dublaj

  1. bir film ya da belgeselin hazırlandığı orjinal dilin değil de, yayınlanacağı ülkeye göre o ülkenin dilinde tekrardan bir seslendirme yapılması işlemidir. ayrıca dublaj konusunda bir bumara olan ülke türkiye'dir.***
    (deli kadir uleyn 19.02.2007 18:43)
  2. (bkz: dublaj sanatçısı)*
    (donpierre 19.02.2007 18:53)
  3. türk düblaj sanatçılarının çok başarılı icra ettikleri etkinlik. * *
    (ha1ime 27.05.2007 01:20)
  4. özellikle amerikan filmlerine yapılan dublajlarda konusulan dil türkçe değil, amerikan türkçesi gibi birşeydir. zira hiçbir türk vatandaşının "tanrı aşkına dostum senin sorunun ne ha" dediğini duyamazsınız, hatta "canın cehenneme" kalıbının da "go to hell" den direk çevirildiğini ve bu vesileyle dilimize girdiğini düşünüyorum...
    ayrıca (bkz: türk ingilizcesi)
    (caffeeshop 27.05.2007 03:14)
  5. dublaj konusunda türkiye, dünyada ilk üç arasındadır... bilmekte fayda var...

    queen editi*:
    seslendirmede kullanılan tonlar, ses çeşitliliği ve çeviri yapılırken orjinal dile en yakın anlatımı kullanma açısından dünyada ilk üç arasındadır...
    (gri 27.05.2007 03:29 ~ 27.05.2007 16:05)
  6. yapmayı çok istediğim ancak olanaksızlıklardan dolayı yapamadığım işlerden biridir. eğlencelidir, zevklidir.. bide siz eğleniyorsunuz diye üste para filan da alırsınız.
    (dawn 27.05.2007 15:31)
  7. türk dublajında bu işi yapanlar ekseri tiyatro kökenlidir.
    film amerikan filmiyse ses amerikalı olur, sesteki vurgu aktörün hareketleri ile birebirdir öyleki siz o aktörü gerçekten türk zannedersiniz.
    bir fırsatını bulurda arap televizyonlarından kovboy filmi seyrettiğinizde işin aslı daha iyi anlaşılır.
    örn: adamımız salondan içeri girer herkes ya kağıt oynamaktadır veya içerler, içeriyi hayince süzen kovboy seslenir "esselamu aleyküm!"
    (mantis 06.06.2007 09:08)
  8. türkçe dublajdan ufak bi bölüm:
    Şİrİnler
    gözlüklü şirin:şirin baba nereye gitti?
    başka bir şirin:cumaya gitti..
    (tilbac 29.08.2007 02:50)
  9. film çevirisiyle karıştırılmaması gereken bir kavramdır. zira çevirmenin çevirdiği sahneler, dudak hareketlerine, senkorinizasyona, vurguya, tonlamaya, sözcük akışına, jest ve mimiklere uygunluk sağlamak amacıyla dublaj yapan kişi ya da yönetmen tarafından değiştirilebilmektedir. bu bazen filme ve çeviriye yapılan hain bir saldırı olabilmekle beraber kimi zaman dublajın çevirisinden iyi olduğu da görülmektedir.

    doğru düzgün bir dublaj için gereken teknoloji yoksa gayet hüzünlü bir film komediye dönüşebilmektedir. arkadan orijinal sesle birlikte verildiği gibi, tek bir kişinin bütün oyuncuları seslendirdiği görüldüğünde*, bir kadın ve bir erkeğin tüm dublajı yaptığı filmler göze, kulağa daha sevimli gelebilmektedir.
    bu konuda türkiye'nin başarılı olduğu, birçok filmin dublaj hakkının ilk türkiye'ye verildiği söylenmektedir. teknik olarak sebebinii henüz bilememekle birlikte*, coğrafya ve konuşulan dilin dublaj üstünde oldukça etkili olduğu bir gerçektir. türkçe, vurgu, tonlama ve ifade etme açısından son derece zengin ve elverişli bir dildir. aynı zamanda yüksek frekansa sahip bir dildir . bu özelliği birçok avrupa ve kuzey dilinde görmek mümkün değildir. bu işi de, tonlama ve vurguda sesini iyi kullanabilen tiyatrocular yapınca ortaya gerçekten güzel işler çıkmaktadır.

    ancak ister istemez dillerin yapısı, kültür ve aksan farklılıklarından doğan bir dizi aksaklık ve sorun yaşanabilmektedir. alfabe ve dil ailesi farklılıkları, ifadenin her iki dilde ne sürede gerçekleştiği -çince ya da japonca'da tek bir şekil ve ses ile ifade edilen bir duygunun ingilizce veya türkçe'de çok daha uzun kelimelerle ifade edilmesi gibi*-, vurgu ve tonlamanın cümlenin kelimenin neresinde yer aldığı ve benzeri durumlar yaşanan sorunlar arasında en üst sıraya yerşelenlerdendir.

    çevirinin olduğu gibi dublajın da siyasi fikirlere, çeşitli manipülasyonlara aracı edilmesi ise bambaşka bir konu, kanayan bir yaradır.
    (breegadoon 10.11.2007 23:27 ~ 10.11.2007 23:36)
  10. animasyonlardaki mükemmel uygulamaları saymazsak pek desteklemediğim ve yerine filmin alt yazılısını tercih edeceğim bi kavram olmakla birlikte, dublajın gerçek anlamda zort dediği nokta severus snape'tir. orijinalindeki ses karakterin bile önüne geçmişken dublajda "hıh, siz sileterinli olsaydınız çoktan okuldan atmıştım" cümlesini pazarcıya "hıh, üç kilosunu on liradan vereydin üç kilo alırdım yap bişeyler" dermişçesine günlük hayattan kopma bir tonlamayla söyleyince nerde kalıyor ölüm yiyen, nerde kalıyor iksir, nerde kalıyor zindan.....
    (queen tinorfithiel 05.08.2012 15:28)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.