otuz beş yaş şiiri

    cahit sıtkı tarancının çok beğendiğim bir şiiridir.

    yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
    dante gibi ortasındayız ömrün.
    delikanlı çağımızdaki cevher,
    yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
    gözünün yaşına bakmadan gider.

    Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
    benim mi allahım bu çizgili yüz?
    ya gözler altındaki mor halkalar?
    neden böyle düşman görünürsünüz,
    yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

    zamanla nasıl değişiyor insan!
    hangi resmime baksam ben değilim.
    nerde o günler, o şevk, o heyecan?
    bu güler yüzlü adam ben değilim;
    yalandır kaygısız olduğum yalan.

    hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
    hatırası bile yabancı gelir.
    hayata beraber başladığımız,
    dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
    gittikçe artıyor yalnızlığımız.

    gökyüzünün başka rengi de varmış!
    geç farkettim taşın sert olduğunu.
    su insanı boğar, ateş yakarmış!
    her doğan günün bir dert olduğunu,
    İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

    ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
    her yıl biraz daha benimsediğim.
    ne dönüp duruyor havada kuşlar?
    nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?
    bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?

    neylersin ölüm herkesin başında.
    uyudun uyanamadın olacak.
    kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
    bir namazlık saltanatın olacak,
    taht misali o musalla taşında.
    (02.05.2007 19:41)

fraktal

    matematikte, çoğunlukla kendine benzeme özelliği gösteren karmaşık geometrik şekillerin ortak adıdır. fraktallar, klasik, yani eukleidesçi geometrideki kare , daire , küre gibi basit şekillerden çok farklıdır. bunlar, doğadaki, eukleidesçi geometri aracılığıyla tanımlanamayacak pek çok uzamsal açıdan düzensiz olguyu ve düzensiz biçimli tanımlama yeteneğine sahiptir. fraktal terimi "parçalanmış" yada "kırılmış" anlamına gelen latince "fractus" sözcüğünden türetilmiştir. İlk olarak 1975'te polonya asıllı matematikçi beneoit b. mandelbrot tarafından ortaya atılan fraktal kavramı, yalnızca matematik değil fiziksel kimya, fizyoloji ve akışkanlar mekaniği gibi değişik alanlar üzerinde önemli etkiler yaratan yeni bir geometri sisteminin doğmasına yol açmıştır.

    tüm fraktallar kendine benzer ya da en azından tümüyle kendine benzer olmamakla birlikte, çoğu bu özelliği taşır. kendine benzer bir cisimde cismi oluşturan parçalar ya da bileşenler cismin bütününe benzer. düzensiz ayrıntılar ya da desenler giderek küçülen ölçeklerde yinelenir ve tümüyle soyut nesnelerde sonsuza değin sürebilir; öyle ki,her parçanın her bir parçası büyütüldüğünde, gene cismin bütününe benzer. bu fraktal olgusu, kar tanesi ve ağaç kabuğunda kolayca gözlenebilir. bu tip tüm doğal fraktallar ile matematiksel olarak kendine benzer olan bazıları, stokastik, yani rastgeledir; bu nedenle ancak istatistiksel olarak ölçeklenirler. fraktal cisimler,düzensiz biçimli olduklarından ötürü eukleidesçi şekilleri ötelenme bakışına sahip değildirler. (Ötelenme bakışımına sahip bir cisim kendi çevresinde döndürüldüğünde görünümü aynı kalır.)

    fraktalların bir başka önemli özelliği de, fraktal boyut olarak adlandırılan bir matematiksel parametredir. bu cisim ne kadar büyütülürse büyütülsün ya da bakış açısı ne kadar değiştirilirse değiştirilsin, hep aynı kalan fraktalların bir özelliğidir. eukleidesçi boyutun tersine fraktal boyut, genellikle tam sayı olmayan bir sayıyla, yani bir kesir ile ifade edilir. fraktal boyut, bir fraktal eğri yardımıyla anlaşılabilir.

    oluşturulmasının her aşamasında bu tip bir eğrinin çevre uzunluğu 4/3 oranında büyür. fraktal boyut (d)4'e eşit olabilmesi için alınması gereken kuvvetini gösterir; yani;

    3d =4 bu bakımdan fraktal eğriyi niteleyen boyut log4/log3 ya da kabaca 1,26'dır. fraktal boyut, eukleidesçi olmayan belirli bir biçimin karmaşıklığını ve şekil nüanslarını açığa çıkarır.

    kendine benzerlik ve tamsayı olmayan boyutlu kavramlarıyla birlikte fraktal geometri, istatistiksel mekanikte, özellikle görünürde rastgele özelliklerden oluşan fiziksel sistemlerin incelenmesinde giderek daha yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Örneğin, gökada kümelerinin evrendeki dağılımının saptanmasında ve akışkan burgaçlanmalarına ilişkin problemlerin çözülmesinde fraktal benzetimlerden (simülasyon) yararlanılmaktadır. fraktal geometri bilgisayar grafiklerinde de yararlı olmaktadır. fraktal algoritma ise, engebeli dağlık araziler ya da ağaçların karışık dal sistemleri gibi karmaşık, çok düzensiz doğal cisimlerin gerçektekine benzer görüntülerinin oluşturulabilmesini olanaklı kılmıştır.

    http://matlab.s5.com/fraktal.htm
    (02.05.2007 13:10)

vampirler kan veriyor

    çok güzel bir kampanya. insan düşününce demek ki gerçekten çok güzel şeyler ortaya atabiliyormuş. tebrik ederim...
    (02.05.2007 12:29)

deniz gözlüm

    altan civelek in söylemiş olduğu rahmetli kazım koyuncunun sözlerini yazmış olduğu bir şarkıdır. duyduklarıma göre "benim ömrüm bunu okumaya yetmeyecek bu şarkımı sen al ve oku" şeklinde altan civelek e vermiş bu şarkıyı kazım koyuncu. gerçekten çok güzel bir şarkı. işte o şarkının sözleri:


    gittuğun o yerlerde
    söyle huzurdamisun oyy
    geride kalanların
    söyle farkındamisun

    atun beni denizlere
    vermayun ellerine oyyy
    zaten hasret kalmiş idum
    o deniz gözlerine

    gidupta dönmemeye
    söyle yeminlimisun
    dönüpta görmemeye
    dayanabilirmisun

    ey göklerin yıldızı
    benim farkımda misun
    benden ayrı yaşamaya
    dayanabilirmisun

    atun beni denizlere
    vermayun ellerine oyy
    zaten hasret kalmiş idum
    o deniz gözlerine..
    (02.05.2007 12:12)

ağla ağla

    tan ın söylemiş olduğu duygusal bir şarkının adıdır. bu şarkının sözleri:

    bilirim herşey zaman geçer unutulur
    her günün birbirinden güzel olur dilerim
    henüz sabah oldu uykusuz bir gecem daha
    gücüm kalmadı tanrım bu son olur

    bütün gece
    ağla ağla
    bir çıkar yol bulamadım
    senden ayrı senle mutlu olamadım
    Çok savaştım zor kazandım doyamadım
    ama ayrılıp gideceğim gör bak

    biliyorum kahrolup biteceğim gör bak

    bütün gece
    sağa dön yatamadım
    sola dön yatamadım
    belki başını koyacak bir diz
    belki derman olacak biri
    tanrıya sığındım çaresiz
    (02.05.2007 11:57)

danışma

    bu, işi olmayan giremez tabelası asık olan işçi arama kurumuna benzer. danışma, uygulama, yapma, etme vs sanki yapmamamız, danışmamaız için yazılmış gibi gelir bir an insana. hani danışmaya gidipte birşey danışmak istiyorum deyince karşındaki: "danışma yazmadık mı biz size sorma kardeşim" dese (ki böyle birşey olmaz ama) hiç bişey söyleyemez durumda oluruz çünkü hangi yöne çekersen o yöne kayıyor kelime...
    (02.05.2007 11:38)

ahududu

    bursaya bağlı zamanında meşhur kınalı kar filminin çekildiği yer olan cumalıkızıkta her yıl yapılan festivalin adıdır. bir çok yerli turistik bu festival zamanında akın eder bu yere
    (02.05.2007 11:28)

saçı uzun aklı kısa

    ne kadar yere yakın olursa insanın boyu, o kadar zeki olurmuş rivayetlerinin benzeridir
    (02.05.2007 11:16)

yavuz sultan selim

    babasi . ikinci bayezid
    annesi . gülbahar hatun

    dogumu : 10 ekim 1470

    vefati . 22 eylül 1520

    saltanati : 1512 - 1520 (8) sene
    erkek çocugu : kanüni sultan süleyman.

    kiz çocugu : hatice sultan, fatma sultan, hafsa sultan, sah sultan.

    yavuz sultan selim, uzun boylu, genis omuzlu, kalin kemikli ve omuzlari arasi genis yuvarlak basli, kirmizi yüzlü ve çatik kasli,uzun biyikli yigit bir padisah idi. sert tabiatli ve cesurdu. bu yüzden muharebeyi cok severdi. kuvvetli bir ilim tahsili yapmisti. genis bir kültür ve siyasete sahipti.harpten hoslanmakla beraber cok ince bir ruha da sahipti.iran'a yaptigi seferde sah ismail'i 12 saatte perisan etti. sah ismail'in iki karisi da esir oldu. ordugâhtaki hazine ve altin taht ele geçirildi. iran'in o zamanki bassehri tebriz'e girdi. 2500 km.lik bir yolu yürüyerek gelip böyle parlak bir zafer kazanmak tarihte esine az rastlanir seylerdendir.adana, gaziantep, hatay, urfa, diyarbakir, mardin, sürt, mus, bingöl, bitlis, tunceli vilâyetlerini osmanli topraklarina katti. dulkadir beyligi'ni, musul, kerkük ve erbil'i osmanli hudutlarina dahil etti. eyyübi melikligi'ni aldi.1516'da misir seferine çikti. 27 temmuz'da ramazanogullari beyligi'ni ilhak etti. 24 agustos'ta misir memlükleri ile mercidabik ovasinda karsilasti. memlükleri kesin bir sekilde maglub etti. 28 agustos'ta haleb'e girdi. 29 agustos 1516'da bütün mukaddes emanetler istanbul'a getirildi. suriye, lübnan ve filistin tamamen fethedildi.kendi zamanina gelinceye kadar hiçbir hükümdarin göze alamadigi bir isi yapti ki,koskoca sina çölü'nü 13 günde geçti. birinci cihan harbinde, yeni teknigin verdigi imkânlarla bu çöl 11 günde geçilebilmistir. (türkiye tarihi, yilmaz öztuna, hayat yayinlari) 22 ocak 1517'de memlükleri ridaniye'de tekrar yendi ve kahire fethedildi. yavuz, memlük sultaninin cenazesini bizzat omuzlarinda tasidi.kahire'nin fethinden sonra istanbul'a gelen misir ulemâsi ile, türk ulemâsi yavuz'un halife olmasini kararlastirdi. daha sonra halife üçüncü mütevekkil ayasofya camiinde minbere çikarak yavuz'un hilâfetini ilân etti. mütevazi hükümdar, her ögün yemekte tek çesit yemek yerdi ve agaçtan tabaklar kullanirdi. 22 eylül 1520'de aslan pençesi denilen bir çiban sebebi ile vefat etti. hayatinin son dakikalarinda yasin-i serif okuyordu. oglu kanüni süleyman, fatih cami'inde namazini kildiktan sonra, sultan selim cami avlusundaki türbeye defnettirdi. (allah rahmet eylesin.)tahti devraldiginda 2.375.000 km. kare olan osmanli topraklarini 6.557.000 km. kareye çikarmistir. bu büyük fütuhati ise sadece 4 seneye sigdirmistir.mevahib sahibi seyh imam ahmed kastalâni, emir buhâri ve reisü'i hattâtiyn seyh hamdullah, yavuz sultan selim zamaninda vefat eden sahsiyetlerdir.

    kaynak: osmanli tarihi


    edebiyata meraki vardi. bir çok farsça siirler yazmistir.siirleri en yüksek bir divan sâiri kadar kuvvetlidir. mesela bir şiirini ele alırsak. soldan sağa ve yukarıdan aşaği okunabilen aşağıdaki dörtlüğün şairi olarak biliyorum.

    sanma sakin /herkesi sen /sadikane /yar olur

    herkesi sen /dost mu sandin /belki ol /ağvar olur

    sadikane /belki ol /alemde bir /serdar olur

    yar olur /ağvar olur /serdar olur /didar olur

    (02.05.2007 11:08)

şikayet

    insanın bulunduğu ortamdan veya durumdan memnun kalmayıp bunu dile getirmesidir.
    (02.05.2007 10:41)

vazgeçmek

    verilen bir karardan dönmek. bazen bu dönülen karar bir hayat alır; bazense bir hayat kurtarır. bazen sonucu çok ağır olur "keşke" dersin; bazense mutlu olur "iyiki" dersin. işte vazgeçmek böyle bir şey... önemli olan yerinde ve zamanında vazgeçmektir. önemli olan hayatından birşeyler yok olmayacağını ve kazançta olacağını bilerek vazgeçmektir.
    (02.05.2007 10:32)

otogar

    kimileri için ayrılığın, kimileri için buluşmanın, kimileri için ise hiçliğin yaşandığı yer...
    (01.05.2007 22:57)

dalga geçmek

    karşısındakini kızdırmak amacıyla yapılan eylemdir ama günümüzde artık ona da bir kalıp bulunmuş dalga geçilmez dalga denizde olur şeklinde...
    (17.04.2007 16:58)

zekeriya beyaz

    çanakkale onsekiz mart üniversitesinde ilahiyat fakültesinde hocalar 4 beyazdan uzak durun demişler:
    1. tuz 2.şeker 3.un 4.zekeriya beyaz...
    (17.04.2007 16:11)

lerzan mutlu

    zamanında canlı yayında zekeriya beyazı yanağından ısıran bir kişi...
    (17.04.2007 16:04)

sayfa: 1-2-3-4...-9

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.