elifbadan alfabeye geçiş

rakam

    (bkz: erkam)
    (06.10.2013 12:13)

erkam

    arapça kökenli, rakam kelimesinin çoğulu. rakamlar. matematikçilerin popüler çocuk isimlerinden biri.
    (06.10.2013 12:13)

tuncel kurtiz

    Abdullah Muradoğlu, ölümünün ardından şöyle bir yazı ile hayatından kesitler sunduğu sanatçıdır:
    "Tuncel Kurtiz ölümüyle hangi paketi açtı?

    Tuncel Kurtiz'i çoğumuz 'Ramiz Dayı' olarak tanıdık. Oysa 1960'lardan beri tiyatro ve sinema sanatçısıdır. Babası, Hamdi Vala mülkiyecidir. '27 Mayıs' darbesinden sonra hakkında soruşturma bile açılmış. Onat Kutlar, 1982'de, 'Cumhuriyet' gazetesinde Kurtiz'i anlatırken, 'Hamdi Vâlâ Rıza Bey Selanikli ve Atatürk'ün akrabası Müfıde Hanım ise Şaraybosnalı' diyerek ilginç bir bilgi aktarır. Hamdi Vala'nın babası İzmir Vakıflar Müdürü Ali Rıza Bey'dir. Tuncel Kurtiz'in kızkardeşi Sezgin Sander ise 'Sefine-i Evliya' isimli meşhur eserin müellifi Hüseyin Vassaf'ın torunu ile evlenmiştir. Hüseyin Vassaf, 1925'de, Kasımpaşa'daki 'Uşşaki Dergahı'nın şeyhiydi. 'Muhteşem Yüzyıl'da Şeyhülislam Ebussuud'u oynayan Kurtiz'in bir dedesi ise Bosna'da 'Kadı'lık yapmıştır.

    Hamdi Vala Bey ateşli bir milliyetçi ve Atatürkçüdür. Oğluna verdiği 'Tuncel' ismi 1930'lı yılların 'kök arayışı'na uygundur. 1936'da doğan Tuncel'e bu isim verilirken 'Dersim'in adı 1 yıl önce 'Tunceli' olarak değiştirilmiştir. Zaten Vala Bey de oğlu Tuncel'in Tunceli'de çalışan bir maden mühendisi olmasını istemişti. Kurtiz soyadı ise 'Ergenekon'dan mülhemdir, 'Kurt izi'nden geliyor. O, babasının bile izinden gitmedi, 'oyuncu' oldu, üstelik komünizme meyletti. Komünizm onun için insancıl bir ütopyadır. 2009'da 'Hürriyet'ten Faruk Bildirici'ye verdiği söyleşide 'Hala Komünistim' diyecek kadar samimidir.

    Değişik bir insan Kurtiz. Plaklara çekilmiş ezanları dinliyor, Türkçe ilahilere huşu içinde kulak veriyor. Beethoven'i, Bach'ı seviyor, ama Ortadoğu müziğine vurgundur. Bildirici'ye komünizm ütopyasını anlatırken, 'Gökyüzündeki gezegenlere bakın büyük küçük kuvvetli ve zayıf arasındaki harikulade ahengi görün. Büyük küçüğü ezmiyor. Bu bir düşüncedir' diyor. Aslında Kur'an'daki 'Tesbihat'ı anlatıyor. Bütün varlıklar kendi hallerince Allah'ı tesbih ederler, tabi oldukları yasalara uygun olarak görevlerini yerine getirirler, herşey yerli yerindedir, adalete uygundur. Allah insanlar arasında adaleti ayakta tutmamızı istiyor. 'Tesbihat'a uygun bir yaşayış süren dindarlarla karşılaşmamış bile olabilir Kurtiz. Suç kimin? Bilmediğinizi kavrayıp anlayamazsınız, tanış olmasanız sevemezsiniz de.

    Hayat hikayesinden anladığıma göre Kurtiz ailesiyle bile aidiyet ilişkisi kuramamış, hep ayrıksı durmuş. Yıllar su gibi akmış, babasının kaymakamlık yaptığı Edremit'e yerleşmiş, yöredeki bir Alevi köyünde defnedilmesini istemişti. Vasiyetine köyün itiraz ettiğini bilse çok üzülürdü. 'Ateist' olmuş muydu, bilmiyorum. Gerçeğin çok daha karmaşık olduğunu biliyorum ama. Bir süre önce Bosna köprülerini anlatan 'Çupriya' belgeselini seslendirmişti. Yapımcılarla sohbet ederken 'Haydi bakalım, Bismillahirrahmanirrahim' diyerek işe koyulurken çok içten idi. Onat Kutlar 1982'deki yazısında Kurtiz'i, 'Yüzünde hem acı, hem gülüş, hem tevekkül, hem başkaldırı ifade eden çelişik, derin ve zengin çizgiler. Okunan bir yüz. Hareketli, sürükleyici bir kitap gibi' sözleriyle tasvir etmişti. Bu çizgiler kuşkusuz, hayat içerisinde bir yerlere tekabül ediyordu. Hülasası Kurtiz, bir yanıyla şudur, bir yanıyla budur. Çelişkili görünebilir ama memleketimizin insan manzaralarının bir tasviridir. Ece Ayhan, Ahmed Hamdi Tanpınar için 'Soldan bakınca sağda, sağdan bakınca solda görünüyor' dememiş miydi? 'Bir yığın tezadın adamıyım' itirafında bulunan Tanpınar'ın kendisi,'Ne şarka ne garba, ne falana feşmekâna bağlıyım; bize bağlıyım' dememiş miydi? Galiba, 'biz' biraz da buyuz."

    (01.10.2013 13:38)

naaş

    cenaze.
    (21.09.2013 19:13)

beril dedeoğlu

    Babası, Eski rektörlerden Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Altan Gümüş'ü kaybeden yazar. Mustafa Altan Gümüş'ün cenazesi 17 Eylül Salı günü öğle namazına müteakip Karşıyaka Bostanlı Beşikçioğlu Camii'nden kaldırılacak.



    (17.09.2013 07:44)

fehmi koru

    Babası 87 yaşındaki Muzaffer Koru'yu, solunum yetmezliği nedeniyle dün kaybeden yazar, tv yorumcusu.


    --- alıntı ---

    Kosova Prizen doğumlu Muzaffer Koru, ailesiyle birlikte Yugoslavya'daki hayat şartlarının olumsuzluğu nedeniyle İzmir'e yerleşmişti.
    İzmir'de ticaretle uğraşan ve kolonyacılık alanında faaliyet gösteren Muzaffer Koru, bir başka Prizenli aile olan Durak Efendi'nin kızı Ganimet Hanım ile evlendi. Üç oğlu bulunan Muzaffer Koru, uzun yıllar boyunca Yeşilay Cemiyeti'nde gönüllü olarak çalıştı.
    2000 yılında eşi Ganimet Koru'yu kaybeden Muzafffer Koru'nun cenazesi, yarın öğle namazından sonra Dokuz Eylül İlahiyat Fakültesi'de kılınacak cenaze namazının ardından Urla İskele Mezarlığı'nda defnedilecek.

    --- alıntı ---
    http://haber.stargazete.com/medya/muzaffer-koru-son-yolculuguna-ugurlandi/haber-790160
    (17.09.2013 07:39)

semra özal

    Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın zehirlenerek öldürüldüğü iddasıyla hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açılan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün avukatı tarafından Turgut Özal'ı zehirlediği iddiasıyla sanık oalrak yargılanması talep edilen kişi.
    http://www.hurriyet.com.tr/gundem/24687174.asp
    (11.09.2013 09:28)

deveyi hamuduyla götürmek

    aç gözlülükle yemenin, götürmenin en üst seviyesi.
    (20.08.2013 13:21)

yazlık evi ve garajı temelinden sökerek götürmek

şişli etfâl hastânesi

    Sultan 2. Abdülhamid'in 1899 yılında yaptırdığı hastane. İlk ismi Hamidiye Etfal Hastanesi olan, Osmanlı'nın ilk çocuk hastanesi.

    Hastanenin açılış hikayesi etkileyici: 1898 yılı Şubat ayında II. Abdülhamid kızı 8 aylık Hatice Sultan'ı difteriden kaybeder. 2. Abdülhamid Han kızının anısını yaşatmak için bir hayır yaptırmak istediğini doktoru İbrahim Paşa'ya söyler.

    İbrahim Paşa, 'koskoca Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde henüz bir çocuk hastanesi bulunmadığını ve çocuk hastanesi kurulması gerektiğini' ifade eder. Padişah bu isteği kabul eder ve İbrahim Paşa'yı hastaneyi kurmakla görevlendirir.

    13 Mayıs 1898'de temeli atılan hastaneye İbrahim Paşa, baştabip olarak atanır. 5 Haziran 1899'da Hamidiye Etfal Hastanesi hizmete girer. Fakat 31 Mart sürecinde 2. Abdülhamid tahttan indirilmesinden sonra hastane sahipsiz kalır.

    O yapılanmadan günümüze sadece tarihi saat kulesi ve altındaki mescit kalmış durumda.

    Hastanenin ismi 31 Mart Darbesi'nden sonra 2. Abdülhamid'i hatırlattığı için önce "Osmanlı Etfal Hastanesi", sonra da 1922 yılında 'Şişli Etfal Hastanesi'olarak değiştirilir. Hastane artık yenilenen ismiyle 'Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi' olarak hizmet verecek.
    (31.07.2013 12:09)

oğuz haksever

    kibar, başarılı, kaliiteli, yaptığı işe saygılı ekran yüzü.
    (02.06.2013 22:33)

yakut

    Alüminyum oksit yapısında, parlak kırmızı renkli, değerli taş.
    (25.05.2013 09:52)

ümran

    Mutluluk bolluk bereket / Bayındırlık.
    (25.05.2013 09:51)

bale ayakkabısı

sayfa: 1...-5-6-7-8-9...-14

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.