burgazada

    marmara denizi'nde istanbul'a bağlı 3. büyük adadır. türkler'in istanbul'u almasıyla adanın "antigone" olan adı kale anlamına gelen pyrgos'dan bozma "burgaz" olarak değiştirilmiştir. burgazada tarihte, diğer adalar gibi istanbul'daki yabancıların ve deniz tüccarlarının dinlence ve eğlence yeri olarak kullanılmıştır. hatta içkinin yasaklandığı dönemlerde türklerin de buraya gelerek gizlice içki içtikleri yazar bazı kitaplarda.

    burgazada'nın sahili gayet güzeldir. ayrıca adada rumlardan kalan köşkler ve malikaneler de adaya başka bir hava katmaktadır. diğer adalarda olduğu gibi burada da fiyatlar epeyce yüksektir. ada halkı alışverişini genelde bostancı'dan yapmaktadır.

    6 ekim 2003 tarihinde çıkan bir yangınla ada ormanlarının 3/4'ü yanarak kül olmuştur.
    (20.10.2006 00:47)

diyaspora

    mısır'lı sanatçı natacha atlas'ın harika bir ezgisi olan şarkısıdır
    (19.10.2006 23:15)

123

    turktelekom'un özel servis numaralarında yer alan ve ücretsiz aranan teleks arıza hattıdır.
    (19.10.2006 07:25)

prometeus

    asıl adı prometheus'dur. mitolojide uygarlığın ilk öncüsü olarak geçer. zeus'un ölümlülerden sakladığı ateşi olympos dağından çalarak ölümlülere götürür. bunun üzerine zeus prometheus'u korkunç bir cezaya çarptırır. onu kaukasos dağına zincirleyerek üzerine bir kartal salar. kartal, her gün prometheus'un ciğerini yer ancak ciğer yeniden oluşur.

    prometheus bu hikaye ile aslında haksızlığa karşı bir başkaldırıyı da temsil eder. ezen zalim güce karşı, ezilenin başkaldırısıdır onda temsil edilen. yine hikayedeki yenen ciğerin yerine yeniden oluşması da zalimliğe karşı boyun eymeyerek başkaldıranların daima varolacağını anlatır.
    (19.10.2006 06:57)

atmasyon

    argo bir kelime olup "palavra" anlamında da kullanılır.
    (19.10.2006 06:14)

habbeyi kubbe yapmak

    habbe, arapçada küçük tane (tahıl tanesi) demektir. habbeyi kubbe yapmak; küçük bir şeyi değerinden fazla yüceltmek anlamında kullanılır... "pireyi deve yapmak" deyimiyle benzerdir.
    (18.10.2006 14:00)

palyatif

    "parçadan kalan" anlamında da kullanılır. örn; herhangi bir soruna "palyatif çözüm"ler getirmek sorunu bütünsel çözmenin önünde engeldir...
    (18.10.2006 13:41)

yobazlık

    Bir düşüncedeki muhafazakarlığı aşırılığa(aşırı geriliğe) götüren kimselerin davranış biçimidir. Kişisel bir örnek üzerinden açıklama verirsek;
    üniversitede hocamızın gülerek;
    -bugün ele alacağımız konu "süper pozisyon prensibi"
    dediği anda arka sıralardan sözünü keserek
    -ilmi, bizim istediğimiz gibi anlatacağınız günler de gelecek
    diyerek sınıfı terkeden kişinin davranış biçimi...
    (18.10.2006 00:13)

zerre

    küçüklük belirten arapça bir isimdir.
    (17.10.2006 23:36)

evrim teorisi

    türlerin, tek hücreli basit organizmalardan başlayarak insan da dahil olmak üzere hayvansal yaşamın en karmaşık formlarına doğru milyarlarca yıl içerisinden nasıl gelişip değiştiğinin bilinmesini sağlayan kuram..
    (17.10.2006 23:32)

şeytanın fısıldadıkları

    en olmadık zamanlarda en olmadık işlerin yapılası gelmesi.
    örn; dışarıda gürül gürül yağmur yağarken ve ben bu sattte sigarasız kalmışken kulağıma "git, al" demesi...
    (17.10.2006 21:48)

çığlıks

    istanbul'da büyük bir alışveriş merkezinin bir fast-food büfesinde endamlı ama pek bir boş 20'li yaşlardaki bir "hanfendi(!)"nin yanlarından geçen afilli delikanlıya yanındaki "hanfendi"lerin de tepki vermesi için attığı ünlem... olayı bir arkadaşım aktarmıştır. 3 "hanfendi"den biri yanlarından geçen yakışıklı gencimizin ardından "çığlıks" diye bağırmış diğerleri de çığlık atarak gülüşmüşler. ingilzce ile türkçe arasında bir dil türeten bu topluluk dilinde çığlık kelimesinin çoğul hali.
    (17.10.2006 21:46)

minibüs şoförü

    hergün yüzlerce insanla muhattap olmaları bir yana, her dönem şekilden şekile sokulmaya çalışılan toplu taşıma araç sürücüleri. kimi dönem kravat takma zorunluluğu getirilmiştir, kimi dönem sakal yasağı kendilerine. sabah uykusunu alamadan işe koyulanların ya da işte sinirli bir gün geçirip eve dönenlerin kaprislerini de çekerler. lakin biraz sert olurlar kendileri. hızlı gittiklerinde kendilerini uyarmaya kalkanları "bişşi mi dedin abla(veya bilader)" diyerek pıstırabilirler. pısmayanlar olursa aniden fren yapıp arabadan inenleri ve "aşşağda konuşalım" diyenleri de olabilir.

    gece geç saatte minibüse yalnız binen bayanlara karşı bir hayli korumacı davranabilirler. (tersi örnekleri de olabilir ama ben duymadım, rastlamadım)
    (17.10.2006 21:35)

habire

    aynen devam eden, sürekli anlamında kullanılan türkçe olmayan kelime. zira tdk sözlüğünde yer almaz kendileri. aynı zamanda Ä°stanbul kadıköy'de bir okulun adında geçen kelime. (habire yahşi lisesi)
    (17.10.2006 21:16)

aliye

    insanları bunca savaş, yoksulluk, dert vs. içinde uyutan, unutturan, televizyon dizilerinden biri. hatta bu diziler insanları içine öyle öyle alır ki, herhangi bir yerin herhangi bir sokağında yürümekte olan bir teyzemiz amcamız, ablamız, abimiz kendisine uzatılan mikrofanlardan aliye ve bilimum çevresine akıl verir. ana haber bültenlerine de konu olmuştur bu dizi. ancak "çocuklar duymasın" kadar ileriye gidememiş olmalı ki açık oturumlarda konuşulmamıştır.
    (17.10.2006 21:03)

sayfa: 1...-12-13-14

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.