kişisel gelişim üzerine yazılmış bir robin sharma kitabıdır. tipik "bizden aldığını bize satma" durumu vardır kitabın içeriğinde. maddeten doyuma ulaşmış, zengin bir avukatın kalp krizi geçirmesi ve ardından huzurun mal mülk le değil sessiz sedasız bir şekilde öze dönmekte olduğu kanısına varması, olay örgüsünü oluşturur kitabın. bu avukat çözümü herşeyini satarak hindistan a yerleşmekte bulur. hindistan da haşir neşir olduğu buda lardan aldığı taktikler ona yaşam sevincini, iç huzurunu tekrar kazandırır. kısaca özetini geçtiğim eserin ana temasını oluşturan mesele: süsten alayiş den uzak, kendine özüne dönüşün, huzurun anahtarı olması meselesidir ve bu mesele bize yabancı değildir. bizim insanımızın asırlar önceden mevlanasıyla, yunus emresiyle ve birçok dervişi, alimiyle yaşamış olduğu; "ne olursan ol yine gel" diyerek insanlığı da davet ettiği bir huzur iklimidir. bunca zenginliğimize rağmen biz hala ithal bilge maceralarında ararız kişisel gelişimi ve iç huzurunu, nedense.
en güzel yönü arabesk yaşam tarzında bulunan acı,keder,ıstırap,dert,yandım,bittim,öldüm,kahroldum,yaşamaz olaydım gibi kelimeleri kullanmak yerine hep ışıklı yani çözüme götürecek büyüleyici "olumlu" kelimeleri içinde barındırıyor olması.sonuçta insan ne okuyor ve dinliyorsa odur.arabesk yaşam tarzına savaş açan kitap.içindeki formüller uygulanmadığı takdirde sıradan bir "nlp" olarak kalabilir,okuyacak arkadaşlara duyurulur.
ferrari'sini satan salak olarakda türkçeye çevrilebilecek olan yapıt , insanda zaman zaman "yarattın bari takip et" nidaları uyandırma özelliğine de sahiptir. ***
billgelik kavramına yeni bir boyut kazandırmış benimse asla bilge olarak görmediğim kişidir. kimbilir kaça sattığı o ferrariyi bana bağışlasaydı o zaman bilge derdim o ayrı. adam bir de ülke ülke gezip ben bilgeyim diye konferanslara katılıyor üstüne binlerce dolar alıyor, görsen bir de artist, sanki shaolin rahibi. kişisel gelişim sektörü de günümüzde önemi artan bir sektör tabi bu tip adamlar olacak ki bu sektörün kaymağını yesin.
normalde felsefenin f'sinden anlamayan insanlar bu kitabı okuduktan sonra yaşamın anlamını çözmüşçesine ahkam kesmeye başlayabilir. o yüzden zararlı bir eser olduğunu düşünüyorum.
çok ses getirdi, şöyle kitap böyle kitap baskılarına medya yoluyla maruz kalınca, okumak ihtiyacı hissettiğim ve neredeyse bana ilk defa bir kitabı yarım bırakacak duruma getirmiş kişisel gelişim kitapçığı.
kitapçık doğru bir tanım olsa gerek zira, kişisel gelişimi öyle 180 sayfada özetleyip, budist rahiplerin hayatını anlatmak kolay değil..
kitabın temelde söylemek istediği şeyler, zaten herkesin bildiği ama hep geçiştirdiği şeyler.
kendine 20 dakika ayır. ama her gün ayır. spor yap. ama her gün yap. yemek ye, ama az ye. et yeme ot ye gibi gayet bilindik şeyleri program şeklinde sunmaya çalışmış. hele o john mu ne, bilgeyi dinleyen avukatın tepkileri iyice sinir bozuyor. aaa ben neden buna dikkat etmedim daha önce, dediklerin gözümü açtı, artık az yiyeceğim , spor yapacağım, aileme vakit ayıracağım. hatta bunları yapınca daha zengin olacağım demiyor mu? bıkkınlık getiriyor maalesef.
hayatı boyunca dağdan inmemiş üç-beş keşiş, amerika'nın hızlı yaşantısına dair her şeyi çözmüş, okurken vay anasını, yok artık diyorsunuz.
ferrarisini satan bilge, isim itibarıyla bizim kültürümüzden zaten uzak. at, avrat, silah diyen bir millete arabanı satarak gelmeyeceksin bir kere. yani kitap baştan kaybediyor zaten ama popüler kültür işte.
merak eden veya ben kitapta her yazana uyacağım. mükemmel insan olacağım hevesinde biriyseniz, hiç durmayın. ancak şunu aklınızdan çıkartmayın, belki kitap hayatınızı programlıyor ama hayata dair doğru düzgün bir amaç atfedemiyor. yolun sonunda "eee peki şimdi?" sorusunu sormayın yani..
not: kitap kimi insana mükemmel, harika vesaire güzellikte gelebilir. ancak ben okumak için bu kadar zorlandığım başka kitap hatırlamıyorum. bu kadar eleştirmemi mazur görün.
bana herşeyden önce monk kelimesini nasıl bilge diye geçtiğinin açıklamasını yapması gerken kitaptır. en azından samimi bir çevirenin notu olsa yeter. biz kelime bulamadık, daha çarpıcı diye bir kelime sıktık o da bilgedir desin valla okurum kitabı.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.