edep

  1. "saygı, güzel ahlak, terbiye" manalarına gelmektedir. edep, edepsizlerden öğrenilir; *salya-sümük insanlara saldıran, yalan-yanlış iftiralar atan, bilmeyip kafadan uyduran, bilgilendirmeyip karalayan, kendi kuruntusunu doğru diye millete yutturmaya çalışan, seviyesiz olup seviyeli olanları kendi alçak seviyesine çekmeye çalışan, içi boş-dışı boş-beyni boş olan, vb. edepsizlerden öğreneceğimiz olmazsa olmaz bir özelliktir edep.*

    kültürümüzde edeple ilgili güzel sözlere birkaç örnek:

    edeptir kişinin daim libası,*
    edepsiz insan üryana* benzer.

    edep bir tac imiş nur-ı huda?dan,*
    giy ol tacı emin ol her beladan.

    edep ehl-i ilimden hali* olmaz,
    edepsiz ilim okuyan alim olmaz.
    (herseyemaydanoz 04.09.2006 17:09)
  2. tevhidi eğer yaradılışın, kâinatın, bütün bir ortaya çıkış, tecellî ediş sırrının temeli olarak görüyorsak, edebe, bu tevhid anlayışının insanda bir fazilet halinde kendini göstermesidir diyebiliriz. edep; insanın o temel vasfını, allah'ın onda görmeyi murâd ettiği hâli ifade eder.
    kâinatı, yaradılışı temâşâ ederken, onu fark ederken, onu idrâk ederken, onun aslında bulunan ilâhî tecelli sıfatını fark etmektir edep.
    onun bir ilâhi tecelli olduğunu anlamak, yani alışverişi hakk ile yaptığını fark etmek, her işte o'na muhatapmış gibi davranmak...bu, kişiye büyük bir mesuliyet yüklüyor. fakat bu mesuliyet kadar da hayatımıza, varloşumuza bir derinlik katıyor.

    yani sizi her an sorgulayan, her an "neden şunu yaptın, neden bunu yaptın?" biçiminde sizi sarsan bir mükellefiyet değil fakat hayatınızın temelinde olan, asıl var olan neyse sizde, hakiki 'ben'iniz neyse, "bir ben var bende benden içeru" dediği yûnus emre'nin, anladığınız o ben neyse, onu fark etmenizin getirdiği bir hâli yaşıyorsunuz edepte.
    alışverişin hakk ile olduğunu bilmek, sizi her türlü hayat hamlenizde belli bir ciddiyette tutuyor. ama aynı zamanda hareketlerinize bir güzellik, bir âdâb getiriyor.
    meselâ bir mûsıkîyi icrâ ederken dikkat etmeniz gereken o usûle, ritme, makâma riayet etmek durumunda kaldığınızı, hayatınız için de fark ediyorsunuz. âdeta bir mûsıkî eseri icrâ edermiş gibi yaşıyorsunuz. hayatı öyle icrâ ediyorsunuz. bestekâr'ına hürmet ediyorsunuz. fakat aynı zamanda o bestekâr'ın bu besteyi kimin için ve ne için yaptığını düşünerek hareket ediyorsunuz. işte o zaman muhteşem bir hayat sanatı, yaşama sanatı ortaya çıkıyor. ve kâinatın âhengiyle hem-ayar, hem-âhenk oluyorsunuz.
    o zaman, kendi içimizde gizli olanı yakalayabilmektir edep. bizi insan kılan, bizi biz yapan, hakiki mânâsıyla yûnus'un söylediği mânâyla, içimdeki 'ben' kılan da o hâlde edeptir. *

    "edebi olmayan âdem, değil âdem!" Efendim, cisim sâhibi insan ile cisim sâhibi hayvan arasında hiç bir fark yokmuş. illâ edeb, illâ edeb! bir edîbe teslîm olmak lâzım ki müeddeb olunsun vesselâm...
    (elif 19.10.2006 14:27)
  3. "Bir damlasında nice denizler gizli!" diye methedilen hz. mevlânâ şöyle buyuruyor:

    "hüdâ'dan edeb husûsunda yardım dilerim; çünkü edebi olmaayan rabb'in lütfundan mahrum kalır.

    ey kişi bilmiş ol ki, nasıl ruhsuz bir bedene can denemez ise, bedendeki ruh, edeptir.

    eğer şeytanın başını ezmek istiyorsan, edebli ol. gözünü aç ki şeytanı öldüren edeptir.

    tamamen allah kelâmı olan kur'an, âyet âyet edeptir.

    akla sordum: îmân nedir? akıl, kalp kulağıma dedi ki: îmân edeptir..."

    ve şöyle niyâz etmişlerdir: hakk teala, bizi edebe muvâfık kılsın.

    (elif 19.10.2006 14:38)
  4. bir tasavvuf şâiri edebi bakalım ki nasıl anlatmış..

    "ten-i âdemdeki can, bil ki edeptir*
    dil ü çeşm-i beşerin nûru edeptir*
    edebi olmayan âdem, değil âdem.*
    ayıran âdemi hayvandan, edeptir"* **
    (benlicenan 19.10.2006 15:17)
  5. ehli diller arasında aradım, kıldım talep.
    her hüner makbul imiş, illa edep illa edep.

    yunus emre



    (kucuk ruzgar 22.08.2007 02:22)
  6. (bkz: edeb ya hu)
    (ikili tekrar 22.08.2007 14:13 ~ 22.08.2007 14:15)
  7. hz. mevlana celaleddin rumi'nin deyişi ile edepsizden ve terbiyesizden öğrenilen hareket ve ahlak silsilesi bütünü. hz.mevlana'ya bunca edebi nasıl elde ettin diye sormuşlar, "edebi edepsizden öğrendim" diye buyurmuş. bu nasıl olur diyenlere de "yaptıkları edepsizlikleri gördüğüm zaman onları ayıplamak yerine kendim o çirkin davranışı yapmadım onları ayna kabul ettim böylece de edep sahibi oldum" demiştir.



    (kucuk ruzgar 31.08.2007 17:28 ~ 31.08.2007 17:29)
  8. aradım meclislerden eyledim ilmi talep
    dediler ilim çok geride illa edep illa edep.
    (ha1ime 06.06.2009 13:12)
  9. iyi ve güzel ahlak.
    (diyojenist 05.07.2012 20:51)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.