genel istatistikler
toplam | 31 | bugün | 0 | dün | 0 | bu ay | 0 | geçen ay | 0 | toplam + | 6 | toplam - | 1 | | |
nem adlı grubun bir şarkısı. inişleri ve çıkışları insana yeni yerler keşfediyormuş hissi verir. mümkünse çimenlerin üzerinde, güneşli bir bahar günü dinlenmelidir. nükleer kış ihtimali en uzak o zaman görünür çünkü.
sözleri ise şöyledir:
gökyüzünde kızıl bulutlar
tutuşmuş erirken
yanmış yıkılmış bu şehrin yollarındayım
parlak ışıklar düşleyip yürüyorum
yıldızlara bakıp yönümü arıyorum
terk edilmiş şehrin kaybolan güneşini ararken
gözlerimde renk renk ışıklar parlarken
burda kal
yanımda kal
burda kal
yemyeşil düşler için
(22.08.2007 00:25)
bazen insanın karşısındakinin iyiliğini düşünerek yaptığı eylemdir. yaptığınızın ne kadar onurlu bir şey olduğunu düşünerek dayanılmaz gelen acınızı gururla taşımayı öğrenirsiniz o zaman.
ancak eninde sonunda sözcükler çatlakları bulur ve dışarı sızarlar.
(21.08.2007 22:34)
queen için düzenlenen tribute gecesinde elton john ve guns 'n roses bu parçayı yorumlamışlardır. elton john ilk bölümü söylemeye çalışmış, axl rose ise son kısımda harikalar yaratmıştır; sahneye fırlaması görülmeye değerdir. ancak tabii ki hiç kimse freddie mercury olamaz, olamıyor.
(21.08.2007 21:47)
guano apes'in walking on a thin line albümünden bir şarkı. özellikle son kısmını bağıra bağıra söylemek insana garip bir keyif verir. klibi de insanı ürkütür hafiften.
sözleri şöyledir:
pretty in scarlet
so pretty in scarlet
we slept a while
to turn it off
and get it off our minds
i slept a while
to get it all
it seems alright
to find a place without a single lie
where is the night
we ran into
cause nothing is good
i can't explain
falling down and caught up the rain
i turn myself into changes
the night i kissed you goodbye
cause nothing is good
i can't explain
falling down and caught up the rain
i turn myself into changes
your death is over
you want to live a lie
and i'm pretty in scarlet
come on
you want to wash it down
and i'm pretty in scarlet
i turn myself to say goodbye
you want to live a lie
and i'm pretty in scarlet
come on
you want to wash it down
and i'm pretty in scarlet
i turn myself to say
it's o.k.
it doesn't count
found my place
a deeper sound
let me dive alone
you gave me wine
to poison me
and take away my time
i can hear you cry
i wonder why
and if you throw a stone on me
and if you need some pain to see
and if you live your lies
i will run, i will run, i will run, i will run away
(16.08.2007 18:35)
aramızda telepatik bir bağ olduğunu az önce hafif bir şok ve gülümseme eşliğinde farkettiğim yazardır.
(bkz: #138724)
(bkz: #138725)
(16.08.2007 18:27)
yüzlerce kez dinlediğim, yüzlerce kez dinleyeceğim hayko cepkin şarkısı... ilk dinleyişte öfkeli gibi gelse de aslında kırılgan bir hüzün taşıyan, her dinleyişimde karşımda kanayan bir ruh görüyormuşum hissini veren zifiri karanlık mezesi...
(16.08.2007 18:13)
kara kule serisinde "bizim" dünyamız ile roland'ın dünyasında ortak olan bir kaç şarkıdan biridir. (bkz: the dark tower)
(16.08.2007 18:10)
peta'nın kesinlikle karşı çıktığı ve kaldırılması için savaş verdiği deneyler bütünü. alternatif test yolları varken ucuz olması nedeniyle hayvanları kullanmak elbette ki doğru değil. the body shop, clinique, revlon gibi markalar ürünlerini hayvanlar üzerinde test etmiyor mesela. ancak modern tıpta herhangi bir ilacın piyasaya sürülmeden önce mutlaka hayvanlar üzerinde denenmesi gerekiyor, çünkü günümüz teknolojisi her ilacın yan etkisini kestirebilecek kadar gelişmedi. sonuç olarak hayvanlar kozmetikte olmasa da tıpta deneylerde kullanılmaya devam edecekler.
(29.05.2007 17:49)
eğer bu derneğe üye olursanız, adresinize bir sürü broşür ve çıkartma gönderiyorlar, oraya buraya yapıştırın diye. bir de internet sitelerinde posterler vardır, onları basıp kullanabilirsiniz. çok sevimli insanların çalıştığı dernektir, çalışmalarınızı, yaptıklarınızı resimleyip onlara yollarsanız size puanlar verirler, siz de o puanlarla t-shirt, bardak gibi şeyler alabilirsiniz. aynı zamanda da hayvanlara yardım etmiş olursunuz tabii.derneğe http://www.peta.org sitesinden ulaşabilirsiniz.
(29.05.2007 17:40)
ezginin günlüğünden bir hüzün esintisidir bu şarkı... dinlendikçe geride kalan arkadaşlıklar, dostlar hatırlanır, efkarlanılır... bu şarkı rakı ister, gözyaşı ister...
(29.05.2007 17:35)
alanis morissette'in mtv unplugged albümünden insanın içine işleyen bir şarkı. baba-kız ilişkisini bu kadar basit ve bu kadar güzel anlatan başka bir şarkı yoktur sanırım. her babanın bir kez dinlemesi gereken türden.
sözleri şöyledir:
please be philosophical
please be tapped into your femininity
please be able to take the wheel from me
please be crazy and curious
papa love your princess so that she will find loving princes familiar
papa cry for your princess so that she will find gentle princes familiar
please be a sexaholic
please be unpredictably miserable
please be self absorbed much (not the good kind)
please be addicted to some substance
papa listen to your princess so that she will find attentive princes familiar
papa hear your princess so that she will find curious princes familiar
please be the jerk of my knee i've fit you always
you finish my sentences i think i love you
what is your name again?
no matter, i'm guessing your thoughts again correctly
and i love the way you press my buttons so much sometimes i could strangle you
papa laugh with your princess so that she will find funny princes familiar
papa respect your princess so that she will find respectful princes familiar
please be strangely enigmatic
please be just like my...
ayrıca alanis, bu şarkının favori ısınma/egzersiz şarkısı olduğunu söylemiştir.
(19.05.2007 00:02)
gelmiş geçmiş en iyi türk filmlerinden biridir. hikaye iç burktuğu kadar kahkaha da attırır; film bittiğinde insanda tatlı bir sarhoşluk, bir hafiflik hissi bırakır. bir yandan fantastik bir havası vardır; karakterler süper kahraman gibidir. bir yandan da fazlasıyla gerçektir; hepimizin dönem dönem hissettiği dibe vurulmuşluk hissini yansıtır istanbul manzaralarının arasında. final döneminde izlenmesi, dertlerden arınılması açısından idealdir.
(18.05.2007 22:43)
eğer matlab'dan sonra java kullanmayı öğrenmek isterseniz, komutlara alışmanız haftalarınızı alır, kullanamazsınız, sinir olursunuz. matlab gibi basiti varken bu kadar karmaşığı neden dersiniz. sonra javaya alışınca da matlaba geri dönemezsiniz. böyle bir şeydir işte.
(18.05.2007 22:37)
stephen king kendisini de song of susannah ve the dark tower kitaplarında hikayeye yerleştirmiş, hatta bazı noktalarda kilit karakter görevini üstlenmiştir. yazar/tanrı ilişkisinin belki de en iyi anlatılabileceği şekilde okuyucuya pek de zorlamadan yansıtmıştır. dark tower serisinin asıl güzelliği ise hikayenin zaman ve boyut kavramlarından olabildiğince uzak bir diyarda geçiyor olmasıdır. bir süre sonra gerçeklik de kaybolur ve okuyucu king'in yarattığı western/orta dünya/20. yüzyıl amerikası içinde, pek de karmaşa yaşamadan roland'la görmeye başlar. hatta eğer hikayeye benim kadar kendini kaptırmışsa bulutlarda 19 sayısını görmeye ve açıklayamadığı her olaya ka demeye başlar.
kısacası the dark tower, her insanı kendi evreninin merkezine götürebilecek kadar güçlüdür. herkesi kuleyi aramak için yola çıkmaya hazır hissettirecek kadar gerçektir de.
say thankya.
(17.05.2007 21:54)
eğer karşısındaki insanı yargılamadan analiz edebiliyorsa başarılı sayılması gereken şahıs.
(15.05.2007 21:39)
sayfa: 1- 2- 3
Vampircik - 2005 - 2015
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.
|