duygusal

  1. kişinin maruz kaldığı etkilerden çok onlara verdiği tepkilerin kabul gören normlara nispeten büyüklüğüne işaret eden sıfat. duyarli ile karıştırılmamalıdır; zira iki kavram birbirinden farklı genetik ve toplumsal melekelerden oluşur.
    (nanothing 27.03.2006 01:37)
  2. kişinin kararlarında mantığı ile değil duygularıyla davranması, genelde kişiye zarar verse de kişinin kendine karşı olabileceği en dürüst davranış biçimi
    (repro 27.03.2006 11:10)
  3. (bkz: tamamen duygusal)
    (anarsi nerede anarsist orada 28.10.2006 02:54)
  4. dairenin en dış noktaları. dairenin merkezinde küçük bir olay olur. merkeze en yakın noktalar pek bir şey hissetmez, pek umursamazlar. onların bir adım ötesindekiler hafifçe sarsılırlar sadece, fazla etkilenmezler. en dıştakilerse, kanat çırpan kelebeğin etkisinin* kasırgaya dönüştüğü noktada bulunurlar. onları oraya koyansa ya kader, ya kendileri, ya da da çevrelerindeki insanlardır.

    "en ufak bir olaydan bile etkilenmek" denir. nedir bu en ufak olay? masanın üzerindeki ufacık not, parlak bir bakış, dudak çizgilerindeki ufacık kıvrılma, 4+9 harfli bir söz grubu, paylaşılan yemek, ufacık bir jest, ismin telafuzundaki minicik bir fark.... yani manevi değeri olan ama maddi değeri "ufak" olan şeyler. yoksa "şu kadarcık" denilen, maddi anlamda devasa şeylerden bahsetmiyorum.

    kötü de olabilir ufak olaylar. yine ismin söylenişindeki en ufak soğukluk, her zaman görmeye alışılmış jestlerin ortadan kaybolması, bakışların donuklaşması, iğneleyici birkaç söz, sesteki yükselme.. küçücük dersiniz değil mi bunlara? ama kalp fazla kırılgandır farkında olmasanız da, incecik cam gibi, ister taş atın isterseniz bir iğneyi sıkıca bastırın yüzeyine. her halukarda kırılacaktır.


    duygusal olmak zordur. etrafın giderek odunlaşıp kuruyan gözlerine rağmen sizin hala filizlenen duygularınız ve hala canlı olan kalbiniz gözlerinizi yaşartabilir. insanlar size anormal gözüyle bakacaktır belki. "amma dayanıksızsın. amma etkileniyorsun her şeyden" diyebilirler, onlar "sizi anlamayanlar"dır. "diğerleri"dir onlar. asıl farklı olan onlardır. siz değilsiniz.

    kırılmaktır anahtar sözcük. veya havalara uçmaktır. küçücük bir şeyden hem de. ah be... "dedilerdi de inanmadıydım." dersiniz sonra. aslında gerçekten küçük bir şeydir. mantığınız yavaş yavaş kavrar bunu, hemen algılayamaz yazık. kalbinizin kırıklarını yapıştırmaya çalışırken siz, mantığınız elinde tutkalla geldiğinde "zaten değersizdi" der. "zaten sevmemiştin onu aslında" "zaten o hep öyleydi" der. sizi avutur mantğınız ama aynı zamanda içinizi de acıtır "niye daha önce farkına varmadım" diye üzülürsünüz.


    belki duygusal insanlar, duyguları gelişmiş olan insanlar değil de, mantıkları pek gelişmemiş insanlardır. kötülemek için söylemiyorum bunu, ben de dairenin merkeze uzak noktalarından birinde oturuyorum. belki de sadece beynimizin olaylara hükmetme yetisi pek gelişmemştir bizim ve yavaş çalışıyordur, neden olmasın? bunu önlemenin yolu var mı peki? ben henüz bulamadım.

    ama aslında düşünüyorum da.. üzüldüğüm zaman bu kadar etkilendiğim için, aslında ister miydim bir odun olmayı? ama bu, küçük olaylarda sevinmeyi de kapsıyor. hiç mutlu olamazdım belki duygusal olmasaydım.

    teşekkürler ufak şeylerle beni sevindiren herkese. üzenler mi? onlara bir şey söylemiyorm, çünkü söylesem de etkilenmeyeceklerinden eminim. odunlar.. ne olacak!

    ****
    (queen tinorfithiel 01.03.2007 16:04)


Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.