toplumda ufak ufak yer edinmeye başlarsınız, dehşet planlarınız, acccaayip hayalleriniz vardır.
bir ara doğa sporlarına merak salar, dağcılık ve kampçılık dergilerine abone olursunuz.
artık siz bir indiana jones'sinizdir.
ve anneniz araya girer "kaldır şu mangal yakma kitaplarını masanın üzerinden, bıktım senin dağınıklığından."
neyse efendim aradan yıllar geçer.
artık sizin hayallerinizde sizinle büyümüştür.
kendinize bir dünya görüşü seçersiniz.
o miting senin bu miting benim koşturur, yer yüzünde ezilen halklar için meydanlarda haykırırsınız. yaz kış boynunuzda filistin şalı vardır. ruhunuz filistin, aklınız çeçen,
tüm benliğiniz afgandır.
ve anneniz sizi yeryüzüne indiriverir tek cümleyle.
"oğlum o boynundaki bezmidir, havlumudur neyse verde bi makinaya atayım baksana kirden yiv tutmuş."
etrafta birilerinin olması da çok mühim değildir açıkçası. özgüveninizi ve hevesinizi de bir anda silip atabilir bu tip olaylar. önünüzde 2 metre tuval ile cebelleşmekte fakat bundan mükemmel bir haz alan ressam kişi için, "kızım bu odayı ne hale sokmuşsun" denmesi, ilham kaçırıcı etki yapar. annenin kelimenin tam anlamıyla "büyük resme" bakması gerekmektedir bu durumda.
aynı sandıkta oy vereceğinizi duyunca duyduğunuz tedirginliği, zarfı mürekkebi bulaştırmadan katlamayı becermeye çalışmaktan ötürü kabinde çok kaldığınızda sırada bekleyen onca insanın içinde isminizle hitap ederek ve "çıksana artık amma oyalandın" diye bağırarak, bir anda yerin dibine girme isteğine dönüştüren annedir.
Çocuğunun büyüdüğünü anlayamayan,oan her zaman kendisine muhtaçmış gibi davranan annedir.Çocuk arkadaşlarına 'günde şöyle 4 bira içiyorum,şöyle 5 bira içiyorum' diye sallarken sıcak şekerli süt getiren yaratıktır. Anlayışsızdır,patavatsızdır,kötüdür,pistir.
amerikan filmi klişesidir, bu yüzden çocuk arkadaşlarına yalan söyler annesi ve ailesi hakkında, sonra gerçek ortaya çıkar, annesi darılır, sonra barışırlar.
nedense 20 yaşında son bulan durum. 20'nizden sonra annenizi anlamaya mı başlıyorsunuz yoksa olgunluk mu çöküyor yavaş yavaş, bilemiyorum ama o saatten sonra annenin yaptıkları karizma bozmaktan çok korumak kollamak, destek olmaya çalışmak, hayat hakkında kutsal bilgiler vermek olarak görülüyor. bence karizma bozan anne *bir ergen klişesidir.
Küçükken ciğerlerimde duman olduğundan*,ilaçlar çok kilo aldırırdı.Normalıne göre kilom bayağı fazlaydı.Hem ciğerlerde duman,hemde kilo derken iki adım atmaya hemen terlerdim.Annem havlu koyardı arkama teri çeksin diye.Şu yaşımda karizma çizmedi annem belki ama,toplanınca arada arkadaşlarla hep anılır bu konu.Hey gidi hey,ne güzel günlerdi...
halısahada ayakkabılarınızı bağlayan, ara ara pet şişe veren, sırtına havlu koyan ve hatta maçın bitmesine yarım saat kala halı sahayı teketmenizi sağlayan anne de olabilir. ahah, olsa çok fantastik olurdu en azından.
çocuğunun facebook duvarındaki doğum günü kutlamalarına onun adına cevap veren annedir. kişi 19 yaşında.evet evet anne oğlunun yerine teşşekkür ediyor, iyi ki doğurmuşum di mi diyor *) *
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
