4 8 15 16 23 42

    Lost izlemeyenlerin bi anlam veremeyecekleri konu

    Lost dizisindeki enteresan rakamlar. Uğursuz rakamlar. Bu sayılarla sakın loto oynamayın

    Ağrı,Artvin,Burdur,Bursa,Elazığ ve Konya'nın sırasıyla il trafik kodları
    (14.06.2008 21:56)

converse

    Çok güzel ayakkabıdır hakikaten ancak yeni nesil gençlikte bir hastalık halini alıp marka tutkusuna dönüştüğünü düşünmeye başladığım bir ayakkabı türüdür. Ayrıca da illa da converse olsun başka marka giymem diyen arkadaşlar emperyalizme baya bir destek olmaktadırlar (bilerek ya da bilmeyerek isteyerek yada istemeyerek). gerçekten beğendiği için giyen arkadaşlara lafım yok bende beğeniyorum bir aralar ben de giyerdim ama artık protesto ettiğim markalar arasında malesef
    Bir de ayağında harbici converse ayakkabı, üzerinde nike t-shirt ve Mavi Jeans , kafasında adidas şapka ile İzmir Cumhuriyet mitinginde 'ne ABD ne AB. Tam bağımsız Türkiye!' sloganı atan arkadaşların kendiyle çeliştiğini gösteren markalardan bence sadece biri...
    (14.06.2008 21:55)

gothic

    *Türkiye'de saçma sapan yorumlara neden olup ne olduğunu bilen insanların ender bulunduğu kelime

    *Türkçe'ye gotik olarak çevrilmiş kelime

    *Gotik, kendine has özelliği olan bir sanat anlayışı ve yazı şekli. Gotik yazılar ilk baskı denemelerinde denenmiş çoğunlukla Almanlar tarafından kullanılan bir yazı stilidir. Gotik sanatı 12. yüzyılın ikinci yarısında Romanik sanatının değişmesiyle, Latin sanatına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Ortaçağı kapatan, Rönesansı başlatan akımdır. Mimaride ilk çıkış yeri Fransa diyenler varsa da Avrupa'nın çok yerinde aynı zamanda rastlanmış ve bütün Hıristiyan batı dünyasına yayılmıştır. Her ülke Gotik sanatında zevkine uygun değişiklikler yapmıştır. Avrupa'nın sanat merkezi kabul edilen İtalya'da ise pek tesiri görülmemiştir. İngiltere'de sütunları çoğaltan ve kubbenin altında onları yelpaze gibi açan bir dikey üslüba bağlıdır. İspanya'da Gotik sanatının Arap motifleriyle birleşmesinden meydana gelen müdeccer (mudejar) üslubu doğmuştur. Gotik sanatı Avrupa'nın kuzeyinde 16. yüzyılın başlangıcına kadar sürmüştür.
    Gotik sanatının mimarları, ağırlığın itme kuvvetini ve yönünü tesbit ederek, baskıyı kemerlere ve fil ayaklarına aktardılar. Böylece yapının tamamı dengeye faydalı olan elemanlara bağlandı. Ayakların ağırlığı duvarların üzerinden kendi üstlerine almasıyla duvarlara vitray süslemeler yapıldı. Cephelerde bulunan çok sayıda cam ve vitray gotik yapıların karakteristik özelliklerinden biri oldu. Ağırlığa tamamiyle hakim olan Gotik mimarisinde yapılar, sanki yükselerek uçuyormuş gibi bir his verir.
    Gotik tarzının önemli özelliği sivriliktir. Roma mimarisindeki yaygın kubbeler yerine, dilimli kubbeler, yuvarlak kemerler yerine, sivri ve birbirini kesen kemerler kullanılmıştır. Dini yapılarda aranan diğer bir husus ise büyüklük ve yücelik hissinin uyandırılmasıdır. Pencerelerin bol olması, pencere camlarının renkli olması, çatılardaki okumsu kuleler dikkati çeken diğer özelliklerdir.
    Gotik tarzda giyinen gençlerGotik tarzı, yalnız mimarlıkta tesirli olmayıp; süs ve gündelik eşya resim ve yazıda heykelcilikte de etkili olmuştur. Gotik heykeller çoğunlukla kiliselerin duvarlarında kendilerine yer bulmuşlardır. Sanatçılar heykeller aracılığıyla Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde olduğu gibi inançlı kişilere görsel bir öğe sunmak amacıyla yapılmıştır. Yalnız, hala ilkçağdaki öğretilerden etkilenen heykelciler için önemli olan, figürdeki kişinin hissettiklerini bakan kişiye vermektir. Gerçeğe benzerlik, perspektif herhangi bir önem taşımaz. Gotik mimarlık ise daha ziyade katedral, kilise, gibi dini yapılarda tesirini göstermiştir.
    Gotik mimarisinin başlıca eseri katedraldir. 13. yüzyılda toplum adeta bütün heyecanını ve zenginliğini katedral yapmaya ve süslemeye harcamıştır. Böylece ekonomi de gelişmiştir. Gotik mimarinin en önemli örnekleri: Paris'te bulunan Notre Dame Katedrali ve Amiens, Strasbourg'da Strasbourg katedrali ve Milano'daki Milano Katedrali'dir.


    *paradise lost'un 13 sene önce tüm dünyaya müziğin evreni yönettiği adadan (bkz: britanya) verdiği ders. müzikal olarak doom metal olsada bıraktığı tad, sözler, genel havası ile gothic denen olguyu birebir yaşatan bir albümdür.
    her şarkı birbirinden güzel riffler, mükemmel melodiler, derin sözler, uçuran davullar, titreten baslar ile bezenmiştir. siyah bir dantel gibi hayal edilecek bir albümdür bu, hele o hayalin içinee bunu üstüne sarmış karanlık bir wicca katarsanız, işte john milton'ın torunlarının grubunun bu muhteşem albümü...
    şarkı listesi ve yazarı;
    1.gothic (holmes/mackintosh)
    2.dead emotion (holmes/mackintosh)
    3.shattered (holmes/mackintosh)
    4.rapture (holmes/mackintosh)
    5.eternal (holmes/mackintosh)
    6.falling forever (holmes/mackintosh)
    7.angel tears (holmes/mackintosh)
    8.silent (holmes/mackintosh)
    9.the painless (holmes/mackintosh)
    10.desolate (holmes/mackintosh)

    +Ortaçağ Avrupa Sanatıdır.

    +fransa tarafından 14.yy'de resmileşitilmiş bir akım.

    +inanmaktan öte bilmeyi seçen insanlardır.
    (14.06.2008 21:53)

facebook

    *gunaydin gazetesi Ayse Ozyilmazel'in hakkinda asagidaki yaziyi yazdigi site.

    Bu da facebook baskısı: Tamam! facebook çok eğlenceli. Tamam! Çok trend. Tamam! Arkadaşlarla buluşma, kaynaşma yeri. Ama bu kadar da kaynaşma olmaz ki!!! Önce facebook'tan bihaber okur varsa kısa bir özet geçelim. internete bağlanıp http://www.facebook.com 'a giriyor, kendinize hesap açıyorsunuz. Şöyle janjanlı bir profil oluşturduktan sonra dedektif edasıyla arkadaşlarınızı bulup listenize ekliyorsunuz.
    sanal sosyallesme
    Fotoğraf albümü oluşturup, gün gün ruh halinizi beyan ediyor, happy hour'da arkadaşlarınıza sanal sanal içki yolluyor, gruplar kurup, duvarlara yazı yazıyor, okuduğunuz kitapları yorumluyor, vampir olup onu bunu ısırıyor, şehirdeki etkinlikleri ve bu etkinliklere hangi arkadaşlarınızın gideceğini öğrenebiliyorsunuz. Vesaire vesaire... Buraya kadar her şey şahane! sanal sosyallesme eğlenceli. 'Bana facebook profilini söyle sana kim olduğunu söyleyeyim' vaziyeti. Bir de elinizi verince kolunuzu kaptırmasanız... Çünkü sigara gibi, alkol gibi bir bagimlilik bu facebook. Bir gün girmeyince, eliniz ayağınız titriyor sanki. Neyse, şimdi sözüm tanıdık birini görünce, kendini tutamayıp listesine eklenmek isteyenlere. Oysa başta her şey ne güzeldi... "Aaaa liseden Özlem sen de mi buradasın?", "Beni listene eklesene", "Eklemez miyim?" derken iş çığırından çıktı. "Ayşeeee nerelerdesin?" mesajları eşliğinde, adının çağrışım bile yapmadığı insanlar listeme girmek istemeye başladılar. "iyi de sen kimsin kuzum?"
    10 yildir nerdeydin?
    Diyelim ben adamı unutmuşum, diyelim bile isteye hafızadan silmişim, diyelim okul zamanı hiç de hazzetmemişim, belli ki bir daha görmek de istememişim. facebook nur olsun, arıyor tarıyor, adımı buluyor, kalkıp bana en yakın arkadaşı misali mesajlar çekip listeme dahil olmak istiyor. Yahu düdük makarnası, lisede pilili eteğimizle gezer, sabahları peynirli poğaça yer, matematik notları dilenirken benim yüzüme bakmazdın be! Hadi onu geç 10 yıldır görüşmediysek bu işte bir hikmet vardır elbet. Hem ne konuşacağım ki ben seninle? Ne bu böyle 10 yıl sonra "Ceeee ben geldiiiim!" halleri? Listen zengin dursun gayesi mi? Resmen hayatımızdan insan çıkartma hakkımız elimizden alınıyor yani. Hem o her bahar yapılması gereken ne güzel bir haktır, temizliktir öyle değil mi?
    (14.06.2008 21:52)

msn

    Forumlardaki havayı bozan bir program.
    (14.06.2008 21:51)

sayfa: 1...-22-23-24

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.