israf

  1. bos yere harcamak. (bkz: ziyan etmek )
    (voodoo kiz 26.05.2006 20:04)
  2. 'ömrü, malı, enerjiyi, zamanı, kelamı vs. lüzumsuz yere/ihtiyaçtan fazla bir şekilde sarfetmek/harcamak' demektir. israfın tersi, iktisattır.

    israfın her türlüsü zararlıdır. israf, insanın kendisine bahşedilen nimetlerin değerini bil(e)memesidir aslında. bu nimetler çok kıymetlidirler, israf ile insan bir manada onları tahkir etmiş/küçük görmüş olur. böyle yapınca da, o nimetleri verene saygısızlık etmiş olur ve hesap günü zaten zor olan işi, daha da zorlaşır.

    insan, ömrünü israf etmemelidir; şunun şurasında en fazla kaç sene yaşayacaktır ki?! 'son pişmanlık fayda etmez' sözüyle anlatılan pişmanlığı yaşamamak için dikkatli yaşamalıdır*. zamanını israf etmemelidir, israf-ı zaman* edecek kadar çok mu zamanı vardır sanki?!* kelamını israf etmemelidir, israf-ı kelam* ederek zamanını da israf etmiş olacak ve iki kat zarara girecektir; hem zamanı boşa geçecek hem de söyledikleri beyhude gidecektir. * * *

    israf, insanlar için olduğu kadar devletler için de -tabiri caizse- bir baş belasıdır. az sayıdaki vicdansız, emanet olarak ellerinde bulunan yetkileri * kötüye kullanıp memleketin kaynaklarını boşa harcamakta ve dolayısıyla muhtaçlara sarfedilecek imkanlar berhava olmaktadır. üzülmemek elde değildir*...

    maalesef, günümüz "tüketim toplumu"nda israf teşvik edilmektedir. hayatın bir mücadele olduğu fikrinin yaygınlaştırılma yollarından biri budur; insanlar bencilleştirilmekte ve diğergamlık hissi öldürülmektedir.

    israfı engelleyecek çare ne midir? çare, iktisatlı davranmak ve kanaat etmektir...* *
    (herseyemaydanoz 26.09.2006 13:21)
  3. --- alıntı ---
    bir profesör anlatıyor:
    ”amerika'da mastır yaptığım yıllarda, çalıştığım üniversitenin yemek salonu açık büfe şeklindeydi. herkes dilediği yemekten istediği kadar alabiliyordu. yemekhanenin kapısında "take what you need. eat what you take" (yiyeceğin kadar al, aldığını da ye) diye yazmakta idi.
    bir gün aynı masada yemek yediğimiz Çinli bir arkadaşı, tabağında kalan son pirinç tanesini almaya çalışırken görünce dayanamadım; denemek için dedim ki :
    "bir pirinç tanesi için neden bu kadar uğraşıyorsun? bırak tabakta kalsın. "Çinli arkadaşın verdiği cevap çok düşündürücüydü:
    "her Çinli bir pirinç tanesi israf etse, Çin nüfusu ile çarp bakalım, kaç ton pirinç yapar? biz kalabalık bir ülkeyiz, israf etme lüksümüz yoktur." dedi.
    yine denemek için dedim ki :
    "Şu anda Çin'de değil amerika'dasın. tabağında bırakacağın pirinç tanesi Çin'i değil, amerika' yi zarara uğratacaktır". bu sözlerim karşısında güldü ve şöyle cevap verdi:
    "yaşadığım ülke olan amerika'yı bu şekilde zarara uğratmak onurlu bir davranış olmaz."
    Çinli arkadaşı bu onurlu davranışından dolayı tebrik ettim ve düşüncesini paylaştığımı söyledim. islâm dininin bu konudaki, "yiyiniz içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü allah israf edenleri sevmez" buyruğunu açıkladım. Çok hoşuna gitti. tam o sırada, Ürdünlü müslüman bir arkadaş tabağındaki yemek artıklarını çöp sepetine boşalttı. bunu gören Çinli arkadaş Ürdünlüyü göstererek :
    "o müslüman değil mi?” dedi. o kadar üzüldüm ki, ne diyeceğimi bilemedim.”
    --- alıntı ---
    (sebepsiz yalnizliklar 08.06.2007 13:06)
  4. bu yaz susuzluk krizi ile gündemimize dan diye düşen kavram.
    tema vakfı'nın suyunubosaharcama.com gibi siteler ile türk insanımızı bilinçlendirmek adına çabaları ve İbb başkanı kadir topbaş'ın uyarıları sonucu yapmamayı öğrenmeye çabaladığımız fiil
    (bidusunsene 08.06.2007 22:51)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.