mantis'in sanal aleme armağanı, sanal ama seveni bol internet fenomeni. selahattin abi'nin başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. mantis başlığı geçitte açmıştır; Öyküsünü, vampirlerimiz, el birliği ile ama fazla da kasmadan, aheste biçimde aylardır yazarak geliştirmektedir. ne olduğu bellidir ama ileride ne olacağı belli değildir. ejderhalar, prensesler, banu alkan, lost ve daha neler girmiştir öyküye. selahattin abi ilgi bekler. *
hakkında her yazılanın, aslında yazarından bir parça ile büyüyen ve yazarının karanlıkta kalan yönünü ortaya çıkarandır selahattinaabi (aslen böyle yazılır)
o kimi zaman mahallenin delikanlısı kimi zaman mahallenin delisidir.
evet selahattinaabi bir fenomendir, ama asla bir fenovomen değildir. * yazarının sitemine, heyecanına, hırsına, bunalımına, aşkına, yorgunluğuna vel hasıl o anki ruh haline aynadır selahattinaabi.
bunların hepsi şayiadır. selahattinaabinin (iki a ile yazılır) işi başından aşkındır, meşkindir.
hatta başını kaşımaya bile fırsatı yoktur, başını kaşıması için maaşla iki adam tutmuştur. selahattinaabi tutkulu birisidir.
kıymetli mantis'in dükkan önünde tavla oynayıp çay içtiği şahıs olmalı.
muhtemelen gömlek dışardadır...yaka bağır öğle valti açılıyordur... ensesinde bir adet mendil bulunuyordur.... mahalleye giren her canlı hakkında bilgiye sahiptir... ve mahallenin abisidir.
mantis - abi yaa son geilişmeler hakkında ne diyorsun?
selahattinaabi - havalar soğudu biraz dün istanbula fena yağmur yağdı.
mantis - yok abi ben sol frameden bahsediyorum baksana bi aydın doğan rte. savaşı revaçtaydı şimdide turan dursun tantanası başladı, ha birde deniz feneri keleği meselesi var.
selahattinaabi - olm ben sol frameyi (lan birden frame lafından tiksindim iyimi) hep yukardan aşağı okuyorum.
mantis - nası yaa tıklayıp içine bakmıyormusun?
selahattinaabi - yok lan öyle daha eğlenceli oluyo. misal bak aydın doğan nasrettin hoca ile deniz fenerinde basılmış, devlet memuru piyano çalarken testere necmi tayyip erdoğana çay ısmarlamış ve deniz baykal demişki turan dursun olmasa diyardakiler hiç bile değil, bu arada fener porto maçına antonio banderas hakem tayin edilmiş vede abdullah efendi rüyasında tarantula ciflemiş eheh .
mantis - abi sen iftarda ne yedin?
selahattinaabi - üç gün önce menemen yapmıştık ya onu sünnetledim.
mantis - kalk abi hastaneye gidiyoruz mideni yıkatıcaz.
selahattinaabi - yok lan böyle iyim ben sen bi çay koy
habitatı muhtemelen mantis'in beyni olan eğlenceli insan. uykusuz'daki karamba karambita tadındadır ikisinin muhabbetleri. bu da benden bu ikili için gelsin:
mantis - abi duydun mu, diyarda millet bizden bahsediyomuş?
selahattinaabi - ne diyarı lan bu?
mantis - ha bu diyar abi.
selahattinaabi - buyur?
mantis - su uyur düşman uyumaz abi.
selahattinaabi - olm iyi misin sen?
mantis - selahattinaabi, hamurabi'yle bi akrabalık var mı?
selahattinaabi - oruç başına vurmuş senin.
mantis - üzerinize afiyet olsun, ellerinize sağlık, siiyusuun.
mantis: başımız sağolsun abi
selahaddinaabi: başımızmı kaldı ki gülüm
mantis: gülüm derken abi?
selahattinaabi: şaşırdın dimi terslemedim seni (ağlar)
mantis: bu gün her zamankinden farklısın abim (o da ağlar)
selahattinaabi: bu gün herzamankinden farklı bir günde ondan be mantisim !...
mantis: yani ağlamak vaktidir diyorsun ha abi?
selahattinaabi: eyvallah...
mantis: eyvallah abi eyvallah...
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.