lambchop

    kurt wagnerın oldukça kirli ağır sesiyle anınıza mum ışığı birlikteliğinde nostalji katmaya yeltenen bir grup. grubun tarzını net bir kalıba sokmanın zorluğu yanında "..." tarzında müzik yaptıkları ön görülmüştür demekten vazgeçerek kalıplara sokmanın yersizliğine parmak basıyor ve 2006 sonlarına doğru türkiyeye gelecekleri söylentilerini iletmeden geçemiyoruz. tindersticks, antony and the johnsons ve hatta belki serge gainsbourg sevenlerin dinlemekten haz alacakları muhtemel olan bir grup.
    sade ve huzur dolu , eh biraz da efkarlı...
    (29.10.2006 03:46)

orta doğu teknik üniversitesi

    ankara'yı çekilir kılan, ya da daha doğrusu ankara içinde kendine has ayrı bir dünya yaratan üniversite. kampüsü içerisinde neredeyse her türlü canlının gözlemlenebileceği aşikardir; kirpi, tilki, çeşit çeşit kedi, tavşan ve de biz öğrenci ve diğer beşeri ahali gibi. şenlikleri ünlüdür, "hocam" lakabı ağızlara sakız, dersler kazık ve çimenleri rahatlıktır.
    (15.09.2006 01:31)

hollyoaks

    bir zamanlar cnbc ede gösterilen, tabi o sıralar kanal e idi adı sanırım, ingilterenin hollyoaks isimli kasabasında geçen, hafta içi her gün yayınlanan müptelası olunabilecek bir diziydi. bir müddet sonra dizi de ardı arkası gelmeyen bir ölümler silsilesi yaşanmıştır ki illallah dedirtmiştir. hani yan karakterler ölüyordur, göz yumarsınız ama dizinin olur olmadık bir anda kanal e de bitmesinden sonra internet üzerinden takip edildiğinde görüldü ki ana karakter kurt cobain hayranı kurt ü bile öldürmüşlerdir. dizinin nerdeyse tüm kadrosu değişmiştir ve devamı izlenilemediğine çok da üzünülmemiştir. ayrıca dizide bir bölüm vardı unutmam; bir kaç kafadar tatil için "türkiyeye mi gitsek ibizaya mı" ikilemine düşüyorlardı, her ne kadar türkiyeyi seçmelerini beklemiş olsam da tabi ki ibizayı seçmişlerdi. neyse bir dahaki sefere türkiyeye bekliyor ve tüm saçmalıklarına ve curcunasına rağmen kaliteli, pembe dizi kıvamında olduğunu düşünmediğim, güzel mesajlar içeren bir diziydi diyor ve noktayı koyuyorum.
    (14.09.2006 14:45)

çaçaron

    sürekli konuşan, tabiri caizse dır dır edenler için kullanılabilecek bir kelime yani geveze ve de çalçene.
    (14.09.2006 14:30)

kalb-i metruk

    (osmanlıca) yüzüstü bırakılmış, terkedilmiş gönül*
    (14.09.2006 14:28)

staj

    çoğu zaman öğrenci için işkencedir çünkü staj yapılan yerde ya mesleğinize uygun bir uygulamayla karşılaşamazsınız ya da karşılaşsanız da sizle ilgili kişi sizinle uğraşmak istemediğinden size ıvır zıvır işler verir ya da hiçbir şey vermez. çeviri yaparsınız*, çay getirirsiniz, dosyalama işlemlerini yaparsınız, bazen taşıyıcı görevler edinirsiniz. bazılarımızda ilk gün bir de son gün gitmeyi yeğler staj yapılan yere, tabi bu hoş görülürse. stajyerler kendilerine gereksiz işler verildiğinde "aman amelelik yaptırıyorlar bana" diye şikayet eder, sizin mesleki dalınıza uygun bir şeyler veriliyorsa "kendi işlerini bana yaptırıyorlar, ben acemiyim bu kadar da iş verilmez ki cnm, bari maaş versinler adamlardan çok çalışıyorum" diye de yakınabilirler aynı zamanda, boş otururlarsa da sıkıntıdan dolayı şikayet ederler de ederler. ama elimiz kolumuz bağlıdır, sistem staj yapılmasını ön görür ve ne kadar bir şey kapılsa kardır. mesleki şeyler adına bilgilerden değil, tamamen iş yaşamı adına gündelik deneyimlerden bahsediyorum. insanların bu ortamlarda nasıl hareket ettiğini, birbirlerine resmiyet gereği nasıl da yapmacık nezaketlerde bulunduklarını, hiyerarşinin emir vermede ve aynı zamanda saygı derecesinde de etkin olduğunu görüyorsunuz. bu ortama yavaştan adapte oluyorsunuz ya da ilerisi için böyle bir ortama adapte olmamanız için var olan nedenleri görüp sisteme küfür ediyorsunuz. ama yine de o kadar korkulacak, şikayet edilecek bir şey değildir. düzgün adamların* ve size gerçekten yardımcı olacak insanların bulunduğu hoş staj yerleri de vardır ve staj içinde geçirilecek zamanı değerlendirmek biraz da sizin girişkenlik ve gözlem gücünüze bağlıdır.
    (14.09.2006 14:13)

agnostisizm

    insanın hiçbir zaman gerçeğin bilgisine varamayacağını, net bilgiliyi elde edebilecek yaradılışta olmadığını savunan görüş. "tanrı var mıdır yok mudur", "ben neyim tam olarak" gibi sorulara en kolay yanıtların verildiği , aslında bir nevi hiç bir yanıtın verilemediği düşünce paradigması.
    (bkz: bilinemezcilik)
    (bkz: agnostik)
    (14.09.2006 13:59)

misery is a butterfly

    blonde redheadin yine aynı isimli albümünden* oldukça etkileyici bir şarkı ve değinildiği gibi aynı zamanda bir albüm adı. bu albümdeki
    elephant woman & misery is a butterfly & falling man peş peşe biraz yitik bir ruh haletiyle dinlenirse sarsıcı etki yaratabilir, dikkatli olunmalıdır.

    (14.09.2006 13:28)

damien rice

    irlanda'dan çıkmış, oldukça iç okşayıcı, hüzün huzur bulamacı, kadife bir sesin sahibi. birçoklarımız onu closerın fevkalade soundtrackinden yani the blowers daughter dan tanır. bu şarkı ve o albümündeki diğer şarkılar size melankoliyi her daim zerkedebilir. elliott smith, jeff buckley, nick drake gibi içmeden sizi şarhoş edebilecek, rahatlatabilecek potansiyele sahip seslerin arasında o da yerini pek güzel almış ve dinginliğin yalın ihtişamını önümüze sunmuştur. adı söylendiği vakit akla sadece renee zellweger gelmemesini temenni ederek; cannonball, the professor ve the blowers daughter kesinlikle dinlenmelidir diyoruz.
    (14.09.2006 13:19)

lustral

    pfizer firması tarafından üretilen, türkiye'deki psikiyatristlerin prozacla birlikte en çok vermeyi uygun gördükleri anti depresanlardan biridir. ilk birkaç hafta uyku düzeninizi alt üst etmesi muhtemeldir. normalde pek uyumayan biri bile olsanız toplamda günün nerdeyse 18 saati uykuyla geçebilir. dolmuşta uyursunuz, yemek masasında uyursunuz, derste uyursunuz, işte uyursunuz, tv karşısında uyursunuz, vb. uyumadığınız saatlerde de bol bol esnersiniz. iştahsızlık yaptığı söylenmektedir ama tam aksi de gözlenmiştir bolca. tabi bu yan etkilerin şiddeti günde alınan tablet miktarıyla ve bünyeden bünyeye değişebilmektedir. kullandığınız sıralarda gerçekten tüm benliğinizi bir boşvermişlik ve suratınızı da anlamsız bir gülüş kaplayabilir. yine de çok etkili olmadığını düşünebilirsiniz. ancak işe yaramadığı düşünülüp 4-5 gün kullanılmadığında geri gelen ağlama krizleri ve diğer çeşit sinir boşalmalarıyla anlıyosunuz ki aslında işe yarıyormuş. tabi kişisel duyguları bastırıp, hissizliğe bulanmanın adına işe yaramak denirse. bunun dışında asla alkolle alınmamalıdır, aslında hiçbir anti depresan alkolle alınmamalıdır, kulaklara küpe olsundur. ama yine de siz siz olun anti depresan kullanmamaya çalışın; dengeleri düzenleyelim derken başka açılardan bazı dengelerinizi tepetaklak edebiliyor çünkü bu ilaçlar.
    (08.09.2006 19:13)

voodoo ölümü

    birçoklarımızın az çok tanımını bildiği ancak tam olarak neye karşılık geldiğini bilmediği, fear dot com ve the ring gibi filmlerde de yaklaşık bu tarz ölümlerin işlenmiş olmasından dolayı aşina olduğumuz düşünülebilecek bir ölüm şekli. şöyle ki; latin amerikada bulunan voodoonun çıkış noktası kabul edilebilecek haiti kültürüne ait bir olgudur bu. insanlar, ölümlerine sebebiyet verecek herhangi bir fiziksel hastalığa sahip olmamalarına rağmen, kendilerine büyü yapıldığına inandıktan bir müddet sonra ölmektedirler. eğer, bir şekilde kişi bu büyünün yok edilebileceğine ikna olursa büyü bozuluyor. bilim çevreleri tarafından da açık seçik bir açıklama getirilememiştir bu olaya. psikolojik ölüm olarak da ele alınabilir aslında; kişi stres ve baskıyla başa çıkamıyor ve bir şekilde yaşadığı gerilim dolayısıyla ölümü gerçekleşebiliyor olabilir. ama dediğim gibi, muallakta olmayı sürdüren bir konudur bu.
    (08.09.2006 18:55)

vaveyla

as tall as lions

    new york'da 2002 yılında kurulmuş tazecik pek harika gruptur kendileri. grubun üyeleri; vokal ve gitarda dan nigro, bateride cliff sarcona, bass da julio tavarez ve gitarda saen fitzgerald şeklindedir. ilk albümleri lafcadiodur, bünyesinde muhteşem bir şarkı olan blowing out a wish i barındırır. 8 ağustosta da grupla aynı ismi taşıyan bir albüm piyasaya sürülmüştür; ki o da bünyesinde stab city gibi harikulade bir yapıt barındırmaktadır. türkiye de pek dinleyeni mevcut değildir grubun ama zamanda tanınmaları ve de orjinalliklerinin tadılması teminni olunmaktadır.
    ve buyrunuz efendim, grup yeni albümden 4 tane şarkıyla sizlerle; http://myspace.com/astallaslions
    (04.09.2006 19:31)

cem adrian

    6 yıl boyunca sürdürdüğü radyoculuk hayatından sonra fazıl sayın kendisini bilkent üniversitesine davetiyle birlikte özel öğrenci olarak sahne sanatları fakültesinde eğitime başlamıştır. ve bulduğu destekle radyoculuk yaptığı zamanlarda kaydettiği demoların bazılarıyla ve fazıl sayla verdiği konser sırasındaki kayıtlarıyla ben bu şarkıyı sana yazdım adlı ilk demo albümünü yayınlamıştır. 2006 nın eylül ayında da ikinci albümü aşk bu gece şehri terk etti yi piyasaya sürmesi beklenmektedir. kendisinin büyük bir yetenek olmasının yanında, aklımıza türkiyede onun yaptığı müziğe denk bir müzik; bir ses ya da sanatçı akla gelmesi şimdilik pek zordur.
    daha detaylı bilgi için : http://www.cemadrian.com/cemadrian/
    (30.07.2006 16:04)

hipnopedya

    uykuda öğretme yöntemi.
    (26.07.2006 16:41)

sayfa: 1-2-3

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.