kadim bir julie roberts hayranı olarak kendimi seyretmek zorunda hissettiğim bir film idi. woody allen'ın espiri anlayışının karnımda ağrılara sebep olduğunu bildiğim halde* sıkıla sıkıla o insanın görüp görebileceği en güzel kahkaha sahibi kadını seyrettim. öyle başrolde falan olmadığı halde, zaten kimse o filmde başrolde değildide.
salonda genelde çiftler vardı, genç sevgililer, nişanlılar falan.*
film bitmeden, çiftler birbirini çekiştirmeye başladı, "hadi çıkalım" sesleri okadar sık duyuluyordu ki filmde türk bir karakter var sanırdınız. "yaa hayırrrr seyretmek istiyorum ben ama" sesleride ardından geliyordu tabii. neyse efendim, filmin sonlarına doğru artık dayanacak gücü kalmamış erkekler, salondan çıktılar, kızlar tek başına kaldı. film bittiğinde, bekleme salonunda belkide hayatında hiç karşılaşmamış, belkide bir daha hiç karşılaşmayacak erkekleri film ve woody allen hakkında, üstün analitik bakış açısı ile sundukları küfürlü yorumları dinlemek de pek keyifliydi doğrusu. adamlar o kadar sıkılmışlarki okey'e dördüncü bile aramalarına gerek kalmamış yani.*
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.