pneumonoultramicrosscopicsilicovolcanoconiosis

    volkan külü içinde çok küçük parçalar biçiminde bulunan silisi soluma halinde ortaya çıkan bir akciğer hastalığıdır. *
    (22.03.2007 19:01)

18 mart

paris komünü



    --- alıntı ---
    18 mart 1871, benim en saygı duyduğum tarihlerden biridir. paris komünü'nün başladığı gün. sonu iyi gelmese de, kanlı haftayı yaşasa da, kanla boğulsa da... İnsanlık tarihinin, özgürlük tarihinin en görkemli tarihlerinden biri: 18 mart 1871.

    İlkin liberallerin piri prens sabahaddin'in, sonra cumhuriyet karşıtlarının iki ilham kaynağı varsa biri (söylemesi ayıp) paris komünü, öteki abd eyalet sistemidir. ama bizim nankör liberaller, paris komünü'nün biçimsel etkisini görmek istemezler.

    ayrıca bilginize sunarım ki: 23 nisan 1920'de kurulan tbmm hükümeti, paris komünü hükümetinin yapısını andırır. ve 1921 anayasa'mızın il yönetimiyle ilgili 11-14. maddeleri, sanki paris komünü'nün yerinden yönetim ve adem-i merkeziyet ilkesinden ilham almıştır.

    tam anlamiyla bİr proletarya İhtİlalİ

    peki neyin nesi bu paris komünü? 1789, 1830, 1848 devrimlerinin dördüncü perdesidir; ilk üçüne burjuvazi ve küçük burjuvazinin önderlik etmesine karşın 1871 tam anlamıyla bir proletarya ihtilalidir. proletaryanın (işçi sınıfının) ilk politik deneyimi. 18 mart-28 mayıs 1871 tarihleri arasında 72 gün sürdü. dünya işçi sınıfının eyleminin en önemli aşaması ve 1917 ekim'i sovyet devrimi'nin ilham kaynağı.

    komün öncesini kısaca özetleyelim: i. napoleon'un yeğeni louis napoleon bonaparte, 2 aralık 1851'de bir hükümet darbesi yaparak ulusal meclis'i dağıttı ve İkinci İmparatorluğu kurdu. ancak 1870 yılına gelindiğinde sermaye birikimi ve sınai gelişim yönünde önemli ilerlemeler olmuştu ama emekçi kitleler görülmemiş bir sefalet içinde yaşıyordu. yaşanan hoşnutsuzluğa çare bulmak için yeğen bonaparte, 1870'te bismarck prusya'sına savaş açtı. sadece 46 gün süren savaştan sonra fransa teslim oldu. yenilgiden iki gün sonra 4 eylül'de paris devrimi patlak verdi. proletaryanın damgasını taşıyan 1870 paris devrimi ile yeni cumhuriyet ilan edildi. devrim sonrası hükümeti burjuvaziye veren paris halkı, ulusal muhafız'a girerek silahlandı. silahlı halkın kendi egemenliğini tehdit ettiğini düşünen şanlı ve yurtsever (!) burjuvazi, paris'i düşman ordularına teslim etti. proletaryayı silahsızlandırmak için birliklerini 18 mart 1871'de paris'e gönderen burjuvazi, yaşasın komün (vive la commune!) haykırışıyla karşılaştı. ve tarihin ilk proleter yönetimi kuruldu.

    ardından lyon, marsilya, narbonne, toulouse, saint-etienne komünleri geldi.

    onlar cennetİn fethİne ÇikmiŞlardi

    paris komünü'nün en önemli eylemi, din ve devletin ayrılması kararnamesidir. paris komünü, tarihte benzeri görülmemiş bir gaddarlıkla yok edildi. paris mezbahaya döndü. versailles'lılar komüncüleri koyun gibi kestiler. komüncülerin dört şarkısından ikisi, kiraz zamanı ve enternasyonal'dir. benim üçüncü şiir kitabımın adı da kiraz zamanı (1969).

    karl marx, "onlar göğün fethine çıkmışlardı" der komüncüler için. bir komüncü de şöyle der, federeler duvarı'nın önünde kurşuna dizilirken: "71 gün özgür yaşadım, artık ölüm umurumda değil!"
    Özdemir İnce (hürriyet)

    --- alıntı ---

    (21.03.2007 16:53)

ilya grigoryevic ehrenburg

    sovyet edebiyatının büyük isimlerinden olan ehrenburg, 1891 yılında kiev'de doğmuştur. genç yaşta rusya'daki devrimci harekete katılmış ve bolşevik partisinde fiilen görev almış ve kısa bir süre sonra tutuklanmıştır. serbest kaldıktan sonra paris'e gitmiş ve 1917 devrimine kadar burada kalmıştır. devrim sırasında rusya'ya gelen yazar sonra tekrar fransa'ya dönmüş ve ilk romanı "julio jurenito"yu kaleme almıştır. 1924'te sovyetler birliği'ne dönmesiyle çeşitli sovyet gazetelerinin yurtdışı yayınları sorumlusu olarak çalışmıştır. İspanya iç savaşına gazeteci olarak katılmıştır. 2. dünya savaşı patlak verdiğinde fransa'da bulunan yazar, "paris düşerken"i yazmıştır. ve savaş sonrası; 2. dünya savaşı'nı fransa , almanya ve rusya üçlemesi üzerinden anlattığı "la tempestad" (fırtına) isimli dev eseri yazmıştır.

    gazetecilik ve roman çalışmaları dışında makale, gezi yazısı, anı ve öykü de yazan ehrenburg 1967'de öldüğünde ardında paris düşerken, fırtına ve dipten gelen dalga'dan oluşan üçleme dışında, çok sayıda eser bırakmıştır.
    (19.03.2007 20:57)

fırtına

la tempestad

    türkçeye "fırtına" olarak çevrilen ilya grigoryeviç ehrenburg'un dev eseridir. kişilerin çokluğu, içiçe geçen olayların akışı esere dev bir fresk görünüşü kazandırmıştır. kitapta olaylar 2 dünya savaşı sırasında fransa ve rusya'da geçer. romanda yalnız rus insanının değil, aynı zamanda alman ve fransız insanının da tutumunun gözler önüne serilmi olması esere evrensel bir değer sağlamıştır.

    ehrenburg; kendine has duygululuğu, kişileri çizmekte gösterdiği bir portre ressamı ustalığı ve büyük roman tekniği ile "fırtına'"da sanatının doruğuna yükselmiştir adeta. ktabın en büyük özelliği, başından sonuna kadar insanı allak bullak eden ve bir solukta okunabilen usta işi bir eser oluşundadır. ehrenburg bu kitap için şöyle demiştir:
    "fırtına romanında bir plan, bir konu vardı. Şimdi o ayları hatırladığımda boğazıma bir şeyler düğümleniyor. İnsanlar çok çektiler, doğrusu bütün bu çektiklerini hiç haketmemişlerdi."

    sovyet edebiyatının en başta gelen eserlerinden biri olan ve ünü bütün dünyaya yayılmış bulunan fırtına stalin ödülü kazanmıştır.
    (19.03.2007 20:42)

habitat

    bitkilerin doğal olarak yetiştiği ortam...
    (14.03.2007 21:30)

lorenzo romano amedeo carlo avogadro

    (1776-1856)tam adı lorenzo romano amedeo carlo avogadro di quaregna e di cedotto* olan fizik, matematik ve kimya alanında çalışmalarda bulunmuş italyan fizik ve kimya profesörü. derişim teorisi ve moleküler ağırlık alanındaki katkılarıyla bilinmektedir. aynı sıcaklık ve basınç koşulları altında eşit hacimdeki gazların, türleri ne olursa olsun aynı sayıda molekül içereceğini bulmuştur. bir gramda bulunan molekül sayısını ifade eden bu sayı, avogadro sayısı olarak isimlendirilmiştir. teorisi dönemin bilim çevrelerince önce önemsenmemiş ancak 3 yıl sonra kabul edilmiştir. sonrasında avogadro yasası olarak adlandırılan bu buluşu, atomların büyüklüğünü ve ağırlığını isabetli bir şekilde ölçmeyi sağlamıştır.
    avogadro aynı zamanda istatistik, meteoroloji ve ölçü sistemlerinde de önemli çalışmalarda bulunmuştur.

    (14.03.2007 16:10)

avogadro yasası

avogadro yasası

    lorenzo romano amedeo carlo avogadro'nun bulduğu gaz yasasıdır. bu yasaya göre; belirli bir hacimdeki gazın bulundurduğu molekül sayısı, gazın kütle yada boyutundan bağımsızdır ve eşit hacimdeki gazlar, eşit sıcaklıklarda aynı sayıda parçacık yada molekül içerir.
    (14.03.2007 15:58)

avogadro sayısı

paris komünü

    yeryüzünün ilk işçi iktidarı ...
    (14.03.2007 07:48)

aşk

    eski bir irlanda halk türküsünün dediği gibi;
    aşk, aşk der masal,
    bir ruhun öbürüyle birleşmesi
    raslaşması, anlaşması
    ve kaçınılmaz kaynaşması
    ve kaçınılmaz çarpışması...
    (13.03.2007 17:03)

al kirazım

    suavi'nin "yalıçapkını" albümündeki özlem yüklü parçası...

    beni sevdiğini bilmek yetmiyor
    görebilmek yüzünü mümkün olmayınca
    yüreğimden içeri bir hançer giriyor
    kanar durur bu yaram ilacı sen olmayınca
    yanar çıram kül olur
    sevdam büyür dert olur
    ellerim boşlukta
    arar seni kahrolur

    benim al kirazım
    çağla gözlüm fidanım
    sen yad ele vardın
    ben hüzünler aldım

    (12.03.2007 22:10)

carl jacobi

    asıl adı carl gustav jacob jacobi(1804-1851) olan alman matematikçi. eliptik fonksiyonlar kuramınının sahibi olan ve eliptik fonksiyonları sayılar kuramına ilk uygulayan jacobi, en karışık cebir hesaplarında gösterdiği dudak ısırtan başarılarından dolayı dönemin bilim çevrelerince "algorist" olarak isimlendirilmiştir.
    (09.03.2007 22:09)

sayfa: 1-2-3-4...-14
Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.