ehemmiyet

    eş anlamlısı için (bkz: önem)
    (02.09.2006 11:14)

önem

    T.D.K'ya* göre 'bir şeyin nitelik ya da nicelik bakımından değeri olma durumu' manasına gelmektedir.
    (02.09.2006 11:13)

mehmet akif ersoy

    belki de en önemli özelliği samimiyeti olan büyük şair, 1873 yılında ıstanbul'da dünyaya gelmiştir. asıl adı mehmet ragif'tir; ragif, ebced hesabıyla 1290 rakamına karşılık gelmektedir ve bu rakam o'nun hicri doğum tarihidir. hareketli bir hayat yaşayan mehmet akif, 27 aralık 1936 tarihinde vefat etmiştir, kabri ise edirnekapı mezarlığı'ndadır.

    mehmet akif, ıstiklal marşı'nı 17 şubat 1921 günü taceddin dergahı'nda* yazmıştır. marşın millet meclisi tarafından kabul ediliş tarihi, 12 mart 1921'dir. Mehmet Akif, milletimizin yaşadığı felaketleri yüreğinde derinden hissetmiş ve milli mücadele döneminde şehir şehir dolaşarak halkı teşvik etmeye çalışmıştır.

    mehmet akif'in, aniden gelen ilhamı kaçırmamak için aklına gelen dizeleri duvarlara yazdığı/kazıdığı söylenir. aruz veznini en iyi kullanan şairlerden biridir, müthiş bir ahenk vardır şiirlerinde.

    adına bir vakıf da kurulmuştur: http://www.mehmetakifersoy.com

    bize çok güzel bir örnek olan bu müthiş şair ve aksiyon adamını, rahmet ve şükranla yad ediyorum.

    numune olarak, meşhur çanakkale şehidlerine şiirini alalım buraya:


    çanakkale şehidlerine


    şu boğaz harbi nedir, var mı ki dünyada eşi?
    en kesif orduların, yükleniyor dördü beşi


    şüheda gövdesi, bir baksana dağlar taşlar...
    o, rüku olmasa, dünyada eğilmez başlar,

    yaralanmış tertemiz alnından uzanmış yatıyor;
    bir hilal uğruna ya rab, ne güneşler batıyor!

    ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
    gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.

    ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhid'i...
    bedr'in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi...

    sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
    "gömelim gel seni tarihe!" desem, sığmazsın.

    herc ü merc ettiğin edvara yetmez o kitab...
    seni ancak ebediyyetler eder istiab.

    "bu, taşındır" diyerek kabe'yi diksem başına;
    ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;

    sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle,
    kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;

    mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;
    yedi kandilli süreyya'yı uzatsam oradan;

    sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına,
    uzanırken gece mehtabı getirsem yanına,

    türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
    gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;

    tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
    yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.

    sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
    şarkın en sevgili sultanı salahaddin'i,

    kılıç arslan gibi iclaline ettin hayran...
    sen ki islamı kuşatmış, doğuyorken hüsran,

    o demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
    sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

    sen ki; a'şara gömülsen taşacaksın... heyhat,
    sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...

    ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
    sana ağuşunu açmış duruyor peygamber.
    (02.09.2006 11:04)

muhterem

    'saygıdeğer, hürmet gösterilmesi gereken' manalarına gelmektedir.

    *Söyleyene de söylenene de kıymet* katan bir ifadedir.
    (02.09.2006 10:15)

dua

    insanın * elinden birşey gelmediği zaman, istediklerinin gerçekleşmesi için allah'tan dilekte / niyazda bulunmasıdır. tabii, elinden bir şeyler geldiği zaman da dua etmelidir insan. Belki de işin en doğrusu şöyledir: insan, hem rahat hem de sıkıntılı hallerinde dua etmeyi asla bırakmamalıdır; duayı hayatının her anına adeta nakşetmelidir. aksi halde Rabb-i Kerim'ine karşı hilaf-ı edep* bir hale girme tehlikesi söz konusu olur; çünkü Allah'ı, sadece dara düştüğünde hatırlamak utanılacak bir haldir..

    herhangi bir zaman ve mekan sınırlanması olmadan dua edebilir insan. aslında, bu bile başlı başına bir iltifattır insanoğlu için; her şeyin yaratıcısı olan Allah'ın huzuruna hiçbir aracı, mani*, kısıtlama* vs.. olmadan girebiliyoruz dua ederek*. Bu, Allah'ın kullarına merhametini göstermektedir. kandil, bayram ve cuma vb. gibi günler ile kabe, arafat vb. gibi yerlerde edilen duaların daha makbul oldukları bilinmektedir; bu makbul zaman veya mekanlara vasıl olunca edilen dualar arttırabildiği kadar arttırılmalıdır.

    dua etmek ve dua edeceği 'bir'inin var olduğunu bilmek insanı rahatlatır, çünkü dua eden insan kendi gücünün yetmediği şeylere gücü yeten bir yaratıcının var olduğu düşüncesiyle tatmin olur. Ayrıca, allah katında insana kıymet katan şey duadır.*
    (01.09.2006 19:18)

sehiv secdesi

    kelime manası, 'yanılma secdesi'dir. teknik ifadesiyle, "namazda, herhangi bir vacibin terki veya tehiri veyahut herhangi bir farzın tehiri*" gerçekleşirse, sehiv secdesi yapılması gerekir. (Daha yalın ifadesiyle, namazda bir vacip yapılmaz veya geciktirilirse veyahut da bir farz geciktirilirse yanılma secdesi yapmak gerekir)

    namazdaki vacip ve farzlara birkaç örnek şöyledir: ıkiden fazla rekatlı namazların ikinci rekatında ettehiyyatü okuyacak kadar oturmak, fatiha ve zamm-ı sure* okumak*, ilk ve son oturuşlarda ettehiyyatü okumak vacip; rüku, secde ve son rekattaki oturuş farzdır.
    (01.09.2006 12:40)

şiraze

    şiraze, t.d.k'ya* göre "ciltçilikte, kitap yapraklarını düzgün tutmaya yarayan ince örülmüş şerit" manasına gelmektedir.
    (01.09.2006 12:19)

zaman gazetesi

    1986 yılında kurulmuş olan gazete. http://www.zaman.com.tr

    ekrem dumanlı'nın genel yayın müdürü olmasının ardından, 15. kuruluş yıldönümüyle * birlikte haberle yorumu kesin hatlarla ayıran ve tasarımını değiştirerek harika bir görünüme * kavuşan gazetedir.

    yazarlarından özellikle ekrem dumanlı ve kerim balcı'yı sürekli okumanızı tavsiye ederim.

    yönetim yeri, yenibosna'daki güzel binadır.

    ırtibat bilgileri: fevzi çakmak m. 34194 yenibosna / ıstanbul
    telefon: (212) 454 1 454
    faks: (212) 454 14 67
    e-posta: okurhatti@zaman.com.tr
    (01.09.2006 12:10)

yorum

    bütünü ya da bir kısmı açıkça anlaşılmayan bir sözün, yazının, davranışın vs. açıklanması veya insanın hadiseleri belli bir açıdan* değerlendirmesidir.

    ınsanların yorum yapma özgürlükleri vardır; bu, fert (birey) olarak insanın ve/veya bütün toplumun iyiliği için engellenmemesi gereken bir şeydir.
    (01.09.2006 11:57)

vecize

    *söyleyeni belli özlü sözlerdir. türkçe karşılığı*, 'özdeyiş'tir.
    (01.09.2006 11:35)

atasözü

    t.d.k'ya* göre "uzun deneme ve gözlemlere dayanılarak söylenmiş ve halka mal olmuş, öğüt verici nitelikte söz, darbımesel" manalarına gelmektedir.

    ınsana, "helal olsun şu atalarımıza, hakikaten çok güzel söylemişler." dedirten sözlerdir.*

    * akacak kan damarda durmaz.
    Ãœzüm üzüme baka baka kararır.
    sakınan göze çöp batar.
    vs..
    (01.09.2006 11:28)

nur

    arapça kökenli bir kelime olup aydınlık, ışık, parıltı, ziya, parlaklık gibi manalara gelmektedir. türkçe'mizde, "nur topu gibi, nur içinde yatsın, gözümün nuru" vb. gibi çok güzel kullanımları vardır.

    ayrıca, kur'an-ı kerim'in yirmi dördüncü suresinin adıdır*; altmış dört ayet, bin üç yüz on altı kelime ve beş bin üç yüz otuz harften ibarettir.
    (01.09.2006 10:57)

kelb

    eski dilde köpek demektir.
    (01.09.2006 10:41)

kalp

    türkçe'mizde yanlış kullanılan kelimelerden biridir. yukarıda tanımları yapılan organımız 'kalp' değil, 'kalb'dir; 'kalp'in manası 'sahte' demektir!* türkçe'mizde kelime sonlarında 'b,c,d,g' olamayacağı için bizler, bu harflerin sonlarında bulunduğu kelimeleri söylerken bu harfleri yumuşatarak söyleriz. kalb kelimesi için de böyle olmuştur, sonundaki 'b' harfini alıştığımız şekilde 'p' harfine çevirmişizdir. son tahlilde*, yine de kalp olarak söyleyebiliriz ama doğrusunun kalb olduğunu bilmemizde fayda vardır.

    Yanlışım varsa, bilen arkadaşlar düzeltirse sevinirim.
    (01.09.2006 10:36)

meşhur

    şöhretli olan, herkesçe bilinen, tanınmış.*
    (31.08.2006 18:44)

sayfa: 1...-22-23-24-25-26-27

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.