anlaşılmaktansa bakılmayı öncelik alanlar tarafından anlamaktansa bakanlara hitap eden bir kandırmacadır makyaj. ahsen-i takvim esasına kanaat etmeyenlerin seçimidir genellikle.
insanın süsünün güzel ahlak olduğunu göz ardı edercesine.
makyaj biraz hatları belirginleştirmek için biraz da yüzdeki ufak tefek kusurları örtmek için yapılınca makyajdır asıl. çok güzel masmavi gözleriniz varsa, etrafına lacivert kalem çekerek o maviliği daha da göze batar hale getirebilirsiniz. ya da diyelim benim gibi kan fukarasısınız ve yanaklarınızda rengin "r"si yok, allık imdadınıza yetişir o zaman da... kiminin üst dudağı incedir, kırmızı bir dudak kalemiyle çekilen iki çizgiyle üst dudak yaparsınız kendinize. gözleriniz türkan şoray'vari çoook iriyse, gözün iç kısmına, yok tam tersine küçükse gözün dış kısmına kalem çekersiniz.
bütün bunlar kadınların kendilerini "daha iyi hissetmesi" için küçük numaralardır aslında.
yani makyaj ne öyle doğum günü pastası gibi boyanmaktır ne de gözüne rimeli, kalemi basıp, etrafta otomobil farı gibi dolanmaktır. makyaj yüzdeki güzellikleri göz önüne çıkarıp dengeli hale getirmektir. yalnıııızzzz...
makyaj malzemeleri cilde kesinlikle zararlıdır. sürerken değilse bile temizlerken cildiniz yıpranır. cilt onca boyayı ve içindeki kimyasalları gün içinde emer, bu da ileride sizi cilt altı problemleriyle yüz yüze bırakır. hah, buraya dikkat: farkında mısınız, makyaj malzemeleri üreten firmalarla dermatolojik ya da kozmetik ürünleri satışa sunan firmalar nedense hep aynıdır. gençliklerinde "kullan kullan kullan" diye kızların başının etini yiyen firmalar, yıllar geçip de o kızlar 40'ına dayanınca ve haliyle ciltleri de yıpranınca, bu defa da gerginleştirici, kırışık giderici vs ürünleriyle bu kitleyi elinde tutar.
ben "en iyisi hiç makyaj yapmamak" demeyeceğim çünkü makyajın kadınların ruh hali üzerinde olumlu bir etkisi olduğuna inanıyorum. dozunda yapılırsa elbette...
peyami safa'nın ilk basımı 1951 de yapılan psikolojik romanı yalnızız'ın giriş kısmında samim karakterinin bir hayat kadınına söylediği gibi;
"makyaj kadının en büyük yalanıdır".
kadınların yüzlerini güzelleştirmek için süründükleri boyalara verilen genel isim ve bu boyanma işlemi. makyaj yapmanın en sıkıcı yanı, çok uzun sürmesidir. yüz kemizlenir, makyaj altı kremi sürülür, yüzde yer alan bütün parçalar tek tek boyanır, sonra ikinci kat boya atılır. bu da yetmez, tırnaklar da boyanır. erkekleri ortalarından çatlatmak için icat edilmiştir. bu yüzden erkeklerin "bi makyaj yapıp hemen çıkacağım" lafına asla kanmaması, kanmaktan başka çareleri kalmamışsa randevuyu internet kafelerde vermeleri tavsiye edilir.
yerine ve usulüne göre yapıldığında tamam.
doğallığa zarar vermeyecek biçimde yüzü renklendirmek çok kolay, basitçe bir rimel ve hafif tonlarda bir rujla bile. bundan ayrı olarak, gündelik hayatın bir parçası haline gelmiş ağır makyajların maskeyle dolaşmaktan bir farkı yok gibi geliyor bana. boya ve yapaylık arasındaki kutsal bağın ismiymiş gibi geliyor makyaj...
doğal bir cildi öldürmenin en hızlı yolu gibi. temiz ve bakımlı bir cildin de düşmanı ayrıca.
hep aynı söz geliyor aklıma abartı halde boyaya batmış bir kadın yüzü görünce:
''makyajına ve yüzündeki boyalarına güvenme; yollar da güzeldir ama altından kanalizasyon geçer.''
**
Fazlasının çok gereksiz olduğunu düşünüyorum. Ama bir ruj insanın yüzünü öylesine değiştiriyor ki. Bir bayan dışarı çıkarken,ciddi bir yere giderken en azından bir ruj sürmeli diye düşünüyorum. Gerisi gereksiz.
model in terkediliş sonrası kendini toparlamaya çalışan bir kızı anlattığı şarkısı.
grubun klipleri kral tvde günde 500kez yayınlanmadan önceydi,
şarkıyı ilk duyduğumda çok sevmiştim.
artık o zamanki ruh halimden midir, nasılsa kimse duymamıştır bu grubu rahatlığından mıdır bilemiyorum, arkadaş ortamında bi kaç kez çalıp söylemişliğim bile var bu şarkıyı.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
