uyarı içeren, isyan gibi bir şarkı. vega'nın en iyi performans gösterdiği eserlerinden ayrıca... hiçvega dinlememiş birileri varsa, bu şarkıyla başlasınlar derim. ve sonra tabii ki bu sabahların bir anlamı olmalı!
cilekes'in ilk albümün çıkış parçası. insanı derinden vuran; gerçekleri görmesini sağlayan ve biraz da haykırma isteğini karşılayan; saf isyandan oluşan derin anlamlı şarkı. görkem karabudak bu şarkıyla sesinin ne kadar kaliteli ama çocuksu olduğunu da kanıtlamıştır. şarkının sözleri ise şöyledir:
bu ilk değil, son olmaz
hayat yalnız yaşanmaz
gidenin ardından bakıp ağlanmaz
kimsesiz, çaresiz. bir şey yok, hiçkimse yok
ağlasam, yalvarsam, bağırsam
bir şey farketmez...
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda sesimi duyan yok
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda elimi tutan yok
ilk değil, son olmaz
hayat yalnız yaşanmaz
sesimi duyan yok, elimi tutan yok
ağlasam, yalvarsam, bağırsam
bir şey farketmez
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda sesimi duyan yok
elimden hiçbir şey gelmez, hiçbir çarem yok
karanlık bu sokaklarda elimi tutan yok
kurban'ın da aynı isimli bir şarkısı bulunmaktadır. deniz yılmaz'ın kendisine has söyleyişiyle bambaşka şarkıdır.* bu da diğer kurban şarkıları gibi klasiktir. şarkı sözleri ise şöyledir:
gözlerin görmez olmuş
neden ağlarsın boş yere
dünyanın aklı durmuş
söylenenler yalandan yere
zorbaya hak verenler, yüceltenler şimdi nerde
söyleyin şimdi nerde
hiçgören yok
hiçbilen yok
sevgimiz dünde kalmış
ağıt yakmış, ağlar bize
insanlık çekip gitmiş
kimse bilmez şimdi nerde
olmayan şeydir, derecesi yoktur. "hiç mi yok?" sorusunu sormak abestir. yani, yok, daha yok, hiç yok şeklinde bir derecelendirme yapılamaz.
"var olan hak'tır, gerisi yoktur" diye bildiğimiz için, biz de yokuz.
80 ihtilalinden sonra 4 kasın 81'de kurulmuş olan, esas olarak bütün üniversiteleri aynı gün hatta aynı saatte uygulanan örnek programlara bağlayan, üniversiteleri orta öğretim kurumu düzeyine indirgeyen kurumdur. ayrıca devletin çeşitli üst kademelerine yök'ten atamalardan da yapılmıştır. idare aygıtına toptan el atmıştır bu kurum yani. kurulduğu dönemde şiddet olaylarından canlarını kurtardıkları için ihtilalden memnun bile olan öğretim üyeri bu kurumun açılmasına ses mes etmemişlerdir.
tavşan bara girer. barmenle aralarında şöyle bir konuşma geçer:
- meraba havuç suyu var mı
- yok
- havuç suyu var mı
- yok
ertesi gün yine aynı olay...
- meraba barmen bana bi havuç suyu
- yok
- barmen havuç suyu var mı
- yok
- barmen havuç suyu var mı
- ya anlamıyomusun yok işte
- barmen bana bi hhavuç suyu
- bak bi daha tekrarlarsan seni duvara çivilerim !
- barmen çivi var mı
- yok
- havuç suyu var mı?
kaç, kaç benden kaç
açılmaz sandığım o kapıyı yavaşça açtın
bilmiyorsun ki sen ta içimdeki keskin birşeyleri yerinden oynattın
sesimi duyma...
bu rüzgarla karışmam diyeceksen eğer
hiç tadını duyma hayatı acı tatlı içmeyeceksen eğer
koş git buradan, kaç git burdaan şimdi
asla hiç adını sormam
yoksam ben... yoksam sende...
yalnızlığa yerini sormam
hiç yoksam, hiç olmadıysam
ağlamam, ağlamıycam
yok, sen beni kurtaramazsın
kurtaramamıs kimse kimseyi
yüzümü tutup kaldıran elin o kadar güzel o kadar arsız
sen, senin adın, ellerin,
gözlerin, duan, dudakların...
içimdeki karanlığı yeniden kararttın
ülkemizde belki de en dokunulmaz olan kurum. bu kadarı biraz fazla gibi sanki. adamlar neredeyse genel kurmay karizmasına sahip yahu, dedikleri dedik, çaldıkları düdük.
yok deriz bazı şeyler için. "fazla yumurtanız var mı?" -yok. "sevgilin var mı?" -yok. "paran var mı?"-yok. aslında tüm bunlar yanlış cevaplardır. fazla kavramı değişkendir, öyleyse bazı kişiler yumurta sorusuna var cevabını verirler. herkese göre doğru olmayan bir cevap öznel bakımdan doğru ise bile nesnel olarak yanlıştır. para sorusunun cevabı da yanlıştır bence. her insan aslında parası olmasa bile para edecek bir şeye sahiptir, bu ister kılık kıyafet olsun, ister başka bir eşya. hiçbir eşyası olmadığını zanneden bir insan da aslında doğanın bir parçasına sahiptir, zira doğa insanlar için yaratılmıştır. öyleyse afrika'daki en fakir insan bile, üzerinde para edecek kıyafeti falan olmasa bile afrika'nın toprağına ve gökyüzüne sahiptir, toprağa dokunacak elleri olmayan biri o afrikalının toprağı elleyebilme yeteneğine sahip olmak için veya bir kör kişi o gökyüzünü görebilmek için servetini verebilir-ha mümkün olup da o yeteneği geri getiremez belki, ama bu değişim mümkün olsa verirdi servetini-, öyleyse o afrikalının bile aslında para edebilcek bir sürü şeyi var, yok sözcüğü yine yanlış oluyor.
sevgilin var mı sorununa yok cevabını vermekse dünyanın en yanlış cevaplarından biri olacaktır, hoş, yanlışları az yanlış veya çok yanlış diye ayırt etmeye çalışmak 1ler ve 0ların dünyasında saçma oluyor, yok öyle bir şey. ama yok diye bir şey yok dedim, o halde olabilir. sevgilisi olmadığını zanneden bir insan sadece henüz onunla tanışamamıştır. belki çok yakın, belki tanıdık biri, belki dünyanın öbür ucundadır bu kişi, hiç tanışılamayacak türden. ama vardır, asla yok değildir. bulunamamıştır henüz.
yok dediğimiz hiçbir şey yok değildir. adından bahsetmek bile dünyada öyle birinin veya bir şeyin var olduğunun ispatı değil midir? var olmayan bir şeyin adı neden olsun ki?
"hayatımda biri yok." puhaha yalana bak. hayatta olman bile sana en değerli varlığını, iç benliğini verirken ve hala içten içe kendi kendinle konuşabilirken hayatında kimsenin olmadığını söyleyebilir misin?
saçmalamış olabilirim kolaylıkla. he deyip geçin. he deyip geçmenize bile gerek yok. yok mu dedim? demek ki aslında gerek var. iyi de her şeyin bir tersi olmak zorundaysa ve ben yok sözcüğünün varlığını kabul etmiyorsam var'ın tersi ne olacak? veya her şeyin tersinin olması zorunlu mu? bir çiçeğin tersi var mıdır?
Kendisine bağlı olan üniversitelerin acziyetini kendi eliyle ilan eden kurumdur.
Ayinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz demişler. Üniversiteler lâf konusunda çok başarılılar gerçekten, ona hiç şüphe yok. Ama iş aynada kendine bakmaya gelince, ak kara daha net belli oluyor.
Başörtü denildiğinde zaman, binlercesi birden ayaklanırken, hadi halkınızı küçümsüyorsunuz bari ilim yapın deyince, kem küm etmeseler, belki en azından ciddiye alınacaklar.
Böyle bir mantalite ile %55 lik oran bence çok bile. İnsanlar üniversiteye "kapağı atmak" sonra da, biran önce yakasını kurtarmak peşinde koşuyorlar. Kimsenin hani bir şeyler öğreneyim diye bir derdi tasası yok üniversiteden malesef.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.