genel istatistikler
1955'te san francisco, california'ya taşındı ve burada beat hareketinin bir parçası oldu. 8 haziran 1957'de reno, nevada'da virginia dionne adler ile evlendi. bilinen ilk şiiri the second kingdom (ikinci krallık) 1956'da yayımlandı. 1959'da, 24 şiirden oluşan ilk kitabı lay the marble teayi yazdı. 1960'ların sonuna doğru brautigan'ın işleri popülerlik kazanmaya başladı. en bilinen eserlerinden trout fishing in america (ülkemizde "amerika'da alabalık avı" adıyla 6.45 yayınları tarafından satışa sunuldu) ve in watermelon sugar (ülkemizde "karpuz şekerinde" adıyla yapı kredi yayınları - yky tarafından satışa sunuldu) bu dönemde yayımlandı. 1972'de yellowstone national park'ın kuzeyindeki pine creek (montana)'e taşındı ve 8 yıl boyunca dinleti ve röportaj isteklerini geri çevirdi. 1979 aralık ayında, the modern language association'ın san francisco'daki bir toplantısında; gary snyder, philip whalen, robert bly ve lucien stryk ile birlikte "zen ve çağdaş şiir" konulu bir panele katıldı. son kitabı so the wind won't blow it all away (ülkemizde "yani rüzgar her şeyi alıp götürmeyecek" adıyla 6.45 yayınları tarafından satışa sunuldu)'i 1982'de yayımladı. 25 ekim 1985 günü bolinas, california'daki evine giren arkadaşları, bedenini 1 şişe alkol ve 44 kalibrelik bir tabancanın yanında buldular. brautigan'ın intihar ettiği varsayıldı. ölümü üzerine bir çok iddia ortaya atıldı (ava gidiyorum diye evden çıkıp kendini avlaması da bunlardan biridir), ancak değişmeyen tek düşünce, onun yaşadığı dünyaya fazlasıyla iyi olduğu ve bu işkenceye daha fazla dayanamadığı oldu. giderken arkasında death is a beautiful car parked only, love poem, it's raining in love, hinged to forgetfulness like a door, boo forever gibi bir çok eşi bulunmaz şiir ile, hawkline canavarı, kürtaj, vb. takdire şayan kitaplar bıraktı.
bu alternatif dünyanın anlatıldığı kitap serileri ve serileri oluşturan kitaplar şu şekildedir; birçok ırkı içinde barındıran son derece büyük bir dünya. bu dünyayı anlatan kitap serileri için; kara elf üçlemesi serisi 1- anayurt 2- sürgün 3- göç buzyeli vadisi üçlemesi serisi 1- kristal parçası 2- gümüş damarları 3- buçukluğun mücevheri drizzt do'urden'in maceraları serisi 1- miras 2- yıldızsız gece 3- karanlığın kuşatması 4- şafağa geçit karanlığın yolları serisi 1- sessiz kılıç 2- dünyanın omurgası 3- kristalin hizmetkarı 4- kılıçlar denizi avatar üçlemesi serisi 1- karanlık vadi 2- tantras 3- derinsu tanrılar serisi 1- yalanlar prensi 2- crucible: trial of cyric the mad (*henüz türkçeye çevrilmedi) krallar ve danışmanlar serisi 1- büyücüavcısı 2- selgeçidi 3- büyücüsavaşı yıldızışığı ve gölgeler serisi 1- drow kızı 2- karmaşık ağlar 3- rüzgar yolcusu şarkılar ve kılıçlar serisi 1- elfgölgesi 2- elfşarkısı 3- gümüş gölgeler 4- dikenhisar örümcek kraliçe'nin savaşı serisi 1- dağılma 2- ayaklanma elminster serisi 1- bir büyücü yaratmak 2- elminster myth drannor'da 3- elminster'in cezbedilişi 4- elminster in hell(henüz türkçe'ye çevrilmemiştir)
my family just couldn't wait, i should have seen it coming what a nice conspiracy, what a nice suprise but now it's all too late i am six feet under, it's so very hard to breath my family, they put me here in a coffin made of glass so i can see them in thier glory or they can see me in my misery they're standing all around my grave six feet under, i'm in a coffin made of glass six feet under, it's so very hard to breath six feet under, i'm in a coffin made of glass six feet under, it's so very hard to breath my hands are turning blue while my nails are turning to red looking up into faces of greed i'm sweating cold and white with fear sinister smiles upon thier lips one of them is waving me goodbye i am six feet under, it's so very hard to breath my lovely sister is laughing at me, i cannot hear but i can see now she is kicking soil into my face i swear i will return to haunt her six feet under, i'm in a coffin made of glass six feet under, it's so very hard to breath my hands are turning blue while my nails are turning to red
hard... i'm harder than the life i've lived strong... i'm stronger than the pain you give it's lost... so lost the world you're in the life you live i see the lies the darkside of the smiles you give i'm one i'm anyone you like me to be i'm gone whenever you would like to be free old... i'm older than the years i've lived cold... i'm colder than the smile you give my life has been the dreams you say i'm living in how long will you be lost, my dear when will you give in? sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz. sözlük sistemi ile geliştirilmiştir. |