jonathan rhys meyers

    hüzünlü mahkeme duvarı...
    (15.08.2008 00:52)

ray bradbury

    kahin olup olmadığı konusunda kuşkuya düştüğüm yazardır. bir bakıma geleceği kurguladığı kitabı "fahrenheit 451'deki" olayların bu günle benzerliğini gördüğümde dehşete düşmeme sebep olan kişidir. aynı zamanda "bilim kurgu, ne kadarı kurgu" diye de sordurtur tıpkı george orwel gibi...
    (02.06.2008 00:22)

gerçek hayat

    eskiye oranla kadın sayısının hayli arttığını gözlemlediğim haftalık dergi. yine eskiye oranla entellektüel dergicilik yerine aktüel dergiciliğin öne çıkığını gözlemlediğim dergi.

    islami hassasiyetlere sahip olup da magazinel bir dil yakalayabilen, konu seçiminden atılan başlıklara kadar ilgi çekici olmayı başaran dergi. bu yönüyle genç kitleyi daha çok çektiğini düşündüğüm dergi. mevlana idris'i ve vav'ını gördüğümde mutlu olduğum dergi...
    (30.05.2008 01:32)

seri olarak tanım girmek

    akabinde nitelik sorununu da getiren yaklaşım. vampircik ortamının ekşi bir kıvama gelip gelmemesini belirleyecek tutum.
    (bkz: seri üretim)
    (30.05.2008 01:16)

pazar sabahları erken kalkmak

    güçlü irade
    (25.05.2008 14:33)

kaderi teselli olarak görmek

    akabinde "ne derece?" sorusunu da gündeme getirir. kişinin kendi gücünce yapabildiklerini yaptıktan sonra hala istediği sonuca ulaşamadığında sığınacağı, gideceği tek kapıdır. bu kapıya sahip olmayanların, herşeyin sorumlusu olarak kendini suçlamasından kaynaklanan bir ruh bozukluğu sonucunda çalmak zorunda kalacağı kapı, ruh ve sinir bozuklukları kliğininin kapısı olacaktır.

    (24.05.2008 01:52)

ateiste acımak

    kendisinden (ve herşeyden) büyük bir varlığın emri altına girmektense, onu hiçe saymayı seçen insanın acziyetini gördüğünde hisettiğindir. an itibariyle "her nefis ateist tabiatlıdır". kendi başına buyruk olmak, kendi kurallarını kendi koymak ister, kendi kendinin efendisi olmak ister. amma ve lakin herşeyde olduğu gibi bu istekler de bir bedel ister. kendi kendinin efendisi olan, dünyanın yükünü de almıştır üzerine. kader, kaza ve takdir gibi bir teselliden mahrumdur. tevekkül nimeti yüreğinin kursağından geçemeyendir. dünün ağırlığını, bu günün anlamsızlığını ve yarının kaygısını olanca ağırlığı ile kendi taşır. zavallıdır. acınasıdır.
    (24.05.2008 01:40)

ofis cinneti

    bir lükstür.
    ofiste cinnet geçirebilmek hakkına ya da rahatlığına sahipseniz şükredin. onca can sıkıcı şeye rağmen hiçbir şey olmamışçasına susup oturmak, tüm stresi içinize atmak zorunda olmanız hele bir de sinir olduğunuz tiplere gülümsemek durumunda kalmanız zamanla sizi saatli bomba kıvamına getirecektir. tutup içinize dert etmiş olmanızsa ayrı bir meseledir. en güzeli Allah ne verdiyse koyvermektir. size dert olacağına başkalarına olsun...
    (tabi yeni iş görüşmelerinden olumlu sonuç aldıktan sonra...)
    (02.05.2008 12:38)

ali aycil

    20 yıllık yazın geçmişine rağmen ancak son 5-6 yılda yıldızı parlayan yazar, editör ve eğitimci... edebiyat sevdiğini söyleyen herkesin okuması gereken "sur kenti hikayeleri" adlı eserin sahibi. mostar dergisinin editörü. genç bir şairin ifadesiyle "konuşurken güzel bir cümle kurmanın mutluluğunu yaşayan bir adam."
    (01.05.2008 17:42)

nusrat fateh ali khan

    Allah ve peygamber aşkına dair ilahiler söylediği halde kendisine "ses tanrısı" benzetmesi yapılan kişidir.
    bu ne yaman ironidir?!
    (01.05.2008 17:34)

istanbul a kar yağarsa

    istanbula kar yağarsa, boğaza beyaz bir tül iner inceden,
    deniz kar tanelerini toplar birer birer vapur ahalisi için...
    beyazıt meydanında bir kalabalık olur ki sormayın,
    iri paket taşları üzerinde dolaşanlar nefes alanlar değildir ancak,
    elleri beyaz, yüzleri beyaz kristal pamkuklardır caminin yanında sahafları dolaşanlar...
    sonra divan yolu...
    başkadır biraz, biraz sakin, ama yine de boş değil,
    tramvay geçmese hiç, bozmasa bu güzel beyaz yolu...
    adımlar sultan ahmet meydanına uzarken divan yolunda ayakların izi kalır insandan geriye...
    ayasofya yanık teni üzerine beyaz şalını alır, daha fazla üşümemek için...
    ah! bu eşşiz turuncuya bu kadar mı yakışır beyaz...
    sultan ahmet daha bir şenlenir, düşen her bir kar tanesi için şükrettikçe cemaat
    eyup'te "nur" kar olur da, düşer tane tane, şifa şifa sevdalı gönüllere...
    istanbul'a kar yağdığında şehir beyaz gelinliğini çoktan giymiştir,
    "haydi, şimdi nikah tazeleme zamanıdır" der
    keşmekeşiyle yorduğu sevdalısını bir kez daha kendine aşık ettiğinden emin...
    "haydi, şimdi, vakit geçmeden, sevdamız eriyip toprağa gömülmeden..."
    (05.01.2008 12:21)

sagopa kajmer

    bırakın bütününü ya da bir cümlesini, tek bir tamlaması bile anlam yüklü olan bu adamı dinledikten sonra diğer parçaların güftelerindeki sığlığı farketmeniz. tüm şarkıları böylesi bir kıyaslamaya tabi tuttuğunuzdan dinleyememeniz...
    sonuç: sagopa müptelalığı...
    (05.09.2007 14:45)

sevennaapmaz

    merak içermez, herhangi bir cevap talebi yoktur. istek belirtir. seven neleri yapar neleri yapmaz gibi bir derdi yoktur. sadece sevenin her şeyi yapabileceğini hatta yapması gerektiğini anlatır. "seven herşeyi yapar"ın tersinden söylenişi de diyebiliriz.

    bu tür tersten söylenen ifadeler ilginç gelmiştir. gelecektir de..

    "su içermisiniz" yerine "su içmez misiniz?" gibi... söylenişi de zor be...
    (03.09.2007 14:47)

atsan atılmaz satsan satılmaz

    kardeş, evlat, anne baba ya da her nevi akrabadan işe yaramaz olanlar için kullanılan deyimdir. genelede bu arkadaşların yaptığını başkası yapsa anında tüm iletişiminizi korırsınız. fakat söz konusu işleri bir yakınınız yapıyorsa et ve tırnak misali aranızda kopmyacak bir bağ olduğundan çaresizce söylersiniz bu cümleyi. zira et tırnaktan ayrılmaz...

    (25.08.2007 17:24)

nazar ber kadem

    "gözler ayakta" demektir. göz zinasından ya da gözün görüp de nefsin istemesinden sakınmak için de kullanılır.
    (12.06.2007 17:45)

sayfa: 1-2-3

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.