no reservations

    başrollerini catherine zeta jones ve aaron eckhart'ın oynadığı 2007 yapımı romantik/dram türü film.
    filmde, manhattan'daki bir restoranın baş aşçısı olan kate armstrong (zeta jones), işinde oldukça başarılı ve disiplinli bir kadındır. İş hayatındaki disiplinini özel hayatına da uygulayan kate, yaşamını sanki restoranı yönetir gibi yönetmektedir.
    mükemmeliyetçi tavrı ile tatlı sert bir şekilde etrafındaki insanları ürküten kate'in düzeni, yaşamını giren iki farklı insan nedeni ile sarsılacaktır. restoranda aşçı olarak işe başlayan nick(eckhart), kate'in aksine mutfakta çalışırken daha hareketli ve neşeli olmayı seven bir insandır. yemek yaparken opera dinlemekten, iş arkadaşlarına takılmaya kadar son derece hareketli ve esnek bir yapısı vardır.
    kate'in sarsılmaz disiplini ile çatışan bu durum, kısa bir süre önce beklenmedik bir şekilde hayatına giren yeğeni zoe olmasa, kate için başa çıkması hiç de zor olmayan bir durumdur. hem evdeki hem de işteki düzeni bozulan kate, bir yandan da nick'e hissetmeye başladığı duygularla da boğuşmak zorundadır.
    scott hicks'in * yönettiği film 105 dakika sürüyor.
    (09.10.2007 13:14)

anglikanizm

    protestan mezhebinin 3 ana kolundan biridir * ve viii. henry devrinden beri ingiltere´nin resmi kilisesi´dir.
    viii. henry (1491-1547) ile papa arasındaki bir kavgadan sonra doğmuş olan anglikanizm'in en başta gelen hedefi hıristiyanlığı kendi öz niteliğine yeniden kavuşturmaktır. onlara göre papalık ile presbiterianlık arasında en azından orta bir yol olmalıdır. bu yalnız kilise teşkilâtı düzeyinde değil, doktriner anlamda da gerçekleştirilmelidir.
    (09.10.2007 12:45)

sami savni özer

    türk tasavvuf musıkisi icra eden şahsiyetlerden biridir.

    1950 yılında doğan Özer, küçük yaşta müezzinleri dinleyerek değişik makamları öğrendi. 16 yaşında bir düğün salonunda solistlik yaparak müzik yaşamına başladı. dönemin bestekarlarından amir ateş'le tanıştı. ateş onu emin ongan'a tanıttı ve ongan'da onu öğrencilğe kabul etti. 13 yıl boyunca Üsküdar musiki cemiyeti'nde klasik türk müziği meşk ettiler. zamanla klasik türk müziği ve dini müzikten oluşan geniş bir repertuara sahip olan sami özer, 1974 yılında yapılan "altın ses" yarışmasında, türk sanat müziği dalında birincilik ödülü aldı. daha sonraları bir süre trt İstanbul radyosunda görev aldı.
    1985 yılında türk tasavvuf musikisi ve folklorunu araştırma ve yaşatma vakfı'nda, safer dal hocaefendi ile 13 yıl mistik müzik meşk etti. 1998-99 yıllarında mfö ile birlikte çeşitli konserlere katıldı. ayrıca her Şey Çok güzel olacak filminin "bu ne biçim hikâye böyle" ve "fırtınalar" adlı şarkılarını mazhar alanson'la birlikte seslendirdi. fahir atakoğlu'nun çeşitli çalışmalarına sesiyle eşlik eden sami özer, 1999 yılında new york'ta ve toronto'da mistik müzik konserleri; 2002 yılında İstanbul rumeli hisarı'nda konser verdi. aynı yıl sarajevo'da (saraybosna) düzenlenen festivalde ve ostrozaç'ta sarajevo senfoni orkestrası eşliğinde konserler verdi.
    sanatçının, ey allahım (1-2-3), divane gönlüm, İnliyoruz hasretinle ve hû adlı albümleri bulunmaktadır.

    (08.10.2007 18:01)

küratör

    bir sanatsal aktivitenin oluşturulma aşamasını yöneten kişiye denir. fransızca "curateur" kelimesinden gelmektedir. 70 li yıllardan sonra gelişmeye başlayan küratörlük mesleği -fransızların tabiriyle sergi komiserliği- günümüzde büyük bienaller ve sergilerin olmazsa olmazları arasındadır. artık sanat küratörsüz düşünülmüyor.
    (27.09.2007 22:18)

taşeron

    fransızca "tâcheron" kelimesinden dilimize geçmiştir.
    (27.09.2007 15:03)

küçük cami

    kanal7'de çarşamba günleri yayınlanmaya başlayan dizi...

    kanada'nın cbc televizyonunda "little mosque on the prairie" adıyla yayınlanan dizide büyük metropol toronto'nun kyısında hayali bir kasaba olan mercy'deki müslüman cemaat ve komşuları arasındaki ilişkiyi mizahi bir dilde anlatıyor. başrolünde 24 dizisinde oynayan carlo rota var. kanada'da 1. sezonunu tamamlayan dizi 2.1 milyon izleyiciye ulaşıyor.

    bir anglikan kilisesinin rahibi cemaati az olduğu için kilisenin bir kısmını cami olarak müslüman cemaate kiralıyor. İslam'ın farklı bakış açılarıyla mizahi bir yorumu olarak gördüğüm diziyi izlemenizi tavsiye ederim.

    dizi hakkında ayrıntılı bilgi için
    http://imdb.com/title/tt0923293/


    (27.09.2007 14:32)

the tudors

    philippa gregory'nin boleyn kızı adlı romanından uyarlanmış, cnbc-e'de 2. sezonu yayınlanan dizi.
    (22.09.2007 23:00)

tarikat

    tarikatlar; peygamber efendimiz'den yaklaşık iki yüzyıl sonra insanlarda meydana gelen kalp hastalıklarını (manevi) tedavi etmek amacıyla süfyan sevi ve cüneyd-i bağdadi gibi alimlerin önderliğinde kurulmuş edep ve terbiye okullardır. amaç nefsi eğitmektir. tarikatlar; kur'an, sünnet, İcma, kıyas sırasına göre yaşam tarzlarını belirlerler. mürşid olan, irşad eden kişi, kendisine intisab eden şahsın nefsini eğitmesine yardımcı olur ve ona yol gösterir.

    günümüzde adını duyduğumuz birçok tarikat * yalnızca zikir şekilleriyle birbirlerinden ayrılırlar. zikir şekillerinn farklı olması insan fıtratıyla ilgilidir. Örneğin nakşibendi tarikatında ki bu tarikat zikirde hz. ebu bekir'i örnek almıştır, sessiz zikir yapar. ancak her insan yapısı gereği sessiz zikri kaldıramayabilir. kadiri tarikatı ise sesli zikri esas alır. bazı insanların yapısına bu daha uygundur. peki sesli ve sessiz zikre kim karar verdi? peygamber efendimiz hz. ebu bekir'e sessiz zikri önermiştir. fıtrat olarak farklı insanlara da sesli zikri tavsiye etmiştir.

    ancak günümüzde bu tarikat meselelerinin çok saptırıldığı da su götürmez bir gerçektir. gerçekten doğru bir yerde olup olmadığınızı görmek istiyorsanız, tarikattaki uygulamaları kur'an ve sünnetle karşılaştırabilirsiniz. yahut da bunu zaten yapmış olan insanların kitaplarından yararlanabilirsiniz.

    Şunu belirtmeliyim ki zikirler farklı da olsa asıl amaç Allah'a ulaşmak, nefsi bu yolda eğitmek, kamil insan olmaktır.
    (22.09.2007 17:17)

veronica mars

    2004 yılında yayınlanmaya başlayan başrolünü kristen bell'in oynadığı amerikan yapımı dizi... dizide babası şeriffliği bırakmış olan bir kızın üniversitede kayıp eşyaları ve kişileri bulmasını konu ediyor. her bölümde hem ayrı bir macera hem de sonu gelmeyen ilginç olayların yer aldığı dizi şu an digşturk'te bir kanalda türkçe altyazılı olarak yayınlanıyor...

    ayrıntılı bilgi için...

    http://www.imdb.com/title/tt0412253/
    (21.09.2007 11:51)

volkan konak

    feriğim diye bir şarkısı vardır ki dinlenmesi gerekir. ayrıca şarkının nakaratında
    "feriğim fidanım feryadım
    hey benim zizil parmak
    memleket gözlüm" derken çok güzel bir betimleme yaptığını düşünürüz.
    ancak belirtmeliyim ki; zizil, trabzon taraflarında kullanılan bir kelimedir ve toprak solucanı anlamındadır. hani şu küçük kırmızımsı renkte olanlardan*... bu durumda iltifatın şıklığı tartışılabilir. ancak volkan beyin samimiyetine şüphe yoktur...
    (21.09.2007 11:43)

rendezvous

    fransızcada "rendez" bekleyiniz, "vous" siz anlamına gelir. emir kipinde kullanılmıştır. söylenmesi yazılmasından zordur.

    ayrıca craig david'in born to do İt albmünde bir parçanın adıdır...
    (20.09.2007 10:38)

ufuk üniversitesi

    ankara'da 1999 yılında kurulmuş bir özel üniversitemizdir.
    tıp fakültesiyle açılmıştır ve yeni açılan hastanesiyle de fena değildir. güzel bölümleri de yok değildir hani. hukuk, İşletme, uluslararası ticaret, psikoloji gibi...
    Öğrencilerini en çok üzen nokta ise ufuk üniversitesi dendiğinde hangi hukuk? şeklinde cevap almalarıdır. hatta "ufuk üniversitesine gidelim." diyen öğrenciye: "İstanbul'a mı abi?" diye soran bir taksicinin olduğu da doğrudur.
    Övmek * için söylemiyorum ama binası iyi olmasa da ankara'nın diğer üniversitelerinden çok iyi profesörler ve alanında uzmanlaşmış insanlar eğitim vermektedir. * * *
    bu arada İncek'te bir kampüs yapacağı da duyurulmuştur ancak kampüs ortada yoktur. İnşallah bizim torunu oraya göndereceğim ilk mezun olarak...

    üniversite ile ilgili ayrıntılı bilgi isterseniz www.ufuk.edu.tr de bulabilirsiniz.*

    ya da gelin bana sorun
    (05.06.2007 00:21)

les miserables

    İki defa okuduğum her seferinde ağladığım, aslı 4000 sayfa olan fransız yazar victor hugo'nun tasvir yeteneğini konuşturduğu kitaptır. timaş yayınları 500 sayfaya indirmiştirse de ruhunu kaybetmemiş bir kitaptır. Ölmeden önce mutlaka okunması gereken bir kitaptır.
    (30.05.2007 12:18)

adalet ve kalkınma partisi

    kendilerinden hazzetmeyenlerin akp diye kısalttığı ve kendilerinin ısrarla ak parti diye kısalttığı partidir. * * ak parti adıyla saf olduklarını temiz ve bembeyaz olduklarını öne sürmektedirler. *
    sanki adlarının kısaltması akp olmuyormuş gibi ankara'da yaptırdıkları yeni binanın tepesinde de ak parti yazıyor ve binanın her tarafı camlı, içerisi görünüyor.* ve geceleri ışıklandırması güzel. ne diyeyim strateji dehşet...
    (30.05.2007 12:10)

pkk

    kendisine açılımı "partiye kerkera kürdistan"* olan kürdistan işçi partisi adını vermiş eli kanlı korkunç topluluktur.
    (30.05.2007 11:56)

sayfa: 1...-32-33-34-35-36

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.