discus

  1. akvaryum balıklarının en zekisi ve ihtişamlısıdır.

    discus denildiğinde ilk etapta zeka kısmından bahsetmek gerekir. dünyanın sayılı akvaryum kimyasalı ve malzemeleri üreticilerinden sera firması tarafından yetiştirilmekte olan bir discus rahatsızlanır. söz konusu balığın kafasında çıkan yaranın iyileştirilmesi için özel bir ilacın her gün kafasına tatbik edilmesi gerekmektedir. 1 hafta süresince tank içerisinde kepçe ile yakalanarak tedavi edilen bu şahane yaratık 2. haftanın başlangıcında iyileştiğinin farkına vararak kepçeye kendisi atlamıştır.

    gelelim bakımlarının zor olduğu iddialarına. hiç bir balığın bakımı zor değildir. sadece zaman ayırılması gerekmektedir. discus bu zaman konusunda en fazla süreye ihtiyaç duyulan balık olup haftanın her günü bakıma ihtiyaç duymaktadır.

    amazon balığı olmasından ötürü çok temiz suya gereksinim duyarlar ve sık ve yüksek yüzdeli su değişimleri gelişmeleri ve gerçek kimliklerini bulabilmeleri açısından önemlidir. dünyanın sayılı üreticileri özel tanklarda hazırladıkları, akvaryumdaki su ile aynı özelliklere sahip sularla değişim yapmaktadırlar. kimi üreticiler sabah %50 ve akşam %50 olmak üzere çift değişimle balığa mükemmel ortamı sağlamak gayretindedir. tabi ki evlerde bu imkan kısıtlı olduğundan iki günde bir yapılacak ve haftada toplam %25 - %30 civarı değişim yüzdesini yakalamak ideal olacaktır.

    dip çekimine özellikle dikkat edilmelidir. mümkünse balık cama cam akvaryumda beslenmelidir. nitrat döngüsündeki değişimlerden aşırı etkilendiklerinden su da bok püsur bırakmamak bir hayli anlam kazanır. akvaryum kumlarından en iyisi bile kullanılsa aralara girecek pislikler gözden kaçacak ve suyun kirlenmesine sebep olacaktır. bu sebeple kum olmayan bir tankta bitki beslenemez. en iyi ihtimalle saksılar içerisine ekilebilir. zaten discus severler akvaryumu değil, discusu severler. önemli olan balığı izlemektir, içeride atmosfer yaratmak değil.

    özellikle almanya'da düzenlenen yarışmalar ile discuslara çeşitli faktörler göz önünde bulundurularak derece verilmektedir. malesef bu yarışmalara katılan türk yetiştirici sayısı 1 en fazla 2 yi geçmemektedir.
    (duman 19.06.2008 21:50)
  2. Camacam denen dekorsuz, bitkisiz, kumsuz akvaryumda şen aile kasabında sergilendiği gibi "geeeaal geeall, en güzel kuzu but buradaaaeee, param olsa da ben alsaaaaaeemm" gibisinden teşhirilen gariban balık. Bunun sebebi; balıklar çabucak büyüsün 20 cm boya gelsin, hemen üresin, hemen yumurtlasın, hemen yavrularını satalım (en boktan yavrunun tanesi 30 tl) mantığıyla yaklaşarak bu işin tüccarlığını yapan uzak doğudan hastalık (sars mesela) gibi bulaşan dana yüreği yedirme sevdasıdır. Dana yüreği çiğ et olduğu için ve işlenmemiş bir ürün olduğu için su içerisinde süratle bozunarak balıklar için zehirli olan amonyak, sonrasında nitrit oluşturur. Son işlem de nitritin nitrata dönüşmesi (hepsi azot bakterileri tarafından yapılır) ve zehirli olmasa da balığın proteini kas yapımında kullanmasını engelleyen bu bileşiğin balığı yanık bırakmasıdır.

    E o zaman ne yapılmalı? Dana yüreği kum arasına kaçarsa (ki kıyılmış olduğu için suda dağılarak kum arasına kaçar) hızla bozunarak balıkları zehirleyebilir, diğer kuru yemlerde bu etki çok çok az olur, ama yüreğin yenmeyen kısımları kısa sürede akvaryumdan alınmalıdır, o halde kum olmamalıdır ki hortumu yemleme bittikten sonra dibe dayayıp rahat rahat yürek maması artıklarını çekebilmelidir.

    Kum; azot bakterilerini (nitrifikasyon bakterileri) barındıran en önemli substrattır akvaryumda. Hele biraz da ince taneli bir silis kum ise, dip kısımlarda oksijensiz alanlar da oluşturarak son ürün olan nitratın tekrardan azot gazına döndürülüp atmosfere atılmasına da yarayabilir. Ayrıca; kumda yaşatılan pek çok bitki ile son ürün olan ve akvaryumdan uzaklaştırmamız gereken nitrat (discus yavrusu için max 5mg/l, 2 aydan sonra max 30 mg/l konsantrasyonunda olmalı ve ömrünün hiç bir kısmında 50 mg/l yi geçmemelidir sağlıklı discuslar için) uzaklaşıtırılabilir, bitkiler azotu gübre olarak fotosentezde besin yapımı için kullanır, iyi gelişen bitkiler, özellikle pistia, su sümbülü, su mercimeği gibi su üstü yüzey bitkileri nitratı çokca tüketerek su değişim sıklığını azaltır. Kumlu bitkili akvaryumun özelliği budur.

    Discus da bu tip akvaryumlarda su kimyasını iyi bilmek, balığın dilinden anlamak ile nefis büyütülebilir ve mutlu olur doğal ortamında.

    Yoksa her gün %50 su değişimiyle, "karaciğeri yorup 15 sene ömrü olan discusu hızla büyütüp 3-4 senede öldüren dana yüreği dayayıp" babam da discus büyütür. Önemli olan balığı kasap vitrinindeki gibi hapis hissettirerek beslemek değil, akvaristliğin ruhuna uygun olarak doğal ortamında rahat ettirerek beslemektir.

    Buyrun; 5 cm boydan alıp gocuman yaptığım, tamamen kuru yemle ve itina ile beslenen, henüz 9 aylık olan discuslarım. Tabular yıkılmalı ki; gerçek akvaristlik alsın yürüsün...
    http://img821.imageshack.us/f/20100426047.jpg/
    http://img710.imageshack.us/f/20100426032.jpg/
    http://img87.imageshack.us/f/dsc0630p.jpg/
    (argus wishingwell 30.12.2010 22:21 ~ 30.12.2010 22:23)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.