son beğenilen tanımları     

son kötülenen tanımları
-kör ölür badem gözlü olur/#242846
genel istatistikler
toplam55
bugün0
dün0
bu ay0
geçen ay0
toplam +1
toplam -1

4 mayıs 2009 mardin katliamı

    terör, kan davası vs. konuşmaları, açıklamaları yapılıyor fakat türkiye'de terör=pkk olduğundan dolayı biz aslında terörün keime anlamını bile bilmiyoruz. mardinde yaşanan bu olay bir terördür.
    ha bu vahşetten sonra ne mi olacak? hiç bir şey. belki birgün 44 kişi daha katledir. peki o zaman mı ne olacak? hiç bir şey. *
    (05.05.2009 18:13)

türkiye de kadın olmak

    anlat anlat bitmez ama başlı başına hayatta kalma mücadelesidir.
    sokakta kocanızdan dayak yersiniz. yoldan geçen biri sizi polise emanet eder.. polis alır size tecavüz eder. üstüne bir de beraat eder. *
    (05.05.2009 18:01)

fikri sönmez

    1938 doğumlu 1979 Fatsa belediyesinde başkanlığınlığı kazanmıştır. ailesinin olanaksızlıkları yüzünden ilkokuldan sonra bir terzinin yanında çıraklığa başlar. 60lı yıllarda türkiye işçi partisinde aktif olarak görev alır. dev-gençli olarak 6. filo eylemine katılır. daha sonra mahir çayanın görüşlerine katılarak THKP-C de yer alır.
    Fatsaya sosyalist belediye anlayışını getirdiği için nokta operasyonuyla (11 temmuz 1980) tutuklanır ve 4 mayıs 1985de ise hayatını yitirir. daha doğrusu hayatı yitittirilmiştir. fatsa belediyesine giren ve halka dönen para çok büyükm oranda artış gösterir. özellikle yardım alamamasına rağmen halk kendi yolunu kendi açmış çamurunu kendi toplamıştır. mahallelerde kurulan 5-7 kişilik halk komiteleriyle yönetimde herkesin bir rolü olmuştur. kadına şiddet, alkol vs. gibi bir sürü sosyal sorunlarla da başedilmiştir. halk, devrimcilere o kadar güvenir hale gelmiş ki bir sorun olduğunda yardım istenen ilk kişilere dönüşmüşlerdir.
    fikri sönmez ile ilgili akıldan çıkmayacak iki anı anlatmak gerekirse:
    fatsa çocuk korosu çok sevilen ve aranan bir koroydu ve otobüsle ankaraya bir şenliğe yollanırlar. fakat yolun tehlikeli olduğunu, çocukların zarar görebileceğini öğrendiği anda otobüsü geri çağırtmıştır. bunun sonucunda çocukların fikri sönmez'e sarılışı fotoğraflanmıştır. o fotoğrafa gözler dolmadan bakabilmek zordur.
    diğeri ise yaşlı bir kadın belediyeye gelir başkanı aradığını söyler. odası gösterildikten sonra girmekte tereddüt eder çünkü etrafta ne yaptığı soran birileri yoktur. kapıyı açar ve fikri sönmez onun yanına gider elini öper ottutturur. kadın ısrarla başkanı görmek istediği söyler. fikri sönmez başkanın kesinisi olduğuna bir türlü inandıramaz yaşlı teyzeyi.
    fikri sönmez'i yaptıklarıyla eleştirip çamur atamayan basın onu terzi oluşuna laf atar. terzi fikrinin cevabı ise herkesi susturmaya yetecek nitelikte olmuştur:
    anlatmak isterim ki, ben otuz yıla yakın geçimimi terzilik mesleğinden sağladı. bana terzi olarak hitap edilmesi beni küçültmez aksine yüceltir. ben adı geçen gazetenin yöneticileri gibi amerikan emperyalizminin borazanlığını yapıp da onlara kiralanmadım.
    fikri sönmez ve fatsa kısa gibi görünse de uzun bir serüvendir ve şimdiki yaşayanları her ne kadar fatsada yaşanan operasyonunu bedellerini fikri sönmez'e yüklese de o olmasaydı çok büyük ihtimalle şu an hala yol yapılmasını bekliyor olacaklardı.
    (05.05.2009 17:21)

silikozis

    türkiye'de kot kumlamada çalışan 10bin işçinin 5 bininde kesin olarak görülen hastalıktır. ciğerlere dolan tanecikler insanı 15 20 metre bile yürütmekten nefes almaktan alı koyar ve tedavisi mümkün değildir. diğerlerininde hasta olduğu garantisi verilebilir çünkü bu işi hiç bir şekilde bu hastalığa yakalanmadan yapmanın imkanı yoktur. hele türkiye de tuvalet küçüklüğündeki alanlarda en düşük seviyede korunmayla yapıp sonra buralarda o toz bulutuyla yatıp kalkan işçiler için... sağlık bakanlığı her ne kadar yapılmasını yasaklasa da genede gece açıp çalışanı yok değil. işin mahkeme durumu ise zaten karmakarışık. önce köylerine dönenlerle birlikte çalışanlar bulunacak sonra büyük firmalara çalışan merdiven altı işletmelerde çalıştıkları ispatlanacak ki bundan önce bu işletmelerin varlığı kanıtlanacak sonra hukuk işlemleri vs. ve hukuk devleti olduğunu iddia eden bir devlette bu davayı kazanacak.
    (05.05.2009 00:05)

rachel corrie

    duyarlılıkla başlar her şey. ölüm duyarlılık yüzünden olsa bile vicdan azabıyla ölmekten iyidir. rachel de 24 yaşındaydı ve tüm bu olan iğrençlikleri elinde hamburgeri, karşındaki renkli kutudan geçen tanklara, buldozerlere küfretmekle durduramayacağını biliyordu. elleri hamburger yerine "çocukları vurmayı durdurun" pankartını taşımayı tercih etti. 20 ocak'ta tüm insan sevigisi ve duyarlılığını dolduruğu gibi bavulana Gazze'de aldı soluğunu. baharda ülkesine dönecekti. kelimelere sığdıramasa da içindekileri dönecek ve yazar olacaktı. 16 mart'a kadar ailesiyle irtibatını kesmedi gördüğü her şeyi anlattı. çünkü o okyanus manzaralı evleri ve duvarları kurşun delikli evleri görmüştü. ve inanamıyordu yanlarında yatıp kalktıkları bun insanlardaki umuda. ve çocukluğu hayatta kalma mücadelesiyle geçenler için dünyayı affetmeyeceğini söylüyordu.
    müslüman uyuma kardeşine sahip çık diye naralar atanların hor gördüğü bu 'gavur' bir insanın evini yıktırmamak için on tonluk İsrail buldozerine siper oldu. buldozer üstünden defalarca geçmiş olabilir, ardında kalan kana bulanmış sarı saçlar ve kaybedilmiş bir mücadale gibi görünebilir ama bitmedi daha sürüyor ve sürecek o kavga yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek... ve dediği gibi "Galiba aslolan onur."
    (04.05.2009 23:20)

pippa bacca

    avrupayı katedip türkiyeye vardığında arkadaşıyla güzergahlarının ayrılması üzerine gelişen korku filminin baş kahramanı.
    yeryüzünü artık yaşanılası bir yer kılmak için girdiği çabada yeryüzünü hüzüne boğdu. barışın adını duyduğumuzda tüylerimiz ürperiyor bizim. bir an önce kafasını ezmek için kuduruyoruz. böyle de oldu. bu sefer barışın adı kadındı. hem de 21. yüzyılda gelinlikle dünyaya barış istediğinde bulunabilme 'cesaret'ini * kendinde gören bir kadın. karanlık, onu en sevdiği renk yeşilin kucağın öldürdü. kardeşi haklıydı aslında.bu sadece türkiye'de değil dünyadaki herhangi bir ülkede olabilirdi. ama acı olan bir nokta daha dünyanın her yerinde böyle bir durumla karşılaşma ihtimalinin olduğunu kabul etme zorunluluğumuz. biz bir kaç gün daha doğrusu gündemlik yas tuttuğumuz sürece nice pippalar geçerde kimsenin ruhu duymaz. can dündar'ında dediği gibi ya pippa'lara başka bir yolu önereceğiz ya da biz bu yolu değiştireceğiz.
    bir de denizli valisi hasan canpolat'ın "pippa'nın ölümü planlı bu adam da kullanılmış olabilir, turizm zamanında bize zarar verilmeye çalışılmıştır" açıklamasını unutmamak gerekir. ya da barışın hala anıtlarla çözülebileceğini sanan gebze belediye başkanı ibrahim pehlivan'ı.
    ayrıca bir kaç ay önce okuduğum bir haberde siyah gelinlikle ve bir sinema ekibiyle birlikte pippa'nın yolculuğunu aynı şekilde devam ettiren bir kadın varmış. daha sonra pippa anısına film yapılacakmış. düşünce güzel olmasına güzel. ama bu düşüncede karşılaşmak istemediğim tek şey kişisel çıkarlar. umarım pippa bir darbe daha almaz.
    gelinliğinin kirleneceğini bile bile mücadele eden tüm kadınlara selam olsun...
    (04.05.2009 23:02)

kızlara laf atan erkekler

    çocuğu yaştaki kızlara bile laf atmaktan çekinmez hale gelen kişiliklerin ürünüdür. sokağa çıkan her kadın öyle ya da böyle bir şekilde karşılaşmıştır bu durumla. bir kadının güvenlice sokağa çıkmasına engel oluşturabilemek nasıl bir duygudur bilinmez ama kadınlara laf atan erkekler pis, iğrenç şeyler deyip çekilmek iğrenç bir duygudur. buna sebep olan etmenler ve bunu engelleyebilecek çözümler bulmak gerekir her sorunda yapılması gerektiği gibi.
    (04.05.2009 22:06)

jack sparrow

    çoğu insana tarz olarak ilham kaynağı olmuştur. bunların başı ise tarık mengüç'tür. bunu dışında çok iyi oluşturulduğunu düşündüğüm karakterlerdendir. insanda korsan olabilme isteği uyandırmıyor değil.
    (04.05.2009 21:44)

50 first dates

    bayağı romantik filmlerinden olmadığı için güzeldir. empati kurabilenler içinse sonu bir harikadır.
    (04.05.2009 21:35)

melekler korusun

    bitmemesini sebebi büyük olasılıkla gençlik dizilerine hasret insanların izliyor olmasıdır. gençlik dizisi yok mu var tabiki ama o gençler küçük mafyalar olduktan sonra kim niye izlesin.
    (04.05.2009 21:18)

sayfa: 1-2-3-4

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.