"bu site 4.5 yıl boyunca iktidarda kalan akp'nin hazırlamış olduğu akicraatlar sitesindeki yalan ve saptırma bilgileri ortaya çıkarmak ve gerçekleri insanımızın görmesi için hazırlanmıştır." diye başlayan bir manifestosu olan anti-akp site.
http://www.akyalanlar.com
edit:siyasette eleştirmek esastır. hele hele hükümetseniz daha fazla eleştirilirisiniz... mızıkçılık yapmanın alemi yok...
günümüz siyaset anlayışının en kötü yanlarından birisi de budur. oyumu kullanmak istememe sebeplerimdendir. siyasi partiler ya da bunların içindeki insanlar iktidarları için diğerlerini kötüleme gereği duyarlar. hoş bir davranış biçimi değildir. şunu savunurum ki eğer siyaset insanların adil ve dürüst olmasına engelse yapmasınlar. kimseye neden siyaset yapmadın diye sormazlar lakin neden adil olmadın diye sorarlar.
siyaset, arapça kökenli bir kelimedir; at eğitimi, at talimi anlamına gelmektedir.
osmanlı'da devlet geleneği için siyaset sözcüğünün "ceza" ve özellikle "ölüm cezası" anlamında kullanıldığı görülmüştür.
yunan siyasal yaşamında ise siyaset, polise veya devlete ait etkinlikler biçiminde tanımlanmıştır.
politika, toplumun halka dair yaptığı tüm etkinliklerdir der aristoteles ve bu etkinliklerinin içinde rakiplerini karalamak yer almamalıdır.
edit: bu siteyi hazırlayan insanlar müslüman insanlardırlar. şunu hatırlatırım ki kendilerine müslüman elinden, dilinden emin olunan kimsedir. siyaset yapmak uğruna başka müslümanın ayıbını araştırıyorsa bu işte bi problem vardır. eğer yöneticinin bi yanlışı varsa bunu ortaya koyacak insan grubu demokrasilerde sivil toplum kuruluşlarıdır ki onların da iktidar kaygıları yoktur zaten. insanları eleştirmek, hatalarını, kötü yanlarını toplum içinde sayıp dökmek siyaset diye açıklanamaz. ahlaki değerleri olmayan insanlar için konuşamam ama müslümanım diyene yakıştıramayacağım bir davranıştır.
küçük mehmet'in babasına yazdığı büyük bir mektup vardır tarihte;
- eğer padişah isen geç ordunun başına, yok eğer padişah ben isem bu emirdir; geç ordunun başına diye.
saadet partisi'ne gönül vermiş aziz ve muhterem din kardeşlerimizin belli ki allah rızasını gözeterek hazırladıkları, cihat gayesi güderek emek verdikleri bu site de yukarıdaki tarihi hikayeye benzer çelişkileri vardır.
bu adamlar saadet partisi'nde de siyonist miydiler?
yoksa siyonistlik sonradan kazanılan bir özellik midir? yani saadet'ten ayrılanlar siyonist mi olurlar.
eğer her iki sorudan en az birinin cevabı doğru ise aslında saadet partisi de bu durumda az biraz, sonradan olsa bile siyonisme bulaşmış olma ihtimali yok mudur?
hikaye ile benzetmeye çalıştığım nokta da burası zaten;
eğer bunlar siyonist ise bunda saadet partisi'nin de parmağı vardır aziz ve muhterem din kardeşlerim. biz bunları milli görüş'te tanımadık mı?
merak üzerine girdiğim ve gördüğüm ilk yalanı "enflasyon düştü yalanı"nı okuduğum site. okudum ama anlamadım enflasyon nasıl oluyorda yüksek oluyor, zira anlatmamışlar. klasik siyasi muhalefet tavrı içinde karşısındaki ne yaparsa yapsın kötürdür mantığı ile eleştirmiş*. yazı içerisinde enflasyonun düşmesinin bir yalan olduğu söyleniyor ama doğrusu nedir nedense hiç söylenmiyor.
liverpool takımının efsanevi sloganı olan "you will never walk alone"u kocaeli'de afiş olarak kullanan ak parti'yi "ünlü hristiyan ilahisini kullanıyorlar" diyerek beni güldürmüş site.
chp "aman her tarafımızı dinciler sardı, şeriat geliyor laiklik tehlikede" diyor, saadet çıkıyor "din elden gitti, akepe* 724 kliseyi onardı, kur-an kursu yıktı, dinsiz olacağız" diyor.
demek ki ak parti doğru yolda.
-efendim iktidardaki insanlar mütedeyyin insanlardır. hem zaten erbakan'ın da talebeleridir. eleştirmek olmaz. ak partili olunca siyonist mi oldular gibi cümlelerle açıklanmaya çalışılan durum ne yazıkki insanın kendisini kandırmasıdır.
rakamları geçiyorum -ki asgari ücretin ne kadar olduğunu da geçiyorum- başımızda tek başına iktidara gelmiş bir hükümet var; fakat ekonomimiz imf'nin elinde! imf izin vermedikçe işçiye, memura zam bile yapamıyorsunuz! dış politikamız abd ve ab'nin gözetiminde! yanıbaşımızdaki ırak'taki yangına bile müdahele edemiyoruz. abd'ye; "ne işin var senin burada?" diyemiyoruz. eli kanlı şaron'la kameraların içine bakarak el sıkışan, fakat hamas'dan yetkililer geldiğinde yanyana görünmemek için köşe bucak kaçan bir hükümet var ortada!
kimse; "ama efendim şöyle..." demesin! başbakanımız şu an bop'un eş başkanı! siz neyden bahsediyorsunuz?
amerikaya ne işin var burada diyebilecek başbakan adayı aklını peynir ekmekle yemiştir. bir varsayımda bulunalım;
tr - ne işin var burada?
usa- sana ne?
ne yapacaksın? dünya'daki silahlı gücün yüzde kırkını elinde bulunduran işgalci, emparyal bir güce savaş mı ilan edeceksin; ki 1923 yılından beri ciddi hiç bir devletle tek başına savaşmamış, tüm ağır silahlarını ithal eden bir orduyla mı yapacaksınız bunu? birinci dünya savaşı sürecini ve kurtuluş savaşını tekrar gözden geçirin derim. bir kurtuluş savaşı daha yapamayabiliriz.
imf de avrupa birliği de şu andaki muhalefet partilerinin hiç birinin vaz geçebileceği kurumlar değildir. refahyol da vazgeçememiştir zaten. ancak özellikle bu seçimde iktidara gelemeyeceği kesin olan partilerin uçuk kaçık, asarım keserimci iddiaları, teoriler gırla gitmektedir. umut fakirin ekmeği tabi ye memet ye.
ırak'ta müslümanları kurtaracağım, kudus'u bağımsızlığına kavuşturacağım gibi fantastik, yapamayacağı aşikar vaadlerde bulunan partilere biz daha 28 şubat mağdurlarını koruyamadın sıra ırak'a mı geldi diye sorma hakkımızı kullanmadık.
kimse kusura bakmasın. ben oyumu: büyük ortadoğu projesi (bop) eşbaşkanı'na değil, d-8'lerin mimarına vereceğim...
ben oyumu: israil'le yaşamak zorundayız diyen işbirlikçi el-fetih'e değil, bağımsız ve özgür filistin için çalışan hamas'a vereceğim...
ben oyumu: âtiyi karanlık görerek azmi elden bırakanlara değil, karınca kararınca yeni bir dünya kurmak için çalışanlara vereceğim.
ben oyumu: abd, imf ve ab bizim kaderimiz diyenlere değil, yeniden büyük türkiye mümkün diyenlere vereceğim.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
