geçen haftanın en beğenilen tanımları

    sözlüğün beğeni çıtası fikir verendir.
    (25.12.2010 14:08)

johnny rotten

    sex pistols' ın irlanda asıllı arıza solisti.
    sağda solda şizofrence hareket ederken malcom mclaren tarafından keşfedilip, müzik tarihinde ve dahi dünya tarihinde tavrıyla duruşuyla bismilllaaaahhhh dedirten kırpık saçlımızın asıl adı da john lydon'dır.
    şarkı söyleme tarzı(?)yla, kendisinden önce, yapılmayanı yapan, söylenmeyeni söyleyen bu adam, yerleşik olan her türlü olguya açtığı savaşla, benim diyen adamın yapamayacağı işleri yapma cesaretini, gerçekten ama gerçekten dünyayı değiştirmeyi hedeflemiştir. yüksek ideallerinin ifadesiniyse, hemen hiçkimsenin onaylamadığı bir üslupla ve kötü sesiyle dillendirmesi ayrıca hayran olunası bir diğer yönüdür. "herşeyin mümkün olabileceği" durumunu tüm dünyaya bağıra çağıra anlatan jonnhy, sadece kendi parçaları seslendirmemiş, aynı zamanda coverda yapmıştır. ve yaptığı coverlardan birinin ardından şunu demiştir;

    "sikilecek başka şarkı kaldı mı sikmediğimiz"
    (24.12.2010 17:27)

denizyıldızı

    hayvan olanının bitişik, isim olanların ise ayrı yazılması gereken, birleşik kelime.
    (17.12.2010 17:10)

defter kaplamak

    hevesle alınan bant, etiket ve cilt üçlüsünün zirvesi denebilir.
    sanılmaya ki, katla yapıştır oh bitti ne güzel...değildir!
    bir ölçümü bir hesabı vardır, bir tabağa cilt kullanıldığında sıfır israfla tamamlanan ciltleme en başarılı ciltlemedir. defter-kitabın kalınlığı uzunluğu, içe ne kadar katlanacağı,arttırılan kısımdan "lan sözlüğümü de kaplayabilir miyim acaba" düşüncesini çıkarmak elzemdir. minimum bant tasarrufundan bahsetmiyorum bile.
    e bir çocuğun başka ne ile uğraşmasını beklersin ki.
    zaman dönüp, büyüdükçe bu vb. eylemlerin zulüm haline dönmesi iç burkar...
    güzel şey çocukluk.

    de mi lan, eşşşek sıpası senii.
    (17.12.2010 17:01)

dünya

    yaşlı gezegenim, hayranlığımı biran olsun gizleyemediğim muhteşem mavi...

    hala var mı bilmiyorum, dünya kelimesini kullanırken "insan" olabilmekten,en zeki varlık olmaktan haz alanlar?
    yer altı- üstü kaynaklarını kullanmak adına altından girip üstünden çıkan, bir uyum içinde değil yağma-talan usulü çalışan, "daha" ya kendini peşkeş çekmiş, ki bunun için her yolu mübah gören, kaynakların sonsuz ve sınırsız olmadığını ancak bittiğinde anlayabilecek o meşşhhuuurrr zekasıyla övünen insanlar var mı merak ediyorum "dünya "denildiğinde..?

    "dünya fani" deyişini bu kadar içselleştirmek, hiçleştirmek ve yeryer arabeskleştirmek yerine, dışardan bakamadı mı, dünyanın bizzat kendisinin ölümlü olduğu anlamını çıkaramadı mı o meşhur zeka bu deyişten..?
    gelişmeyi kendine hedef koyarken, "neye rağmen" unsurunu gözden kaçıracak, bindiği dalı kesecek gerzeklikte olmasın bu zeka?

    yaşlı mavi; ne çektiyse bizden çekti.
    verdiğimiz yaşam mücadelesinde en çok yarayı o aldı.
    tüm insanlığın, "ırza geçme" suçundan yargılanacağı bir mahkemeye siz deyin doğal afet ben diyeyim "adalet"...

    (bkz: insan olmaktan feragat etmek)
    (17.12.2010 16:58)

illuminate my heart my darling

    yndi halda tarafından icat edilmiş tadına doyulmayan, vazgeçilemeyen, bir ömür hep bir kenarda, özel bir yerde duracak olan mupmuhteşem parça.

    sözlerini yazmak ister deli gönül ama adamlar zaten yaparken, "sözlere gerek yok, hiç gerek yok" diye duyumsanan bir not düşmüşler parçanın sonuna.
    (17.12.2010 15:45)

yndi halda

dizi manyağı

    bu hafta yatılı kalan misafirlerim sayesinde, varlığından haberdar olduğum hastalıktan muzdarip olanlardır.

    deniz yıldızı bitti, hop aşk ve ceza, arada yaprak tökümüne bir göz at, derken fatmagülün suçu ne, reklam arası başka kanalları gez, bir dizinin fragmanı varsa ona takıl biraz...
    dizi programı çıkarmış bu insanlar ders programı gibi.
    hayır o kadar karakteri, ilişkiyi, entrikayı, dialoğu nasıl hafızada tutuyorlar ona şaşıyorum. nihayetinde cevabı buldum; ben zevksiz ve gerizekalı bir adamım.

    havale geçirdim, aşktan soğudum yeminlen.
    (17.12.2010 13:29)

uykusuz

emekli olup bodrum a yerleşmek

    emekli ve bodrum kelimeleri aynı cümlede olunca niyeyse aklıma ilk gelen darbe, kenan evren, ressam oluyor. nasıl bir şartlanmaysa artık. denizi çok güzel,evet.
    (15.12.2010 17:34)

güne başlarken dinlenecek şarkılar

    intiharların 70% inin gerçekleştiği, bazısının ezberden gidip "hüzün mevsümü" dediği ama düpedüz bunalım, buhran, kahır, bir o kadarda kendine haslığı olan sonbahar aylarında olduğumuz şu günlerde, güne zeki müren'le başlayanların varlığını bilmek, bu bünyeyi tahrip etmiştir.
    (bkz: #289855)

    o sebepten anketten hallice değil, direkt anket maksatlı olsa da iyi bir amaca hizmet etmektedir na şu başlık.
    ne dinlenirki sabahın köründe, bu mevsimde?
    start wearing purple dinlenir yada lambaya püf de dinlenir,tüm infected mushroom parçaları dinlenir..
    ama dead can dance dinleyip günüm niye soluk geçiyor deme.
    (15.12.2010 12:41)

aslında olay ne biliyor musun

    kişisel gelişim kitaplarında(?) bunun neden sorulduğu veya neden sorulması gerektiği üzerine bir araba dolusu gerekçe bulunabilir. hayatın anlamı o kitaplarda, evrimin kırılma eşiği, üst insan olmanın anahtarı..
    (15.12.2010 10:27)

kemal was gay

    papandreu was yavşak diye bi pankartta biz açarız ödeşiriz canım, ne var bunda.
    bi de deniz çizeriz altına, böyle 8-10 tane çöp adam denize düşmek üzereyken.. ok çizer belirtiriz, "greek" diye..
    sonra onlar "kanuni was fool" yazar. biz "brooks was here" deriz, onlar dalga mı geçiyorsun lan derler, biz " lan sen say dalga geçiyorum nolacak hea nolacak!" deriz. derken egede buluşur savaşırız.

    (bkz: yeni çağın yeni dini milliyetçilik)
    (15.12.2010 09:00)

ibrahim üzülmez

    hıncal uluç un bir milli maç sonrası, 90 dakika programında, " yahu arkadaş, jübileni verecek yaşa gelmişsin, hala orta yapmayı beceremiyorsun" sözlerine maruz kalan bjk lı milli futbolcu...

    o değil, hıncal ibrahim'e mi sitem etti, yaratana mı, muammadır.
    (bkz: bize birşeyler anlatmaya çalışıyor)
    (10.12.2010 13:38)

düş sokağı sakinleri

    hani herşeyde bir hayır vardır derler ya; bu grubun dağılmasıda böyle bi şeydir.

    mediko ve kantinlerde kız-erkek ilişkilerinin üzen taraflarına dair daha ne kadar müzik yapılabilir ki? bi noktadan sonra baha ızdırap veren aşkların şarkıcıları olup çıkacaklardı.
    neyse ki ayrıldılarda yılmazyıldırım, o "sevgili acısıyla kıvranan kısmen arabesk müziğinden" çok büyük bir oranda kurtulup canavar gibi albümler yapmaya başladı.
    sırf kara aşka beyaz göndermeler albümü hatrına bile olsa, bu ayrılığı kutlarım.

    edit: hala aşması gereken arabesk bir eşik var. ama bu işlerinin takip edilmesine engel değil.
    (10.12.2010 13:34)

sayfa: 1-2-3...-36

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.