bunun yanında, kelime, ekonomik bir kavram olarak, toplam talep ile toplam arz arasındaki dengesizlikten dolayı, fiyatlar genel seviyesinin sürekli artması şeklinde tanımlanmaktadır. ancak bu tanımla ilgili iki noktanın açıklığa kavuşturulması gerekmektedir:
bunlardan birincisi, enflasyon olgusunun, bir ekonomide, iki veya üç malın fiyatında meydana gelen artış anlamında ele alınmamasıdır. enflasyon, tipik tüketici birimi tarafından tüketilen ve çeşitli mal ve hizmetleri kapsayan mal ve hizmet paketinin satın alma maliyetindeki artıştır.
ikincisi ise, fiyatlar genel düzeyindeki sürekli bir yükselme ile, fiyat düzeyindeki bir kerelik yükselmeleri birbirinden ayırmanın gerekliliğidir. enflasyon tanımında, fiyatlar genel düzeyindeki bir kerelik geçici yükselmeler dikkate alınmamakta, fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artma eğilimi dikkate alınmaktadır.
( #125407) numaralı tanımda verilen yanlış bilgilerin aksine (ki alıntı blogtandır) yıllık %29 olmayan şeydir.
ancak 2002 kasım ayından itibaren 2006 yılının sonuna kadar ki enflasyon yüzde 49'dur. (pardon 47) zaten mezkur tanımda verilen veriler neye göre kime göre hesaplandı, ya da enflasyonu yükseltmek için özel bir çaba neden sarf edildi bilemiyorum ama merkez bankası verilerine göre; 2007 yılı toplam enflasyonu yüzde 3,08'dir. *
Fiyat düzeyinin sürekli artması ve para değerinin düşmesi olarak tanımlayabileceğimiz enflasyon, tüm makroekonomik datalar içerisinde en önemli faktörlerden birisidir.
Toplam mal ve hizmet arzının toplam talebi karşılayamaması, yani dengelerin kurulamaması enflasyonun temel özelliği olarak karşımıza çıkar. Hızla büyüyen talep karşısında, onu karşılayacak üretimin yapılamaması, piyasadaki dengeyi daha yüksek bir fiyat düzeyine çekecektir.
Enflasyona yol açan faktörler üç ana grupta incelenebilir:
· Moneter faktörler
· Reel faktörler
· Yapısal faktörler
Öte yandan Reel faktörler, ise teknolojik seviye, üretim faktörlerindeki gelişmeler, ihracat politikaları, mal ve hizmet arzının esnekliği olarak karşımıza çıkacaktır.
Son olarak Yapısal Faktörler i incelediğimizde, toplumun sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasal yapısını içermektedir.
Son madde biraz ilginç gibi görünse de oldukça önemli bir madde olarak karşımıza çıkmaktadır. Hatta öylesine ilginçtir ki, bu maddelerin karışımı hemen her toplumda farklı olacağından, tüm ülkelere uygun tek bir "enflasyonla savaş" formülü üretilememektedir.Bunun ilginç örneklerinden birisi de ülkemizde 2000 yılında yaşanmış olan "stabilizasyon programı"dır. Sistem yapısı gereği enflasyonu düşürmek yolunda faiz oranlarının aşağı çekilmesi süreci başlamış, ancak toplumumuzda bu durum "göreceli refah" etkisi yapmış ve "kemer sıkma dönemi"nde tüketim artmıştır.
Dolayısıyla enflasyonun piyasalar üzerindeki etkisi oldukça büyük ve baskındır.En temel etkisi, paranın alım gücünü azaltması olduğuna göre, faiz oranlarının yükselmesi ve değer kaybına bağlı olarak döviz fiyatlarındaki artış olarak gözlemlenecektir.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.