bor

  1. onlarca farklı kişiden powerpoint sunumu olarak ; "bu maden varya bizde dünya rezervinin %99'u var , bir çıkarsak götürdük parayı hamuduyla , ama bizi engelliyor bazı çevreler vs..vs.." diye gelen komplo teorilerinin bıktırttığı cevher. gerçekten bu kadar mıdır? yoksa birisinin sallaması mıdır? bir kişi de çıkıp bilimsel bir çalışma ile bunu ispatlayamadı gitti.
    (bluegalad 07.09.2006 15:18)
  2. seramik yuksek teknoloji ile ilgili arastirma makalelerinde siklikla gorulebilecek malzeme bilesenidir.
    (benbudejavuyudahaoncegordum 07.09.2006 16:17)
  3. eskişehir-kütahya-bandırma üçgeni içinde bol miktarda bulunan madendir. şu ana kadar tespit edilen bor madenlerinin toplamı, şu anki üretim ve satış rakamları ile türkiye'yi 400 yıl kadar idare edecek durumdadır. bu yüzden yeni maden arayışı yoktur. madenin yaklaşık %70'i türkiye'de, %30'u ise amerika kıtasının muhtelif yerlerindedir. japonya ve avrupa'da ise hiç yoktur. ülkemizde sodyum perborat monohidrat ve dekahidrat, borik asit, bor oksit (susuz borik asit), boraks dekahidrat ve boraks pentahidrat gibi yarı mamul ürünler üretilebilmektedir. üretim yapan fabrikalar eskişehir-kırka, balıkesir-bandırma ve kütahya-emet'te bulunmaktadır. fabrikalar devlete ait olmakla birlikte özelleşmesi konusunda çalışmalar mevcuttur. üretilen ürünlerden en değerlisinin tonu 1000 dolar civarındadır. amerikalı bilim adamlarının bor madenini de kullanarak kilogramı 1500 dolar olan uç ürünler ürettiği hakkında bilgiler basında yayınlanmıştı.
    hepimizin bildiği bor-cam'da bor kullanılır. buradan da anlaşılabileceği gibi ısıya çok dayanıklıdır. deterjan sanayi, otomotiv sanayi, ilaç sanayi, gübre sanayi gibi alanlarda kullanılır.
    Ä°ki yıl kadar önce, ortadoğu teknik üniversitesi bünyesinde bir bor araştırma merkezi kuruldu. bor konusuyla yakından ilgileniyorum ama bu ekibin henüz bor üzerinde etkili bir çalışma yaptığını duymadım.
    (sonsuzluk yolcusu 01.11.2006 14:23)
  4. dünyada en çok türkiye'de olduğu söylenen (yaklaşık %70 civarında) gelecekte hidrojene dönüştürülerek araçlarda petrol yerine kullanılacağı ve türkiyenin de petrol zengin arap ülkeleri gibi köşeyi dönme tahminlerinin yapıldığı maden.etimaden bandırma tesislerinde işleniyor.Ä°laçtan kimya ve deterjana kadar bir çok sektörde kullanılıyor.
    (mystical 01.11.2006 16:15)
  5. en çok ülkemizde bulunduğu halde çıkartamadığımız,geleceğin madeni.
    (echonia 24.01.2007 06:17)
  6. dunya rezervinin yaklaşık yüzde yetmişine sahip olduğumuz, çıkardığımız, ancak işlemeden sattiğimiz bunun içinde yeterli derece para kazanamadığımız, diş macunundan, uzay kapsülüne, enerji depolanmasına kadar 200 e yakin alanda kullanılan maden.
    (ursaemajorist 23.06.2007 02:40)
  7. challenger uzay mekiğinin dış yüzeyinde türkiye'den giden bor madenleri kullanılmıştı. türkiye dünya rezervlerinin yüzde 70'ine sahip ancak öyle 'milli madeni satıyoruz' türünden ulusalcı safsatalar pek gerçekçi değil.

    işin aslı şöyle: bor madeninin sadece taş olarak çıkarıyoruz. bunun tonu 60-70 dolar civarında. geçtiğimiz yıllarda kütahya-emet'e fransızlar tarafından 100 milyon dolar civarında bir rakama bir bor işleme tesisi açıldı. burada taş şeklindeki bor, bir nevi tuz haline getiriliyor. onun da tonu 300 dolar kadar. bor hiçbir şeyin üretiminde ana madde olarak kullanılmaz. her zaman yan üründür. türkiye ise şu an şu an sadece tuz haline geldiği için sonraki aşamalarda kullanılamıyor.

    mesele borun elimizde olması değil. bu madeni işleyebilmek... teknolojide kullanmak.
    (zorba 23.06.2007 21:37)
  8. geçti bor'un pazarı sür eşeğini niğde'ye atasözünün nefş-ü nema bulduğu topraklar

    bor/niğde
    (chavett 01.08.2007 16:59)
  9. ruj, gübre, fiberoptik, yanmaya dirençli kumaş... bütün bunların ortak noktası bor madeni. bor, ayrıca son derece değerli bir yakıt maddesi. o kadar değerli ki, bugün sayıları 10’u aşkın firma, amerikan ordusu için “penta boran” adlı yakıtı üretiyorlar. çünkü 2 mach ve üstü hızda uçan jetlerin yakıtı bor kaynaklı zip fuel! bitmedi, amerikan patent dairesine göre bu ülkede 600’ü aşkın borlu yakıt tescili de var... avrupa da geri kalmıyor ve avrupa patentli borlu yakıtlar da avrupa uzay ajansı roketlerinde kullanılıyor. türkiye’nin bor konusunda dünyada söz sahibi olması işten bile değil çünkü türkiye, dünya üzerindeki bor rezervinin yüzde 66’sına toplam rezervin de yüzde 60’ına sahip. tübitak raporlarına göre bor 21. yüzyılın enerji kaynağı olarak öne çıkıyor. şöyle ki... enerji üreteci olarak bilinen yakıt pillerinin en önemli sorunu yakıt olarak kullanılan hidrojenin depolanması. sodyum borhidrür ise bu konuda en umut vaat eden çözümü sunuyor. konuyla ilgili araştırmalar ise sürüyor. ayrıca magnezyum ile birlikte benzersiz bir süperiletken oluyor. ancak asıl mesele borun işlenmesi. bor madeninin yüzde 72’si batı avrupa ve kuzey amerika’da, yüzde 10’u ise asya-pasifik ülkelerinde işleniyor. tek başına türkiye’nin rezervi ise dünya tüketiminin 250 ila 500 yıllık ihtiyacını karşılayacak kadar çok.

    tübitak marmara araştırma merkezi raporlarına göre türkiye’deki borun başka ayrıcalıkları da var: tenörleri yüksek ve sadece sodyum ya da borat tuzu olduğu için işlemesi de kolay. bor cevheri yatakları ile cevheri işleyen konsantrasyon ve tuz üretim tesislerine ulaşım da çok kolay. diğer ülkeler, bu açıdan türkiye ile kıyaslandığında şöyle bir durum ortaya çıkıyor: zaman içinde diğer ülkeler hem tenörü daha düşük, hem de ulaşımı ve nakliyesi çok daha zor bor yataklarını işlemek zorunda kalacaklar. bu da türkiye’deki borun ekonomik hale geleceği anlamını taşıyor.

    peki dünyada bor üretimi ne halde? ham boratta % 37 ile us borax ve % 31 ile eti bor en büyük iki üretici konumunda. latin ameriika’da bulunan küçük bor yataklarını işleten ise citibank venture capital, yani citibank.

    birşeyin kıymetini anlatmak için “altın gibi” deriz ama çok belli ki bor, altından kat be kat üstün. türkiye’nin bor madeni ile ilgili olarak yakın geçmişte kıyametler koparıldığı halde şimdilik fırtına dinmiş gibi görünüyor. içinde imf ve yerli siyasilerin bulunduğu bu her anlamda “pis” oyunun içeriğine gelince... iddia odur ki imf türkiye’deki bor madeninin özelleştirilmesiyle birlikte bor piyasasındaki tüm kontrolün sadece us borax’ta kalmasını istiyor. 1898’den 1970’lere kadar türkiye sahaları da olan us borax’ın ancak bu şekilde türkiye’deki bor sahalarını kontrol edip, kaybetmekte olduğu dünya bor pazarı hakimiyetini yeniden ele geçirebileceğini ise bilinen bir gerçek. “biz, yani eti bor ne yapıyor?” sorusunun cevabına gelince... eti bor, sadece yüzeye yakın yerlerdeki boru çıkarıyor ve onu da ham haliye pazarlıyor. oysa işleyip satsa, yan ürünlerden hatırı sayılır bir gelir elde edeceği de biliniyor. açıklamak gerekirse, rafine borat üretildiğinde boroksit fiyatı katlanıyor. perboratta ise gelir neredeyse beş katına çıkıyor. perborata kıyasla daha kolay yöntemlerle üretilen bazı boratlar ve metaboratların ise katma değeri çok daha yükseliyor; sodyum borhidrür, bor triklorür ve ferrabor gibi bileşiklerde ise değer inanılmaz oranlara yükseliyor. hepsi bu değil: eti bor, adeta ikili fiyat politikası uyguluyor: belçika şirketi solvay’e 140 dolara verdiği mal için yerli sanayiciden 250 dolar talep ediyor.
    durumun “vehametini” anlatan birkaç bilgi daha...

    • türkiye sadece 1999 yılındaki borat satışlarından 237 milyon dolar kazanç elde etti.
    • türkiye, avrupa’daki 242 bin ton b203 pazarında sadece yüzde 10’luk pay alsa bile dışarıya sattığı bordan elde edilen gelirin yarısını kazanacaktır.
    • sodyum borhidrür’ün en büyük kullanıcısı avrupa’daki kağıt endüstrisidir ve bu pazarda yıllık yüzde 4 büyüme bekleniyor. türkiye’nin bu pazarda yine yüzde 10’luk pay elde etmesiyle şu andaki bor gelirinin yarısını kasasına koyacaktır. kaldı ki sodyum borhidrür, kelimenin tam anlamıyla yükte hafif pahada ağır bir üründür.
    • türkiye’yi bor konusunda başa oynar hale getirecek ne bir fizibilite çalışması ne know how ne de maliyet düşürmeye yönelik çaba gösterilmemektedir. ar ge çalışmalarına ise gereken önem verilmemektedir.
    (hazeyame 19.09.2007 23:14 ~ 19.09.2007 23:20)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.