atatürk ü sevmeme hakkı

    kişi atatürk'ü sevmeyebilir, art niyet aranması gereken asıl nokta, atatürk'ü sevip sevmemeyi hak hukuk meselesi haline getirerek bu meseleyi tüm türkiye'ye duyurma noktasıdır. bir ülkenin kurucusunu sevmediğini eş dost meclisinde söylemek yerine bu konuda tüm ülke halkının duyabileceği bir medyadan açıklama yapmak, o ülkeye karşı duruş niteliğinde bir eylem teşkil ediyor olup, verilecek ceza, 'birini sevmemek' hususuyla değil, 'içinde yaşadığı ülkeye karşı duruş niteliğinde sözlü eylem yapmak' suçuyla ilgili olacaktır.
    (02.07.2008 01:49)

göstergebilim

    varlıkları gösteren - gösterilen ilişkisini temel alarak açıklayan bilim dalıdır.
    (08.06.2008 21:37)

karlheinz stockhausen

    yirminci yüzyılın en önemli besteci ve müzik düşünürlerindendir. evreni sesbiçimsel unsurlar üzerinden yeniden tanımlayan besteci, oluşturduğu bu yeni evren tanımını, yapıtlarına kavramsal ve yöntemsel olarak yansıtmış, o zamana kadar asla kullanılmamış olan birçok yöntemi bu sayede ortaya koymuştur. gesang der jünglinge, momente, mikrophonie, licht, kontakte, sirius, carré, önemli yapıtlarından bazılarıdır.
    (08.06.2008 21:35)

claude levi strauss

    yapısalcı antropolojinin kurucusudur. çiğ ve pişmiş (le cru et le cuit), mythologiques I-IV adlı serisinin bir bölümü olup, bu konudaki en ünlü eseridir.
    (08.06.2008 20:51)

careless whisper

    merdivenden topuklu ayakkabılarıyla inen vatkalı bir ahu tuğba, serpil çakmaklı ya da banu alkanı akla getiren şarkıdır; 80li yıllarda çekilen türk filmlerinde sıklıkla kullanılmıştır.
    (11.06.2007 22:08)

lati lokum

    mecidiyeköyde bir sokak adıdır aynı zamanda; sözle adres tariflerinde karışıklıklara sebebiyet vermekle birlikte, genelde kişi adı zannedilmektedir.**
    (24.04.2007 21:13)

pleasantville

    senaristliği, yapımcılığı ve yönetmenliğini gary rossun yaptığı 1998 yapımı fantastik filmdir. tek tip zihinlerdeki ideal tanımına uygun bir aile ve kasabayı konu alan bir televizyon dizisinin içine giren iki kardeşi konu edinmiştir.
    (24.04.2007 00:00)

ideal çocuk

ideal erkek

    ideal kadınla evlenip ideal çocuklara sahip olarak yeni dünya düzeninin tek tipleştirme ilkesine hizmet etmesi muhtemel olan erkektir.
    (24.04.2007 14:04)

ideal kadın

    kapitalizmin yarattığı metalaştırma güdüsünün yol açtığı tanımlamadır; zira her biri kendisine özgü niteliklere sahip olan bireyleri kadın oluşları gibi çok genel bir kategoride toplayıp aralarında bir de hiyerarşi kurarak tepesine ideal(!) olanı yerleştirmek toplumsal deliliğin ciddi bir boyutuna işaret etmektedir.
    (24.04.2007 14:01)

sergei vassilievich rachmaninoff

    eserlerine rus coşkusunu en belirgin biçimde yansıtan bestecilerden biri olup, geniş kitlelerce üçüncü piyano konçertosuyla anılıyor olmakla birlikte, ustalığını ve müzikalitesini daha çok ikinci piyano konçertosunda göstermektedir.
    (24.04.2007 13:56)

iklimler

    bir nuri bilge ceylan klasiği olup olmadığı tartışılır ama klasik nuri bilge ceylan malzemelerinin görüldüğü, lakin bunun dışında yeni olan hiçbir şeyin olmadığı filmdir. ayrıca müzik seçimi konusunda biraz daha dikkatli olunması, hatta bir besteciyle çalışılması, en azından fikrinin alınması gerektiği ortadadır; çünkü herkesin bildiği bir müziği filmde kullanmak ağır bir sorumluluktur ve film zaten bu sorumluluğun taşınabilirliği üzerine kurulmamıştır.
    (08.04.2007 16:36)

yıldız

    (bkz: sitare)
    (12.03.2007 12:39)

sitare

    sitar çalan kadına verilen addır.
    (12.03.2007 12:38)

sitar

    hint müzik geleneğinin en önemli enstrümanlarından biridir. telli bir enstrüman olup; ana tellerinin yanında birçok sempatik tele de sahiptir. ana tellerin titreşmesiyle titreşen sempatik teller, enstrümanın diğer telli çalgılardan farklı olarak bitimsiz ses vermesini sağlamakta; bu bitimsiz sesler dem görevi görerek bir yandan da müziği yönlendirmektedir.

    enstrümanın kesin bir akordu olmayıp, belli bir aralık kalıbına uyması şartıyla yaklaşık bir buçuk batı müziği ses aralığı içindeki herhangi bir sese göre akord edilebilir. bu belirsizlik; aslında hint müzik geleneğinin "içinde bulunulan anın müziğini çalma" kuralına göre belirlenen bir esnekliktir.

    yere oturularak çalınan enstrüman, yere oturularak dinlenir; çalan kişi de dahil hiç kimse enstrümandan daha yukarda olmamalıdır.
    (12.03.2007 11:41)

sayfa: 1-2-3...-18

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.