yunus emre

  >>

  1. rivayete göre 13 yyda yasamıs turk halk ozanı ve aydını. varlık, inanç, sevgi, aşk, barış, hoşgörü adına anadolu topraklarında ne varsa onun dizelerinde kristalize olmustur. yaradılanı yaradan adına seven, doğada tüm varlığın özünü gören, sarı çiçeklerle muhabbete dalan, herseyden önce kendini bilen insana yuzyıllar ötesinden ses vermektedir.
    (klovis 20.05.2006 20:30)
  2. türk halk şairlerinin tartışmasız öncüsü olan ve türk'ün islam'a bakışını türk dilinin tüm sadelik ve güzelliğiyle ortaya koyan yunus emre, sevgiyi felsefe haline getirmiş örnek bir insandır. yaklaşık 700 yıldır türk milleti tarafından dilden dile aktarılmış, türkü ve ilahilere söz olmuş, yer yer atasözü misali dilden dile dolaşmış mısralarıyla yunus emre, türk kültür ve medeniyetinin oluşumuna büyük katkılar sağlamış bir gönül adamıdır. bazı kaynaklarda anadolu'ya gelen türk boylarından birine bağlı olup, 1238 dolaylarında doğduğu rivayet edilirse de bu kesin değildir; tıpkı 1320 dolaylarında eskişehir'de öldüğü yolundaki rivayetlerde olduğu gibi. batı anadolu'nun birkaçyöresinde "yunus emre" adını taşıyan ve onunla ilgili görüldüğünden "makam" adı verilen yer vardır. bir garip öldü diyeler üçgün sonra duyalar soğuk su ile yuyalar şöyle garip bencileyin diyen yunus, belki de doğduğu ve yaşadığı topraklardan çok uzaklarda bu dünyadan göçüp gittiğini anlatmak istemektedir. türkiye'nin pek çok yerinde yunus emre'nin mezarı olduğu iddia edilen pek çok mezar ve türbe vardır. bunlardan başlıcaları şöyle sıralanabilir: eskişehir'in mihalıççık ilçesine bağlı sarıköy; karaman'da yunus emre camii avlusu; bursa; kula ile salihli arasında emre sultan köyü; erzurum, duzcu köyü; isparta'nın keçiborlu ilçesi civarı; aksaray; afyon'un sandıklı ilçesi; ordu'nun ünye ilçesi; sivas yakınında bir yol üstü. görüldüğü gibi sayı ve iddia hayli kabarıktır. bazı belgeler, yunus emre'nin asıl mezarının karaman veya sarıköy'de olduğuna işaret etmektedir. nitekim, 1970'li yılların başında sarıköy'deki mezarın yunus'a ait olduğuna kesin gözüyle bakılarak bu köye yunus emre adı verildi ve oradaki bir bahçe içine anıt dikildi. 1980'li yıllarda ise, 1350'de yapılmış olan karaman'daki yunus emre camii'nin yanındaki mezarın onun gerçek mezarı olduğu iddia edildi. aslında bu durum, yunus emre'nin türkler tarafından ne kadar sevildiği ve benimsendiğinin çarpıcı bir örneğidir. gerçekten de halktan biri olan yunus emre, halkın değer, duygu ve düşüncelerini dile getirişi itibariyle tarihimizin en halkla barışık aydınlarından biri olma özelliğine sahiptir. türk tasavvufunun dilde ve şiirde kurucusu olan yunus emre'nin şiirlerinde ahlak, hikmet, din, aşk gibi konuların hemen hepsi tasavvuftan çıkar ve tasavvuf görüşü çerçevesinde bir yere oturtulur. mısralarında didaktik ahlak telkinlerinde bulunan yunus emre, "gönül kırmamak" konusuna ayrı bir önem verir ve "üstün bir değer" olarak şiirlerinde bu konuyu özenle işler. bu arada yunus emre'yi öne çıkaran bir başka önemli özelliği de, şiirlerinde işlediği konuları ve telkinleri bizzat kendi hayatında uygulamasıdır. "din tamam olunca doğar muhabbet" diyen yunus, islam'ın sabır, kanaat, hoşgörürlük, cömertlik, iyilik, fazilet değerlerini benimsemeyi telkin eder. yunus'un sanat anlayışı, dini ve milli değerleri bağdaştırdığı mısralarında kendini gösterir; millileşen tasavvufa, türkçe'nin en güzel ve en güçlü özelliklerini kullanarak tercüman olur. gerçekten de 11,12 ve 13. asırlarda türkistan ve anadolu türkleri arasında çok yayılan tasavvufun türk şairleri arasında iki büyük sözcüsü vardır: türkistan'da ahmet yesevi, anadolu'da yunus emre... yunus emre'nin tasavvuf anlayışında dervişlik olgunluktur, aşktır; allah katında kabul görmektir; nefsini yenmek, iradeyi eritmektir; kavgaya, nifaka, gösterişe, hamlığa, riyaya, düşmanlığa, şekilciliğe karşı çıkmaktır. yunus emre aynı zamanda bütün insanlığa hitap eden büyük şairlerdendir. bu anlamda mevlana'nın bir benzeridir. o'nun mevlana kadar çok tanınmayışı ise, bir yandan kullandığı dil olan türkçe'nin batı'da farsça kadar bilinmemesi, öte yandan da türk aydınlarının o'nu ihmal etmesindendir. yunus'taki insanlık sevgisi, neredeyse kendisiyle özdeşleşmiş "sevgi felsefesi"nin bir parçası ve hatta sonucudur. nitekim yunus'un insan sevgisini ilahi sevgi ile nasıl bağdaştırdığını gösteren en çarpıcı mısralarından birisi "yaradılanı hoş gör / yaradan'dan ötürü"dür. yunus emre'ye göre insanlar, din, mezhep, ırk, millet, renk, mevki, sınıf farkı gözetilmeksizin sevilmeyi hak etmektedirler. madem ki insanoğlu ruh yönüyle allah'tan gelmektedir; öyleyse insanlar hiçbir şekilde birbirlerinden bu anlamda ayrılamazlar. yaşadığı çağın gerçekleri göz önünde bulundurulduğunda yunus'un bir başka önemli tarafı ortaya çıkar: yunus emre, hükümetsizlik içinde çalkalanan ve moğol istilaları ile mahvolan anadolu topraklarında ortaya çıkan sapık batınicereyanların hiçbirine kapılmadığı gibi, bu akımların türklerin bütünlüğüne zarar vermesi tehlikesi karşısında da engelleyici bir rol üstlenmiştir. bu bakımdan bakıldığında yunus emre, hem türk şiirinin kurucusu, hem de milli birliğin önemli tutkallarından biridir. yunus emre, kelimenin tam anlamıyla "milli bir sanatçı"dır. tıpkı, nasrettin hoca, köroğlu, dadaloğlu veya karacaoğlan gibi... yunus emre'nin şiirlerinde en fazla işlenmiş temalar; ilahi aşk, din, ahlak, gurbet, tabiat, ölüm ve faniliktir.

    kaynak:

    http://www.kimkimdir.gen.tr/kimkimdir.php?id=300


    (voodoo kiz 08.06.2006 20:20)
  3. anadolu da türkçe şiirin öncüsü olan bir şair ve mutasavvıftır, türk halk şairi.
    yunus emre şiirlerinde en fazla ilahi aşk, din, ahlak, gurbet, tabiat, ölüm ve fanilik konularını işlemiştir. sevgi konusuna fazlasıyla deyinen yunus öte dünya ya açılan geniş kapının sevgiden, sevmekten geçtiğini söyler.
    yunus emre'nin mezarı olduğu iddia edilen pek çok mezar ve türbe vardır. bunlar; eskişehir'in mihalıççık ilçesine bağlı sarıköy; karaman'da yunus emre camii avlusu; bursa; kula ile salihli arasında emre sultan köyü; erzurum, duzcu köyü; isparta'nın keçiborlu ilçesi civarı; aksaray; afyon'un sandıklı ilçesi; ordu'nun ünye ilçesi; sivas yakınında bir yol üstü. burdan anlıyoruz ki anadolu nun bir çok yerinde de ikamet etmiştir.
    (spiritualheigth 13.06.2006 00:31)
  4. kimi gerçekleri öyle bir dillendirmiştir ki, duyunca donup kalınır. o kadar güzel ve net ifadeleri ile yazdığı dörtlükler insanın içine işler. sanki o anda uyanmışsınızdır, gerçekte öyle dersiniz kendi kendinize. islam tasavvufunun önemli isimlerinden biridir. ayrıca yunus emre'yi bir nebzede olsa anlamak, tasavvufumuzun ne kadar yüce olduğunu kavramak için yeterlidir.
    (fleur de lis 13.06.2006 00:37)
  5. her sözü, her davranışı ibretdir.

    dervişlik dedikleri
    hırka ile taçdeğil
    gönlünü derviş eden
    hırkaya muhtaçdeğil

    //

    ilim, ilim bilmektir; ilim kendin bilmektir
    sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır!..
    (tulkas 13.06.2006 11:17)
  6. mevlana'nın 6 ciltlik mesnevisini okuduktan sonra, yorum bekleyenlere "ben olsam ete kemiğe büründüm yunus gibi göründüm" derdim diyerek derin ruhsal yaralar açan türk halk ozanıdır.
    (messerschmidt 16.07.2006 23:13)
  7. ben dervişim diyene
    bir ün idesim gelir
    seğirdiben sesine
    bir dem edesim gelir

    sırat kıldan incedir
    kılıçtan keskincedir
    varıp anın üstüne
    evler yapasım gelir

    altında gayyâ vardır
    içi nâr ile pürdür
    varuben ol gölgede
    biraz yatasım gelir

    âşık yunus bu sözü
    iğri büğrü söyleme
    seni sîgaya çeker
    bir molla kâsım gelir..

    dünyânın en sâde, en temiz, en samîmî gönüllerinden biridir bunları söyleyen.. sesli düşünmüştür belki de..
    (benlicenan 07.08.2006 02:06)
  8. ayrıca;

    hakk bir gönül verdi bana "ha" demeden hayran olur
    bir dem gelir şâdân olur bir dem gelir giryân olur
    bir dem sanasın kış gibi şol zemheri olmuş gibi
    bir dem beşâretten doğar hoş bağ ile bostan olur

    derler bir güzel şiiri vardır ki... *
    (benlicenan 07.08.2006 05:59)
  9. daha ingilizce diye bir dil yok iken arı türkçe'siyle şiirlerini söylemiş anadolu ereni. ayrıca kendisine ozan demek yanlıştır; ozan değildir. ozan sazı ile diyar diyar dolaşan kişilere denir.*
    (afrasyab 07.08.2006 08:15)
  10. talat duru tarafından karamanlı olduğu belgelerle ispatlanmış fakat karaman'ın bu potansiyeli bir türlü değerlendirememesi ve ülke basınında yer alamamasından dolayı eskişehir'in sahiplendiği bir erendir. *
    (iktisat 05.12.2006 17:27)
  11. en'el hakk'ı gizlice dillendiren halk şairi.

    ete kemiğe büründüm
    yunus diye göründüm
    (yunus emre 09.02.2007 07:38)
  12. "yunus hakk'a bilişeli can ü gönül verişeli
    şol taptuğ'a* erişeli gözlerimi açar oldum" diyerek akıl hocasına vefasının bu günlere taşınmasını sağlayan alim.

    "bir kez gönül yıktın ise
    bu kıldığın namaz değil" diyerek, insanlığıyla beni çok etkilemiş değerli bilgedir.
    (insane 07.04.2007 21:18)
  13. eskişehir de odunpazarı semtinde bulunan kültür merkezi nin adı.
    (saturniapyrii 07.04.2007 21:52)
  14. *yunus emre öldükten sonra bir gün kasım isminde sofu bir adam elinde yunus'un yazdığı gazeller * olduğu halde bir derenin kenarına oturur ve yunus'un yazdıklarına bakar , beğendiklerini ayıracaktır.sırayla canının istediği gibi , bu olmamış , burda ağır konuşmuş ,dine uygun değil gibi farklı sebeplerle yunus emre'nin şahsen yazdığı başka örnekleri olmayan eserleri dereye atmaya başlar . birçok kağıdı attıktan sonra bir dörtlüğe gelir ki okuduğunda hemen dereye dalıp en azından birazını kurtarmaya çalışır . dörtlük şöyle:

    âşık yunus bu sözü
    iğri büğrü söyleme
    seni sîgaya çeker
    bir molla kâsım gelir..
    (hasuta 28.08.2007 21:09 ~ 18.03.2008 11:09)
  15. hak aşığı,
    dergahında şeyhinin ayağının altına kafasını uzatacak kadar durumun ehemmiyetinin farkında. hep odun toplar, bir hurma bir yudum su, zifiri karanlıklarda günlerce zikir, işte gerçek huzuru bulmuş bir insan. gafilce kılınan iki rekat namaz bile insanı huzura sevkediyorsa, dedemiz şu dünyada aldığı hazda zirve yapmış, en nihayetinde tüm insalığa yazılı mesaj atmış.

    cennet cennet dedikleri
    birkaç köşkle birkaç huri
    isteyene ver anları
    bana seni gerek seni

    dur! bir dörtlük daha var öldürücü..

    ne varlığa sevinirim
    ne yokluğa yerinirim
    aşkın ile avunurum
    bana seni gerek seni

    şimdi gelde hayran olma, senin malın mülkün olacakta eşin dostun olacakta sevinmeyecen.
    ya da bunlar seni terk edince üzülmeyecen. bu insana sade şair diyene şaşarım. bu insan düpedüz hak aşığı, rahman dostu.

    yaradanın sevdiği insalarda hep bir cilve, hep bir nazlanma hali görülür rabbine karşı..
    işte yunus emrede bunun ispatı..

    ey âlemleri yaradan
    kaldır perdeyi aradan
    göster kemali yaradan
    kaldır perdeyi aradan

    pek yücesin yüce tanrı
    eskiden bilirim seni
    bilmez gibi sanma beni
    kaldır perdeyi aradan

    yunus um korkmam ölümden
    ismail gibi kanımdan
    usandım tatlı canımdan
    kaldır perdeyi aradan
    (bayx 18.03.2008 10:23 ~ 18.03.2008 10:23)
  16. Yunus Emre'nin insan tasviri için (bkz: Korkadurun ölümden, cümle doğan ölmüştür.)
    (mavilale 07.06.2008 01:20)
  17. "Ölümden ne korkarsın,
    Korkma, ebedî varsın" diyen dost...
    (hashacip 07.06.2008 03:17)
  18. adına yazılacak binlerce rubainin helal olacağı dosttur.
    "yunus'um dizine dursun
    ne ettin de ne buldun
    dostun eli göründü
    gayrı dönmem bu yolum."
    (a king at knight 07.06.2008 12:50)
  19. süleyman çobanoğlu 'nun tabiriyle; türkçeye şehadet getirten adam.
    (mavilale 15.08.2008 23:15)
  20. 'Al bendeki benliği,
    doldur içime senliği''. . .

    Yunus EMRE (k.s.s.)

    Ne güzel, ne özel bir sözdür;
    içime işleyen
    ve
    bir su gibi
    kanmak istediğim..
    (kinslayer 14.09.2008 18:35 ~ 14.09.2008 18:36)
  21. Yunus Emre'den:

    İlim ilim bilmektir.
    İlim kendin bilmektir.
    Sen kendini bilmezsin,
    Bu nice okumaktır.

    Okumanın manası,
    Kişi Hakk'ı bilmektir.
    Çün okudun bilmezsin,
    Ha bir kuru emektir.

    Okudum bildim deme.
    Çok taat kıldım deme.
    Eğer Hakk'ı bilmezsen,
    Bir kuru laf demektir.

    Yunus Emre der hoca.
    İstersen var bin hacca.
    Hepisinden iyice.
    Bir gönüle girmektir.
    .................

    "Gönül Çalab'ın tahtı, Çalab gönüle baktı.
    İki cihan bedbahtı, kim gönül yıkar ise."

    "Bir kez gönül yıktın ise, bu kıldığın namaz değil,
    Yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil."

    gönül insanı, can Yunus; "gönül" denilen "manevi kalbi, tecelligahı" böyle ifade ediyor .

    "Cennet cennet dedikleri, bir köşk ile bir kaç huri,
    İsteyene ver sen anı, bana seni gerek seni." diyerek de gönlünü Hakk'a bağlıyor..





    (raptiye rap 08.10.2008 15:34 ~ 25.10.2008 21:30)
  22. (bkz: balık ayhan)*
    (karatekeli 08.10.2008 22:03)
  23. "ana rahminden geldik pazara;
    bir kefen aldık döndük mezara!"
    diyerek, yunus tüm hayatın özetini çıkartıvermiş..
    tüm bu koşuşturma, gaile, mücadele..
    sonuç..
    (raptiye rap 04.08.2009 10:30)
  24. acayip bir adam. valla oturup sabaha kadar muhabbet etmek isterdim kendisiyle.
    (tulkas 04.08.2009 12:52)
  25. Necip Fazıl Kısakürek'in tiyatro eserlerinden birinin adı. Hem edebiyat hem düşünce var senaryoda.
    Çooook güzel, ince, akıcı bir kitap. Tavsiye ederim yani.
    Okudum ama bu kitap bir kenarda dursun belki bir daha okurum dediğim nadir kitaplardan.
    (cotanjand 04.08.2009 20:43)

>>



Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.