mutluluk veren küçük şeyler

    memleketten bu kadar uzakta, hele de hasretin had safhaya ulaştığı bir akşam şehir merkezinde dolaşırken cafelerin birinden memleket şarkıları duymak.
    (06.12.2010 01:15)

ikea

    ikea dan mobilya almak, eve gelip onları kurmak kinder sürpriz * * yumurtadan çıkan oyuncakları yapmak gibi birşey benim için... bütün evini ikeadan döşemiş biri olarak ne kadar eğlendiğimi tahmin edersiniz. sanki oyuncak ev kuruyorum... ha mobilyalarımın sağlamlığı tartışılır mı tartışılır... açılıp kapanan kanepem açıldığında ortası çökük duruyor mu duruyor... ama 3 aydır yatağım masam kalkıp gitmediğine, olduğu yerde çökmediğine göre ya bu mobilyalar sağlam ya ben anlıyorum bu işten...
    (06.12.2010 00:40)

tangled

    rapunzelin hikayesine değişik bir bakış açısı getirmiş bir animasyon... yalnızca küçükler için değil büyükler için de eğlenceli bir komedi. biz çok eğlendik, size de tavsiye ederim. konusunu anlatmama gerek yok herhalde. o zaman resmini koyayım...


    (05.12.2010 08:57)

nesli

    uzun zamandır diyardan ayrı kalmış yavrucak... bakıyor tanımlara okuyor, okuyor, yazıyor bir cümle, beğenmiyor. benim kalemim ne kadar gerilemiş deyip vazgeçiyor yazmaktan... **
    (05.12.2010 08:49)

kız kardeş

    ufacıktım ailemize katıldığında... hiç ayrılmadık. yıllarca ikiz gibi giydirdiler bizi, umursamadık. hep aynı odaya koydular, aldırmadık. buğulu bir camın arkasından hatırladığım çocukluğumun en büyük parçasıydın. ayrı kaldığımızda en çok seni özlediğimi hatırlıyorum. kavuştuğumuzda anneme babama ama en çok sana ağladığımı hatırlıyorum. bunca yıl sonra evlenip ayrılmak zorunda kaldığımda herşeyi ama en çok da seni özlediğimi itiraf ediyorum. webcam den gördüğümde nasıl oldu da bu kadar uzaktasın diye düşündüm ve senin de gözlerinden yaşlar düştüğünü gördüm. anladım ki sen benden farksızdın. ben bunu yazabiliyorum ama sen kendine bile söylemezsin biliyorum.
    hani hep derler ya ayrı kalınca anlarsınız birbirinizin kıymetini, -hep biliyordum ya- yine de şimdi o insanlara o kadar kızıyorum ki sanki onlar ayırdılar, anlayalım diye ne kadar sevdiğimizi birbirimizi... 25 yıllık oda arkadaşlığı, sırdaşlık binlerce kilometrelik uzaklıktan etkilenmez, etkilenmez ya yine de yanımda eksikliğini hissediyorum...
    bazen dönüp bakıyorum ya olmasaydın ne yapardım diye? hayatımdaki eksikliğini hiçbirşeyle dolduramazdım...

    iyi ki varsın kardeşim....
    (04.12.2010 22:52)

keşke

    keske ates yutmak gibidir derler... geri donusu yoksa vahlanmak niye?
    (29.09.2010 21:35)

ekşili köfte

    herkes lezzetinden bahsetmiş ben de tarifini yazayım bari:(ölçüler el terazi göz kantar)
    önce nohutları haşlıyorsunuz. kuşbaşı etleri nohut boyutlarında doğrayıp 1 çay bardağı suyla bir güzel pişiriyorsunuz. düdüklü de yaparsanız kısa sürede pişer, eğer tencerede yapıyorsanız kısık ateşte yavaş yavaş pişirin yumuşacık olsun.
    sonra büyük tencerede yapacağınızı farzederek yarım kilo kıyma, kıyma miktarınca bulgur, 1 yumurta ve baharatlarını ekleyip güzelce yoğuruyorsunuz ta ki bulgurlar yumuşacık oluncaya kadar(takriben 45 dakka 1 saat sürüyor ben yapınca, tabi benim etim ne budum ne). sonra bunları da nohut büyüklüğünde köfteler haline getiriyorsunuz. köfteleri yapmaya başladığınızda küçük bir tencere veya cezvede biraz su kaynatıp içine yaptığınız köfelerden birkaçını atın, eğer dağılırlarsa biraz daha yoğurun. biraz un serperek birbirlerine yapışmasını engelleyin. malzemeler tamam, şimdi pişirmeye gelelim.

    tencereye sıvıyağ koyup ince doğranmış soğanı pembeleşinceye kadar kavuruyoruz, sonra salçasını koyuyoruz. salça kavrulmaya başlayınca önce kavrulmuş etlerimizi kyup biraz çeviriyoruz. ardından haşlanmış nohutları koyup biraz kavrulmalarını bekliyoruz. iyice kavrulduğuna kani olduktan sonra kaynamış suyunu koyuyoruz. şsuyu koyarken unutmayın köfteleri daha koymadık, ona göre koyun suyu. şimdi bunları kaynamaa bırakıyoruz. kaynamaya başladıktan 5 dakika sonra köfteleri de içine atın. sonra tuzu, nanesini koyun. yarım çay bardağı suya limon tuzu eritin veya yarım çay bardağı limon suyunu ekleyin ve tencerenin kapağını kapatın. köfteler pişince ocaktan alabilirsiniz. sıcak sıcak dumanı üstünde yemenizi tavsiye ederim. yemeğimiz pişmiştir. afiyet olsun... (uzun bir işlem olduğunu kabul ediyorum ama ben bile yapabildiğime göre siz hayli hayli yaparsınız...)
    (13.09.2010 21:57)

google

    bilgisayar muhendislerinin oyun bahcesi... her ne kadar sirket yapisinin hantallasmasi sebebiyle yeni microsoft olarak adlandirilsa da bilgisayar muhendislerine sagladigi imkanlar acisindan tam bir anaokulu goruntusu veriyor bence...
    (10.09.2010 20:46)

the other guys

    mükemmel bir komedi filmi... will ferrel, mark wahlberg, samuel jackson, dwayne johnson, eva mendes gibi isimlerden oluşan süper kadrosuyla çok eğleneceğiniz bir film... film boyunca gülmekten çenem ağrılar girdi diyebilirim...
    bu kadar övdükten sonra bir de konusunu anlatayım... new york polis departmanında çalışan bir eski adli muhasebeci (ferrel) ve ünlü beyzbol oyuncusunu yanlışlıkla ayağından vuran bir dedektif (wahlberg) ortaktırlar. ancak çok siliktirler deartmanda... sürekli masa başındadırlar çünkü beraber göreve çıkmayı beceremezler... departmanın gözde polisleri samuel jackson ve dwayne johnson ölünce şehrin yeni bir kahramana ihtiyacı olduğunu düşünür ve işe koyulurlar. ancak işler umdukları gibi gitmez ve her yaptıklarını yüzlerine bulaştırırlar... film göz önündeki kahramanlara değil de görünmeyen kahramanlara vurgu yapmaya çalışmış.... mutlaka tavsiye ederim, seyredin... bir de resmini koyayım değil mi?

    (05.09.2010 07:44)

inception

    Leonardo Di Caprio, insanların rüyalarına girip gizli bilgileri çalma konusunda uzman biridir. Arkadaşlarıyla beraber, birilerinin rüyalarına girip onları yönlendirerek sırlarını öğrenirler. Ancak Di Caprio çocuklarından ayrı yurtdışında yaşamaktadır, çünkğ ABDye girerse hapse girecek. Neyse efendim, birgün çok zengin bir adam bunları işe alır ve bir adamın bilinçaltına bir fikrin sokulmasını ister. Ancak neredeyse imkansızdır kişinin aklına dışardan fikir sokmak. Filmin ana teması da bu zaten... Film efektleri, rüyalarımızda oluşturduğumuz gerçek dışı dünyayı, detayları anlatımı açısından ben çok beğendim şahsen... Birinin rüyası içindeyken başka birinin rüyasına girmeleri çok değişik bir perspektif oluşturuyor. Sonu da çok ilginç buarada söylemeden geçemeyeceğim...
    Leonardo Di Caprio'da olmayan baba tipine rağmen güzel bir filmdi bence....
    (24.07.2010 15:40)

peşrev

    önden giden anlamındadır...
    (17.05.2010 19:52)

ıtri

    neva kar ını dinleyip de mest olmayan var mıdı acaba?
    (15.04.2010 19:34)

tanburi

    tanbur çalan ustalara verilen isim...
    (12.04.2010 23:11)

ekmek yapma makinesi

    unu suyu tuzu koyuyorsunuz, hatta saat kaçta hazır olmasını istediğinizi bile ayarlıyorsunuz, o saatte sıcacık ekmeğiniz hazır. ayrıca mayalı hamur yoğurmak için de kullanılabiliyor... en büyük dezavantajı ise ekmeğin çabuk bayatlıyor olması.
    (12.04.2010 02:08)

diyar ile ilgili istekler

    doldur u da artık liste şeklinde yapalım nolur! kimbilir içerisinde naçizane benim de bir iki cümle söyleyebileceğim başlıklar var ama 20 kere doldura bastıktan sonra artık öncekiler daha sık gelmeye başlıyor. doldur da kuyu gibi liste olsa doldursak da doldursak, doldur u boşaltsak diyorum... yanlış mı diyorum?
    (11.04.2010 21:33)

sayfa: 1-2-3...-36

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.