    efsane güzeller (2002)
    gözgü (2002)
    gül şiirleri (2002)
    kahve molası (2002)
    perişan güzeller (2003)
    babilde ölüm istanbulda aşk (2003)
    akademik divan şiiri araştırmaları(2003)
    kırk güzeller çeşmesi (2004)
    düşte kalan (2004)
    divane güzeller (2004)
    mir'at (2004)
    su kasidesi (2004)
    şahane gazeller-fuzuli (2004)
    şahane gazeller-baki (2004)
    şahane gazeller-necati (2004)
    şahane gazeller-nedim (2004)
    (derya kuzusu 01.09.2006 17:33)
  3. deniz kuvvetlerinden binbaşı rütbesiyle emekli olmuştur.
    (mftrize 01.09.2006 20:35)
  4. timaş yayınları ile ortaklaşa l&m yayınlarını kurmuşlardı, bütün kitapları toplu halde ilk defa l&m yayınlarından çıkmıştır. daha sonra alfa yayınları bünyesinde kapı yayınları'nın kurulmasına öncülük etmiştir. bir çok entelelektüelin kitabı bu yayınevinden çıkmaktadır.
    divan şiiri sözlüğü edebiyat fakültesi öğrencilerinin vazgeçilmez kaynaklarındandır.
    bir başka edebiyatçı prof. dr. muhammet nur doğan ile arasının iyi olmadığı bilinir.
    geçtiğimiz yıllarda kısa bir süre kültür a.ş genel müdürlüğü yapmıştır.
    uzun süredir tarık zafer tunaya ve altunizade kültür merkezlerinde divan şiiri saatiisimli programları yapmaktadır.
    hilmi yavuz ile birlikte trt'de "şairane"isimli takip edilesi bir program sunmaktadırlar.
    harika bir türkçesi vardır.

    bir akşam taksimde karşılaştık ve önceden programlanmışız gibi başımızla birbirimizi selamladık...
    (obvious 04.09.2006 01:10)
  5. zaman gazetesi yazarlarından.
    (agopist 04.09.2006 14:15)
  6. fuzuli tarafından yazılmış olan leyla ile mecnun isimli kitabın, yazılış aşamaları, başına gelen ilginç olaylar ve kitabın akıbetiyle beraber aynı zamanda yazılmış en büyük aşk'ı anlatan kitap olan babil'de ölüm, istanbul'da aşk * isimli kitabın da yazarıdır. kitaptaki her cümle aşk içindir.
    iskender pala bu kitapta büyük aşkı mecnun'un dilinden özetler;
    ilk derdim ve ilk acım; adı leyla
    aşk derdine ilacım ;adı leyla
    (mavilale 22.10.2006 22:02)
  7. hocamın hocası...
    (wulovic 07.12.2006 11:46)
  8. divan edebiyatının bizim milletin olduğuna kabul ettiren

    divan edebiyatını bizim millete tekrardan sevdirttiren

    fuzuli'nin leyla ile mecnun kasidesini buram buram işleten

    geçmişte yaşamayı sevmeyen ama geçmişi unutmayan

    divan edebiyatın simgelerini bugünün kelimeleriyle özdeştirmeye çabalayan

    disiplini elden bırakmayan

    sınıfa geldiğinde konuşan öğrencilerin ansızın susmasına sebep kılan

    İnsandır...
    (yunus emre 09.02.2007 07:47)
  9. sükunlu bir çayın çiçekli çayırlar arasında kıvrım kıvrım yol alması gibi yazar.
    kendine yazar. telaşsız... o konuşurken yavaşlar sanki zaman. dekor değiştiren bir tiyatro sahnesi gibi dağılır mekanın duvarları... uzaklardan bir atlının gelişi duyulur. çeşme başından bakraç sesleri gelir. peçesi aralanır bir asude baharın. bir pervane ateşe düşer, ah'sız... vuslat olur.
    (kimsekim 03.06.2007 17:28 ~ 03.06.2007 17:31)
  10. dün sunay akın'ın iftar programında gördüğüm, beni şenlendirmiş yazarımız. yine bütün kibarlığıyla o anlattı, biz dinledik. bu arada kendisi hayatı boyunca hiç küfür etmediğini açıklamış ve hayrete düşmeme sebep olmuştur.
    ikisi de tarihten ve edebiyattan bahsediyor, ama arada bariz fark var işte. yan yana geldiklerinde bir kez daha anladım...
    (wulovic 22.09.2007 15:00 ~ 22.09.2007 15:01)
  11. tarık zafer tunaya (taksim/tünel) ve altunizade (üsküdar/capitol arkası) kültür merkezlerinde düzenli olarak divan şiiri saati adı altında söyleşiler yapmaktadır.

    http://www.iskenderpala.net'ten takip edilebilir.
    (kimsekim 06.12.2007 18:00)
  12. aşkname'nin yazarı...
    (genc werther 28.05.2008 20:00)
  13. mükemmel cümlelerin sahibi.

    incecik, dupduru, naif ve nafi tespitler.

    yoğun duygu ve düşünce süzgeçlerinden geçirilmeden yazılmış tek bir harf bile yok.

    hem batı hem doğu dünyasına ait engin bir genel kültür.

    çok hassas ve elit bir zevk sahibi.*

    lakin kitapları, olmuyor olmuyor olmuyor.. okunmuyor be üstat! süründürüyorsun beni her defasında. anlamıyorum problem bende mi sende mi? batı edebiyatının diline çok alıştım diyeceğim, değil, gayet güzel coelho okuyanlar da bayılıyor sana görüyorum. ağır geliyor yazdıkların diyeceğim, yok o da değil, senin sadeleştirdiklerini özünden okuyunca ağır gelmiyorsa yani? en son şöyle bir tespit uydurdum; aklında kurguluyor yaratıyorsun yazacaklarını ama yaşar gibi gerçekçi duygular katamıyorsun, kendinle ya da gerçek hayatla özdeşleştirmiyorsun yazılanları, o yüzden havada kalan felsefi deyişler gibi hoş ama okumaya boş zaman ve ekstra ilgi istenen kitapların çıkıyor ortaya. düşüncede kalıyor yani yazılanlar, o düşünceler ne kadar güzel ne kadar eşsiz olsa da yaşanmışlık tadı yok. ben de okuyamıyorum onun için. okuyorum aslında bak bir sürü kitabın var raflarımda ama işkece çeke çeke okuyorum, kendimi zorlaya zorlaya. (evet şu anda od'u okuyorum, okuyamıyorum.. o hissiyatla yazıldı tüm bunlar.)
    (frezya kokusu 04.05.2012 00:10)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.