okuma fişi

    yeni eğitim sistemiyle birlikte "parçadan bütüne" anlayışı benimsenmiş; ilk olarak sesler* sonra sırayla heceler ve kelimeler öğretilmektedir. dolayısıyla okuma fişi anlayışı uzun bir süreden sonra kaldırılmış durumdadır. ama unutamadığım bir fişi paylaşmalıyım: "talat et tat". "t" sesi ancak böyle dikte edilebilir çocuğa...
    (23.11.2006 15:16)

soray uzun yolda

    her bölümünde dünyanın ayrı bir tatil mekanına giden, itici müzikler eşliğinde mekandan çok o mekandaki üstsüzleri gösteren tv programları*nın aksine; her bölümde anadolunun bir köyünde temiz anadolu insanlarıyla hoş sohbetine tanık olduğumuz şoray uzunun yol maceralarıdır. ailecek izlenebilen, gülünebilen hoş bir program olup saf anadolu halkının boynu bükük ama başı dik duruşunu, sıcakkanlılığını anlatır bana. şoray uzun un bu kadar sıcak karşılanması ve hemen muhabbet kurabilmesi "halktan biri" olmasıyla açıklanabilir galiba.
    (23.11.2006 14:52)

tekken

    tüm dövüşçülerin kendine has bir ölümcül darbesi (vuruşu) vardı. bunu bir kere yemeniz mağlubiyet için yeterliydi. önemli olan zor bir tuş kombinasyonuyla yapılabilen bu ölüm vuruşunu denk getirebilmek. kaliteli bir oyundu ve japonlar yapıyor vesselamdı.
    (11.11.2006 12:01)

rambo bıçağı

    çocuklukta, mahallemizin belalı(!) abilerinin vazgeçilmez aksesuarlarındandı. bir ucu yeni bilenmiş, keskin; diğer ucu ise tırtıklı yapıdaydı. sapında da pusula olurdu. gördüğümüzde korku ve hayranlık duyguları tavan yapar, "vaybe! büyüyünce benimde olur mu acaba" hayalleri kurulurdu. günümüzde askeri ürün satan dükkanlardan temin edilebilir.
    (25.10.2006 15:57)

gizli numara

    bazı telefon modellerinde "gizli numara" yerine "özel numara" yazarak insanı hafakanlara sürükleyen durumdur. çünkü sizin için özel biri vardır (bir zamanlar) ve arayan numarada özel numaradır, kurgulanmış olan bu enfes mantıksal bağlantı "evet, evet bu: o" neticesine bağlanır. olmadık yere hayaller, umutlar mütemadiyen devam eder. bir arkadaşınızın "yaa, no. yu gizlemiştim, unutmuşum. kusura bakma arayan bendim" itirafıyla bir yıkım daha yaşarsınız. bu böyle gider..
    (25.10.2006 12:34)

hokkabaz

    her yeni çıkan film için yapılan hokkabazlıklar "hokkabaz" filminde de karşımıza çıkacak gibi. "cem yılmaz" ismi reklam için yeterli iken sansasyonla reklamını yapmaya çalışmaktalar bence. bu film için yapılan hokkabazlık da senaryonun çalıntı olması yönünde, bakalım neler olacak..

    http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=194255
    (25.10.2006 12:04)

sa

    sabancı'nın simgesi olup, pay sahibi oldukları her kurumun isminin sonuna bu mührü basmışlardır. misal: teknosa, lassa, danonesa...
    (24.10.2006 12:27)

alışkanlık

    hakkında enfes bir vecize, şöyle ki: "insan, alışkanlıklarının çocuğudur." (bkz: ibn haldun)
    (14.10.2006 21:16)

tecrübe

    insanın yaşamı boyunca elde ettiği genellemeleri düstur edinmesidir. bireysellikten kopup daha çok genel tavırlar göstermesidir, bayağılaşmasıdır, otomatikleşmesidir. herkes gibi olmasıdır. hertürlü etkiye, istendik ve beklendik tepkiler vermesi durumudur.
    (14.10.2006 19:23)

ömer çelakıl

    "inananlara apaçık bir yol gösterici" olarak gönderilen kutsal kitaptan*, sanki onlarca matematiksel işlemden sonra gelecekle ilgili çıkarımlar kazandıran kehanet kitabıymışçasına sözeden kişidir. soyismiyle uyumluluk arzeder kendisi, akıl çeler.
    (14.10.2006 19:15)

deniz feneri derneği

    yüklendikleri misyonla ve çalışmalarıyla bu alanda çığır açmış sosyal yardımlaşma derneğidir. sadece ülke içindekilere değil; dil, din, ırk ayrımı yapmadan dünya mazlumlarına da yardımı görev bilirler. ancak aynı isimde ki tv programında yapılanlar ayrıca ele alınmalıdır. programdaki değişmez sahnelerden biri şudur: yardım edilecek olan aile yada kişi önce tanıtılır, yorgunluğu bitkinliği gösterilir. ihtiyaçlarının ne olduğu sorulur ve nihayetinde sözler tutulur ihtiyaçlar giderilir. buraya kadar izleyici derneğe maddi manevi her desteği vermek için galeyana gelmiştir zaten. final olarak ise kamera, zaten ezilmiş, yorulmuş aile fertleri üzerinde dolandırılarak " ee ne düşünüyorsunuz, ne diyorsunuz" diyerek, mikrofon uzatılır. herşey çok güzel ama kamera önünde bu soru sorularak aile fertlerinin özellikle aile reisi babanın gururu birazcık olsun düşünülerek abartılmasa daha şık duracağı kanaatindeyim acizane.*
    (07.10.2006 07:40)

ab

    avrupa kıtasında yer alan, kültürleri arasında uçurum olabilmesine karşın bunu ortak bir paydaya dayandırarak birlik olabilmiş oluşumdur. oluşumunda böyle farklılıkları hazmetme kapasitesi olmasına rağmen türkiye'nin üyeliğine, azınlık haklarını önkoşul koyabilmiş samimiyetsiz birliktir. hiç bir ortak tarihi olmayan ülkelerin bir arada bulundukları birlik olmalarına karşılık yüzyıllardır göğüs göğüse tarih yazmış türkiye halkını etnik parçalara bölmeye çalışırlar ayrıca*.
    (07.10.2006 07:19)

irtica

    atatürk'ün yapmış olduğu irtica tanımı şöyledir:"yaşam felsefesinin garip bir belirtisi olarak, her yeni ve yararlı şeye karşı mutlaka bir kuvvet çıkar. buna bizim dilimizde irtica derler." görüldüğü üzere günümüzde dillendirilen irtica ile atatürk'ün çizdiği irtica pek benzeşmiyor.
    ilgili yazı için:
    http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/?t=06.10.2006&y=fehmikoru
    (06.10.2006 22:24)

petar naumoski

    basketbolla izleyici olarak bile fazla ilgisi olmayan insanımızın bir toplulukla basket maçı izlerken kaçınılmaz "nomosky vardı, iyi oynardı o noldu?" sorusunu sordurmuş başarılı oyuncuydu.*
    (06.10.2006 22:09)

hayal kırıklığı

    sıkıldığınızda, bunaldığınızda, sevinçliyken, düşünceliyken, herzaman... sürekli hemhal olduğunuz bir hayalin kırılması durumudur. yine sizi avutması için başvurduğunuzda yerinde bulamamının verdiği acıyı yaşamadan anlamak imkansız(mış). yıllardır yerinden oynatılmayan bir çerçevenin indirildiğinde çerçevenin altında uzun zamandır boyanmadığından beliriveren ahenksiz rengin insandaki oluşturduğu garip hise benzer.
    (06.10.2006 22:00)

sayfa: 1-2-3-4-5...-12

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.