anne sözleri

    "kurban olurum ben sana."
    (10.05.2012 13:16)

misafir gelince odaya saklanmak

    asosyal kızkardeşlerimin gerçekleştirdiği eylemlerdi zamanında. niye çıkmıyorsunuz be bi selam vermek bu kadar zor mu dediğim de. evet çok zor o kadar insanla tokalaşmak istemiyoruzdu cevapları. zamanla aştılar tabi. geçti şükür. ama misafirler nerde x ve y diyince z yuttu diyemiyorsun içinden ne kadar geçse de . şey uyuyor onlar diye geçiştiriyor insan da yerlerse neyse.
    (10.05.2012 13:03)

anneler günü

    ühü ühü ühü tam 11 yıldır annemden uzağımmm. hep telefondan kutladım bu günü.
    (10.05.2012 12:51)

tüm beklentisi evlenmek olan kız

    var böle bir ev arkadaşım. her aklıma geldiğinde dua ediyorum istediği koca adayını bulması için. ha onun derdi beni mi gerdi. tabi ki tüm kayıtsızlığımla hayrırrr. ama her masaya yemek yemek için oturduğumda istannnnbullu olsun . dindar olsunnn. ımm ondan sonra romantik olsun ...olsun da olsunları dinlemek zorunda mıyım be cancağızım. Allah'ım bir önce bir istanbulluyu düşür şunun ağına ya nolcak sanki. ne diyormuşuz bu yazıyı okuduktan sonra. tabiki hep bir ağızdan aminnnnnn.
    (10.05.2012 12:48)

kurtla yer çobanla ağlar

    bunlardan çok tanıdım. özellikle iş hayatımın bu üçüncü yılının son iki senesinde. genelde nasıl oluyorlar biliyor musun ? ımmm böyle her şeyine gülen, her şeyini onaylayan hiç ama hiç bir itirazın gelmediği insanlar. burdaki yay hanımefendilerini tenzih ederim ama hepside yaydı ya . verirler gazı , pohpohlamayı , suratlarında yapışkan bir gülüş ama hissedersin batar hamlıkları tanrım baştan yarat dersin. alakasız mı oldu ne başlıkla nerden geldim ki bunlara . ha hatırladım. ikiyüzlülüklerini bağdaştırdığım için yazdım. aman ne diyim ki hak ettiklerini bulsunlar kurt artıkçısı çoban yalakası yüzsüzler.
    (10.05.2012 12:41)

sadakatsiz erkek

    umarım tek başına ölür.
    (06.05.2012 03:04)

vampircik itiraf

    hımm hımm hımm. hangisini desem acaba. kız kardeşimin sevgilisinin benim sevgilimden önce evlenme teklif etmesi bugün birazcık tamam biraz fazla offff çok fazla ayyyy dehşet canımı sıktı.
    (06.05.2012 02:46)

sigara

    hahayttt en son Allah'ım görünce midem bulansın diye yazmıştım. evet artık midem bulanıyor. hem de nasıl. yok böyle bir bulantı. bugün ziyaretine gittiğim arkadaşın dertli kaynanası balkonda tüttürürken beni hala içiyor sanıp gelsene diye dumanıyla yüzüme doğru üfleyince aylar önce onu büyük bir zevkle içişime şaşırdım. yüzümde kocaman ama koskocaman bir sırıtışla ben onu bıraktım kiii dedim. bu sefer de teyze bırakamadığı için dertlenip içmeye başladı. neyse hakkında hangi patates hayırlıysa o yetişsin.
    (06.05.2012 02:43)

sevgiliye mektup

    kimdi, neydi nasıl böyle apansız giriverdi hayatıma?
    yapacaksın diyordu ve yapıyordum. susacaksın diyordu ve susuyordum.
    bunları yapmak aciz hissettirmedi hiç kendimi. aksine güvende, bir anne karnı huzurundaydım. kafası karışıktı. hem de çok. biraz önce söylediği cümlesine dönemeyecek kadar, bir dakikada tüm şehirlerde yaşayacak ve hepsinden bir anda vazgeçecek kadar karışık.bazen bir çocuktu sevilmesi, korunması ve ilgi gösterilmesi gereken, bazense kocaman bir erkekti. sığınılan, hayatın gürültüsünden patırtısından kaçılan bir sığınaktı.
    tutardı ellerimden hiç bi zaman dokunamasa da bana.
    sokakları titretirdim onu içimde taşırken. sokaklar üzerimden geçerdi o içimde yokken. şimdi bir ........... ikindisindeyim baştan ayağa babasını, abisini, kardeşini, sevgilisini, her şeyini kaybeden bir çocuk hüznündeyim. içim dışıma taşıyor gözlerimden. özlüyorum. bunları ona burdan değil de telefonla demek istiyorum ama ya bunaltırsam korkusu kollarımdan çekip bi kenara oturtuyor usulca kulaklarıma eğiliyor hüzünlü bir gülümsemeyle " ne sanmıştın? "mutluluk ve aşk aynı yolda gider mi? diyor ve ellerini çekiyor iki yanıma çaresizce düşen kollarımdan siliyor gözlerimi bırakıp gidiyor orda şimdi korkum da olmadığına göre sevgili yazıyorum işte bunları sana.
    seni seviyorum.
    (23.03.2012 21:57)

alerjik rinit

    giyilen kazağın ipinin türünden bile üst üste 6 kere hapşırılır mı dedirten alerjidir kendisi. her gün laptopu temizletendir.zira temizlemeyince içinde biriken tozlar fanların çalışmasıyla beraber hapşırtmaya başlar. hele o hapşırıktan sonraki halim karşımdakilerin biraz açılayım diye ellerime kolonya dökmesine sebebse daha bir bezdiğim hastalıktır.
    (20.11.2011 19:47)

van

    van,içimde kanayanım.üşüyor musun güzelim?sarsam, sarmalasam ısınır mısın? sokakların bomboşmuş. gelsem her köşesine adımlarımdan yollar çizsem geçer mi yalnızlığın.geceleri her tarafın karanlıklar içerisindeymiş.her hanene girip ışıkları açsam aydınlanır mı karanlığın?zamanında sana koşanlar şimdi senden kaçıyormuş.bin parça olsam her köşene dağılsam. dolar mısın benle sevdiğim, şehrim, baharım,hüznüm,sızım benim.
    (18.11.2011 02:43)

çırılçıplak

    en ağır pişmanlıkları yaşarken yaradana karşı hissettiğin duygudur. üstünü örtmesini, seni sarmalamasını istersin.öylece ortalarda bırakmasın yine merhametiyle giydirsin,kuşandırsın,eşref-i mahlukat dediği insan yapsın istersin.üşüyorum...
    (18.11.2011 02:29)

sevdiğini söyleyememek

    söylense bu kadar ince bir sızı olarak kalmayacaktı. sızının incesi hoştur. sızım sızım sızlayayım. sana söyleyemediğim her sözcük varsın defterlere söylensin. varsın senden başka herkes farkında olsun.seni tanımayan bile sana olan sevgimi bilsin.şanın böyle de yürüsün.var ol,sağ ol.
    (18.11.2011 02:23)

sigara

    kirletendir. madden ve manen eksiltendir. insana kendisini baca gibi hissettirendir.ne yapıyorum allah aşkına böyle içime çekip çekip üfleyerek düşündürtendir. tek zevk aldığım ilk üç yudumdur.ondan sonrası allah'ım bitsin de atayım dedirtendir. sağ elimdeki koku yüzünden derimi yüzme isteği uyandırtandır. yıkarsın, kremlersin hatta parfüm sıkarsın ama yine galip gelen odur. her paket bittiğinde kendine bir daha almayacaksın diye söz verdirtip ama o sözü bir güzel çiğnetendir. insanın kendisine saygısını azaltandır.allah'ım sigarayı görünce midem bulansın diye yalvartandır.
    (18.11.2011 02:17)

selçuk balcı


    --- alıntı ---

    --- alıntı ---
    4 Temmuz 1988 Rize, Çayeli doğumludur. O da her müzisyen gibi çocuklukta başlamış müziğe ilgi duymaya... Kemençeye olan hayranlığı ile, Karadeniz'den uzak kalınca tanışmış. Lise yıllarında eline aldığı kemençeyi, hiç düşürmemiş elinden. Beste yapmayı, şarkı-türkü söylemeyi ve söylerken kendi sesine kemençe ile eşlik etmeyi tercih ediyor. Yöresel tavırlı yaylı kullanımını günümüz sounduna uyarlayarak, daha geniş kitlelere müzikalite olarak ulaşmak için kendine has yeni bir çalım tekniği uygulamıştır. Enstrumanını müziğe hep açık tutmaktadır.
    Beste çalışmalarına devam etmektedir.
    yukardakiler kendisi hakkında bulduğum bilgilerdi. açıkçası o kadar araştırmadım. hayatı umrumda olmadı onu dinlerken. kendisini ilk defa "deniz üstünde fener"adlı şarkısıyla tanıdım.diğer şarkılarını dinledim mi?evet, ama hiç biri bu şarkısının yerini tutmadı,tutamadı. hele kemençeyle beraber söylenen aaaaaaaa kısmı beni benden alıp götüren kısmıdır.kemençeyi sevmeme sebepdir. yazarken bile onu dinliyorum o kadar yani. bir de bıkılmaz.
    (18.11.2011 02:09)

sayfa: 1-2-3-4

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.