vampircik altı yaşında zirvesi

    felisia'nın ilk kez bu kadar net posta koymasına sebep zirvedir. korktum okurken, tırstım...
    (18.03.2012 05:08)

goodboyum

    bugün doğum günü bu insan evladının. evet evet, o bir 29 şubat çocuğu. dört yılda bir kutlamaya kalkıp kendini 10-11 yaşlarında gösterme çabasını zinhar kabullenmiyorum. biz tepside kadayıf olurken o öyle çiçeği burnunda dolaşamaz!

    goodboyum... nice nice senelere. burada yazmış herkes gibi seni de özlüyorum. arada bir uğruyorsun ama çakışmıyoruz.

    çok uzun bir ömür sür, o ömrü sürerken de buralara yazmayı unutma. bak çocuk büyüyor, tarihe düştüğün notlara ihtiyacımız her zamankinden fazla.

    doğum günün kutlu olsun kanka...
    (29.02.2012 09:31)

türkiye de böbrek hastası sayısında artış olması

    aslında en önemli sebebi beslenme alışkanlıklarında yaşanan değişikliktir. su yerine gazlı içecek tüketmek, çayı bırakıp kahveye abanmak, daha çok kuru (yani susuz) yemek yemek ve bunlara karşın doğru dürüst sıvı tüketmemek. böbrek neyi bulacak da süzecek? daha da tehlikelisi böbrek hastalıkları asıl ergen ve genç kuşağı tehdit ediyor ve çocuk yaştakiler de o yolun yolcusu. ciddi anlamda böbreklerinden hasta bir toplum olmaya doğru ilerliyoruz.
    (12.02.2012 00:19)

diyojenist

    bir gün olur da ses verir ve cevap alamazsa diye (şövalye yılmaya, bezmeye en müsait konumda çünkü) kendisine tek bir notum var: diyar için değil kendin için yazdığını unutma. buraya değil kendine söyleyeceklerin de hiç bitmez inşallah. yeni görevin hayırlı uğurlu olsun. hayır ve uğur getirsin.
    (11.02.2012 13:01)

otuz beş yaş şiiri

    "bunun 45 yaş şiiri" sürümü yazılmış mıdır acep diye sormak istediğim c.s. tarancı şaheseri. lisede okurken betlere sokar adamı. 20'lerinde okurken, "e yaklaşıyoruz ufaktan" diye panikletir. 30'una gelince düşünmezsin pek, düşünmek işine gelmez çünkü. 35'inde de "n'aaalakası var yaa" dersin böyle hafif tepeden... şiirin biçmini, güzelliğini bırakıp içeriğine takmanın cezasıdır belki de bu gel-gitler, bilemiyorum...
    (03.02.2012 03:44)

lefter küçükandonyadis

    rauf denktaş ile ardarda göçüp gitmelerinde ilahi bir uyarı mı vardır acaba?

    sana da "toprağı bol olsun" demeyeceğim usta. sana da "allah rahmet eylesin" diyeceğim. ve mekânın cennet olsun.
    (14.01.2012 02:28)

rauf denktaş

    çocukluğumun efsanelerinden, her devirde adı kıbrıs ile anılacak şahsiyet. anlattığı yüzbinlerce şeyden aklımda kalan masumane bir anekdot: kıbrıs'ın türk kanına bulandığı 1970'lerde denktaş hep gözü ve kulağı türkiye'de kurtarılacakları günü bekler, sabırla ve günleri birbirine ekleyerek. ve her katliam sonrası bu arzusunu usulünce dile getirir. ve her katliam sonrası rum radyosu, "bekledim de gelmedin" şarkısını çalar denktaş'a, inadına inadına..

    allah mekânını cennet etsin. öyle ya da böyle, kıbrıs türkü'nün üzerinde hakkı büyüktür.
    (14.01.2012 02:24)

rating şikesi

rating skandalı

    ya da rating şikesi olarak da bilinen, zannettiğimiz gibi en yüksek rating'i alan programların aslında o kadar da izlenmemiş olabileceğini düşündüren sahtekarlık..

    meseleyi özetleyen bir haberi aşağıya kısaltarak aktarıyorum:


    --- alıntı ---
    Dünyaca ünlü reyting ölçüm şirketi AGB'de çalışan Orçun Köktuna ile Selçuk Çobanoğlu, 2 bin 500 reyting deneğine ait gizli bilgiyi, yapımcılara sızdırmakla suçlandı. İddiaya göre söz konusu liste, ünlü yapımcılar Fatih Aksoy, Kerem Çatay, Erol Avcı ve Timur Savcı'ya sızdırıldı. Yapımcıların da bu denekleri kullanıp, izlenme oranlarını arttırdığı öne sürüldü.

    Buna göre İstanbul polisi, 6 ay önce düğmeye bastı. Reyting çetesi için özel bir ekip hazırlandı. Ekip, yapım şirketlerini, sahiplerini, çalışanlarını ve reyting ölçüm şirketini takibe başladı. Polis, telefon konuşmalarının yanı sıra fotoğraf ve video ile bu reyting pazarlıklarını kayda aldı. Araştırma sırasında ortaya çıkan bilgiler, polisi bile şaşırttı. Söz konusu araştırmaya göre reyting şikesinin en somut belirtisi, reklamlardı. Herhangi bir dizi ya da yayın reklama girdiğinde, reytingi yüzde 40 düşmesi gerekirken tam tersi artıyordu. Zira, deneklerin hepsi ayarlanmıştı. Öte yandan ekipler, reyting soruşturmasını, 5 yıl geriye dönük olarak araştırmaya başladı. Bu kapsamda başta denekler olmak üzere çok sayıda yönetici ve yapımcının ifadesinin alınacağı öne sürüldü.

    Aralarında Ay Yapım, Tims Production, TMC, MED Yapım şirketilerinin sahiplerinin de bulunduğu 9 kişi ise adliyeye ifadeye çağrıldı.

    Aralarında Muhteşem Yüzyıl, Adını Feriha Koydum, Umutsuz Ev Kadınları, Fatmagül'ün Suçu Ne, Bir Çocuk Sevdim, Bizim Yenge, Kuzey Güney ve Arka Sokaklar gibi dizilerin yapımcılığını üstlenen firmaların, denek listeleri sayesinde dizilerinin izlenme oranlarını arttırdıkları belirlendi.
    --- alıntı ---

    yani kardeşim, deneklerin tv'lerine bir zamanlar gizlice takılan aletler artık göstere göstere takılıyormuş zaten. ölçüm şirketi onca deneğin seyrettiklerinin ortalamasını çıkarıyordu eskiden hani... bu sistemi bir adım öteye götürmüşler. ölçüm şirketi aleti takıyor, sonra da yapım şirketine o aletin kimlerin tv'lerinde takılı olduğunu mesajla bildiriyor. yapım şirketi de o hane halkının neye ihtiyacı varsa karşılıyor cepten geldiğince. iş ki rating'ler tavan yapsın. niye? e basit: senin programın en çok izlenen olunca, kanal da bu "en çok izlenen" yapımın reklam kuşaklarını o kadar uçuk fiyata pazarlar da ondan. büyük bir pasta paylaşımı özetle. yalnız ben bunda kanal sahiplerinin sütten çıkmış ak kaşık olabileceğine inanmam, onların da parmağı olması lazım bu işte.

    böyleyken böyle işte... bundan sonra rating rekortmeni diye bir laf duyduğunuzda iki kere düşünüp yine de şüpheyle yaklaşın derim...
    (17.12.2011 19:23)

fatmagül ün suçu ne

    eskiye kıyasla feci kan ve nam kaybetmiş dizi. insanlar ne aradıklarını ne de beklediklerini bulabiliyor artık. senaristleri iyiden iyiye saçmalamakla meşgul. ilgili internet sitelerinde yazılanları okumak bile diziyi terketme sebebi. bir de yapımcı kuruluş ay yapım ve sahibi kerem çatay'ın başı rating skandalı ile feci dertte olunca... sonun başlangıcında sanki dizi, o derece...
    (17.12.2011 19:12)

torununun torununu görmek

    iddiaya göre cennetlik olma sebebidir. öyle derler işte...
    (17.12.2011 19:07)

uçuş denemeleri

    önce bi içersin... sonra biraz daha içersin... kesmezse biraz daha...

    -abi, o-hoo sen uçuyorsun yahu!
    -şşjjeekiil ordan. ooorraya konjam ben. hıck!
    (17.12.2011 19:07)

socrates de oliveira

    brezilya milli takımının efsane futbolcularından biriydi. bugün (4 aralık pazar) öldüğünü öğrendim. içim bir garip oldu. futbol kariyeriyle ilgili her türlü bilgiyi bulabilirsiniz internetten ama benim için zico ile birlikte "dünyanın öbür ucundaki bir kız çocuğuna futbolu sevdirmek" gibi bir işlevi de vardı. tıp fakültesi mezunu bir doktordu. zaten lakabı da "doktor"du. 1982 ve 1986 dünya kupaları zico-socrates ikisiyle birlikte şiirdi asıl. hem de herkes inadına inadına maradona dediği halde. uzun boylu ve kemikli bir vücut yapısıyla sahada hemen farkedilirdi. bizim servet cetin bana socrates'i hatırlatmıştır hep mesela... toprağı bol olsun ve gerçekten üzüldüm. dünyanın bir köşesinde onun gibi bir efendi futbolcunun yaşadığını bilmek güzeldi çünkü...







    birlikte sevindikleri çoktu...

    (04.12.2011 15:57)

socrates

    futbolcu olanı için şuna (socrates brasileiro sampaio de sousa vieira de oliveira) bakınız vereceğim ama satır yetersiz kalıyor. siz o yüzden en iyisi şuna (bkz: socrates de oliveira)...
    (04.12.2011 15:43)

mavi kapak zirvesi

    gerçekleştiğini katılımcının birinden (merlin'den tabii) öğrendiğim zirve. o kadar "hatırlatın" ricasına rağmen kimsenin bana "abla kalk gel, yapıyoruz" diye mesaj yollamadığı zirve. küstüm lan oynamıyorum zirvesi gibi bir şey yaaani.

    ve fekaat, tanımların "gidişatını" okuyunca bir şeye uyandım ve yaklaşık 2,5 dakikalık homurdanmam yerini anlayış duygularına bıraktı. nedeni şu: buradaki tanımların aslında şurada mavi kapak zirvesi 2 olması gerekiyordu. bu başlığı hatırlamayan bana haber etmeyi mi hatırlayacak, di mi ama...

    neysem ney... yapanın eline koluna aklına sağlık da, bilen bi söylesin: ben bu kapakları n'apçam şimdi?
    (26.11.2011 20:25)

sayfa: 1-2-3-4...-301

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.