alacak verecek meselesi

  1. vatandaşlar arasında kavga çıkarma nedeni olarak gösterilen meselelerin en bilineni, en sık kullanılanı. ucu daha da kötü yerlere uzanıp, cinayetle de sonuçlanabilir. daha sonra olay mahaline gelen kimseler arasında da hep bildik muhabbet döner:

    -neymiş abi dertleri?
    -alacak verecek meselesiymiş. rıfkı, salim'in borcunu 3 aydır sallıyomuş, en son çekmiş bıçağı saplamış.

    düşük-orta gelire sahip vatandaşlar zaten kendi ihtiyaçlarını çevirecek parayı zor kazanır. dolayısıyla vaktiyle güvenip, borç verdiği adam, eğer vaktinde ödeme yapmazsa bu karşı tarafta depremlere sebep olur. borç veren adamın karısı adama; sen çoluğun çocuğun rızkını elaleme borç mu verdin a kafasız der. her ne kadar ataerkil bir ailenin reisi, bu tepkiye de get lan başımdan, zaten kafam bozuk diye karşılık verse de, içten içe kinlenir.

    ertesi gün salim, kahvede rıfkı'ya rastlar ve şu diyalog geçer:

    -rıfkı ne zaman vericen benim 200 milyonu? (bu tip insanlar henüz ytl'ye geçememiştir. milyon der, zibilyon der.)
    -valla bir yerden para bekliyorum, ay sonunda söz verecem.
    -rıfkı kaç ay sonu geçti bak, ver borcunu, borcu olan adam malbora içmez.
    -kaçmıyoruz ya oğlum, sanane sigaramdan, verecez işte paranı, hayret bişey.
    -çoluğumun çocuğumun rızkı lan oooo, hiaaaayt (uçan tekme efekti).
    -hööööyt.

    işte biz genel hatlarıyla bu tür diyaloglardan çıkan meselelere alacak verecek meselesi diyoruz.
    diğer yaygın sebep için:
    (bkz: kız meselesi)
    (revolution 21.10.2008 10:22)
  2. (bkz: alacak)
    (bkz: verecek)
    (diyojenist 27.06.2012 22:21)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.