- amerika birleşik devletleri yerine dilimize yerleşmiş isimdir. aslında kıta ismi olmasına rağmen kıtadaki en geniş alana sahip olan ülke de bu isimle anılıyor günlük konuşmalarda.
kuzey amerika ve güney amerika şeklinde, panama kanalı ile birbirinden ayrılan iki coğrafi bölge olarak kabul edilebilir. bu kıta eski medeniyetlerin** ve yerli olarak da bahsi geçen kızılderililerin anavatanıdır.
- rammsteinın, özellikle klibinde, amerika ya hoş göndermeler barındıran nefüs şarkısı. kilibin sonunda "rammstein aydaymış gibi klip çekebiliyosa nasa da astronotlar aydaymış gibi görüntü çekip 'aya çıktık' diyebilir" gibisinden göz kırpar ***
- bir ismail kılıçarslan şiiri:
giriş
amerika sen busun, orospu çocuğusun
bitmeyen bir bitmeyen iki bitmeyen üç
buluşlu çok uluslu çok egemen çok yapışkan
birdenbire politik birdenbire bomba
ve havariyyun son yemekte son dansta
mister sean penn ne işin var iranda
adam kameraya bakmayı biliyor
bundan sebep kürtçe öğreniyor
her şey sahte bir sahte iki sahte üç
allahın hakkı gibi de düşünebiliriz demek ki
condaliza su böreği yapmayı öğrense
ne alakası var demeyin erzurumun air forcela
gelişme
tamam peki on bir eylül tamam peki usame
tamam peki müdahale tamam peki felluce
tamam peki chavez tamam peki kum mollaları
tamam peki eminem tamam peki hispanik
şimdi durup düşünelim şimdi kimyevi gübreden bomba yapmayı
ölmeseler bile üstleri başları anladınız mı espri anlayışı var adamların
süper heroları porno dükkanları yeşil kartları özkökleri çandarları
çandarlı halil paşa çıkarıp masanın üstüne aman allah ben ne diyorum
türk şiiri politiktir türk şiiri düz ayak yazılmaktadır kızgındır türk şiiri
tamam peki bomba tamam peki güneş enerjisiyle çalışan telekinezi uzmanları
erzurum üzerinden tahran, tahran üzerinden türkiye anlamadınız mı sayın başbakan
siz anlayana kadar atlar ve atı alanlar üsküdardan ulan ben kızkulesine bakarak
kızkulesinin herasına leandrosuna bakarak küfür sallayan kızgın adamım
kemal tahirim bir bakıma, bir bakıma otuz yaşındayım, ismet özelim anlayana
meseleye dönelim meseleye dönelim meseleye dönelim müslüm gürses
sen o çıtkırıldım herifle raks ederken yalılarda, amerika bitirecek dünyamızı
hümanist olalım müslüm baba yeni rakı bulalım beyaz peynir ve kavun
polatlıdan alalım kavunları, ensesi siyah ve yağlı çocuklardan alalım
bizi kandırmalarına izin verelim tartıda hile yapsınlar o çocuklardan alalım
ciddi gelişme
los angeles clippersı çılgınca destekleyen bir avuç yeni yetme gibi uyandım
kafam zonkluyordu jimin yerinde içtiğim üçüncü sınıf zeytinli tekilalardan
kendimi tanıtmama izin verin: bendeniz birinci sınıf deniz piyadesi morrison
adalet savaşçısı büyük ordumuzun adalet dağıtan şerefli bir üyesi
öyleydim yani eskiden şimdi bir barda ölmeye çabalayan bir barda bir barbar
beyaz tenli beyaz topuklu beyaz kızları babalarının önünde çok beyaz
michael, jackson, elton, john ve ben, çok beyaz çok barbar çok şizofren
ah sevgili dostlarım böyle anlatmamışlardı ki bize üç kralda orayı
bir akşam, çölde bir akşam, kızgın çölde bir akşam, kızgın kumlu çölde bir akşam
lanet olsun dostum tam da müthiş bir partinin orta yerinde tam da flash royal
birdendire flash, birdenbire hastane ve uzun bacaklı amerikan hemşireleri
şimdi bir barda bir barbar, bacağı yok, sevgilisi yok, umudu yok bir barda bir barbar
lanet olsun dostum ha, barış ve adalet götürmeye gitmişken, lanet olsun o çöle
sonuç
amerika sen busun, orospu çocuğusun
- Bir Allen Ginsberg şiiri. En can alıcı kısmı, başıdır.
amerika her şeyimi verdim sana,
şimdi bir hiçim
17 ocak 1956 ve iki dolar yirmi-yedi sent.
kendi kafam bile destek değil bana.
insanlarla savaşı ne zaman sona erdireceğiz amerika?
al şu atom bombanı kıçına sok.
kafam bozuk, amerika, bir de sen üstüme varma,
kafam yerine gelene dek şiir miir de yazmayacağım.
söyle bana amerika ne zaman melekleşeceksin sen?
ne zaman anadan doğma olacaksın
ne zaman bakacaksın mezarlıktan amerika?
ne zaman milyonlarca troçkistin’e yakışır olacaksın?
amerika, kitaplıkların niçin gözyaşı ile dolu?
amerika, hindistan'a yumurtaları ne zaman yollayacaksın?
amerika bu senin kılı kırk yarmalarından bıktım artık.
ne zaman süpermarket'e gidip, şu güzel gözlerim için
gerekenleri alabileceğim?
amerika, her şeyin bir yana, eksiksiz olan bir sen varsın
bir de ben, öbür dünya değil.
şu makinalarına da dayanasım kalmadı amerika, bil.
bende bir ermiş olma isteği uyandırdın.
bu tartışmayı çözmek için bir başka yol olmalı.
burroughs şimdi tanca'da, sanmıyorum ki geri dönsün
korkunç bir şey olurdu bu.
sen de korkunç musun amerika yoksa bir oyun mu bu?
saplantımdan döneceğimi sanıyorsan aldanıyorsun.
öyle üstüme varma amerika, ne yaptığımı biliyorum ben.
amerika, erikler çiçek döküyor.
aylardır gazete okuduğum yok, her gün
cinayetten birisi kodesi boyluyor.
amerika, wobblie'lere tutkunum ben.
küçükken komünisttim amerika, özür mözür de dilemiyorum
şimdi her fırsatta esrar çekiyorum.
günlerce evde oturup iş olsun diye kilerdeki gülleri seyrediyorum.
chinatown'a gittiğimde kafayı çekiyorum ölesiye,
ama hiç kimselerle yatamıyorum.
bu işin içinde bir şamata olduğunu sanıyorum.
ah! sen beni marx okurken görmeliydin amerika.
ruh doktorum hiçbir şeyin yok diyor.
hiçbir şeyim yok gerçekten, tanrı' ya yakarma dahil.
mistik görünümlerim ve kozmik titreşimlerim var yalnız.
amerika, daha sana max amcam rusya'dan döndükten sonra
ona yaptıklarından söz açmadım.
sana sesleniyorum amerika.
heyecanlarının daha time eliyle yönetilmesine göz yumacak mısın?
ben time'a tutkunum amerika
her hafta bir tane alıp okuyorum
köşebaşındaki şekercinin yanından geçerken kapağı beni gözlüyor
onu berkeley halk kitaplığı'nın bodrum katında okuyorum.
sana hep sorumluluktan söz ediyor. iş adamları ciddi.
film yapımcıları ciddi. herkes ciddi, ben hariç.
zaman zaman amerika ben değil miyim diye düşündüğüm oluyor.
yeniden kendi kendimle konuşmaya başladım işte.
asya bana karşı ayaklanıyor amerika.
bir metelik talihim yok.
en iyisi ulusal kaynakları inceleyip, onlara dönmek.
ulusal kaynaklarım, biliyorum, iki parça esrar,
binlerce cinsiyet organı, saatde 1400 mil hızla giden
bir özel basılmaz edebiyat ve yirmibeşbin tımarhane.
cezaevlerinden ve beşbin güneş ışığı altında saksılarda
yaşayan fakir fukaradan sözetmiyorum.
fransa'daki kerhaneleri kaldırdım, şimdi sıra tanca'da.
katolik olmasına katoliğim ama gene de başkan olmak istiyorum.
amerika senin bu alık ve çılgın havanda nasıl kutsal bir yakarma yazabilirim?
dörtlüklerime henry ford gibi devam edeceğim,
yazdıklarım onun çıkardığı otomobiller kadar
kişisel, üstelik her biri değişik cinsiyetten.
amerika dörtlüklerimi peşin para 2500 dolardan satarım sana,
eski dörtlüklerimi de 500 eksiğine alırım.
amerika tom mooney'i serbest bırak.
amerika ispanyol *****huriyetçilerini kurtar.
america sacco ve vanzetti ölmemeli. amerika ben scottsboro çocuklarıyım.
amerika, yedi yaşımdayken anam hücre toplantılarında götürürdü beni,
orda bize leblebi satarlardı, bir karneye bir avuç
leblebi
beş sent ve söylev beleşti
herkes bir melekti orda amerika ve işçiler karşı iyi
duygularla doluydu herkes içtendi amerika ve
bilemezsin.
parti 1833'de nasıl iyiydi ve scott nearing ne hoş
bir ihtiyardı bloor ana bir seferinde nasıl da
ağlatmıştı
beni bir kez israel amter'i görmüştüm orda.
her biri birer casus olmalıydı onların.
amerika biliyorum gerçekten savaşmak istemiyorsun.
amerika onlar rus haydutları biliyorum.
ruslar onlar ruslar ve çinliler. ve ruslar. ve ruslar.
rusya bizi canlı canlı gövdeye indirmek istiyor.
lüpletmek istiyor. gücünde çılgına dönmüş moskof.
elimizden arabalarımızı ve garajlarımızı almak
istiyor.
chicago'yu ele geçirmek istiyor. onun kızıl reader digest'a ihtiyacı var.
bizim otomobil fabrikalarımızı sibirya'ya taşımak
istiyor.
benzin istasyonlarımızı o büyük iğrenç bürokrasi
yönetsin istiyor.
iyi bir şey değil bu.
o kızılderililere okuma yazma öğretmek istiyor.
onun güçlü kuvvetli zencilere ihtiyacı var.
bizi günde on-altı saat çalıştırmak istiyor.
imdat.
amerika bu iş ciddi.
amerika ben bunları televizyona bakarak çıkarıyorum.
amerika doğru mu bunlar ?
hemen çalışmaya başlasam iyi olacak, öyle görülüyor.
ama orduya yazılmak istemiyorum, ne de fabrikalarda tasviye tekerleği çevirmek,
miyobun biriyim, üstelik kafadan çatlak.
amerika dönsün çark. nasılı masılı yok. şu oğlan omuzlarımızla dönsün.
- bi ülke
- (bkz: amerika kıtasını aslında müslümanlar keşfetti )
Vampircik - 2005 - 2015
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.