gecenin bir yarısı sigara içilen elle göz kaşınmışsa, ve bu elin sigara tutan parmakları burna yaklaşmışsa insanı sigaradan tiksindiren, ancak ertesi sabah nikotin diye inlemekten men edemeyen koku!
sigara içmeyen bünyelerin bulunduğu ortamdan kaçmalarına vesile olan kokudur. ayrıca beklemiş küllük de bu kokunun abartılmış haline sahiptir. ayrıca bu sigara denen illetin ağızda bıraktığı koku da iğrençtir. sigara içenlerin belki de çoğu zaman alamadığı fakat içmeyenlerin illallah dedikleri kokudur.
mantıken okullarda rastlanmaması gerektiğine inandığım kokudur. hadi diyelim tuvalete falan rahat giremiyoruz biz sigara içmeyenler; bari öğretmenler odasına veya müdür yardımcısının odasına girebilelim değil mi? çok güzel örnek oluyor öğretmenler öğrencilerine, çok..
lise hayatı boyunca kapı kenarında oturan zavallı öğrencinin çekmek zorunda olduğu, çıkış kaynağı karşıdaki erkekler tuvaleti olan önce sadece bir duman tabakası gibi görünen daha sonra gizlendiği yerden çıkıp hain saldırısını düzenleyen berbat, anlatılamayacak kokudur.
parfüm şişesini üzerinize boşaltıp mis kokarak girdiğiniz bar ya da cafeden çıktığınızda üzerinize sinmiş olandır.
hissedildiğinde -kişiden kişiye değişir- karşı konulmaz bir çekiciliği ya da muhteşem bir iticiliği olandır.
içmeyenler için; özellikle kafayı taktıkları zaman tam bir eziyete dönüşen kokudur. eğer sigara içilen bir ortamda bulunması gerekmişse çoğu eve dönünce ilk iş üstündeki buram buram sigara kokan giysileri çıkartır ve bir duş alır. *
sigara içen biri olarak söylenebilir ki, kalkalı henüz 10 dakika olunup dışarı çıkıldığında burna gelen en ufak bir sigara kokusu kusmaya sebep olabilir.
"ben bunu nasıl içiyorum ya" diye kendinize sorarsınız fakat kahvaltınızı yaptıktan sonra bu koku için yakıp tutuşturursunuz.
tokalaşma yoluyla kolaylıkla sinmesi ve birlikte ders çalışmayı işkence haline getirmesiyle mümkünse internetten görüşelim serzenişlerine yol açan iğrenç ötesi kokudur.
ozellikle de asansordeki versiyonu cekilmeyen kokudur.***asansore binip inmeyle bile boydan boya bulanabildiginiz kokudur. misafir sonucu eve sinen versiyonu icin odanin bir kosesine sirke ile islatilmis pamuk koymaniz ve odayi terketmeniz tavsiye edilir.
eğer bir çocuğun anne-babası* sigara içiyorsa, ve eğer çocuk anne-babasına *hasret yaşıyorsa, çocuğa anne-babasını hatırlatan ve kokladıkça içe çekmeye sebep olan kokudur. hattâ o sigaranın ilk yakılış ânındaki kokusu, hattâ ve hattâ kibrit kokusu bile pek sevimlidir.
sigara içen şahsa iki metreden fazla yaklaşmayı zorlaştıran kokudur. kendisi nasıl rahatsız olmuyor diye merak yaşatır bu koku, sigara içmeyen bünyeye. **
kimi sigaralar güzel kokarken kimileri kötü kokar.
dolayısıyla yalnızca sigara kokusu diyerek geçiştirmek yalnıştır bana kalırsa. örneğin laz malborosu kesinlikle çok kötü kokmasına karşın samsun 216 oldukça güzel kokmaktadır.
tiryaki için hayatın kokusudur aynı zamanda.. kendisi dışındaki bütün kokuları yok eder çünkü.. herşeye hakim olur.. nisan yağmurunun topraktan kaldırdığı rayiha, daha yeni tomurcuktan çiçeğe dönmüş gülün kokusu, ada vapurunda martı çığlıkları eşliğindeki tuzlu deniz suyu kokusu.. hayır hiç biri yoktur.. çünkü sigara kokusu vardır..
haksızlık etmeyelim, ilk zamanlarda sigara kendinden nefret ettirmek için elinden geleni yapar. elinize, giysilerinize, odanızın her santimetrekaresine sinen o "pis" koku, sizin ısrarınız üzerine yavaş yavaş sizi rahatsız etmez olur.. hem siz alışırsınız hem de çevrenizdekiler.. demli çayınıza iyi bir yoldaş olduğunu farkedersiniz bir süre sonra.. o "pis" koku artık sizin bütün hücreleriniz tarafından kabul edilmiş, ter tükrük gibi bütün salgılarınıza sinmiştir.. "bütün kaleler zaptedilmişir".. ve siz tabiatın kokusunu kurban etmişsinizdir.
eğer günde 35 paket sigara içmiyorsanız sadece içtiğiniz esnada koku almamanıza yol açar, onun dışında kahvenin de toprağın da parfümün de pisliğin de kokusunu gayet normal hallerde alırsınız.
küllük gibi kokarsınız, evet. iyi bir şey değildir elbette. sigara da iyi bir şey değildir zaten. ama içen için hiç de rahatsız edici değildir.
fakat bazı insanlar vardır, yanında sigara içtiğiniz anda öksürüp hapşırmaya ve itinayla of iğrenç demeye başlar, işte o insanlar için bu koku osuruk kokusundan beterdir, beş dakika katlanamazlar, direk fıttırıp kend,ilerini dışarı filan atarlar. ne yapalım, onlar da aşırı hassaslar, bizim suçumuz değil.
ne yapalım yani? ben bu merete kimsenin keyfi yüzünden başlamadım ki "aman şu arkadaşım rahatsız oluyor, aman şu kızıyor, aman bu sevmiyor" diyerek bırakayım...
aslında itici, bayan, mide bulandırıcı olarak tabir edilen kokudur. ama bu kaideyi bozmayan istisnalar vardır her zaman. küçük bir çocuğun babasını öperken teninde duyduğu o tanıdık koku oluyorsa bu bazen özlenilen şey bile olabilir. her yerde o koku aranır yokluğunda, başkasının üstünde ki sigaraya yaklaştıkça tiksinir, uzaklaştıkça ürperirsiniz. tanıdık olan kokuyu bulabilmek için aranır durursunuz; sonra anlarsınız ki o kokuyu yumuşatan varlık, hoş gösteren insan olmadan manasızdır bu arayış. vazgeçer, sigara düşmanı bir yeşilaycı oluverirsiniz. *
bazen enfes hale gelen kokudur. sigara kokusu sinmiş hatta bu kokuyla yıllanmış elin ve parmakların suyla teması halinde oluşur. müthiş bir kokudur, hala burnumdadır. babamdan biliyorum ki avcuyla su içirirdi pınardan zamanında.
sırf kokusu için içildiği tarafımdan gözlemlenmiştir. hatta içmekten çok kokluyor zat-ı muhterem. ilginç geldi bana da ilk bakışta ama insan zamanla buna da alışıyor.
sigara içen için dumanın akciğerden çıktıktan sonra etrafa bıraktığı koku değildir. bizzat tütün kokusudur. küllük kokusundan kimse hoşlanmaz ama tütün kokusundan tiryakiler hoşlanır. bu koku ancak sigara içerken hissedilebileceği için sigara içmeyen o kokuyu bilmez ve üstüne başına sinen duman kokusunu sigara kokusu sanar.
sigara içen adamın halinden sigara içen anlar derken de aslında bundan bahsediliyor olabilir.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
