terran

    dünyalı anlamına gelen latince bir sözcüktür.
    starcrafttaki insan ırkıdır.
    hikayesi ise şöyledir ;

    dünya 22. yy'a geldiğinde epeyce farklı bir yerdi artık. cybernetic organlar, dna'ları ile oynanarak güçlendirilmiş insanlar, psişik yeteneklere sahip insanlar...
    bu farklı insanların fazlasıyla ve kontrolsüz bir şekilde çoğalması insan ırkını fazlasıyla endişelendirmişti.
    bu korku kullanılarak dünya'da fatantik bazı gruplar hakimiyet kurdular. dünya tek bir ülke olacak şekilde birleştirilmişti.
    upl*'nin ilk icraatlarından bir tanesi bu insanları hapsetmek ya da öldürmek oldu.

    daha sonra doran routhe adlı bir bilim adamı, bu insanların bir kısmını, insanlığın en büyük deneylerinden birisi olan uzay kolonisi denemesi olarak dört büyük uzay gemisine yükledi ve uzak bir sisteme yolladı.
    ancak yolculukta küçük bir sorun çıktı. bu dört uzat gemisini kontrol eden bilgisayar yolda bir arıza yaptı. tüm yön bilgisi silindi ve gemiler acil iniş için yaşanabilir olangezegenlerin en verimlisine inmeye başladılar. burada gemilerin ikisi umoja, biri tarsonis, diğeri ise moria diye adlandırılan gezegenlere indiler.
    umojan'ın denizlerine inen bir gemi dışında bütün dondurulmuş yolcular sağlıklı bir şekilde serbest bırakıldı ve burada, dünyadan oldukça uzak ve habersz bir şekilde bu sürgünün insanları yeni bir uygarlığın temellerini attılar.
    (28.06.2006 02:12)

starcraft

    bir rts* oyunudur.
    protoss, zerg ve terran olmak üzere üçırkın politik olaylarının, geçirdiği savaşların anlatıldığı bir oyundur.

    gelmiş geçmiş en iyi rts ödüllerine sahiptir. üniteleri birbirlerinden tamamen farklı olmasına rağmen mükemmel bir dengeye sahiptir.

    ayrıca mükemmel denebilecek bir de kurguya sahiptir.

    daha sonradan bir de ek paketi çıkartılmıştır
    (bkz: brood war)
    (28.06.2006 01:57)

xel naga

    zerg ve protoss ırkının yaratıcılarıdır.
    evrim zincirinin son halkasında bulunurlar. bedensel olarak tatmin edici olmasa da çok gelişmiş bir ruha ve beyine sahiptirler.

    protoss ırkının saldırısından sonra kaçmayı başarmış ve evrenin uzak bir noktasında zergleri yaratmışlardır.

    xel naga'nın sonu ise yarattığı son ırk olan zerg tarafından getirilmiştir.
    (28.06.2006 01:38)

auir

    protoss ırkının başından beri evi olmuş gezegendir. protossların ana gezegeni olan auir yemyeşil ve oldukça güzel bir dünyadır. mineral ve diğer kaynaklar bakımından oldukça zengindir.
    ancak ne yazıktır ki sonradan zerg saldırıları taa auir'a dek uzanmıştır.
    (28.06.2006 01:34)

protoss

    ilk protoss, auir gezegeninde yaşayan güçlü, çevik bir avcı hayvandı. diğer hayvanlardan farkları gezegende besin zincirinin en üst noktasında bulunuyor olmalarıydı.
    bunu da aralarında kurabildikleri telepatik bağ ile başarıyorlardı.

    xel naga adındaki ırk, yeni bir hayat yaratma çabasıyla bütün evreni dolaştığı sıralarda auir daki ilkel protossların varlığını tespit etti.
    daha önceki çalışmaları başarısızlıkla sonuçlanmış olsa da, telepati yetenekleri olan bu hayvanlar başaracakları konusunda onlara güven vermişti.

    xel naga yakalanan protossların gelişimi için taşlarını kullandılar. bu taşlar sayesinde protoss ırkı yaratılmış oldu.
    protosslar ertesi sabahı oldukça garip karşılamışlardı. onlar artık düşünebiliyorlardı. iradeleri ve keskin bir mantıkları vardı.
    xel naga, protoss'a kendi zekasıyla eş değer bir zeka vermişti.

    xel naga gemileri auir yörüngesine geri çekildi ve başarıyla yarattıkları yeni ırkı gözlemlemeye başladılar.
    protoss gelişti ve güçlendi. xel naga artık yarattıklarına kendilerini gösterme zamanı geldiğini düşünerek auir'a tekrar indiler.

    xel naga ilk zamanlarda tanrı gibi karşılandılar. ancak davranışlar uzun sürmedi. çünkü protoss fazlasıyla özgürdü. xel naga'nın tanrılığından hoşlanmayacak kadar özgür.
    eskiden saygıyla ve yarı korkuyla dolu bakışlar yerini öfkleyle dolu bakışlara terk etmeye başlamıştı.
    xel naga bu durum karşısında son bir kaçşeyi de düzene koyup auir'dan ayrılma konusunda karar almıştı. ancak protossların bunu öğrenmesi sonucunda bütün protoss gemileri, xel naga gemilerine taaruza geçti. xel naga hazırlıksız yakalanmıştı, büyük bir kayıpla kaçmayı başardılar.

    gelişen olaylar sonucunda protosslar yaratıcılarının gitmesindeki suçu birbirlerine atmaya başladılar. ve kabile savaşları başlamış oldu.
    uzun süre savaş ve ölüm devam etti. ilkel silahlarla savaşıldı...
    ta ki ne için savaştıkları unutulana kadar.
    protoss medeniyeti daha sonradan birleşerek tekrarda yükselmeye başladı.
    (28.06.2006 01:32)

cin

    sanıldığının aksine insanlardan yavaş değil çok çok daha hızlıdırlar, bize göre o kadar hızlıdırlar ki her an her yerde olabilirler. aslında sayıları azdır.

    temelde ikiye ayrılırlar. iyi ve kötü olmak üzere. iyi olanları farklı bir düzlemdedirler. insanlarla asla temasa geçmezler, geçemezler...

    kötü cinler ise kara büyünün isteksiz taşıyıcı aracı olarak kullanılırlar. çok zekidirler ancak akıllarını kullanamazlar.
    eğlence onlar için anahtar kelimedir. yaptıkları birşeyde mantık aramak en büyük yanlıştır diyebiliriz.
    bunun dışında seviye seviye ayrılırlar. örneğin halk arasında karakura olarak tabir edilen olayı düşük seviyeli cinler yaratır. amaçtabii olarak eğlencedir.

    hızlı olmaları sebebiyle onların isimlerini söylememiz halinde bizimle oynamaya karar verebilirler. işte onlardan bahsettiğimizde aklımıza getirdiğimiz yersiz korku onların etraflarına saçtıkları aura ile daha da şiddetlenir.
    bu neden korktuğumuzu bilmediğimiz halde korktuğumuz hallerin güzel bir açıklamasıdır.

    ayrıca insanların birden, sebepsiz yere ürpermesinde de genellikle rol oynarlar.
    spritüel varlıktırlar. herkes onları göremez. ancak tek spritüel varlık cinsi cinler değildir. bu varlıkların bir çoğu asla insanlarla temasa geçmezler.
    çoğu spirtüel varlığın tarafsız yahut iyi olduğunu söylemekte yarar vardır. ancak negatif spritüel varlıkların sayısı ve dağılımı hiçte küçümsenecek düzeyde değildir.

    bunun dışında genellikle her insanla dalga geçebilecek olsalar da genelde seçtikleri insanlarla uzun süre oynamayı tercih ederler.
    bu seçilen kişiler ise ruhsal olarak daha gelişmiş ve sivri bir auraya sahip, değimi yerindeyse parapsikolojiye ,daha yatkın ya da ailesinin yatkın olduğu insanlardır.
    onların saçtığı fazladan enerji onların temel besinidir diyebiliriz. zira onlar için enerji cezbedicidir.
    (27.06.2006 23:38)

binary code

    temel bilgisayar program dilidir. ikilik sayma sistemi de diyebiliriz. tahmini olarak 1600'lü yıllar da ortaya çıktığı* söylense de bazılarına göre çok daha öncelerde keşfedilmiştir.

    küçük bir örnek vermek gerekirse;
    0110011011
    şeklinde olan yazılım binary code olarak adlandırılır. karmaşık gibi gözükse de aslında dili gayet basittir. sıfırlar var olmayanı, kapalı olanı, ya da eksileri yahut siyahları temsil ederken birler var olanı, açık olanı, artıları yahut beyazları temsil etmektedir.

    kısacası dünyayı sadece iki renge indirir. bu da aslında geniş düşünüldüğünde farklı bir felsefeyi meydana getirir.
    bir şey vardır ya da yoktur, iyidir ya da kötüdür felsefesinin buradan doğduğunu* elbette ki düşünülebilir.
    her ne kadar kesin gibi gözükse de bazı durumlarda yanılgı getirebilecek bir felsefe olduğunu söylememde yarar var.

    dikkat ederseniz bilgisayar ile epey haşır neşir olanların genellikle felsefeleri bu yönde olur. belkide bu bilgisayarın yaratıcısına bir lanetidir...
    (27.06.2006 10:31)

theatres des vampires

    Gotik müziği iyi kullanabilen, ancak bazen bu tınıyı vokal yahut sözlerle batırabilen bir gruptur.

    Mutlaka bir kaç parçasının bulunması, ekspertiz yapılması gereklidir.
    Ayrıca :
    http://www.theatres-des-vampires.net
    adresinden kendileri hakkında daha detaylı bilgi alınabilir. Bunun yanı sıra media bölümüne girilip bir kaç parçası ücretsiz olarak indirilebilir...
    (26.06.2006 17:03)

cola turka

    sayın başbakanımızın* para yetmediği gerekçesiyle bir zamanlar satış karının belli bir yüzdesine sahip olduğu ürün.
    şimdilerde kılıfına uydurmuştur

    ayrıca sanıldığı gibi türk malı falan değildir. ne ilginçtir ki yeşil sermaye olsa iyi, cola turkanın en büyük sahibi yabancıdır.

    ayrıca hayatımda içtiğim en iğrenç içecek olma ödülüne layıktır.
    (25.06.2006 12:28)

dani filth

    sanıldığı gibi gotik ögelerle hiçbir ilgisi yoktur.
    ancak buna özenir, gotik olmaya, kendini gotik ilan etmeye çalışır. bu uğurda vampirizm'e dahi kafa yorar. ancak beyhudedir.

    bu adamın tarzı için heavy, black, dead metal denebilir, ancak gotik kesinlikle değildir...
    (25.06.2006 12:14)

a s

    chat programlarının*** yurdumuz geneline kattığı bir olgudur.
    genel olarak bütün gün sırtında taş taşıyan(!) artık parmaklarında derman kalmayan kimselerin olayı dini motiflerle birleştirip ortaya koyduğu bir kısaltmadır.
    "bab the kenks babacula" toplumunun bir icadıdır.
    online oyunlarda da kullanırlar ayrıca bunu.

    ayrıca eski dostumun dediği gibi acayip bir şekilde küfüre benziyor bu...
    (25.06.2006 12:11)

forsaken

    within temptation'ın 2004 yılında cikan the silent force albümünün en güzel parçalarından birisidir.

    now the day has come.
    we are forsaken this time.

    we lived our lives in our paradise,
    as gods we shaped the world around.
    no borderlines we'd stay behind,
    though balance is something fragile.

    while we thought we were gaining,
    we would turn back the tide, it still slips away.
    our time has run out, our future has died,
    there's no more escape.

    now the day has come,
    we are forsaken,
    there's no time anymore.
    life will pass us by,
    we are forsaken,
    we're the last of our kind.

    the sacrifice was much too high,
    our greed just made us all go blind.
    we tried to hide what we feared inside.
    today is the end of tomorrow.

    as the sea started rising,
    the land that we conquered just washed away.
    although we all have tried to turn back the tide,
    it was all in vain.
    (04.06.2006 01:12)

ada

    çok büyük olan adalara* kıta denir.
    bu durumda diyebiliriz ki aslında dünyadaki herkes adada yaşar...
    (03.06.2006 14:34)

monsters game

    http://www.monstersgame.co.uk adresinden ulaşılabilen bitefight'tan tek farkı grafikler olan browser oyunu.

    türkçeden çinceye kadar bir çok server'ı var.

    (bkz: bite fight)
    (03.06.2006 14:30)

alp aras

    elf kanı adlı fantastik kitabın yazarı. öz geçmişi ise kitabın ilk sayfalarında şöyle çıkar karşımıza ;
    "alp aras, 1976 yılında istanbul'da doğdu. çocukluk yıllarının önemli bir kısmı kocaeli'de doğanın içinde geçirdikten sonra istanbul'a döndü. kocaeli'de bulunduğu yıllarda metafizikle ilgilendi. tekrar edebiyat ile ilgilenmeye başladığında fantastik kurguyla tanıştı. çocukluk yıllarında deneme niteliğinde bilim kurgu hikayeleri yazan yazar, güzel sanatlar fakültesi'nde okurken, büyülü efsaneler serisi'ni hazırlamaya başladı. ayrıca, küçük yaşlardan itibaren savaş sanatlarıyla ilgilenen yazar, halen istanbul kozyatağı'nda aikido eğitmenliği yapmaktadır."

    ayrıca eklemek isterim ki bodrumun sıcak günlerinde beraber dalmaya gittiğimiz, hoş, biraz soğukkanlı bir dostumdur kendileri.
    "erienesa'ma" diyerek kitabına başlar, erienesa'sının enuthea'sıdır kendisi...
    (02.06.2006 18:57)

sayfa: 1-2-3-4-5

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.