a clockwork orange

  1. orjinal adı, clockwork orange olan bir stanley kubrick filmi. daha çok başyapıt denirse yalan söylenmiş olunmaz. ilk izlenişte biraz yadırganabilecek bir film, sıradışı, tiyatral ama tek kelime ile mükemmel bir yapım. başrol oyuncusu çok iyi bir performans sergilemiş fakat başka bir yapımda o oyuncuyu görememiş olmak üzücü.
    (fleur de lis 30.03.2006 17:33)
  2. insanı dehşete düşüren filmlerden bir tanesidir. izlerken rahatsız olursunuz, huzursuzca kıpırdanırsınız, kafanızı çevirmek istersiniz bazen ama yine de izlersiniz. film bittikten belki de çok sonra düşüne düşüne anlayarsınız neler olup bittiğini. 70'li yıllarda yapılıp bu zamana kadar insanları etkileyen başyapıt. belki de herkes hayatında bir kere olsun izlemelidir.
    (bukle 30.03.2006 19:39)
  3. yanlış teşhis konularak çok kısa bir ömür biçilen anthony burgess' in, ailesinin geçimini sağlayabilmek amacıyla kısa sürede yazdığı 5 kitaptan biri. "mümkünse bana da birileri yanlış teşhis koysun" diye düşündürten muhteşem kitap/film.
    (olric 11.05.2006 20:12)
  4. stanley kubrick'in ustalığıyla muhteşem bir film haline gelmiş daha da muhteşem bir konuya parmak basan kitap. toplumlardaki şiddet hastalığının önüne geçilemediği takdirde hangi boyutlara ulaşabileceğini daha kötüsü rejimlerin otoriter tutumlarının katılaştıkça bireyi nasıl yutup tükettiğini tüm çıplaklığıyla gözler önüne serer. alex ve kardeşlerinin* ''alex öyle hitap eder onlara'' daha 15 yaşındayken topluma verdikleri zararı gördükten sonra alexin yine daha o yaşta toplumdan gördüğü zarar okuyucuyu büyük ikilimlere sürükler. kubrick ise bu durumu elinden geldiğince alex'in dramı üzerine işlemiştir ''çünkü kubrick'in kitlelere ders verme gibi bir derdi yoktur sadece etkileyici olanı anlatır''. alex'in dramına gelirsek alex ''kardeşleriyle'' tam tabiriyle gündüzleri öğrencilik geceleri serserilik yapan bir junkiedir. fakat bu tutumu onu belalı bir devlet hapishanesine ordanda bir kişilik değişterme programına sürükler. alex suç işlememeye şartlanırken izleyeci sürekli alex'in gözlerini seyreder çünkü kubrick şiddetin, düşüncenin aynası olan gözlerdeki değişimini bize anlatmak ister. alex ilk başlarda keskin bakışlarını makyajıyla sivriltirken bu programdan sonra ''deyim yerindeyse'' kuzu gibi bakmaya başlar. baskının kişiye getirdiği yükün en somut kanıtı böylece gözlerimiz önüne serelir. en sonunda ise alex tüm bu olanlara karşılık tekrar ''iyileştirilir'' ve kaosuna geri döner. sondaki bu ayrıntı mide bulandıracak kadar düşüncüdür. çünkü iyi olarak verilen aslında başta verilen kötünün tam kendisidir.
    (maikule 11.05.2006 20:35)
  5. orjinal adı 'a clockwork orange' olan anthony burgess'in aynı adlı kitabından uyarlanan 1971 yapımı bir stanley kubrick filmi.geleceğin ingilteresinde geçen film modern toplumun gittikçe daha çok içine sürüklendiği şiddet, korku ve yozlaşmış değerleri kubrick in anti-kahramanı alex aracılığıyla çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.filmde otoriteleri ve sistemi temsil eden devletse 'iyileştirme' adı altında alex in özünü kişiliğini kaybetmesiyle sonuçlanan ve hem insanca hem de başarılı olmayan yöntemiyle nasibine düşen eleştiriyi almaktadır.
    (yumusakca 11.09.2006 19:49)
  6. başrol oyuncusu malcolm mcdowell filmden sonra bir süre psikolojik tedavi görmüştür. nedeni ise filmin üzerinde bıraktığı kötü etki olarak göstermiştir.
    (francesco liorente 24.10.2006 23:51)
  7. türkçesi "otomatik portakal"dır. aynı isimle kitabı da basılmıştır.*
    (assurdina 28.11.2006 15:16)
  8. bir stanley kubrick filmi ve dierleri kadar başarılı belkide en başarılısı filmi izlemeye başladığınız her an işte sanat budur diyebiliyorsunuz stanley kubrick ve onun minik kamerası yine bu filmde rol almış. stanley kubrick biz film severler için sonsuz bir yaşam kaynağı gibi yaptıgı her filmde bir gerceklik var ama otomatik portakalı özel yapan şey notalardır sanırım filmde hırs, şiddet ve arzu kelimesinin anlamını kavrıyorsunuz ego tabikide vaz gecilemez bir hal alıyor

    tek kelimeyle mükenmel bir flim
    (iblisinchati 20.04.2007 14:53)
  9. anthony burgess'ın geleceğin toplumuna ve gençliğine dair çizdiği kara tabloyu ataran romanıdır. ıslah edilirken kişiliği elinden alınan bir gençin gelecekte geçen hikayesi anlatılır. romanı filminden, filmi tiyatro eserinden daha etkileyici ve sürükleyicidir. *
    (hazeyame 24.06.2007 18:30)
  10. bazı sorunlar yüzünden izlerken hep yarım kalmış ve bu yüzden sinir sistemimi baya bir çökertmiş ,tüm bu olumsuzluklara rağmen beni benden almış film.anthony burgess'in güçlü kaleminin ve stanley kubrick'in keskin zekasının,malcolm mcdowell'ın muazzam oyunculuğuyla birleştiği ,amacının anlaşılması için izleyiciyi düşünmeye iten eser... *
    (the archangel 24.06.2007 20:20 ~ 30.06.2007 02:12)
  11. kötü, iyi kavramlarını sorgulamaya başladığınız anda hangi tarafta duracağınıza karar vermeniz gerekir. hangi tarafı seçerseniz seçin siz aslında her zaman iyi olansınızdır. emirlere uymak, söyleneni yapmak, doğru olanı gerçekleştirmek için çabalarken kendinizi bir çukurun içinde bulursunuz. devletin bireyi mi kendi iktidarını mı koruduğunu sorgulamadığınız müddetçe piyon olarak oyunda yer alırsınız. ilk gözden çıkarılacak önemsiz taşlardır ya piyonlar. sizi kötüden uzaklaştırmaya çalışanlar çukurun en dibinde bir cennet sunarlar önünüze. dedim ya çukurun dibinde. iyi olmanızı isteyenler kötü olmanız için çaba sarf etmeye başlarlar. artık otomatik portakal size anlatacaktır. değiştirme çabalarının ne olduğunu, kimin yararına olduğunu ya da halk bunu istiyor un ne demek olduğunu.
    (dawsonscreek 29.06.2007 18:00)
  12. kitabı ile filmi arasında uçurumlar olmasa da derin farklılıklar olan eserdir. kitapta alttan alta verilen mesajlarla daha çok sistem eleştirisi yapılır. ancak filmde herhangi bir eleştiriden de çok şiddet kavramı irdelenmektedir. tabii filmde de sistem eleştirisi vardır ancak kitapta daha politik, daha eleştirel bir hava mevcuttur. sonuç olarak ikisi de birer başucu eseridir ve ikisinden alınan haz çok farklıdır. zaten işin güzelliği de tam buradadır...
    (ne evet ne hayir 30.06.2007 02:05)
  13. Çeviri uydurması bulunan filmdir,"orange" hayat,yaşam manasında kullanılmıştır.
    (bkz: mecaz)
    (shira 06.07.2007 22:14)
  14. yaşar'ın kral magazin dergisinde yazılar yazdığı köşesinin adı. (otomatik portakal)
    (bir kedim bile yok 25.08.2007 22:57)
  15. orta okulun taze zamanları mıydı neydi izlediğimde, kafayı yedirtmişti. bu filmi izlediğim arkadaşla bir de katil doğanları izlemiştik. gerçi o zaman abisi gelmişti kızlarla falan, o liseye gidiyodu o sıralar, şimdi kel. hadi yürün gidin len deyip yollamışlardı da, filmi tamamlayamamıştık. ne günlerdi be.

    piskopat bi film. tanımı da yazalım.
    (tulkas 21.08.2009 00:47)
  16. filmi derinden etkileyici olmakla birlikte kitabı daha da güzel olan yapım. bu farklılığı yaratan belki de kitabın sonunda, filmin sonunda hatırlamadığım ve galiba filme koyulmamış bir bölüm.

    filmi izleyen ama kitabı okumayanlar için spoiler:



    --! spoiler !--

    kitabın sonunda, filmde hastane odasında bıraktığımız alex daha önce gördüğü terapinin tersi, derin hipnopedya ile --burda not olarak (bkz: brave new world) demek istiyorum-- tedavi olmadan önceki durumuna getirilir. yine de iyileşince iş falan bulan alex geceleri serseriliğe devam etmektedir hatta bu defa çetenin lideri o gibidir, her şey onun keyfine göre giderken o artık tat alamamaya başlar derken bir gece eski arkadaşı pete ile karşılaşır, pete evlenmiştir hatta kikirdeyen çıtır bir eşi vardır yanında, alex birdenbire hayatında neyin eksik olduğunu fark eder, hayatında bir kapıyı kapatıp huzurlu bir odanın kapısını aralamak istemektedir, dahası, bir çocuk sahibi olma hayalleri kurar, oğlunu şiddetten koruyamayacağının bilincindedir ama bütün bu serseriliklerin gençlik nedeniyle yapıldığını ve büyüyünce şiddet isteğinin geçtiğini anlar. ve yeni amacı evlenmek üzere bir çıtır bulmaktır. böylece alex'in hayatında bir devir bitmiştir.

    --! spoiler !--

    (queen tinorfithiel 25.10.2010 19:41)
  17. Sosyal deney gibi, degil gibi bir anthony burgess romani. ayrica kubrick'in de kitabi vizyona tasimasi ile uper populer olmus bir sinema filmi. filmin cok basarili olmasi onu imbdde en begenilen filmler arasina tasisa da, filmin hakikaten guzel uyarlanmis olmasi ve kurgulanmis olmasi da kitabin cok daha guzel oldugu gercegini degistirmiyor. is bankasi yayinlarindan dost korpe cevirisi ile cikmis olan turkcesi son derece guzel cevrilmis olsa da cok cok az kismini okudugum ingilizcesinin daha keyif verecegi de asikar.
    (tulkas 18.09.2012 14:30 ~ 19.09.2012 20:06)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.